حدثنا مسدد قال حدثنا يزيد بن زريع قال حدثنا عبد الرحمن عن سعيد بن أبي سعيد عن أبي هريرة:
" أن رسول الله صلى الله عليه وسلم نهى عن الأفنية والصعدات أن يجلس فيها فقال المسلمون لا نستطيعه لا نطيقه قال إما لا فأعطوا حقها قالوا وما حقها قال غض البصر وإرشاد بن السبيل وتشميت العاطس إذا حمد الله ورد التحية."
Bize Müsedded, ona Yezid b. Zürey‘, ona Abdurrahman, ona Saîd b. Ebû Saîd, ona da Ebû Hureyre, Rasulullah'ın şöyle dediğini rivayet etti:
"Rasûlullah (sav) ev önlerinde ve yollarda oturulmasını yasakladı. Müslümanlar, bunu yapamayız, buna güç yetiremeyiz, dediler. Rasûlullah, eğer buralarda oturacaksanız, o zaman mekânların hakkını veriniz, buyurdu. Onlar, buraların hakkı nedir, dediler. Rasûlullah, gözleri (haramdan) korumak, yolcuya (yol bilmeyene, sorana) yol göstermek, aksırdığında Allah’a hamd edene يرحمك الله/Allah sana rahmet etsin demek ve selama karşılık vermektir, buyurdu."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165717, EM001014
Hadis:
حدثنا مسدد قال حدثنا يزيد بن زريع قال حدثنا عبد الرحمن عن سعيد بن أبي سعيد عن أبي هريرة:
" أن رسول الله صلى الله عليه وسلم نهى عن الأفنية والصعدات أن يجلس فيها فقال المسلمون لا نستطيعه لا نطيقه قال إما لا فأعطوا حقها قالوا وما حقها قال غض البصر وإرشاد بن السبيل وتشميت العاطس إذا حمد الله ورد التحية."
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Yezid b. Zürey‘, ona Abdurrahman, ona Saîd b. Ebû Saîd, ona da Ebû Hureyre, Rasulullah'ın şöyle dediğini rivayet etti:
"Rasûlullah (sav) ev önlerinde ve yollarda oturulmasını yasakladı. Müslümanlar, bunu yapamayız, buna güç yetiremeyiz, dediler. Rasûlullah, eğer buralarda oturacaksanız, o zaman mekânların hakkını veriniz, buyurdu. Onlar, buraların hakkı nedir, dediler. Rasûlullah, gözleri (haramdan) korumak, yolcuya (yol bilmeyene, sorana) yol göstermek, aksırdığında Allah’a hamd edene يرحمك الله/Allah sana rahmet etsin demek ve selama karşılık vermektir, buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1014, /794
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Abdurrahman b. İshak el-Âmirî (Abdurrahman b. İshak b. Abdullah b. Hâris)
4. Ebu Muaviye Yezid b. Zürey' el-Ayşî (Yezid b. Zürey' b. Yezid)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Adab, hapşıran kişiye hayır duada bulunulmalı
Adab, oturma adabı
Göz, haramdan korumak
Hak, yola oturma/yol hakkı
Korunmak, harama/mahreme bakmaktan sakınmak
Selam, aynı şekilde veya daha güzeliyle karşılık vermek
Yardım, Yardımlaşma, yol konusunda
حدثنا محمد بن عبيد الله قال حدثنا بن أبي حازم عن كثير يرويه عن الوليد بن رباح عن أبي هريرة :
" أن النبي صلى الله عليه وسلم رقى المنبر فقال آمين آمين آمين قيل له يا رسول الله ما كنت تصنع هذا فقال قال لي جبريل رغم أنف عبد أدرك أبويه أو أحدهما لم يدخله الجنة قلت آمين ثم قال رغم أنف عبد دخل عليه رمضان لم يغفر له فقلت آمين ثم قال رغم أنف امرئ ذكرت عنده فلم يصل عليك فقلت آمين"
Bize Muhammed b. Ubeydullah, ona İbn Ebu Hazim, ona Kesir, ona Velid b. Ebu Rebah, ona Ebu Hüreyre (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Peygamber (sav) minbere çıktı ve 'amin, amin, amin', dedi. 'Ey Allah'ın Rasulü (sav) bu yaptığın şey nedir?' diye kendisine soruldu. Hz. Peygamber (sav) 'Cibril (as) anne babasının ikisi ya da birinin (ihtiyarlık döneminde onların yanında olup da hoşnut edemediği için) cennete giremeyen kimsenin burnu yerde sürtsün' dedi bende 'amin' dedim. 'Ramazan gelip geçtiği halde affedilmeyen kulun burnu yerde sürtsün', dedi ben de 'amin', dedim. 'Yanında adın anıldığı halde sana salavat getirmeyen kişinin burnu yerde sürtsün' dedi ben de 'amin', dedim." diye cevap verdi."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164919, EM000646
Hadis:
حدثنا محمد بن عبيد الله قال حدثنا بن أبي حازم عن كثير يرويه عن الوليد بن رباح عن أبي هريرة :
" أن النبي صلى الله عليه وسلم رقى المنبر فقال آمين آمين آمين قيل له يا رسول الله ما كنت تصنع هذا فقال قال لي جبريل رغم أنف عبد أدرك أبويه أو أحدهما لم يدخله الجنة قلت آمين ثم قال رغم أنف عبد دخل عليه رمضان لم يغفر له فقلت آمين ثم قال رغم أنف امرئ ذكرت عنده فلم يصل عليك فقلت آمين"
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ubeydullah, ona İbn Ebu Hazim, ona Kesir, ona Velid b. Ebu Rebah, ona Ebu Hüreyre (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Peygamber (sav) minbere çıktı ve 'amin, amin, amin', dedi. 'Ey Allah'ın Rasulü (sav) bu yaptığın şey nedir?' diye kendisine soruldu. Hz. Peygamber (sav) 'Cibril (as) anne babasının ikisi ya da birinin (ihtiyarlık döneminde onların yanında olup da hoşnut edemediği için) cennete giremeyen kimsenin burnu yerde sürtsün' dedi bende 'amin' dedim. 'Ramazan gelip geçtiği halde affedilmeyen kulun burnu yerde sürtsün', dedi ben de 'amin', dedim. 'Yanında adın anıldığı halde sana salavat getirmeyen kişinin burnu yerde sürtsün' dedi ben de 'amin', dedim." diye cevap verdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 646, /507
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Velid b. Rabah ed-Devsi (Velid b. Rabah)
3. Ebu Muhammed Kesir b. Zeyd el-Eslemî (Kesir b. Zeyd)
4. Ebu Temmam Abdülaziz b. Ebu Hâzım el-Mahzûmî (Abdülaziz b. Seleme b. Dinar)
5. Ebu Sabit Muhammed b. Ubeydullah el-Kuraşî (Muhammed b. Ubeydullah b. Muhammed b. Zeyd)
Konular:
Anne-baba, rızalarını almaya çalışmak
Hz. Peygamber, Cebraille ilişkisi
İyilik, Anne-Baba, anne-babaya iyilik
Oruç, ramazan orucu günahların bağışlanması için fırsattır
Ramazan Ayı, geçmişi günahların bağışlanması için fırsattır
Ramazan, Ramazan ayının fazileti
Salavat, Dua, Hz. Peygamber'e
حدثنا عبد الرحمن بن شيبة قال أخبرني عبد الله بن نافع الصائغ عن عصام بن زيد وأثنى عليه بن شيبة خيرا عن محمد بن المنكدر عن جابر بن عبد الله : أن النبي صلى الله عليه وسلم رقى المنبر فلما رقى الدرجة الأولى قال آمين ثم رقى الثانية فقال آمين ثم رقى الثالثة فقال آمين فقالوا يا رسول الله سمعناك تقول آمين ثلاث مرات قال لما رقيت الدرجة الأولى جاءني جبريل صلى الله عليه وسلم فقال شقي عبد أدرك رمضان فانسلخ منه ولم يغفر له فقلت آمين ثم قال شقي عبد أدرك والديه أو أحدهما فلم يدخلاه الجنة فقلت آمين ثم قال شقي عبد ذكرت عنده ولم يصل عليك فقلت آمين
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164917, EM000644
Hadis:
حدثنا عبد الرحمن بن شيبة قال أخبرني عبد الله بن نافع الصائغ عن عصام بن زيد وأثنى عليه بن شيبة خيرا عن محمد بن المنكدر عن جابر بن عبد الله : أن النبي صلى الله عليه وسلم رقى المنبر فلما رقى الدرجة الأولى قال آمين ثم رقى الثانية فقال آمين ثم رقى الثالثة فقال آمين فقالوا يا رسول الله سمعناك تقول آمين ثلاث مرات قال لما رقيت الدرجة الأولى جاءني جبريل صلى الله عليه وسلم فقال شقي عبد أدرك رمضان فانسلخ منه ولم يغفر له فقلت آمين ثم قال شقي عبد أدرك والديه أو أحدهما فلم يدخلاه الجنة فقلت آمين ثم قال شقي عبد ذكرت عنده ولم يصل عليك فقلت آمين
Tercemesi:
Bize Abdurrahman b. Şeybe, ona Abdullah b. Nafi' es-Saiğ, ona Asım b. Zeyd -İbn Şeybe onu hayırla methetti-, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah (ra) şöyle rivayet etti:
Peygamber (sav) minbere çıktı. Birinci basamağa çıktığı zaman 'amin' dedi. Sonra ikinci basamağa çıkıp 'amîn' dedi. Sonra üçüncü basamağa çıkıp 'amîn' dedi. (Sahabe-i Kiram) 'Ey Allah'ın resulü! Üç kere amin dediğini işittik [sebebi nedir?]' dediler. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: Birinci basamağa çıktığım zaman, Cibril (as) bana gelip, 'Ramazana yetişip de günahları bağışlanmadan, ondan sıyrılıp çıkan bir kul bedbaht olsun.' dedi. Ben, 'amin', dedim. Sonra, 'Anne ve babasına yahut bunlardan birine kavuşan bir kulu, anne-babası [nın duası, rızası] Cennet'e koymamışsa, o kul bedbaht olsun.' dedi. Ben, 'amin', dedim. Sonra, 'Yanında sen anılıp da, sana salât getirmeyen bir kul bedbaht olsun.' dedi. Buna da 'amin', dedim.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 644, /506
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Münkedir el-Kuraşî (Muhammed b. Münkedir b. Abdullah b. Hüdeyr)
3. Isam b. Zeyd el-Medeni (Isam b. Zeyd)
4. Ebu Muhammed Abdullah b. Nafi' el-Mahzumi (Abdullah b. Nafi' b. Ebu Nafi')
5. Ebu Bekir Abdurrahman b. Şeybe el-Huzami (Abdurrahman b. Abdülmelik b. Muhammed b. Şeybe)
Konular:
Anne-baba, rızalarını almaya çalışmak
Hz. Peygamber, Cebraille ilişkisi
İyilik, Anne-Baba, anne-babaya iyilik
KTB, ADAB
Ramazan, ibadetle değerlendirilmesi
Ramazan, Ramazan ayının fazileti
Salavat, Dua, Hz. Peygamber'e
حدثنا هشام بن عمار قال حدثنا صدقة بن خالد قال حدثنا أبو حفص عثمان بن أبي العاتكة قال حدثني سليمان بن حبيب المحاربي أنه سمع أبا أمامة قال قال النبي صلى الله عليه وسلم : ثلاثة كلهم ضامن على الله إن عاش كفي وإن مات دخل الجنة من دخل بيته بسلام فهو ضامن على الله عز وجل ومن خرج إلى المسجد فهو ضامن على الله ومن خرج في سبيل الله فهو ضامن على الله
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165797, EM001094
Hadis:
حدثنا هشام بن عمار قال حدثنا صدقة بن خالد قال حدثنا أبو حفص عثمان بن أبي العاتكة قال حدثني سليمان بن حبيب المحاربي أنه سمع أبا أمامة قال قال النبي صلى الله عليه وسلم : ثلاثة كلهم ضامن على الله إن عاش كفي وإن مات دخل الجنة من دخل بيته بسلام فهو ضامن على الله عز وجل ومن خرج إلى المسجد فهو ضامن على الله ومن خرج في سبيل الله فهو ضامن على الله
Tercemesi:
Bize Hişam b. Ammar, ona Sadaka b. Halid, ona Ebu Hafs Osman b. Ebü’l-Atike, ona Süleyman b. Habib el-Muharibi Ebu Ümame’nin şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (sav) şöyle buyurdu: “Üç sınıf insan vardır ki bunların tümü Allah’a emanettir. Eğer yaşarsa hedeflediği şeyler (i gerçekleştirme) de Allah ona yeter. Ölürse cennete girer. Kim evine selam vererek girerse Allah’a emanettir Kim de mescide giderse Allah’a emanettir. Kim de Allah yoluna (savaşmak için) çıkarsa o da Allah’a emanettir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1094, /841
Senetler:
1. Ebu Ümame Sudey b. Aclân el-Bahilî (Sudey b. Aclân b. Vehb)
2. Süleyman b. Habib el-Muharibî (Süleyman b. Habib)
3. Ebu Hafs Osman b. Süleyman el-Ezdî (Osman b. Süleyman)
4. Ebu Abbas Sadaka b. Halid el-Kuraşî (Sadaka b. Halid)
5. Hişam b. Ammar es-Sülemî (Hişam b. Ammar es-Sülemî)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Cennet, Sevkeden İşler, Sözler, Davranışlar
Cihad, cihada teşvik
Cihad, fazileti
İbadethane, Camii, mescitlerde ibadete teşvik
KTB, SELAM
Namaz, cemaatla kılmanın fazileti
Savaş, Allah için; mal için, gösteriş için
Selam, eve girerken Selam vermek,
حدثنا أبو نعيم قال حدثنا سفيان عن ضرار بن مرة عن سعيد بن جبير عن بن عباس قال : لو قال لي فرعون بارك الله فيك قلت وفيك وفرعون قد مات
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165937, EM001113
Hadis:
حدثنا أبو نعيم قال حدثنا سفيان عن ضرار بن مرة عن سعيد بن جبير عن بن عباس قال : لو قال لي فرعون بارك الله فيك قلت وفيك وفرعون قد مات
Tercemesi:
Bize Ebû Nuaym, ona Süfyân, ona Dırâr b. Mürre, ona da Saîd b. Cübeyr, İbn Abbas (r.a.)'ın şöyle dediğini rivayet etti.
"Eğer Firavun bana "Allah sana bereket versin" deseydi ben "sana da" derdim. Fakat Firavun ölmüştür."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1113, /852
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Ebu Sinan Dırar b. Mürre el-Kufî (Dırar b. Mürre)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
Konular:
Dua, dua etme adabı
Farklı inanç kesimleriyle ilişkiler
Selam, aynı şekilde veya daha güzeliyle karşılık vermek
- حدثنا عبد العزيز بن عبد الله قال حدثنا سليمان بن بلال عن العلاء عن أبيه عن أبي هريرة : أن النبي صلى الله عليه وسلم نهى عن المجالس بالصعدات فقالوا يا رسول الله ليشق علينا الجلوس في بيوتنا قال فإن جلستم فأعطوا المجالس حقها قالوا وما حقها يا رسول الله قال إدلال السائل ورد السلام وغض الأبصار والأمر بالمعروف والنهي عن المنكر
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166250, EM001149
Hadis:
- حدثنا عبد العزيز بن عبد الله قال حدثنا سليمان بن بلال عن العلاء عن أبيه عن أبي هريرة : أن النبي صلى الله عليه وسلم نهى عن المجالس بالصعدات فقالوا يا رسول الله ليشق علينا الجلوس في بيوتنا قال فإن جلستم فأعطوا المجالس حقها قالوا وما حقها يا رسول الله قال إدلال السائل ورد السلام وغض الأبصار والأمر بالمعروف والنهي عن المنكر
Tercemesi:
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona Süleyman b. Bilal, ona Alâ, ona da babası, Ebû Hureyre (r.a.)'ın şöyle dediğini rivayet etti.
"Peygamber (s.a.v.) kapı önlerinde ve yollarda oturmayı yasakladı. Bunun üzerine (Sahabe-i Kiram),
"Evlerimizde oturmak zor geliyor." dediler. (Bu mazaretlerine binaen)Rasûlullah (s.a.v.),
"Eğer (buralara) oturursanız, oturduğunuz yerlerin hakkını veriniz." buyurdu. Sahabeler sordu,
"Ey Allah'ın Rasûlü, onların hakkı nedir". Rasûlullah (s.a.v.) şöyle cevap verdi,
"Sorana yol göstermek, selama karşılık vermek, gözleri (haramdan) korumak, emri bi'l-maruf ve nehyi ani'l-münkerdir".
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1149, /871
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Alâ Abdurrahman b. Yakub el-Cühenî (Abdurrahman b. Yakub)
3. Alâ b. Abdurrahman el-Hırakî (Alâ b. Abdurrahman b. Yakub)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Bilal el-Kuraşi (Süleyman b. Bilal)
5. Abdulaziz b. Abdullah el-Üveysi (Abdulaziz b. Abdullah b. Yahya b. Amr b. Üveys)
Konular:
Emr-i bi'l-maruf, Nehy-i ani'l-münker, iyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak
Hak, yola oturma/yol hakkı
Korunmak, harama/mahreme bakmaktan sakınmak
KTB, SELAM
Selam, aynı şekilde veya daha güzeliyle karşılık vermek
Teşvik edilenler, Ma'rufu emr/münkerden nehy
Yardım, Yardımlaşma, yol konusunda
Zina, zina çeşitleri
حدثنا محمد بن بشار قال حدثنا محمد بن جعفر قال حدثنا شعبة عن عبد الملك بن ميسرة عن زيد بن وهب عن عمر قال : كنت رديف أبي بكر فيمر على القوم فيقول السلام عليكم فيقولون السلام عليكم ورحمة الله ويقول السلام عليكم ورحمة الله فيقولون السلام عليكم ورحمة الله وبركاته فقال أبو بكر فضلنا الناس اليوم بزيادة كثيرة
حدثنا محمد بن بشار قال حدثنا يحيى بن سعيد قال حدثنا شعبة قال حدثني عبد الملك عن زيد قال حدثنا عمر : مثله
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270405, EM000987-2
Hadis:
حدثنا محمد بن بشار قال حدثنا محمد بن جعفر قال حدثنا شعبة عن عبد الملك بن ميسرة عن زيد بن وهب عن عمر قال : كنت رديف أبي بكر فيمر على القوم فيقول السلام عليكم فيقولون السلام عليكم ورحمة الله ويقول السلام عليكم ورحمة الله فيقولون السلام عليكم ورحمة الله وبركاته فقال أبو بكر فضلنا الناس اليوم بزيادة كثيرة
حدثنا محمد بن بشار قال حدثنا يحيى بن سعيد قال حدثنا شعبة قال حدثني عبد الملك عن زيد قال حدثنا عمر : مثله
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşar ona Muhammed b. Cafer ona Şu'be ona Abdülmelik b. Meysere ona Zeyd b. Vehb, Ömer'in (r.a.) şunu söylediğini bildirmiştir:
"Ben,binek üstünde Ebû Bekir'in terkisinde idim. Rastladığı insanlara 'esselamu aleyküm' diyordu. Onlar da: 'esselamu aleyküm ve rahmetullah' diye karşılık veriyorlardı. O 'esselamu aleyküm ve rahmetullah' diyor, onlar karşılık olarak 'esselamu aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuhu' diyorlardı.
Bunun üzerine Ebu Bekir (r.a.) : 'Bugün insanlar bizi iyilikte çok fazla geçtiler.' dedi"
Bize Muhammed b. Beşşar ona Yahya b. Said ona Şu'be ona Abdülmelik ona Zeyd ona Ömer (r.a.) bunun benzerini anlatmıştır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 987, /777
Senetler:
1. Ebu Bekir es-Sıddîk (Abdullah b. Osman b. Amir b. Amr b. Ka'b)
2. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
3. Ebu Süleyman Zeyd b. Vehb el-Cühenî (Zeyd b. Vehb)
4. Ebu Zeyd Abdülmelik b. Meysere el-Amirî (Abdülmelik b. Meysere)
5. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
6. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
7. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Adab, Selam, selamlaşma adabı
KTB, ADAB
KTB, SELAM
Selam, aynı şekilde veya daha güzeliyle karşılık vermek
حدثنا حيوة بن شريح قال حدثنا بقية عن بحير عن خالد بن معدان عن المقدام بن معدى كرب أنه سمع رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول : إن الله يوصيكم بامهاتكم ثم يوصيكم بأمهاتكم ثم يوصيكم بآبائكم ثم يوصيكم بالأقرب فالأقرب
Öneri Formu
Hadis Id, No:
163358, EM000060
Hadis:
حدثنا حيوة بن شريح قال حدثنا بقية عن بحير عن خالد بن معدان عن المقدام بن معدى كرب أنه سمع رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول : إن الله يوصيكم بامهاتكم ثم يوصيكم بأمهاتكم ثم يوصيكم بآبائكم ثم يوصيكم بالأقرب فالأقرب
Tercemesi:
— (Resûlüllah (Sallaüahü Aleyhi ve Selîem) 'in şöyle buyurduğunu, El-Mıkdam îbni Ma'dî Kerib'in işittiği rivayet edilmiştir:
«— Allah, annelerinize iyilik etmenizi emrediyor, sonra annelerinize iyilik etmenizi emrediyor; sonra babalarınıza iyilik etmenizi emrediyor. Sonra en yakın akrabaya, ondan sonra en yakın sırasına göre iyilik etmeyi size emrediyor..»[120]
3, 4 ve 5. hadîs-i şeriflerde ana ve babaya iyilik etmek hususunda gerekli açıklama yapılmış ve annenin hakkına daha çok itina göstermek icab ettiği belirtilmişti. Burada da anneye, babaya ve yakınlık derecelerine göre en yakını tercih ederek akrabaya iyilik etmenin lüzumu ifade buyuruluyor.
R a v i E I - M ı k d a m :
El-Mıkdam ibni Ma'dî Kerib, ashabdan olup, künyesi Ebu Kerîme 'dır. Ebu Yahya da olduğu söylenir. Kendisi hadîs-i şerifler rivayet ettiği gibi, oğlu Yahya ile torunu Salih ve daha başka zevat ondan rivayet etmişlerdir. Hicretin 87. yılında 91 yaşında olduğu halde vefat etti. Allah ondan razı olsun.[121]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 60, /103
Senetler:
1. Ebu Yahya Mikdam b. Ma'dikerib el-Kindî (Mikdam b. Ma'dikerib b. Amr b. Zeyd)
2. Ebu Abdullah Halid b. Ma'dân el-Kilâ'î (Halid b. Ma'dân b. Ebu Küreyb)
3. Ebu Halid Bahîr b. Sa'd es-Suhûlî (Bahîr b. Sa'd)
4. Ebu Muhammed Bakiyye b. Velîd el-Kilâ'î (Bakiyye b. Velîd b. Sâid b. Ka'b b. Harîz)
5. Ebu Abbas Hayve b. Şurayh el-Hadramî (Hayve b. Şurayh b. Yezid)
Konular:
Akraba, akrabalık ilişkileri, sıla-i rahim
Haklar, Anne hakkı
Haklar, Baba hakkı
İyilik, Anne-Baba, anne-babaya iyilik
KTB, ADAB
Sadaka, aileye yapılan harcama
Sadaka, öncelikle aile efradına ve yakınlara verilmelidir
Sadaka, paylaşmaya önce yakınlardan başlamak
حدثنا محمد بن أبي بكر قال حدثنا فضيل بن سليمان عن موسى بن عقبة قال حدثني عبيد الله بن سلمان عن أبيه عن عبد الله بن عمرو بن العاص قال : الكذوب من كذب على يمينه والبخيل من بخل بالسلام والسروق من سرق الصلاة
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165743, EM001041
Hadis:
حدثنا محمد بن أبي بكر قال حدثنا فضيل بن سليمان عن موسى بن عقبة قال حدثني عبيد الله بن سلمان عن أبيه عن عبد الله بن عمرو بن العاص قال : الكذوب من كذب على يمينه والبخيل من بخل بالسلام والسروق من سرق الصلاة
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ebû Bekir, ona Fudayl b. Süleyman, ona Musa b. Ukbe, ona Ubeydullah b. Selman, ona da babası, Abdullah b. Amr b. As (r.a.)'ın şöyle dediğini rivayet etti.
"Gerçek yalancı, yalan yere yemin eden, gerçek cimri, selamda (selam vermekte) cimrilik eden ve gerçek hırsız da (erkanına dikkat etmeyerek)namazı çalandır.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1041, /808
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Abdullah Selman el-Eğar (Selman)
3. Ubeydullah b. Selman el-Cühenî (Ubeydullah b. Selman)
4. Ebu Muhammed Musa b. Ukbe el-Kuraşî (Musa b. Ukbe b. Ebu Ayyaş)
5. Fudayl b. Süleyman en-Nümeyri (Fudayl b. Süleyman)
6. Muhammed b. Ebu Bekir el-Mukaddemî (Muhammed b. Ebu Bekir b. Ali b. Ata b. Mukaddem)
Konular:
Cimrilik, zemmedilişi
Hırsızlık
KTB, SELAM
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Selam, aynı şekilde veya daha güzeliyle karşılık vermek
Yemin, Yalan yere
حدثنا إسماعيل قال حدثني سليمان بن بلال عن يونس عن الزهري عن سعيد بن المسيب عن أبى هريرة أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال : العبد المسلم إذا أدى حق الله وحق سيده له أجران والذي نفس أبى هريرة بيده لولا الجهاد في سبيل الله والحج وبر أمى لأحببت أن أموت مملوكا
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164020, EM000208
Hadis:
حدثنا إسماعيل قال حدثني سليمان بن بلال عن يونس عن الزهري عن سعيد بن المسيب عن أبى هريرة أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال : العبد المسلم إذا أدى حق الله وحق سيده له أجران والذي نفس أبى هريرة بيده لولا الجهاد في سبيل الله والحج وبر أمى لأحببت أن أموت مملوكا
Tercemesi:
Ebü Hüreyre'den (Radtyallahu anh) rivayet edildiğine göre, Re-sûlüllah (Salîallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
«Müslüman köle, Allah'ın hakkım ve efendisinin hakkını yerine getirirse, onun iki mükâfatı vardır.»
Ebû Hüîeyre *nin nefsi, kudret elinde olan Allah'a yemin ede> rim ki, Allah yolunda. cihad, hac ve anneme iyilik olmıyaydı, köle olarak ölmemi isterdim.[415]
Saclâkatla çalışan kölenin iki mükâfatı olduğuna dair hadîs-i şerifler geçmişti. Burada Ebu Hüreyre Hazretleri bazı ibadetlerdeki faziletler olmasa, elde edeceği jki kat ecirden dolayı köle olarak ölmeyi tercih etmektedir. Bu tercih de kölelere tanınan manevî ecir büyüklüğünden ileri gelmektedir.[416]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 208, /196
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. Ebu Muhammed Süleyman b. Bilal el-Kuraşi (Süleyman b. Bilal)
6. Ebu Abdullah İsmail b. Ebu Üveys el-Esbahî (İsmail b. Abdullah b. Abdullah b. Üveys b. Malik)
Konular:
Cihad, fazileti
Hac, fazileti
İyilik, Anne-Baba, anne-babaya iyilik
Köle, ibadeti
Köle, kölelik, cariyelik hukuku.
Köle, kölenin mükafatı
Kölelik
KTB, ADAB
Savaş, Allah için; mal için, gösteriş için