Giriş

Bize Kuteybe b. Said ve Muhammed b. Ahmed b. Ebu Halef, onlara Süfyan b. Uyeyne, ona İbn Şihab ez-Zührî, ona Said b. Müseyyeb ve Abbad b. Temim, onlara da Abbad'ın amcası Abdullah b. Zeyd el-Ensari şöyle demiştir: Hz. Peygamber'e, namaz esnasında abdestinin bozulduğu vehmine kapılan bir kimsenin durumu sorulduğunda şöyle buyurdu: "Ses işitmedikçe veya koku almadıkça namazdan ayrılmasın."


Açıklama: Aişe bt. Ebu Bekir ile İbrahim b. Yezid arasında inkıta vardır.

    Öneri Formu
270386 D000178-2 Ebu Davud, Tahare, 68

Bize Muhammed b. Alâ ve Eyyüb b. Muhammed Rakkî ve Amr b. Osman Hımsî -mana ile-, onlara Mervan b. Muaviye, ona Hilal b. Meymun el-Cühenî, ona Ata b. Yezid el-Leysî -Hilal, (Ata'nın,) bu hadisi mutlaka Ebu Said el-Hudrî'den rivayet ettiğini biliyorum demiştir-, Eyyüb ve Amr da bu hadisin Ebu Said el-Hudrî'den rivayet olunduğunu zannediyoruz, demişlerdir. Rasulullah (sav) bir gün, koyun derisi yüzen bir çocuğa rastladı. Hz. Peygamber, "kenara çekil, sana koyunun nasıl yüzüldüğünü göstereyim," buyurdu. Sonra elini deri ile et arasına soktu. Hz. Peygamber, sonra, abdest almadan cemaate namaz kıldırdı. [Ebû Davud şöyle dedi: Amr hadise elini suya sürmedi' ifadesini eklemiştir. Amr, Hilal b. Meymun Remlî'den rivayeti naklederken, bize haber verdi anlamına gelen ahbaranâ tabiri yerine an ifadesini kullanmıştır. Abdülvahid b. Ziyad ve Ebu Muaviye, Hilal'den, o da Ata'dan, Ebu Said'i zikretmeden (mürsel olarak) rivayet etmiştir.]


Açıklama: Râvilerin ifadelerinden ve Ebu Davud'un açıklamasından anlaşıldığına göre hadisin râvilerinden Atâ bu hadisi doğrudan Hz. Peygamber'den aktarmış ve sahabeyi atlamıştır. Bu tür hadislere mürsel hadis denmektedir. Ancak Hilal b. Meymûn bu hadisi Atâ'nın Ebu Said el-Hudrî'den rivayet ettiğine dair bilgisi olduğunu ifade ederek hadisin sahebe râvisini ortaya çıkarmıştır. Böylece hadis mürsel olmaktan çıkıp muttasıl, yani senedinde kopukluk olmayan bir hadis haline gelmiştir.

    Öneri Formu
270387 D000185-3 Ebu Davud, Tahare, 72

Bize Muhammed b. Alâ ve Eyyüb b. Muhammed Rakkî ve Amr b. Osman Hımsî -mana ile-, onlara Mervan b. Muaviye, ona Hilal b. Meymun el-Cühenî, ona Ata b. Yezid el-Leysî -Hilal, (Ata'nın,) bu hadisi mutlaka Ebu Said el-Hudrî'den rivayet ettiğini biliyorum demiştir-, Eyyüb ve Amr da bu hadisin Ebu Said el-Hudrî'den rivayet olunduğunu zannediyoruz, demişlerdir. Rasulullah (sav) bir gün, koyun derisi yüzen bir çocuğa rastladı. Hz. Peygamber, "kenara çekil, sana koyunun nasıl yüzüldüğünü göstereyim," buyurdu. Sonra elini deri ile et arasına soktu. Hz. Peygamber, sonra, abdest almadan cemaate namaz kıldırdı. [Ebû Davud şöyle dedi: Amr hadise elini suya sürmedi' ifadesini eklemiştir. Amr, Hilal b. Meymun Remlî'den rivayeti naklederken, bize haber verdi anlamına gelen ahbaranâ tabiri yerine an ifadesini kullanmıştır. Abdülvahid b. Ziyad ve Ebu Muaviye, Hilal'den, o da Ata'dan, Ebu Said'i zikretmeden (mürsel olarak) rivayet etmiştir.]


Açıklama: Râvilerin ifadelerinden ve Ebu Davud'un açıklamasından anlaşıldığına göre hadisin râvilerinden Atâ bu hadisi doğrudan Hz. Peygamber'den aktarmış ve sahabeyi atlamıştır. Bu tür hadislere Mürsel hadis denmektedir. Ancak Hilal b. Meymûn bu hadisi Atâ'nın Ebu Said el-Hudrî'den rivayet ettiğine dair bilgisi olduğunu ifade ederek hadisin sahabe râvisini ortaya çıkarmıştır. Böylece hadis mürsel olmaktan çıkıp muttasıl, yani senedinde kopukluk olmayan bir hadis haline gelmiştir.

    Öneri Formu
270388 D000185-2 Ebu Davud, Tahare, 72

Bize Osman b. Ebu Şeybe ve Muhammed b. Süleyman el-Enbari -hadisin manasını rivayet etmek suretiyle-, o ikisine Veki', ona Misar, ona Ebu Sahra Cami b. Şeddad, ona Muğira b. Abdullah, ona da Muğîra b. Şube şöyle demiştir: Bir gece Rasulullah'a (sav) misafir oldum. Rasulullah (sav), biraz et pişirilmesini emretti ve et pişirildi. Hz. Peygamber (sav), bıçağı aldı ve benim için etten kesmeye başladı. Tam o sırada Bilal geldi ve Rasulullah'a (sav) namaz vaktinin geldiğini haber verdi. Rasulullah (sav) bıçağı bıraktı ve Bilal'e "ona ne oluyor? Allah hayrını versin," dedi ve (abdest yenilemeden) namaz kılmak için kalktı. [Ebû Davud'un hocalarından biri olan el-Enbâri, Muğira'nın şöyle dediğini nakletmiştir: Bıyığım uzamıştı. Rasulullah (sav), (altına) misvak koyarak onları kısalttı veya bıyığını misvağı üzerine (koyarak) kısaltayım, buyurdu.]


    Öneri Formu
270389 D000188-2 Ebu Davud, Tahare, 74


    Öneri Formu
270382 D000174-2 Ebu Davud, Tahare, 66

Bize Kuteybe b. Said ve Muhammed b. Ahmed b. Ebu Halef, onlara Süfyan b. Uyeyne, ona İbn Şihab ez-Zührî, ona Said b. Müseyyeb ve Abbad b. Temim, onlara da Abbad'ın amcası Abdullah b. Zeyd el-Ensari şöyle demiştir: Hz. Peygamber'e, namaz esnasında abdestinin bozulduğu vehmine kapılan bir kimsenin durumu sorulduğunda şöyle buyurdu: "Ses işitmedikçe veya koku almadıkça namazdan ayrılmasın."


    Öneri Formu
270383 D000176-2 Ebu Davud, Tahare, 67

Bize Kuteybe b. Said ve Muhammed b. Ahmed b. Ebu Halef, onlara Süfyan b. Uyeyne, ona İbn Şihab ez-Zührî, ona Said b. Müseyyeb ve Abbad b. Temim, onlara da Abbad'ın amcası Abdullah b. Zeyd el-Ensari şöyle demiştir: Hz. Peygamber'e, namaz esnasında abdestinin bozulduğu vehmine kapılan bir kimsenin durumu sorulduğunda şöyle buyurdu: "Ses işitmedikçe veya koku almadıkça namazdan ayrılmasın."


    Öneri Formu
270384 D000176-3 Ebu Davud, Tahare, 67

Bize Kuteybe b. Said ve Muhammed b. Ahmed b. Ebu Halef, onlara Süfyan b. Uyeyne, ona İbn Şihab ez-Zührî, ona Said b. Müseyyeb ve Abbad b. Temim, onlara da Abbad'ın amcası Abdullah b. Zeyd el-Ensari şöyle demiştir: Hz. Peygamber'e, namaz esnasında abdestinin bozulduğu vehmine kapılan bir kimsenin durumu sorulduğunda şöyle buyurdu: "Ses işitmedikçe veya koku almadıkça namazdan ayrılmasın."


    Öneri Formu
270385 D000176-4 Ebu Davud, Tahare, 67


    Öneri Formu
270380 D000169-2 Ebu Davud, Tahare, 65


    Öneri Formu
270381 D000169-3 Ebu Davud, Tahare, 65