Giriş

Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse (bilsin ki) Allah, sevdiği ve kendisini seven müminlere karşı alçak gönüllü (şefkatli), kâfirlere karşı onurlu ve zorlu bir toplum getirecektir. (Bunlar) Allah yolunda cihad ederler ve hiçbir kınayanın kınamasından korkmazlar (hiçbir kimsenin kınamasına aldırmazlar). Bu, Allah'ın, dilediğine verdiği lütfudur. Allah'ın lütfu ve ilmi geniştir.


    Öneri Formu
53621 KK5/54 Mâide, 5, 54


Açıklama: Tevazu : Hiç kimse özerine kendini üstün görmemek, başkanı katında kendinde bir hak bilmemek ve Allah'ın kullarına merhametli olup, Cenab-i Hakkın emirlerine daima boyun eğmek tevazudur. Buna alçak gönüllülük de denir. Tevazu, kibrin karşılığıdır. Büyüklenmek ve kendinden üstün kim­seyi görmemek ve beğenmemek, daima kendine hürmet edilmesini istemek çok kötü bir ahlâktır. İnsanı Allah'a İsyana ve küfre kadar götürür tehli­keli bîr hastalıktır. İnsanlar arasında da şerefi düşürür, hoş karşılanmaz, nffret kazandırır/Tevazu ise,insanı yüj(^BJ^4*^^rhürmet-kazarfdırır. Allah katında da tevazu sahibi makbul olur. Bir de horluk ve dalkavukluk vardır ki, bu bayağı ve adi bir hareket­tir. Bazı nefsanî arzulara ve menfaatlere kavuşmak İçin şahsiyeti yok ederek başkasına yaltaklanmak ve ona boyun eğmek, yapmacık sadakat hareket­lerinde bulunmak hastalığıdır. Bu kötü huy, insanın şahsiyet ve vakarını yok eder, insanı bayağılaştınr ve hasîs duruma sokar. İyi ve makbul olan tevazu şudur: Allah'ın emirleri bahis konusu olduğu zaman onlara sarılmak ve onları yerine getirmek, yasaklan ile karşılaşıl­dığı zaman da onlardan sakınmak. Allah'ın emir ve yasaklarına böyle ria­yet etmeyen, Allah'a kulluktan kaçmış olacağı için, kendinde bir nevi kibir var demektir. Allah'ın emirlerini yerine getirmemek, ona boyun eğmemek­tir. Bu bakımdan kibir alâmeti vardır. Allah'ın emir ve yasaklan çerçeve­sinde kullarla münasebette bulunmak, kullara karşı da tevazuun ifadesi olur. Nefsanî his ve arzular kabarıp da insan kendinde bir azamet ve varlık duyunca, Allah'ın kudret ve azametini jdüşüfterefc "kendi mevkiini tayin et­meli ve tevazu yolunu tu+maJithr. Bir hadîs-i şerifte buyurulduğu gibi : «— Mütevazı olanı Allah yükseltir ve büyüklenenİ de Allah küçültür.» İşte Allah katında derece kazanmak ve insanlar arasında makbul ol­mak için tevazu yolunu seçmelidir.[833]

    Öneri Formu
164466 EM000426 Buhari, Edebü'l-Müfred, 200


Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: أَفْضَلَ الْعِبَادَةِ التَّوَاضُعَ

    Öneri Formu
124056 MŞ35884 Musannef-i İbn Ebi Şeybe, Zühd, 26


    Öneri Formu
164001 EM000189 Buhari, Edebü'l-Müfred, 96


    Öneri Formu
164471 EM000428 Buhari, Edebü'l-Müfred, 201


    Öneri Formu

Rahmân'ın (has) kulları onlardır ki, yeryüzünde tevazu ile yürürler ve kendini bilmez kimseler onlara laf attığında (önemsemez), "Selam!" derler (geçerler).


Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: وَإِذَا خَاطَبَهُمُ الْجَاهِلُونَ قَالُوا سَلَامًا

    Öneri Formu
56202 KK25/63 Furkân, 25, 63


Açıklama: hadis mütabileriyle birlikte sahih li ğayrihidir.

    Öneri Formu
41025 HM002935 İbn Hanbel, I, 320


Açıklama: İsnadı Şeyhân'nın şartlarına göre sahihtir.

    Öneri Formu
42628 HM002086 İbn Hanbel, I, 234


Açıklama: Kaynağı bulunamadı. İlgili kaynakta senet bulunmamaktadır.

    Öneri Formu