159 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Abullah er-Rüzzi ve İbrahim b. Halid Ebu Sevr el-Kelbî -mana ile-, onlara Abdulvehhab (Muhammed, Abdulvehhab b. Ata dedi), ona Said, ona Katade, ona da Enes b. Malik şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) zamanında fayda ve zararını kavrayamayacak kadar akli dengesi zayıf bir adam alışveriş yapıyordu. Ailesi Hz. Peygamber'e (sav) gelerek, Ey Allah'ın Peygamberi! Bu kişinin alışveriş yapmasını kısıtla. Çünkü o akli dengesi zayıf olarak alışveriş yapmaktadır dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) onu çağırıp alışveriş yapmasını yasakladı. O kişi ise Ey Allah'ın Peygamberi! Alışveriş yapmadan duramam dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav); "eğer alışverişi terk edemiyorsan alış-veriş sırasında aldatma yok de" buyurdu. [Ebu Sevr Said'den an rivayet lafzıyla nakletmiştir.]
Bize Muhammed ibnu's-Salt, ona Ebu Akîl Yahya ibnu'l-Mutevekkil, ona Kasım b. Ubeydullah, ona Salim (b. Abdullah el-Adevi), ona da (Abdullah) İbn Ömer nakletmiştir: "Rasulullah (sav), Medine pazarında çok hoşuna giden bir yiyecek gördü. (Bakmak için) elini yığının içine soktu ve içinden dışındakine benzemeyen (dışarıdan gözüktüğü gibi güzel olmayan) bir miktar çıkardı. Bunun üzerine, yiyecek sahibine memnuniyetsizliğini ifade ederek şöyle buyurdu: "Müslümanlar arasında aldatma yoktur! Bizi aldatan, bizden değildir!"
Bize Ebu'l-Velid [Hişam b. Abdülmelik], ona Şu'be [b. Haccâc], ona da Katâde [b. Diâme] şöyle nakletmiştir: "Satıcı ve alıcı birbirlerinden ayrılmadıkları sürece bu alışverişten vazgeçme hakkına sahiptirler. Eğer onlar doğru söyler ve (varsa mallarının kusurunu) açıklarlarsa bu alışverişlerinde bereket bulurlar. Lakin yalan söyler ve var olan bir ayıbı gizlerlerse alışverişlerindeki bereket yok olur."
Bize Ebu Küreyb ve Abbas b. Abdülazim el-Anberî, onlara Esved b. Amir, ona Eyyüb b. Utbe, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ata (b. Ebu Rebah), ona da İbn Abbas (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) (haksız kazanca yol açmaması için) belirsizlik bulunan alışveriş akdini (bey'i garar) yasaklamıştır."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: أَكْذَبُ النَّاسِ الصَّبَّاغُونَ وَالصَّوَّاغُونَ
Bize Halid b. Mahled, ona Malik, Nafi', ona da İbn Ömer'in (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Birbirinizin satışı üzerine satış yapmayın. Şehir dışından mal getirenleri mallarını pazara getirmeden yolda karşılamayın. Alıcısı olmadığınız mala fiyatını yükseltmek için alıcı gibi davranarak fiyat vermeyin!"
Bize Abdurrezzâk, ona Cafer b. Süleyman, ona Amr b. Dinâr el-Ensârî şöyle demiştir: Suhayb'in çocuklarından bazısı Suhayb'e “neden sen de Hz. Peygamber'in (sav) diğer sahabesi gibi bize hadis rivayet etmiyorsun” diye sordular, o da şöyle cevap verdi: Ben de onlar gibi Hz. Peygamber'den hadis işittim, fakat Hz. Peygamber'in "kim benim adıma bile bile yalan söylerse iki taneyi birbirine düğümleyene kadar (ki bu mümkün değil) azap edilir" buyurduğunu işittim. Ancak ben size kulaklarımla duyduğum, kalbimle anladığım bir hadisi rivayet edeyim. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurduğunu işittim: "Kim, hakkını çalmak niyetiyle bir kadın ile evlenirse, tevbe edene kadar zina etmiş olur. Yine bir kimse birisinin hakkını çalmak niyeti ile alışveriş yaparsa tevbe edene kadar haindir."
Bize Muhammed b. Abullah er-Rüzzi ve İbrahim b. Halid Ebu Sevr el-Kelbî -mana ile-, onlara Abdulvehhab (Muhammed, Abdulvehhab b. Ata dedi), ona Said, ona Katade, ona da Enes b. Malik şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) zamanında fayda ve zararını kavrayamayacak kadar akli dengesi zayıf bir adam alışveriş yapıyordu. Ailesi Hz. Peygamber'e (sav) gelerek, Ey Allah'ın Peygamberi! Bu kişinin alışveriş yapmasını kısıtla. Çünkü o akli dengesi zayıf olarak alışveriş yapmaktadır dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) onu çağırıp alışveriş yapmasını yasakladı. O kişi ise Ey Allah'ın Peygamberi! Alışveriş yapmadan duramam dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav); "eğer alışverişi terk edemiyorsan alış-veriş sırasında aldatma yok de" buyurdu. [Ebu Sevr Said'den an rivayet lafzıyla nakletmiştir.]