حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ يَحْيَى الْمَازِنِىِّ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ لاَ ضَرَرَ وَلاَ ضِرَارَ.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
37261, MU001435
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ يَحْيَى الْمَازِنِىِّ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ لاَ ضَرَرَ وَلاَ ضِرَارَ.
Tercemesi:
Bana Yahya, ona Mâlik, ona Amr b. Yahya el-Mâzinî, ona da babasının rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav): “Zarar vermek de yoktur (kendisine verilen tarafından) zarara karşılık vermek de yoktur” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Akdiye 1435, 1/286
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, ticaret ahlakı
Arazi, toprak anlaşmazlıkları
Yargı, mallara ait zararlar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
37266, MU001440
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ حَرَامِ بْنِ سَعْدِ بْنِ مُحَيِّصَةَ أَنَّ نَاقَةً لِلْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ دَخَلَتْ حَائِطَ رَجُلٍ فَأَفْسَدَتْ فِيهِ فَقَضَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَّ عَلَى أَهْلِ الْحَوَائِطِ حِفْظَهَا بِالنَّهَارِ وَأَنَّ مَا أَفْسَدَتِ الْمَوَاشِى بِاللَّيْلِ ضَامِنٌ عَلَى أَهْلِهَا .
Tercemesi:
Bana Yahya, ona Mâlik, ona İbn Şihâb ona da Harâm b. Sa'd b. Muhayyisa'nın haber verdiğine göre:
Berrâ b. Âzib'e ait bir deve bir adamın bahçesine girip zarar vermişti. Bunun üzerine Rasulullah (sav) gündüz vakitlerinde bahçelerin korunmasının bahçe sahiplerine ait olduğuna, geceleyin hayvanların verdiği zararın ise bahçe sahiplerine ödenmesine hükmetti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Akdiye 1440, 1/287
Senetler:
()
Konular:
Arazi, mülkiyet hukuku
Yargı, mallara ait zararlar
Yargı, mallara ait zararlar, heder olanlar
Bize Ebû Abdullah el-Hafız, ona Ebû’l-Fadl b. İbrahim, ona Ahmed b. Seleme, ona İshak b. İbrahim, ona Cerîr, ona Mansur, ona eş-Şa’bî, ona el-Muğîre b. Şu’be’nin âzâdlısı Verrâd, ona da el-Muğîre b. Şu’be (ra) Rasûlullah’dan (sav) şöyle rivayet etmiştir:
“Allah sizlere, annelere (ve babalara) itâatsizlik etmeyi, kız çocuklarını diri diri toprağa gömmeyi, verilmesi gerekeni vermemeyi ve alınması gerekmeyeni almayı haram kıldı. Ayrıca dedikoduyu, çok soru sormayı ve malı zâyi etmeyi de sizin için hoş görmedi.”
Bunu el-Buhârî es-Sahîh’de Osman b. Ebî Şeybe vasıtasıyla Cerîr’den, Müslim de İshak b. İbrahim’den rivayet etmiştir.
Açıklama: “Malı zâyi etmek”; servetini gereksiz yere telef etmek, israf edip tüketmektir. Şüphesiz ki servet, Allah’ın insanlara bir lütfudur. Her türlü servetin nihaî sahibi Allah’tır. Âyet-i kerîmede; “Yerlerin ve göklerin mirası Allah’a âittir” (Âl-i İmrân, 180; Hadîd, 10) buyurulmaktadır.
Yüce Allah, servet nasip ettiği insanlara bazı sorumluluklar da yüklemiştir. Yüklediği sorumluluğun başında da, bu servetin insanlığın faydasına olacak şekilde kullanılması gelir. Bunun yolu da tasadduk ve hayır-hasenatın yanında iş yerleri açmak, çeşitli yatırımlarla insanlara faydalı olmak gelir. Servetin gereksiz yere telef edilip tüketilmesi ise, Yüce Mevlâ’nın izin vermediği ve meşrû görmediği haksız ve çirkin bir davranıştır.
“Verilmesi gerekeni vermeyip alınması gerekmeyeni almak” cümlesinde de; genel bir ifâde ile yapılması gerekeni yapmamak ve yapılmaması gerekeni yapmak kastedilmektedir. Devlete veya insanlara karşı yapması gerekeni yapmamak ve vermesi gereken borcunu vermemektir. Buna mukabil hakkı olmayan veya kendisine ait olmayan şeyleri istemektir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
148267, BS011452
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ أَخْبَرَنَا أَبُو الْفَضْلِ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ سَلَمَةَ حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ أَخْبَرَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ وَرَّادٍ مَوْلَى الْمُغِيرَةِ بْنِ شُعْبَةَ عَنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ شُعْبَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« إِنَّ اللَّهَ حَرَّمَ عَلَيْكُمْ عُقُوقَ الأُمَّهَاتِ وَوَأْدَ الْبَنَاتِ وَمَنَعَ وَهَاتِ وَكَرِهَ لَكُمْ ثَلاَثًا قِيلَ وَقَالَ وَكَثْرَةَ السُّؤَالِ وَإِضَاعَةَ الْمَالِ ». رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنْ عُثْمَانَ بْنِ أَبِى شَيْبَةَ عَنْ جَرِيرٍ وَرَوَاهُ مُسْلِمٌ عَنْ إِسْحَاقَ بْنِ إِبْرَاهِيمَ.
Tercemesi:
Bize Ebû Abdullah el-Hafız, ona Ebû’l-Fadl b. İbrahim, ona Ahmed b. Seleme, ona İshak b. İbrahim, ona Cerîr, ona Mansur, ona eş-Şa’bî, ona el-Muğîre b. Şu’be’nin âzâdlısı Verrâd, ona da el-Muğîre b. Şu’be (ra) Rasûlullah’dan (sav) şöyle rivayet etmiştir:
“Allah sizlere, annelere (ve babalara) itâatsizlik etmeyi, kız çocuklarını diri diri toprağa gömmeyi, verilmesi gerekeni vermemeyi ve alınması gerekmeyeni almayı haram kıldı. Ayrıca dedikoduyu, çok soru sormayı ve malı zâyi etmeyi de sizin için hoş görmedi.”
Bunu el-Buhârî es-Sahîh’de Osman b. Ebî Şeybe vasıtasıyla Cerîr’den, Müslim de İshak b. İbrahim’den rivayet etmiştir.
Açıklama:
“Malı zâyi etmek”; servetini gereksiz yere telef etmek, israf edip tüketmektir. Şüphesiz ki servet, Allah’ın insanlara bir lütfudur. Her türlü servetin nihaî sahibi Allah’tır. Âyet-i kerîmede; “Yerlerin ve göklerin mirası Allah’a âittir” (Âl-i İmrân, 180; Hadîd, 10) buyurulmaktadır.
Yüce Allah, servet nasip ettiği insanlara bazı sorumluluklar da yüklemiştir. Yüklediği sorumluluğun başında da, bu servetin insanlığın faydasına olacak şekilde kullanılması gelir. Bunun yolu da tasadduk ve hayır-hasenatın yanında iş yerleri açmak, çeşitli yatırımlarla insanlara faydalı olmak gelir. Servetin gereksiz yere telef edilip tüketilmesi ise, Yüce Mevlâ’nın izin vermediği ve meşrû görmediği haksız ve çirkin bir davranıştır.
“Verilmesi gerekeni vermeyip alınması gerekmeyeni almak” cümlesinde de; genel bir ifâde ile yapılması gerekeni yapmamak ve yapılmaması gerekeni yapmak kastedilmektedir. Devlete veya insanlara karşı yapması gerekeni yapmamak ve vermesi gereken borcunu vermemektir. Buna mukabil hakkı olmayan veya kendisine ait olmayan şeyleri istemektir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Hacr 11452, 11/517
Senetler:
1. Ebu Abdullah Muğîra b. Şube es-Sekafî (Mugîra b. Şube b. Ebu Amir b. Mesud b. Muattib)
2. Ebu Said Verrâd es-Sekafi (Verrâd)
3. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
4. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
5. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
6. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
7. Ahmed b. Seleme el-Bezzâz (Ahmed b. Seleme b. Abdullah)
8. Muhammed b. İbrahim el-Müzekkî (Muhammed b. İbrahim b. Fadl)
9. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
Adab, sohbet adabı
Adab, soru sorma adabı
Amel, Allah'ın razı olmayacağı ameller
Borç, vermek/almak
Çocuk, fakirlik korkusuyla çocukları öldürmek,
Dilencilik, dilencilikten uzak durmak
Gıybet, gıybet etmek, dedi kodu yapmak
Hak, haksızlık yapmak
İsyan, anne-babaya isyan, saygısızlık
Olumsuz Davranışlar, Yasaklanan Bazı Hususlar
Yargı, mallara ait zararlar
Bize Ebû Tahir el-Fakîh, ona Ebû Bekir Muhammed b. İbrahim b. el-Fadl el-Fahhâm, ona Muhammed b. Yahya ez-Zühlî, ona Ya’lâ b. Ubeyd, ona Muhammed b. Sûka, ona Muhammed b. Ubeydullah es-Sekafî, ona da Verrâd şöyle rivayet etmiştir:
el-Muğîre b. Şu’be, Halife Muâviye’ye bir mektup yazdı. –Verrâd, o mektubu kendi eliyle yazdığını iddia etti-. Mektupta, ben Rasûlullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim, diyordu:
“Muhakkak ki Allah üç şeyi haram kılmış, üç şeyi yapmaktan da men etmiştir: Anne babaya isyan etmeyi, kız çocuklarını canlı canlı toprağa gömmeyi, verilmesi gerekeni vermeyip alınmaması gerekeni almayı haram kılmıştır. Üç şeyi de yasaklamıştır: Dedikoduyu, malı zayi etmeyi ve ısrarla çok soru sormayı.”
Öneri Formu
Hadis Id, No:
148268, BS011453
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو طَاهِرٍ الْفَقِيهُ أَخْبَرَنَا أَبُو بَكْرٍ : مُحَمَّدُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ بْنِ الْفَضْلِ الْفَحَّامُ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى الذُّهْلِىُّ حَدَّثَنَا يَعْلَى بْنُ عُبَيْدٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سُوقَةَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ الثَّقَفِىِّ عَنْ وَرَّادٍ قَالَ كَتَبَ الْمُغِيرَةُ بْنُ شُعْبَةَ إِلَى مُعَاوِيَةَ وَزَعَمَ وَرَّادٌ أَنَّهُ كَتَبَهُ بِيَدِهِ إِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَقُولُ :« إِنَّ اللَّهَ حَرَّمَ ثَلاَثًا وَنَهَى عَنْ ثَلاَثٍ : عُقُوقِ الْوَالِدَاتِ وَوَأْدِ الْبَنَاتِ وَلاَ وَهَاتِ وَنَهَى عَنْ ثَلاَثٍ ».
قِيلَ وَقَالَ :« وَإِضَاعَةِ الْمَالِ وَإِلْحَافِ السُّؤَالِ ».
Tercemesi:
Bize Ebû Tahir el-Fakîh, ona Ebû Bekir Muhammed b. İbrahim b. el-Fadl el-Fahhâm, ona Muhammed b. Yahya ez-Zühlî, ona Ya’lâ b. Ubeyd, ona Muhammed b. Sûka, ona Muhammed b. Ubeydullah es-Sekafî, ona da Verrâd şöyle rivayet etmiştir:
el-Muğîre b. Şu’be, Halife Muâviye’ye bir mektup yazdı. –Verrâd, o mektubu kendi eliyle yazdığını iddia etti-. Mektupta, ben Rasûlullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim, diyordu:
“Muhakkak ki Allah üç şeyi haram kılmış, üç şeyi yapmaktan da men etmiştir: Anne babaya isyan etmeyi, kız çocuklarını canlı canlı toprağa gömmeyi, verilmesi gerekeni vermeyip alınmaması gerekeni almayı haram kılmıştır. Üç şeyi de yasaklamıştır: Dedikoduyu, malı zayi etmeyi ve ısrarla çok soru sormayı.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Hacr 11453, 11/518
Senetler:
1. Ebu Abdullah Muğîra b. Şube es-Sekafî (Mugîra b. Şube b. Ebu Amir b. Mesud b. Muattib)
2. Ebu Said Verrâd es-Sekafi (Verrâd)
3. Ebu Avn Muhammed b. Ubeydullah es-Sekafi (Muhammed b. Ubeydullah b. Said)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Sûka el-Ğanevi (Muhammed b. Sûka)
5. Ebu Yusuf Ya'lâ b. Ubeyd et-Tenâfisî (Ya'lâ b. Ubeyd b. Ebû Ümeyye)
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
7. Ebu Bekir Muhammed b. İbrahim en-Neysâbûrî (Muhammed b. İbrahim b. Fadl)
8. Ebu Tahir Muhammed b. Mahmiş ez-Ziyâdî (Muhammed b. Muhammed b. Mahmiş b. Ali b. Davud b. Eyyüb)
Konular:
Adab, sohbet adabı
Amel, Allah'ın razı olmayacağı ameller
Çocuk, fakirlik korkusuyla çocukları öldürmek,
Dilencilik, dilencilikten uzak durmak
Gıybet, gıybet etmek, dedi kodu yapmak
Hak, haksızlık yapmak
İsyan, anne-babaya isyan, saygısızlık
Kültürel Hayat, yazışmalar, sahabelerin vs.
Olumsuz Davranışlar, Yasaklanan Bazı Hususlar
Yargı, mallara ait zararlar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7622, B001406
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىٌّ سَمِعَ هُشَيْمًا أَخْبَرَنَا حُصَيْنٌ عَنْ زَيْدِ بْنِ وَهْبٍ قَالَ مَرَرْتُ بِالرَّبَذَةِ فَإِذَا أَنَا بِأَبِى ذَرٍّ - رضى الله عنه - فَقُلْتُ لَهُ مَا أَنْزَلَكَ مَنْزِلَكَ هَذَا قَالَ كُنْتُ بِالشَّأْمِ ، فَاخْتَلَفْتُ أَنَا وَمُعَاوِيَةُ فِى (الَّذِينَ يَكْنِزُونَ الذَّهَبَ وَالْفِضَّةَ وَلاَ يُنْفِقُونَهَا فِى سَبِيلِ اللَّهِ) . قَالَ مُعَاوِيَةُ نَزَلَتْ فِى أَهْلِ الْكِتَابِ . فَقُلْتُ نَزَلَتْ فِينَا وَفِيهِمْ . فَكَانَ بَيْنِى وَبَيْنَهُ فِى ذَاكَ ، وَكَتَبَ إِلَى عُثْمَانَ - رضى الله عنه - يَشْكُونِى ، فَكَتَبَ إِلَىَّ عُثْمَانُ أَنِ اقْدَمِ الْمَدِينَةَ . فَقَدِمْتُهَا فَكَثُرَ عَلَىَّ النَّاسُ حَتَّى كَأَنَّهُمْ لَمْ يَرَوْنِى قَبْلَ ذَلِكَ ، فَذَكَرْتُ ذَاكَ لِعُثْمَانَ فَقَالَ لِى إِنْ شِئْتَ تَنَحَّيْتَ فَكُنْتَ قَرِيبًا . فَذَاكَ الَّذِى أَنْزَلَنِى هَذَا الْمَنْزِلَ ، وَلَوْ أَمَّرُوا عَلَىَّ حَبَشِيًّا لَسَمِعْتُ وَأَطَعْتُ .
Tercemesi:
Bize Ali, ona Huşeym, ona Husayn, ona Zeyd b. Vehb’in şöyle dediğini rivayet etti: Rebeze’den geçiyordum, Ebu Zer (ra) ile karşılaştım. Ona: Senin burada yerleşmene sebep ne? dedim. O dedi ki: Ben Şam’da idim, Muâviye ile yüce Allah’ın: “Altın ve gümüşü yığıp, biriktiren ve onları Allah yolunda infak etmeyenlere gelince…” (Tevbe, 9/34) buyruğu hakkında görüş ayrılığına düştük. O, ayet, Kitap ehli hakkında indi, dedi. Ben, hem bizim hem onların hakkında inmiştir, dedim. Bu husus hakkında benimle onun arasında bir ihtilâf çıktı. Osman’a (ra) beni şikâyet eden bir mektup yazdı. Osman da bana: Medine’ye gel! diye mektup yazdı. Ben de Medine’ye geldim. İnsanlar bundan önce beni hiç görmemişler gibi etrafımda toplanıp çoğaldılar. Bu durumu Osman’a söyleyince, o da bana: İstersen bir kenara çekil ve aynı zamanda yakın bir yerde bulun, dedi. İşte, benim buraya gelip yerleşmeme sebep, bu oldu. Eğer benim başıma Habeşli birisini emir tayin edecek olsalar dahi şüphesiz onu dinler, ona itaat ederim.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zekât 4, 1/466
Senetler:
1. Ebu Zer el-Ğıfârî (Cündüb b. Abdullah b. Cünade)
2. Ebu Süleyman Zeyd b. Vehb el-Cühenî (Zeyd b. Vehb)
3. Ebu Hüzeyl Husayn b. Abdurrahman es-Sülemî (Husayn b. Abdurrahman)
4. Ebu Muaviye Hüşeym b. Beşir es-Sülemî (Hüşeym b. Beşir b. el-Kasım b. Dinar)
Konular:
Sahabe, Aralalarındaki ihtilaflar
Yargı, mallara ait zararlar
Yönetim, ulü'l-emre itaat
Zekat, vermemenin cezası
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ الْحَارِثِ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عِنْدَ إِحْدَى أُمَّهَاتِ الْمُؤْمِنِينَ فَأَرْسَلَتْ أُخْرَى بِقَصْعَةٍ فِيهَا طَعَامٌ فَضَرَبَتْ يَدَ الرَّسُولِ فَسَقَطَتِ الْقَصْعَةُ فَانْكَسَرَتْ فَأَخَذَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الْكِسْرَتَيْنِ فَضَمَّ إِحْدَاهُمَا إِلَى الأُخْرَى فَجَعَلَ يَجْمَعُ فِيهَا الطَّعَامَ وَيَقُولُ « غَارَتْ أُمُّكُمْ كُلُوا » . فَأَكَلُوا حَتَّى جَاءَتْ بِقَصْعَتِهَا الَّتِى فِى بَيْتِهَا فَدَفَعَ الْقَصْعَةَ الصَّحِيحَةَ إِلَى الرَّسُولِ وَتَرَكَ الْمَكْسُورَةَ فِى بَيْتِ الَّتِى كَسَرَتْهَا .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23921, İM002334
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ الْحَارِثِ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عِنْدَ إِحْدَى أُمَّهَاتِ الْمُؤْمِنِينَ فَأَرْسَلَتْ أُخْرَى بِقَصْعَةٍ فِيهَا طَعَامٌ فَضَرَبَتْ يَدَ الرَّسُولِ فَسَقَطَتِ الْقَصْعَةُ فَانْكَسَرَتْ فَأَخَذَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الْكِسْرَتَيْنِ فَضَمَّ إِحْدَاهُمَا إِلَى الأُخْرَى فَجَعَلَ يَجْمَعُ فِيهَا الطَّعَامَ وَيَقُولُ « غَارَتْ أُمُّكُمْ كُلُوا » . فَأَكَلُوا حَتَّى جَاءَتْ بِقَصْعَتِهَا الَّتِى فِى بَيْتِهَا فَدَفَعَ الْقَصْعَةَ الصَّحِيحَةَ إِلَى الرَّسُولِ وَتَرَكَ الْمَكْسُورَةَ فِى بَيْتِ الَّتِى كَسَرَتْهَا .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Halid b. Haris, ona da Humeyd (b. Ebu Humeyd), Enes b. Malik’in (ra) şöyle dediğini rivayet etti:
Hz. Peygamber (sav) bir defasında ümmühat-ı mümininden (hanımlarından) biri(yani Aişe)nin yanında iken, bir başka eşi, içinde yemek bulunan bir kase gönderdi. Aişe (r.anha), yemek getiren hizmetçinin eline vurdu. Kase yere düşüp kırıldı. Bunun üzerine Rasulullah (sav) ikiye bölünen kasenin parçalarını alıp birleştirdi. Sonra yemeği toplayıp (kasenin) içine koymaya ve (sahabeye): 'Anneniz kıskandı; yiyiniz,' buyurmaya başladı. Sahabe yemeği yediler. Nihayet, Aişe evindeki (sağlam) kaseyi getirdi. Hz. Peygamber (sav) bu sağlam kaseyi (yemek getiren) hizmetçiye verdi ve kırık kaseyi bunu kıranın evinde bıraktı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 14, /373
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
3. Halid b. Haris el-Hüceymî (Halid b. Haris b. Selim b. Süleyman)
4. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Aile, eşler, arasında kıskançlık
Müslüman, Hoşgörü, müsamaha
Teşvik Edilenler, paylaşma azık ve diğer şeyleri
Yargı, mallara ait zararlar
حدثنا إسحاق بن إبراهيم الدبري قال : قرأنا على عبد الرزاق عن ابن جريج قال : أخبرني عمرو بن شعيب خبرا رفعه إلى عبد الله بن عمرو.
قال عبد الرزاق : وأما المثنى فأخبرنا عن عمرو ابن شعيب عن سعيد بن المسيب أن المزني سأل رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال : يارسول الله ! ضالة الغنم ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : اقبضها فإنما هي لك ، أو لاخيك ، أو للذئب ، فاقبضها حتى يأتي باغيها ، فقال : يا رسول الله ! فضالة الابل ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : معها السقاء والحذاء ، وتأكل في الارض ، ولا يخاف عليها الذئب ، فدعها حتى يأتي باغيها ، فقال : يا رسول الله ! فما وجد من مال ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : ما كان بطريق ميتاء ، أو قرية مسكونة ، فعرفه سنة ، فإن أتى باغيه فرده إليه ، وإن لم تجد باغيا فهو لك ، فإن أتى باغيا (3) يوما من الدهر فرده إليه ، فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : فما وجد في قرية خربة فيه وفي الركاز الخمس ، فقال : يا رسول الله ! حريسة الجبل ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : فيها غرامتها ، ومثلها معها ، وجلدات نكال ، فقال : يا رسول الله ! فالثمر المعلق في الشجر ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : غرامته ، ومثله معه ، وجلدات نكال ، فقال : يا رسول الله ! فما جلد الجرين والمراح ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : ما بلغ ثمن المجن قطعت يد صاحبه ، وكان ثمن المجن عشرة دراهم ، فما كان دون ذلك فغرامته ، ومثله ، وجلدات نكال ، وقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : تعافوا فيما بينكم قبل أن تأتوني ، فما بلغ من حد فقد وجب .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
85289, MA018597
Hadis:
حدثنا إسحاق بن إبراهيم الدبري قال : قرأنا على عبد الرزاق عن ابن جريج قال : أخبرني عمرو بن شعيب خبرا رفعه إلى عبد الله بن عمرو.
قال عبد الرزاق : وأما المثنى فأخبرنا عن عمرو ابن شعيب عن سعيد بن المسيب أن المزني سأل رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال : يارسول الله ! ضالة الغنم ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : اقبضها فإنما هي لك ، أو لاخيك ، أو للذئب ، فاقبضها حتى يأتي باغيها ، فقال : يا رسول الله ! فضالة الابل ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : معها السقاء والحذاء ، وتأكل في الارض ، ولا يخاف عليها الذئب ، فدعها حتى يأتي باغيها ، فقال : يا رسول الله ! فما وجد من مال ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : ما كان بطريق ميتاء ، أو قرية مسكونة ، فعرفه سنة ، فإن أتى باغيه فرده إليه ، وإن لم تجد باغيا فهو لك ، فإن أتى باغيا (3) يوما من الدهر فرده إليه ، فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : فما وجد في قرية خربة فيه وفي الركاز الخمس ، فقال : يا رسول الله ! حريسة الجبل ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : فيها غرامتها ، ومثلها معها ، وجلدات نكال ، فقال : يا رسول الله ! فالثمر المعلق في الشجر ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : غرامته ، ومثله معه ، وجلدات نكال ، فقال : يا رسول الله ! فما جلد الجرين والمراح ؟ فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : ما بلغ ثمن المجن قطعت يد صاحبه ، وكان ثمن المجن عشرة دراهم ، فما كان دون ذلك فغرامته ، ومثله ، وجلدات نكال ، وقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : تعافوا فيما بينكم قبل أن تأتوني ، فما بلغ من حد فقد وجب .
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Lukata 18597, 10/127
Senetler:
()
Konular:
Hırsızlık, el kesme nisabı
Lukata, bulunan hayvanın ne yapılacağı
Yargı, Hadler-Cezalar
Yargı, mallara ait zararlar
Zekat, define malları
حدثنا محمد بن سلام قال حدثنا هشيم عن عبد الملك بن عمير قال حدثنا وراد كاتب المغيرة قال كتب معاوية إلى المغيرة بن شعبة أن اكتب إلى بشيء سمعته من رسول الله صلى الله عليه وسلم فكتب إليه المغيرة : إن رسول الله صلى الله عليه وسلم كان ينهى عن قيل وقال وإضاعة المال وكثرة السؤال وعن منع وهات وعقوق الأمهات وعن وأد البنات
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164110, EM000297
Hadis:
حدثنا محمد بن سلام قال حدثنا هشيم عن عبد الملك بن عمير قال حدثنا وراد كاتب المغيرة قال كتب معاوية إلى المغيرة بن شعبة أن اكتب إلى بشيء سمعته من رسول الله صلى الله عليه وسلم فكتب إليه المغيرة : إن رسول الله صلى الله عليه وسلم كان ينهى عن قيل وقال وإضاعة المال وكثرة السؤال وعن منع وهات وعقوق الأمهات وعن وأد البنات
Tercemesi:
Rivayet edildiğine göre Muaviye, Muğîre îbni Şu'be'ye bir mektup yazarak Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'den duymuş olduğu bir şeyi kendisine bildirmesini istedi. Muğîre de ona şunu yazdı:
«— Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) dedi-kodudan, mal israfından, (lüzumsuz) çok soru sormaktan, hayra engel olup, hakkı olmayan şeyi istemekten, annelere isyan etmekten, kızları diri diri gömmekten men' ederlerdi.»
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 297, /263
Senetler:
1. Ebu Abdullah Muğîra b. Şube es-Sekafî (Mugîra b. Şube b. Ebu Amir b. Mesud b. Muattib)
2. Ebu Said Verrâd es-Sekafi (Verrâd)
3. Abdülmelik b. Umeyr el-Lahmî (Abdülmelik b. Umeyr b. Süveyd)
4. Ebu Muaviye Hüşeym b. Beşir es-Sülemî (Hüşeym b. Beşir b. el-Kasım b. Dinar)
5. Muhammed b. Selam el-Bikendî (Muhammed b. Selam b. Ferec)
Konular:
Adab, soru sorma adabı
Ahlak, söylenilmemesi gereken söz
Çocuk, fakirlik korkusuyla çocukları öldürmek,
Gıybet, gıybet etmek, dedi kodu yapmak
Hadis, hadislerin yazılması
Haklar, Mülkiyet Hakkı
İsyan, anne-babaya isyan, saygısızlık
Koğuculuk, koğuculuk yapmak
Konuşma, konuşma adabı
KTB, ADAB
Kültürel Hayat, yazışmalar, sahabelerin vs.
Sosyalleşme, temel prensipler
Takva, eline ve diline sahip olmak
Yargı, mallara ait zararlar
Yazı, katiplik
حدثنا موسى قال حدثنا أبو عوانة قال حدثنا عبد الملك بن عمير عن وراد كاتب المغيرة قال كتب معاوية إلى المغيرة اكتب إلى ما سمعت من رسول الله صلى الله عليه وسلم فكتب إليه : إن نبي الله صلى الله عليه وسلم كان يقول في دبر كل صلاة لا إله إلا الله وحده لا شريك له له الملك وله الحمد وهو على كل شيء قدير اللهم لا مانع لما أعطيت ولا معطى لما منعت ولا ينفع ذا الجد منك الجد وكتب إليه إنه كان ينهى عن قيل وقال وكثرة السؤال وإضاعة المال وكان ينهى عن عقوق الأمهات ووأد البنات ومنع وهات
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164596, EM000460
Hadis:
حدثنا موسى قال حدثنا أبو عوانة قال حدثنا عبد الملك بن عمير عن وراد كاتب المغيرة قال كتب معاوية إلى المغيرة اكتب إلى ما سمعت من رسول الله صلى الله عليه وسلم فكتب إليه : إن نبي الله صلى الله عليه وسلم كان يقول في دبر كل صلاة لا إله إلا الله وحده لا شريك له له الملك وله الحمد وهو على كل شيء قدير اللهم لا مانع لما أعطيت ولا معطى لما منعت ولا ينفع ذا الجد منك الجد وكتب إليه إنه كان ينهى عن قيل وقال وكثرة السؤال وإضاعة المال وكان ينهى عن عقوق الأمهات ووأد البنات ومنع وهات
Tercemesi:
— Muğîre'nin kâtibi Verrad'dan rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
— Muaviye, Resûîüllah (SalfaVahü Aleyhi ve Se!.îem)'âen duyduklarını bana yaz diye, Muğîre'ye mektup yazdı. Muğîre de ona şunu yazdı:
— Allah'ın Peygamberi (Sallallahü Aleyhi ve Seîlem), her namazın, arkasında şöyle derdi:
«— Allah'dan başka hiç bir İlâh yoktur; yalnız o vardır, ortağı yoktur. Mülk onundur, hamd ona mahsustur ve o her şeye kadirdir. Allah'ım! Senin verdiğim engelleyen bir kuvvet yoktur; engellediğini de verecek yoktur. Zenginin zenginliği fayda vermez; zenginlik ancak sendendir.»
Yine Muğîre, Muaviye'ye şöyle yazdı:
— Peygamber dedikoduyu, lüzumsuz çok sormayı, malı israf etmeyi yasaklardı. Yine annelere asi olmayı, kızları öldürmeyi, hayrı engelleyip dilenmeyi yasaklardı.[900]
Hadîs-i şerifin bu bölümde getirilmesine sebep, mal İsrafından yasak-layıştir. Binaların tezyinatı, lüks ve konforu bu israf kısmına girdiğinden, böyle harcamaların yapılmamasını Peygamberimiz emretmişlerdir. İsrafa giren her çeşit harcamayı yasaklamışlardır.
Ayrrccr her namaz arkasında,'metinde geçen duayı okumakta çok fazilet vardır ve bunu okumak müstahabdır.
Ana-babaya asi olmak, kız çocukları diri diri gömmek, dedikodu etmek, gerekli haklan vermeyip daima istemek ve almak hususundaki açıklamalar, özel bahislerinde geçmiş olduğundan tekrar üzerlerinde durulmamıştır.[901]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 460, /365
Senetler:
1. Ebu Abdullah Muğîra b. Şube es-Sekafî (Mugîra b. Şube b. Ebu Amir b. Mesud b. Muattib)
2. Ebu Said Verrâd es-Sekafi (Verrâd)
3. Abdülmelik b. Umeyr el-Lahmî (Abdülmelik b. Umeyr b. Süveyd)
4. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
5. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Adab, soru sorma adabı
Çocuk, fakirlik korkusuyla çocukları öldürmek,
Dilencilik, dilencilikten uzak durmak
Dua, Namazda ve ardından yapılan
Gıybet, gıybet etmek, dedi kodu yapmak
Hadis Rivayeti
Hadis, hadislerin yazılması
Hz. Peygamber, duaları
İsyan, anne-babaya isyan, saygısızlık
Koğuculuk, koğuculuk yapmak
Kültürel Hayat, yazışmalar, sahabelerin vs.
Yargı, mallara ait zararlar