299 Kayıt Bulundu.
Bize Seleme b. Şebîb, ona Abdullah b. İbrahim, ona İshak b. Muhammed el-Ensari, ona Rubeyh b. Abdurrahman, ona babası (Abdurrahman b. Ebu Said el-Hudrî), ona da dedesi Ebu Said el-Hudrî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) oturduğu zaman dizlerini dikip (ellerini) önden bağlardı. [Ebû Davud şöyle demiştir: Abdullah b. İbrahim hadisi münker olan bir ravidir.]
Açıklama: Bu hadis, Hz. Peygamber'in dizlerini elleriyle tutup kaba etleri üzerine oturduğunu tasvir etmektedir.
Bize Hafs b. Ömer ve Musa b. İsmail, o ikisine Abdullah b. Hassan el-Anberi, ona iki ninesi Uleybe'nin kızları Safiyye ve Duhaybe, -Musa (b. İsmail), (Safiyye ve Duhaybe'nin) Harmele'nin kız (lar)ı olduğunu söylemiştir "(Safiyye ve Duhaybe) Kayle bt. Mahreme'nin üvey kızlarıdır. O ikisinin babalarının ninesi (Kayle bt. Mahreme) onlara Hz. Peygamber'i (sav) kalçaları üzerine oturup dizlerini dikerek oturduğunu gördüğünü haber vermiştir. (Kayle bt. Mahreme şöyle dedi) Rasulullah'ı (sav) huşu içerisinde (mütevazi bir halde) otururken görünce (heybetinden) dolayı bana bir titreme geldi (irkildim)."
Açıklama: Hz. Peygamber (sav) tesettürü ve mahrem yerlerin açılmamasını sağladığı için bu oturuş şeklini tercih etmiştir.
Bize Ali b. Bahr, ona İsa b. Yunus, ona İbn Cüreyc, ona İbrahim b. Meysere, ona Amr b. Şerid, ona babası Şerîd b. Süveyd şöyle demiştir: Sol elimi sırtımın arkasına atmış ve elimin ayasına dayanmış halde otururken Rasulullah (sav) yanımdan geçti ve "kendilerine gazap edilenler gibi mi oturuyorsun?" buyurdu.
Açıklama: Hz. Peygamber (sav), tek veya iki elini arkaya uzatıp el(ler)inin ayasına yaslanarak ve vücudunu da ona göre şekillendirerek oturmayı hoş karşılamamıştır. Çünkü böylesi bir oturuş şekli hem kibirlenmeyi hem de farklı din mensuplarının oturuşunu hatırlatmaktadır.
Bize Hafs b. Ömer ve Musa b. İsmail, o ikisine Abdullah b. Hassan el-Anberi, ona iki ninesi Uleybe'nin kızları Safiyye ve Duhaybe, -Musa (b. İsmail), (Safiyye ve Duhaybe'nin) Harmele'nin kız (lar)ı olduğunu söylemiştir "(Safiyye ve Duhaybe) Kayle bt. Mahreme'nin üvey kızlarıdır. O ikisinin babalarının ninesi (Kayle bt. Mahreme) onlara Hz. Peygamber'i (sav) kalçaları üzerine oturup dizlerini dikerek oturduğunu gördüğünü haber vermiştir. (Kayle bt. Mahreme şöyle dedi) Rasulullah'ı (sav) huşu içerisinde (mütevazi bir halde) otururken görünce (heybetinden) dolayı bana bir titreme geldi (irkildim)."
Açıklama: Hz. Peygamber (sav) tesettürü ve mahrem yerlerin açılmamasını sağladığı için bu oturuş şeklini tercih etmiştir.
Bize Hafs b. Ömer ve Musa b. İsmail, o ikisine Abdullah b. Hassan el-Anberi, ona iki ninesi Uleybe'nin kızları Safiyye ve Duhaybe, -Musa (b. İsmail), (Safiyye ve Duhaybe'nin) Harmele'nin kız (lar)ı olduğunu söylemiştir "(Safiyye ve Duhaybe) Kayle bt. Mahreme'nin üvey kızlarıdır. O ikisinin babalarının ninesi (Kayle bt. Mahreme) onlara Hz. Peygamber'i (sav) kalçaları üzerine oturup dizlerini dikerek oturduğunu gördüğünü haber vermiştir. (Kayle bt. Mahreme şöyle dedi) Rasulullah'ı (sav) huşu içerisinde (mütevazi bir halde) otururken görünce (heybetinden) dolayı bana bir titreme geldi (irkildim)."
Açıklama: Hz. Peygamber (sav) tesettürü ve mahrem yerlerin açılmamasını sağladığı için bu oturuş şeklini tercih etmiştir.
Bize Hafs b. Ömer ve Musa b. İsmail, o ikisine Abdullah b. Hassan el-Anberi, ona iki ninesi Uleybe'nin kızları Safiyye ve Duhaybe, -Musa (b. İsmail), (Safiyye ve Duhaybe'nin) Harmele'nin kız (lar)ı olduğunu söylemiştir "(Safiyye ve Duhaybe) Kayle bt. Mahreme'nin üvey kızlarıdır. O ikisinin babalarının ninesi (Kayle bt. Mahreme) onlara Hz. Peygamber'i (sav) kalçaları üzerine oturup dizlerini dikerek oturduğunu gördüğünü haber vermiştir. (Kayle bt. Mahreme şöyle dedi) Rasulullah'ı (sav) huşu içerisinde (mütevazi bir halde) otururken görünce (heybetinden) dolayı bana bir titreme geldi (irkildim)."
Açıklama: Hz. Peygamber (sav) tesettürü ve mahrem yerlerin açılmamasını sağladığı için bu oturuş şeklini tercih etmiştir.
Bize Muhammed b. Cafer el-Verkânî ve Hennâd, o ikisine Şerik, ona Simak, ona Cabir b. Semure şöyle rivayet etmiştir: "Biz Hz. Peygamber'in (sav) huzuruna geldiğimizde her birimiz bulduğu yere otururdu."
Bize Süleyman b. Davud el-Mehri, ona İbn Vehb, ona Üsame b. Zeyd el-Leysî, ona Amr b. Şuayb, ona babası (Şuayb b. Muhammed), ona da Abdullah b. Amr'ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Bir kimsenin, iki kişinin arasına müsaadelerini almadan oturup onları ayırması helal değildir."
Bize Muhammed b. Cafer el-Verkânî ve Hennâd, o ikisine Şerik, ona Simak, ona Cabir b. Semure şöyle rivayet etmiştir: "Biz Hz. Peygamber'in (sav) huzuruna geldiğimizde her birimiz bulduğu yere otururdu."
Bize en-Nüfeyl, ona Malik; (T) Bize el-Ka'neb, ona Malik, ona İbn Şihab, ona Abbad b. Temim, ona da amcasının (Abdullah b. Zeyd el-Ensari) rivayet ettiğine göre o "Rasulullah'ı (sav) -Ka'neb'in dediğine göre mescitte- bacaklarından birini diğerinin üzerine atmış bir şekilde sırtüstü yatıyorken görmüştü."