Giriş


    Öneri Formu
32041 B004172 Buhari, Megâzî, 35

Bize Abdân, ona Ebu Hamza, ona Osman b. Mevheb, şöyle demiştir: Bir adam gelip Beytullah'da hac yaparken orada oturan bir topluluk gördü ve “bu oturanlar kimdir?” dedi. Oradakiler “bunlar Kureyş'tir” dedi. O zât bu sefer “bunların içinde sözü dinlenen kimdir?” dedi. Onlar “Abdullah b. Ömer'dir” diye cevap verdiler. O zât “ben senden bir şey soracağım, Bu beytin hürmetine bana söyle; Osman b. Affan'ın Uhud günü harpte bulunmadığını bilir misin?” diye sordu. İbn Ömer “evet” dedi. Adam “Bedir gününde de kaybolup harbe katılmadığını bilir misin?” dedi. İbn Ömer yine “evet” dedi. Adam “Osman'ın Rıdvan Biatında ortadan kaybolup Hudeybiye'de hazır bulunmadığını biliyor musun?” dedi. İbn Ömer “evet” dedi. (Bu cevapları alan) adam “Allâhu Ekber” dedi. Bunun üzerine İbn Ömer şöyle dedi: Gel, sana sorduklarının iç yüzünü açıklayayım. Uhud günü Osman'­ın bulunmayışına gelince, ben inanıyorum ki Allah onu affedip bağışlamıştır. Bedir'de katılamayışının sebebi nikahı altında bulunan Rasulullah'ın kızının bu sırada ağır hasta olmasıdır. Rasulullah (sav) ona "senin için Bedir'de hazır bulunan bir gazinin sevabı ve ganimet payı vardır" bu­yurmuştur. Rıdvan Biatı'nda olmayışına gelince Eğer Mek­ke vadisinde Osman'dan daha fazla şeref ve nüfuz sahibi bir kimse bu­lunsaydı, muhakkak Rasulullah (sav) Osman'ın yerine onu (Mekke'ye elçi) gönderirdi. Rıdvân Biati, Rasulullah'ın (sav) Osman'ı göndermesinden ve onun da Mekke'ye gitmesinden sonra olmuştur. Osman'ın bu şerefli biattan mahrum olmaması için, Rasulullah (sav) sağ eline işaret ederek "İşte bu, Osman'ın elidir" buyurup onunla sol eli üzerine vurup "İşte bu da Osman'ın biatı" buyurmuştur. Abdullah ibn Ömer, adama “hadi şimdi, sana verdiğim bilgilerle var git” dedi.


    Öneri Formu
31253 B004066 Buhari, Megâzî, 19

Bize Mahmud, ona Übeydullah, ona İsrail, ona Tarık b. Abdurrahman şöyle demiştir: Ben hacca gittim. Yolda namaz kılmakta olan bir topluluğa uğradım da onlara “burası ne mescididir?” diye sordum. Onlar “Rasulullah'ın (sav) Rıdvan Biatı'nı yapmış olduğu yerdeki Şe­cere Mescidi'dir” dediler. Ardından ben Saîd b. Müseyyeb'e geldim ve bunu ona ha­ber verdim, bana şöyle dedi: Kendisi Rıdvan Biatı'nda bulunan babam Müseyyeb bana “Hudeybiye'nin ertesi sene kaza umresine çıktığımızda biz o ağacı unuttuk, onu tanımaya muktedir olamadık” dedi. Saîd der ki: Muhammed'in Ashabı, o ağacı bilemediler de siz mi bildiniz? Siz daha (mı) iyi biliyorsunuz.


    Öneri Formu
32021 B004163 Buhari, Megâzî, 35

Bize Abdullah b. Muhammed, Ebu Âmir, ona İsrail, ona Meczee b. Zahir el-Eslemî, ona da Rıdvan Biati'nda bulunan babası (Za­hir b. Esved) şöyle demiştir: (Hayber'de) ben eşek etlerini pi­şirmek için tencerenin altına ateş yakıyordum. Tam bu sırada Rasulullah'ın (sav) çağırtmacı “Rasulullah (sav) sizlere eşek etini yemeyi yasakladı.” diye ilan etti.


    Öneri Formu
32046 B004173 Buhari, Megâzî, 35

Bize Muhammed b. Hâtim b. Bezî, ona Şâzân, ona Şu'be, ona da Ebu Cemre şöyle demiştir: Rıdvan biatine katılan sahabeden biri olan Âiz b. Amr'a (ra) “vitir namazı bozulur mu?” diye sordum. Âiz “Vitir namazını gecenin evvelinde kıldığın zaman, artık gece­nin sonunda vitir namazı kılma” diye cevap verdi


    Öneri Formu
32056 B004176 Buhari, Megâzî, 35


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Hişâm b. Ammâr arasında inkıta vardır.

    Öneri Formu
32090 B004187 Buhari, Megâzî, 35


    Öneri Formu
32025 B004166 Buhari, Megâzî, 35


    Öneri Formu
32984 B004841 Buhari, Tefsir, (Fetih) 5


    Öneri Formu
32986 B004843 Buhari, Tefsir, (Fetih) 5


    Öneri Formu
144493 BS007732 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, IV, 264