Giriş

Bize Muhammed b. İsa, ona Anbese b. Abdülvahid, ona Hişam b. Urve, ona da babası [Urve b. Zubeyr], Hz. Aişe'nin şöyle dediğini aktarmıştır: "Rasulullah (sav) misvakla dişlerini temizliyordu. Yanında biri diğerinden daha yaşlı olan iki adam vardı. Misvakın fazileti ile ilgili Hz. Peygamber'e 'büyükle' yani misvakı yaşça büyük olana ver diye vahiy geldi." Ahmed -İbn Hazm- şöyle dedi: Ebu Saîd -İbnü'l-A'râbî- bize 'Bu hadis Medine ehlinin teferrüd ettiği hadislerdendir' dedi. Bize Ebu Davud, ona da Ebu Ca'fer Muhammed b. İsa şöyle dedi: 'Anbese b. Abdülvahid'i abdâlların mevâliden olduklarını bilmeden önce abdâl olarak zikrederdik.'


Açıklama: Bu hadisin Buhârî rivayetinde geçen olayın Hz. Peygamber'in (sav) rüyasında gerçekleştiği, o iki kişinin melek olduğu ifade edilmiştir. (Buhârî, Tahâre, 76, Hadis no: 246) Müslim ise bu olayın rüyada gerçekleştiği kanaatini hadisi kitabında rüya bölümünde (Kitâbu'r-rü'yâ, 19, hadis no: 2271) aktararak göstermiştir. Hadiste yeme, içme ve eşya kullanma gibi durumlarda başka tercih sebebi yoksa yaşı büyüklere öncelik verilmesi tavsiye edilmektedir. Hadiste Ebu Davud’un açıklamasında geçen abdâl (çoğulu budalâ) kavramı bizim kültürümüzde eren derviş gibi ifadelere karşılık gelmektedir. Hadis kaynaklarında Abdal ile ilgili birkaç rivayet yer almaktadır. Bu rivayetlerde; ümmet içinde her dönemde otuz ya da kırk abdâlın bulunacağı, ehl-i Şam’dan olacakları, ölen her abdâlın yerine bir başkasının geçeceği, yağmur suyu ile susuzluklarını giderecekleri, düşmanlarına karşı onlara yardım edilecekleri (Ahmed b. Hanbel, Müsned, Beyrut: Risâle, 1421/2001, 2: 231, hadis no: 896; 37: 413 hadis no: 22751), namaz, oruç ve zekat gibi ibadetler sayesinde değil de cömertlik ve Müslümanlara karşı samimi olmalarından dolayı bu seviyeye eriştikleri (Taberânî, Mu’cemü’l-kebîr, Riyad, 1415/1994, 10:181, hadis no: 10390) gibi bilgiler yer almaktadır. Abdâl ile ilgili rivayetlerin tamamı çok zayıf ya da mevzu (uydurma) olarak değerlendirilmektedir. Bizzat Ahmed b. Hanbel kitabına aldığı rivayetin (, 37: 413 hadis no: 22751) hemen altında yaptığı değerlendirmede hadisin münker olduğunu ifade etmiştir. İbn Kayyim el-Cevzî el-Menâ’ru'l-münîf’inde bu tür hadislerin tamamını uydurma olarak nitelerken (Halep, 1390/1970, 137) Suyûtî ve Ali el-Kârî dışındaki muhaddisler de ya mevzu ya da çok zayıf hükmünü vermişlerdir. (Sehâvî, Mekâsıdü’l-hasene, Beyrut, 1405/1985, 43-47) Abdalların namaz, oruç, zekat gibi ibadetler sayesinde değil de cömertlik ve müminler karşı samimi olma özellikleri sayesinde bu mertebeye erişmeleri ve yine kendilerine yapılan kötülüğe iyilikle karşılık verme, zulmedenleri bağışlama gibi özellikleri ( Sehâvî, 44) Yunus Emre’nin “Döğene elsiz gerek / söğene dilsiz gerek / Derviş gönülsüz gerek / sen derviş olamazsın” dizelerini andırmaktadır.

    Öneri Formu
1249 D000050 Ebu Davud, Tahare, 27

Bize Ebû Abdullah el-Hafız, ona Ebû Muhammed Cafer b. Muhammed b. Nusayr el-Havvâs, ona Muhammed b. Abdullah b. Süleyman el-Hadramî, ona Abdullah b. Ömer b. Ebân, ona Anbese b. Abduvâhid, ona Hişâm b. Urve, ona babası, ona Mervan, ona da Büsre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurmuş: "Kim avret mahalline dokunursa abdest almadan namaz kılmasın!" Urve demiştir ki: Büsre'ye gittim ve o da bana Mervan'ın, Büsre Hz. Peygamber'den (sav) dinledi diyerek rivayet etmiş olduğu hadisi aynen zikretti.


    Öneri Formu
137345 BS000626 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, I, 192

Bize Abdullah b. Muhammed b. Abdülaziz, ona el-Hakem b. Musa, ona Şuayb b. İshak, ona Hişâm b. Urve, ona babası, ona Mervân ona da Rasûlullah’ın (sav) hanım sahabîlerinden olan Büsre bint Safvân’ın (ra) rivayet ettiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuş: “Sizden biri zekerine (cinsel organına) dokunacak olursa, abdest almadan namaz kılmasın.” Urve bu rivayeti yadırgadı ve gidip Büsre’ye sordu, o da bunu doğruladı. Bu rivayet sahihtir, Rabîa b. Osman, el-Münzir b. Abdullah el-Harâmî, Anbese b. Abdulvâhid ve Humeyd b. el-Esved buna mütâbaat etmişlerdir. Onlar Hişâm’da, o babasından, o Mervân’dan ve o da Büsre’den bu şekilde rivayet etmişlerdir. Urve dedi ki: Ben bunu Büsre’ye sordum, o da rivayeti doğruladı.


    Öneri Formu
183508 DK000527 Darekutni, Sünen, I, 145


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Anbese b. Abdulvahid arasında inkıta vardır.

    Öneri Formu
279581 B005990-2 Buhari, Edeb, 14


    Öneri Formu
163853 MK003933 Taberani, el-Mu'cemu'l-Kebir, IV, 141


    Öneri Formu
188758 NM000481 Hakim, el-Müstedrek, I, 202 (1/137)


    Öneri Formu
18577 D002990 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 19, 20