2934 Kayıt Bulundu.
Bize Abd b. Humeyd, ona Abdürrezzak, ona Mamer, ona ez-Zührî, ona Salim, ona da İbn Ömer'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Bir kimse, bir köledeki hissesini azat ederse ve kölenin kıymetinin tamamına yetecek kadar malı da varsa, onun malından (ödenerek) kölenin tamamı azat olur."
Bize İshak b. İbrahim, İbn Ebu Ömer, Muhammed b. Râfi' ve Abd b. Humeyd, -lafızları birbirine yakındır- onlara Abdürezzâk, ona Ma'mer, ona Zührî, ona Sâlim, ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir: Hafsa'nın yanına girdim. "Babanın halife tayin etmeyeceğini öğrendin mi?" dedi. Ben, "Bunu yapacak değildir" dedim. "O yapar" dedi. Bu konuda [babamla] konuşacağıma dair yemin ettim ve sustum. Neticede sabaha erdim ve onunla konuşmadım. Sanki ben sağ elimde bir dağ taşıyordum! Nihayet dönüp yanına girdim. Bana insanların durumunu sordu. Ben kendisine [ahvali] haber verirdim. Ardından ona "İnsanların sana söylemeye yemin ettiğim bir söz söylediklerini işittim. Senin halife bırakmayacağını söylüyorlar. Gerçek şu ki senin deve yahut koyun çobanın olsa ardından onları bırakıp sana gelse onun sürüyü zayi ettiğini düşünürdün! Halbuki insanların yönetimi daha önemlidir" dedim. Sözümü doğruladı, başını bir müddet [önüne] koydu, sonra [başını] bana doğru kaldırıp "Allah (ac) dinini koruyacaktır. Ben halife bırakmazsam Rasulullah (sav) da bırakmamıştı! Halife bırakırsam Ebu Bekir de halife bırakmıştı!" dedi. Vallahi! Rasulullah'ı ve Ebu Bekir'i zikredince Rasulullah'ı kimseye tercih etmeyeceğini ve halife bırakmayacağını anlamadım.
Bize İshak b. İbrahim, İbn Ebu Ömer, Muhammed b. Râfi' ve Abd b. Humeyd, -lafızları birbirine yakındır- onlara Abdürezzâk, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Sâlim, ona da İbn Ömer şöyle demiştir: "Hafsa'nın yanına girdim. "Babanın halife tayin etmeyeceğini öğrendin mi?" dedi. Ben, "Bunu yapacak değildir" dedim. "O yapar" dedi. Bu konuda [babamla] konuşacağıma dair yemin ettim ve sustum. Neticede sabaha erdim ve onunla konuşmadım. Sanki ben sağ elimde bir dağ taşıyordum! Nihayet dönüp yanına girdim. Bana insanların durumunu sordu. Ben kendisine [ahvali] haber verirdim. Ardından ona 'İnsanların sana söylemeye yemin ettiğim bir söz söylediklerini işittim. Senin halife bırakmayacağını söylüyorlar. Gerçek şu ki senin deve yahut koyun çobanın olsa ardından onları bırakıp sana gelse onun sürüyü zayi ettiğini düşünürdün! Halbuki insanların yönetimi daha önemlidir' dedim. Sözümü doğruladı, başını bir müddet [önüne] koydu (eğdi), sonra [başını] bana doğru kaldırıp 'Muhakkak Allah (ac) dinini koruyacaktır. Ben halife bırakmazsam Rasulullah (sav) da bırakmamıştı! Halife bırakırsam Ebu Bekir de halife bırakmıştı!' dedi. Vallahi! Rasulullah'ı (sav) ve Ebu Bekir'i zikredince Rasulullah'la (sav) kimseyi denk tutmayacağını ve (onun gibi) halife bırakmayacağını anladım."