Öneri Formu
Hadis Id, No:
55848, KK23/53
Hadis:
فَتَقَطَّعُوا أَمْرَهُم بَيْنَهُمْ زُبُرًا كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَدَيْهِمْ فَرِحُونَ
Tercemesi:
Ne var ki insanlar kendi aralarındaki işlerini parça parça böldüler. Her gurup kendilerinde bulunan (fikir ve davranış) ile sevinip böbürlenmektedirler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, toplumsal ahlak
Dayanışma, inananlar arasında dayanışma ve şefkat
Açıklama: Hadis sahih isnad mütâbaâtta hasendir. Abdurrahman b. İbrahim de mütâbi'dir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
49158, HM009323
Hadis:
وَبِهَذَا الْإِسْنَادِ
عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنَّهُ قَالَ لَا يَسُومُ الرَّجُلُ عَلَى سَوْمِ أَخِيهِ الْمُسْلِمِ وَلَا يَخْطُبُ عَلَى خِطْبَتِهِ
Tercemesi:
Açıklama:
Hadis sahih isnad mütâbaâtta hasendir. Abdurrahman b. İbrahim de mütâbi'dir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Hureyre 9323, 3/482
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, toplumsal ahlak
Evlilik, evlilik için başkasının istediği kıza talip olmamak
Ticaret, birinin satışına karşı veya birinin dünürlüğüne karşı dünürlük
Ticaret, yasak olan şekilleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
269, M003813
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ وَابْنُ حُجْرٍ قَالُوا حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ - وَهُوَ ابْنُ جَعْفَرٍ - عَنِ الْعَلاَءِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ يَسُمِ الْمُسْلِمُ عَلَى سَوْمِ أَخِيهِ » .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Eyüb T Kuteybe b. Said T (Ali) b. Hucr, onlara İsmail b. Cafer, ona Alâ (b. Abdurrahman) , ona babası (Abdurrahman b. Yakub), ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Müslüman bir kimse, müslüman kardeşinin pazarlığının üstüne pazarlık yapmasın!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Buyû' 3813, /626
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Alâ Abdurrahman b. Yakub el-Cühenî (Abdurrahman b. Yakub)
3. Alâ b. Abdurrahman el-Hırakî (Alâ b. Abdurrahman b. Yakub)
4. Ebu İshak İsmail b. Cafer el-Ensarî (İsmail b. Cafer b. Ebu Kesir)
5. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
Ahlak, toplumsal ahlak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27765, B007086
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ زَيْدِ بْنِ وَهْبٍ حَدَّثَنَا حُذَيْفَةُ قَالَ حَدَّثَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَدِيثَيْنِ رَأَيْتُ أَحَدَهُمَا وَأَنَا أَنْتَظِرُ الآخَرَ حَدَّثَنَا « أَنَّ الأَمَانَةَ نَزَلَتْ فِى جَذْرِ قُلُوبِ الرِّجَالِ ، ثُمَّ عَلِمُوا مِنَ الْقُرْآنِ ، ثُمَّ عَلِمُوا مِنَ السُّنَّةِ » . وَحَدَّثَنَا عَنْ رَفْعِهَا قَالَ « يَنَامُ الرَّجُلُ النَّوْمَةَ فَتُقْبَضُ الأَمَانَةُ مِنْ قَلْبِهِ ، فَيَظَلُّ أَثَرُهَا مِثْلَ أَثَرِ الْوَكْتِ ، ثُمَّ يَنَامُ النَّوْمَةَ فَتُقْبَضُ فَيَبْقَى فِيهَا أَثَرُهَا مِثْلَ أَثَرِ الْمَجْلِ ، كَجَمْرٍ دَحْرَجْتَهُ عَلَى رِجْلِكَ فَنَفِطَ ، فَتَرَاهُ مُنْتَبِرًا وَلَيْسَ فِيهِ شَىْءٌ ، وَيُصْبِحُ النَّاسُ يَتَبَايَعُونَ فَلاَ يَكَادُ أَحَدٌ يُؤَدِّى الأَمَانَةَ فَيُقَالُ إِنَّ فِى بَنِى فُلاَنٍ رَجُلاً أَمِينًا . وَيُقَالُ لِلرَّجُلِ مَا أَعْقَلَهُ ، وَمَا أَظْرَفَهُ ، وَمَا أَجْلَدَهُ ، وَمَا فِى قَلْبِهِ مِثْقَالُ حَبَّةِ خَرْدَلٍ مِنْ إِيمَانٍ ، وَلَقَدْ أَتَى عَلَىَّ زَمَانٌ ، وَلاَ أُبَالِى أَيُّكُمْ بَايَعْتُ ، لَئِنْ كَانَ مُسْلِمًا رَدَّهُ عَلَىَّ الإِسْلاَمُ ، وَإِنْ كَانَ نَصْرَانِيًّا رَدَّهُ عَلَىَّ سَاعِيهِ ، وَأَمَّا الْيَوْمَ فَمَا كُنْتُ أُبَايِعُ إِلاَّ فُلاَنًا وَفُلاَنًا » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesîr (el-Abdî), ona Süfyan (es-Sevrî), ona (Süleyman b. Mihrân) el-A'meş, ona Zeyd b. Vehb’in (el-Cühenî) rivayet ettiğine göre Huzeyfe (b. Yeman el-Absî) şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) bize iki hususu haber verdi. Bunlardan birini gördüm, diğerini de bekliyorum. Bize şöyle dedi:
"Emanet, insanların kalplerinin derinliklerine kadar indi. Sonra onu [ayrıca] Kur'an'dan öğrendiler. Sonra da sünnetten öğrendiler."
Bize emanetin nasıl kaldırılacağını da anlattı ve şöyle buyurdu:
"Kişi, bir kere uykuya dalar ve kalbinden bu emanet alınır. Fakat onun izi, ciltteki alaca renk bir iz gibi [orada öylece] kalır. Sonra bir kere daha uyur ve emanet tamamen alınır. Bu defa da ciltte oluşan su kabarcığı gibi bir iz kalır. Sanki bir kor parçası gibi! Ayağının üzerinde yuvarlamışsın ve derin su toplamış. Sen onu kabarık kabarık görürsün. Halbuki içerisinde [faydalı] hiçbir şey yoktur. [Aksine içinde belki de zararlı sıvılar vardır.] Böylece insanlar sabah kalkarlar, birbiriyle alış veriş yaparlar. Fakat neredeyse hiç kimse emanete uygun davranmaz. Hatta denilir ki; ‘Falancalar arasında şöyle güvenilir bir adam varmış!’ Bir başkası için de; ‘Bu adam ne kadar akıllı, ne kadar zarif, ne kadar sabırlı ve dayanıklı!’ denilir. Oysa onun kalbinde hardal tanesi kadar bile bir iman yoktur."
Huzeyfe b. Yeman el-Absî [devamla] şöyle dedi: Kuşkusuz öyle bir zaman yaşadım ki hanginizle alış veriş yaptığıma aldırmazdım. Zira alış veriş yaptığım o kişi eğer Müslümansa [kendisine geçen hakkımdan sebep] Müslümanlığı, onu bana geri getirirdi. Yok, eğer Hristiyansa onu bana, onun valisi geri getirirdi. Fakat bu gün sadece falan ve falanla alış veriş yapıyorum!
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Fiten 13, 2/688
Senetler:
1. Ebu Abdullah Huzeyfe b. Yeman el-Absî (Huzeyfe b. Huseyl b. Cabir)
2. Ebu Süleyman Zeyd b. Vehb el-Cühenî (Zeyd b. Vehb)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Ahlak, ticaret ahlakı
Ahlak, toplumsal ahlak
Emanet, insana emanet
Fitne, Hz. Peygamber'in gelecekteki fitneleri haber vermesi
Hz. Peygamber, sembolik, temsili anlatımı
Müslüman, Eman vermek/Emanete riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282890, M003813-2
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ وَابْنُ حُجْرٍ قَالُوا حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ - وَهُوَ ابْنُ جَعْفَرٍ - عَنِ الْعَلاَءِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ يَسُمِ الْمُسْلِمُ عَلَى سَوْمِ أَخِيهِ » .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Eyüb T Kuteybe b. Said T (Ali) b. Hucr, onlara İsmail b. Cafer, ona Alâ (b. Abdurrahman) , ona babası (Abdurrahman b. Yakub), ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Müslüman bir kimse, müslüman kardeşinin pazarlığının üstüne pazarlık yapmasın!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Buyû' 3813, /626
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Alâ Abdurrahman b. Yakub el-Cühenî (Abdurrahman b. Yakub)
3. Alâ b. Abdurrahman el-Hırakî (Alâ b. Abdurrahman b. Yakub)
4. Ebu İshak İsmail b. Cafer el-Ensarî (İsmail b. Cafer b. Ebu Kesir)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Ahlak, toplumsal ahlak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282891, M003813-3
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ وَابْنُ حُجْرٍ قَالُوا حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ - وَهُوَ ابْنُ جَعْفَرٍ - عَنِ الْعَلاَءِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ يَسُمِ الْمُسْلِمُ عَلَى سَوْمِ أَخِيهِ » .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Eyüb T Kuteybe b. Said T (Ali) b. Hucr, onlara İsmail b. Cafer, ona Alâ (b. Abdurrahman) , ona babası (Abdurrahman b. Yakub), ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Müslüman bir kimse, müslüman kardeşinin pazarlığının üstüne pazarlık yapmasın!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Buyû' 3813, /626
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Alâ Abdurrahman b. Yakub el-Cühenî (Abdurrahman b. Yakub)
3. Alâ b. Abdurrahman el-Hırakî (Alâ b. Abdurrahman b. Yakub)
4. Ebu İshak İsmail b. Cafer el-Ensarî (İsmail b. Cafer b. Ebu Kesir)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Eyyüb el-Mekabirî (Yahya b. Eyyüb)
Konular:
Ahlak, toplumsal ahlak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51007, HM010700
Hadis:
حَدَّثَنَا رَوْحٌ حَدَّثَنَا هِشَامٌ عَنْ مُحَمَّدٍ عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ
عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ لَا يَسِمُ الرَّجُلُ عَلَى سَوْمِ أَخِيهِ وَلَا يَخْطُبُ عَلَى خِطْبَةِ أَخِيهِ وَلَا تُنْكَحُ الْمَرْأَةُ عَلَى عَمَّتِهَا وَلَا عَلَى خَالَتِهَا وَلَا تَسْأَلُ الْمَرْأَةُ طَلَاقَ أُخْتِهَا لِتَكْتَفِئَ صَحْفَتَهَا فَإِنَّمَا لَهَا مَا كَتَبَ اللَّهُ لَهَا
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Hureyre 10700, 3/756
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, toplumsal ahlak
Boşanma, kendi evlenmek çin başkasının boşanmasını talep etmek
Evlilik, evlilik için başkasının istediği kıza talip olmamak
Nikah, kadının halası veya teyzesiyle birlikte nikahlanması
Ticaret, birinin satışına karşı veya birinin dünürlüğüne karşı dünürlük
Ticaret, yasak olan şekilleri
حدثنا إبراهيم بن حمزة قال حدثنا بن أبى حازم عن كثير بن زيد عن الوليد بن رباح عن أبى هريرة عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : المؤمن مرآة أخيه والمؤمن أخو المؤمن يكف عليه ضيعته ويحوطه من ورائه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164051, EM000239
Hadis:
حدثنا إبراهيم بن حمزة قال حدثنا بن أبى حازم عن كثير بن زيد عن الوليد بن رباح عن أبى هريرة عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : المؤمن مرآة أخيه والمؤمن أخو المؤمن يكف عليه ضيعته ويحوطه من ورائه
Tercemesi:
Ebû Hüreyre (Radiyallahu anh), Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den rivayet ettiğine göre, Hazreti Peygamber şöyle buyurdu:
«Mümin, kardeşinin aynasıdır; ve mümin, müminin kardeşidir, onun ziya'ım ve helakini önler, arkasında da onu çevreleyip korur ve ihtiyaçlarını görür.»[476]
Burada İslâm kardeşliğinin önemi belirtilmekte ve Müslümanların birbirlerine karşı vazifeleri gösterilmektedir. Müslüman kendi malını ve menfaatlerini koruduğu gibi, mümin kardeşİninkiferini de aynen'koruyup gözetmelidir. Bu anlayışla çalışıldığı takdirde, Müslümanlar tek vücud halinde parçalanmaz bir kuvvet olurlar ve hiç bir kuvvete de yenilmezler.[477]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 239, /220
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, güzel ahlak
Ahlak, toplumsal ahlak
Emr-i bi'l-maruf, Nehy-i ani'l-münker, iyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak
Müslüman, mü'minin aynası olması
Müslüman, mü'minin kişiliği
Müslüman, vasıfları
Teşvik edilenler, Ma'rufu emr/münkerden nehy
حدثنا محمد بن سلام قال حدثنا أبو معاوية قال حدثنا هشام عن وهب بن كيسان قال سمعت عبد الله بن الزبير يقول على المنبر : خذ العفو وأمر بالعرف وأعرض عن الجاهلين قال والله ما أمر بها أن تؤخذ إلا من أخلاق الناس والله لآخذنها منهم ما صحبتهم
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164056, EM000244
Hadis:
حدثنا محمد بن سلام قال حدثنا أبو معاوية قال حدثنا هشام عن وهب بن كيسان قال سمعت عبد الله بن الزبير يقول على المنبر : خذ العفو وأمر بالعرف وأعرض عن الجاهلين قال والله ما أمر بها أن تؤخذ إلا من أخلاق الناس والله لآخذنها منهم ما صحبتهم
Tercemesi:
Abdullah îbni Zübeyr (Radiyallahu anh)'den Minber üzerinde şöyle dediği işitilmiştir;
«Bağışlama yolunu tut, iyiliği emret ve cahillerden yüz çevir.» (A'raf Sûresi, Âyet: 190)
Âyeti okuduktan sonra dedi ki;
«Allah'a yemin ederim! Bu âyet-i kerîme ile, insanların ahlâkından en kolayını almaktan başka bir şey ile emredilmemiştir. Allah'a yemin ederim ki, ben insanlarla arkadaşlık ettiğim müddet bunu uygulayacağım, (insanlar için günah olmıyan kolay tarafı tutacağım, onlara iyi muamele edip güçlük çıkarmıyacağım).[486]
A'raf sûresinin 199 uncu âyet-İ kerîmesinde üç hususa işaret buyurulmaktadır :
1— İnsanlara afv ile muamele etmek. Afvın lügat manâsı, bağışlamak, silmek, yok etmektir. Afv kelimesi Cenab-ı Hak'ka nispet edildiği zaman, kullarına azab etmeyişi, onların günâhlarını mahvedişi ve silmesi manâsını taşır. Ayrıca bir şeyin en iyisine, en seçkinine ve enfesine de afv denir. İnsanların afv ile muamele etmesi, hem kendilerine edilen zulmü bağışlamaları, hem de ahlâkın iyi ve kolay tarafını seçerek hemcinsleri ile geçinmeleri ve idare etmeleri demektir. İşte Cenab-ı Hak bize bunu emretmektedir.
2— İkinci husus olarak Allah Tealâ bize ma'rufu (iyilik etmeyi) emretmektedir. Allah Tealânın ve Peygamberinin emirleri gereğince hareket etmek ve bu buyrukları tavsiye edip öğretmek hep maruf olan işlerdir. Her mükellef elinden geldiği kadar öğrenip yaşamak ve başkasına da öğretip tatbikine çalışmak sorumluluğunu taşır. Bu, müminlere dü^en önemli bir vazifedir.
3— Cahillerden yüz çevirmek. Gerçeği kabul etmiyen ve söz dinlsmi-yen inatçı cahillerden hoş ve iyi bir hareketle yüz çevirmek gerekir. Çünkü cahiller sözlerini bilmezler, fesad çıkarmtya sebep olurlar ve ahengi bozarlar. Buna meydan vermemek için sabırla ve yumuşak bir huyla mücadeleyi terk etmek lâzımdır.
Abdullah ibni Zübeyr kimdir? :
Hicret yılında Medine'de doğmuştur. Künyesi Ebu Hubeyb ve E b u Bekir olup, annesi Esma, Hz. Ebu Bekir (Radiyallahu anh)\n kızıdır. Hz. Â i ş e , A b d u I I a h 'm teyzesi oluyor. Küçük yaşta Hz. Peygamber'den hadîs ezberlemiştir. A b d u II a h 'm büyük annesi S a f i y y e de Resûlüllah {Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'in halasıdır. Cesur, kahraman, güzel söz söyliyen bir hatip ve iyi bir binici İdi.
Muaviye ibni Yezîd'in vefatından sonra Hİcaz, Yemen, Mısır ve Irak dokuz yıl İdaresi altında bulunmuştur. Nihayet H a c c a c 'la aralarında vuku bulan savaşta Abdullah, Mekke'de muhasara edif-di ve H a c c a c tarafından hicretin 74. yılında şehid edildi. Geceleri namazla geçirir ve gündüzleri de oruç tutardı. Allah ondan razı olsun.[487]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 244, /224
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, birey ahlakı
Ahlak, güzel ahlak
Ahlak, toplumsal ahlak
Emr-i bi'l-maruf, Nehy-i ani'l-münker, iyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak
Örf
Sosyalleşme, temel prensipler
Teşvik edilenler, Bağışlayıcı olmak
Teşvik edilenler, Ma'rufu emr/münkerden nehy