حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا عَوْفٌ عَنْ ثُمَامَةَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم مَرَّ بِبَعْضِ الْمَدِينَةِ فَإِذَا هُوَ بِجَوَارٍ يَضْرِبْنَ بِدُفِّهِنَّ وَيَتَغَنَّيْنَ وَيَقُلْنَ نَحْنُ جَوَارٍ مِنْ بَنِى النَّجَّارِ يَا حَبَّذَا مُحَمَّدٌ مِنْ جَارِ . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « يَعْلَمُ اللَّهُ إِنِّى لأُحِبُّكُنَّ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17973, İM001899
Hadis:
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا عَوْفٌ عَنْ ثُمَامَةَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم مَرَّ بِبَعْضِ الْمَدِينَةِ فَإِذَا هُوَ بِجَوَارٍ يَضْرِبْنَ بِدُفِّهِنَّ وَيَتَغَنَّيْنَ وَيَقُلْنَ نَحْنُ جَوَارٍ مِنْ بَنِى النَّجَّارِ يَا حَبَّذَا مُحَمَّدٌ مِنْ جَارِ . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « يَعْلَمُ اللَّهُ إِنِّى لأُحِبُّكُنَّ » .
Tercemesi:
Bize Hişâm b. Ammâr, ona İsa b. Yunus, ona Avf, ona Sümâme, ona Abdullah, ona Enes b. Mâlik (ra) rivayet ettiğine göre Hz.Peygamber (sav) bir keresinde Medîne'nin bazı mahallelerine uğramıştı. Aniden def çalıp "Biz Neccaroğulları'nın kızlarıyırız! Muhammed ne güzel komşudur" diye şarkı söyleyen kızlar gördü. "Allah biliyor ki sizleri gerçekten seviyorum."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Nikah 21, /304
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Sümame b. Abdullah el-Ensarî (Sümame b. Abdullah b. Enes b. Malik)
3. Ebu Sehl Avf b. Ebu Cemîle el-A'râbî (Avf b. Ebu Cemîle)
4. Ebu Amr İsa b. Yunus es-Sebiî (İsa b. Yunus b. Amr b. Abdullah)
5. Hişam b. Ammar es-Sülemî (Hişam b. Ammar es-Sülemî)
Konular:
Eğlence, şölen
Komşuluk, komşuluk ilişkileri
KTB, KOMŞU, KOMŞULUK
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15011, B005190
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا هِشَامٌ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ كَانَ الْحَبَشُ يَلْعَبُونَ بِحِرَابِهِمْ ، فَسَتَرَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَأَنَا أَنْظُرُ ، فَمَا زِلْتُ أَنْظُرُ حَتَّى كُنْتُ أَنَا أَنْصَرِفُ فَاقْدُرُوا قَدْرَ الْجَارِيَةِ الْحَدِيثَةِ السِّنِّ تَسْمَعُ اللَّهْوَ .
Tercemesi:
-.......Bize Ma'mer ibn Râşid, ez-Zuhrî'den; o da Urve'den haber verdi ki, Âişe (R) şöyle demiştir: Yine bir bayram günü Habeş-li siyahiler (mescidde) harbeleriyle oynuyorlardı. Rasûlullah (S) bana perde oldu da ben onların oyunlarına bakıp seyrediyordum. Böylece seyretmekte devam ettim. Nihayet bakmaktan ayrılan ben oldum. (O zaman ben henüz çocuktum.) Oyunu işiten taze bir kızın hâlini, kadrini -neler yapacağını- artık sizler kıyâs edin!
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Nikah 82, 2/351
Senetler:
()
Konular:
Bayram, bayramın kutlanması
Eğlence, şölen
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الْحَنْظَلِىُّ عَنْ عِيسَى عَنِ الأَوْزَاعِىِّ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - قَالَتْ رَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَسْتُرُنِى بِرِدَائِهِ ، وَأَنَا أَنْظُرُ إِلَى الْحَبَشَةِ يَلْعَبُونَ فِى الْمَسْجِدِ ، حَتَّى أَكُونَ أَنَا الَّذِى أَسْأَمُ ، فَاقْدُرُوا قَدْرَ الْجَارِيَةِ الْحَدِيثَةِ السِّنِّ الْحَرِيصَةِ عَلَى اللَّهْوِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15074, B005236
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الْحَنْظَلِىُّ عَنْ عِيسَى عَنِ الأَوْزَاعِىِّ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - قَالَتْ رَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَسْتُرُنِى بِرِدَائِهِ ، وَأَنَا أَنْظُرُ إِلَى الْحَبَشَةِ يَلْعَبُونَ فِى الْمَسْجِدِ ، حَتَّى أَكُونَ أَنَا الَّذِى أَسْأَمُ ، فَاقْدُرُوا قَدْرَ الْجَارِيَةِ الْحَدِيثَةِ السِّنِّ الْحَرِيصَةِ عَلَى اللَّهْوِ .
Tercemesi:
-.......Âişe (R) şöyle demiştir: Ben Peygamber(S)'i şu hâlde gördüm: Habeşliler mescidde oyun oynuyorlar, Peygamber de, ben Habeşliler'e bakayım diye, ridâsiyle beni perdeliyordu, tâ ilk usanan ben oluncaya kadar. O zaman henüz çocuk yaşta taze, eğlence ve oyuna düşkün bir kızın kadrim (yânî neler yapabileceğini ve Peygamber sabrını) varın siz takdir ve kıyas edin
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Nikah 114, 2/359
Senetler:
()
Konular:
Eğlence, şölen
حدثنا محمد بن سلام قال أخبرنا يحيى بن محمد أبو عمرو البصري قال سمعت عمرا مولى المطلب قال سمعت أنس بن مالك يقول قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : لست من دد ولا الدد مني بشيء يعني ليس الباطل مني بشيء
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165064, EM000785
Hadis:
حدثنا محمد بن سلام قال أخبرنا يحيى بن محمد أبو عمرو البصري قال سمعت عمرا مولى المطلب قال سمعت أنس بن مالك يقول قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : لست من دد ولا الدد مني بشيء يعني ليس الباطل مني بشيء
Tercemesi:
— Enes ibni Malik'den, Resûlüllah (SaUallahü A teyhi ve Settem) 'in şöyle buyurduğu işitilmiştir:
«— Ben eğlenceden beriyim, eğlence de benden bir şey değildir.»
Yani; bâtıl, benden bir şey itibar edilemez.[291]
Hadîs-i şerif bundan önceki haberi manaca teyid etmektedir. Eğlence hakkında bilgi için 784 sayılı haber açıklamasına bakılsın. Bu hadîs için başka bir kaynak bulunamamıştır.[292]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 785, /626
Senetler:
()
Konular:
Eğlence, Şarkı, şarkıcılık, çalgı aletleri
Eğlence, şölen
حدثنا أصبغ قال أخبرني بن وهب قال أخبرني عمرو أن بكيرا حدثه : أن أم علقمة أخبرته أن بنات أخي عائشة ختن فقيل لعائشة ألا ندعو لهن من يلهبهن قالت بلى فأرسلت إلى عدي فأتاهن فمرت عائشة في البيت فرأته يتغنى ويحرك رأسه طربا وكان ذا شعر كثير فقالت أف شيطان أخرجوه أخرجوه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166410, EM001247
Hadis:
حدثنا أصبغ قال أخبرني بن وهب قال أخبرني عمرو أن بكيرا حدثه : أن أم علقمة أخبرته أن بنات أخي عائشة ختن فقيل لعائشة ألا ندعو لهن من يلهبهن قالت بلى فأرسلت إلى عدي فأتاهن فمرت عائشة في البيت فرأته يتغنى ويحرك رأسه طربا وكان ذا شعر كثير فقالت أف شيطان أخرجوه أخرجوه
Tercemesi:
Ümmü Alkame haber vermiştir ki, Hz. Âişe'nin erkek kardeşinin kızları sünnet edildiler de, Hz. Âişe'ye şöyle söylendi :
— Bu çocukları eğlendirecek bir kimseyi çağırsak? Hz. Âişe :
— Evet, dedi de Adiyy'e haber gönderdi. Adiyy de çocuklara gitti. Sonra Âişe (Radiyalİahuanha) eve uğradı da, adamı şarkı söyleyip, neş'e-den başını sallıyor gördü. — Adam çok şiir biliyordu. — Bunun üzerine Âişe :
— Öf, bu bir Şeytan! Çıkarın onu, çıkarın onu, dedi.[1228]
Tİrmizî, ibni Mace ve Ebû Davud hazretlerinin Cihad bahsinde tahriç ettikleri Hadîs-İ Şerifin son kısmında şöyle buyurulmaktadır:
«Müslüman kişinin her eğlendiği gev bâtıldır; ajıcak şunlar bundan müstesnadır: Oltu ile atış yapması (silâh kullanma taliminde bulunması), atına (veya harp vasıtalarına) hareket ve çeviklik öğretmesi, hanımı ile eğlenip oynaşması. Çünkü bunlar, hak olan şeylerdendirler.»
Bu Hadîs-İ Şerifin açıklamasında deniliyor ki, dinî ve ilmî bir fayda kazandırmayan, üstelik insanı önemli görevlerinden alıkoyan ve boşuna zaman harcanmasına sebep olan eğlence ve oyunların hepsi bâtıldır. Bu oyunlar zararlarına göre de haram veya mekruh olurlar. Hz. Âişe 'nin de tutumu gösteriyor ki, çocukları eğlendirmek için eğlence tertip etmekte esasen sakınca yoksa da, bu eğlencenin yapılış şeklinde aşırılık ve münasebetsizlik görülmesi halinde bunda hayır yoktur. Nitekim gördüğü manzaraya hoşlanmadığından bu eğlenceye son vermiştir. (Tîrmizî : Kitabu'l-Cihad, Hadîs : 1637 ye; İbni Mace: Kitabuİ-Cihad, Hadîs: 2811 ve; Ebû Davud: Kitabu'l-Cihad, Hadîs : 2513)
Metindeki haber için başka bir kaynak .bulunamamıştır.[1229]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1247, /941
Senetler:
()
Konular:
EĞLENCE KÜLTÜRÜ
Eğlence, Şarkı, şarkıcılık, çalgı aletleri
Eğlence, şölen
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Sünnet etmek, çocukları, İslam'a girenleri vs.
Sünnet etmek, kızları