Giriş

Bize Hafs b. Ömer, ona Şu'be, ona Hakem, ona İbrahim, ona Esved, ona da Âişe şöyle demiştir: Ben Berîre'yi satın aldım. Pey­gamber (sav) "Sen Berîre'yi sahiplerinden satın al. Çünkü velâyet hakkı köleyi hürriyete kavuşturan kimseye aittir" buyurdu. Berîre'ye bir koyun sadaka verilmişti. Peygamber (sav) "O koyun Berîre için sadaka, bizim için hediyedir" bu­yurdu. Hakem der ki: Berîre'nin kocası hür bir kimseydi. Ancak Hakem'in bu sözünde irsal (senedinde sahabeden ravi kopukluğu) vardır. İbn Abbâs der ki: Ben onu gördüm, köleydi.


Açıklama: Bu hadisin daha geniş bir rivayeti için B002726 nolu hadise bakınız.

    Öneri Formu
25157 B006751 Buhari, Feraiz, 19

Bize Abdân (Abdullah b. Osman), ona Abdullah (b. Mübarek), ona Yunus (b. Yezid), ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme (b. Abdurrahman), ona da Ebu Hureyre (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Ben, müminlere kendi canlarından daha yakınımdır. Binaenaleyh kim borçlu olarak vefat eder ve borcunu karşılayacak bir şey bırakmazsa, o borcun ödenmesi bize aittir. Kim de bir mal bırakırsa o mal, mirasçılarına aittir."


    Öneri Formu
25073 B006731 Buhari, Feraiz, 4

Bize Ebu Mamer, ona Abdulvaris, ona Eyyup, ona İkrime, ona da İbn Abbâs (ra) şöyle demiştir: Rasûlullah (sav) "Bu ümmetten bir dost edinseydim, muhakkak onu (Ebu Bekir'i) edinirdim, ancak İslâm dostluğu daha faziletlidir yâhud daha hayırlıdır" buyurdu. (Ebu Bekir) dedeyi (mîrâsta) baba konumunda saymıştır, yâhud dedenin baba gibi oldu­ğuna hükmetmiştir.


    Öneri Formu
25119 B006738 Buhari, Feraiz, 9

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona Urve, ona da Âişe (r.anha) şöyle demiştir: Utbe karde­şi Sa'd (b. Ebu Vakkâs)'a “Zem'a'nın cariyesinin doğan (Abdurrahman), benim çocuğumdur, Bu çocuğu himayene al” diye vasiyet etti. Mekke'nin fethedildiği sene Mekke'ye varıldığında, Sa'd b. Ebu Vakkâs bu çocuğu aldı ve “bu çocuk kardeşimin oğludur. Nesebimize katılması konusunda kardeşim bana vasiyet etmiştir” dedi. Abd b. Zem'a da ayağa kalkıp “bu, benim kardeşimdir, babamın cariyesinin oğlu olup baba­mın döşeğinde doğmuştur” dedi. Her iki taraf iddialarını Hz. Peygamber'e taşıdılar. Sa'd b. Ebu Vakkâs “Ey Allah'ın Rasûlü, bu çocuk kardeşimin oğludur. Nesebimize katılması konusunda kardeşim bana vasiyet etmiştir” dedi. Abd b. Zem'a da “bu, benim kardeşimdir, babamın cariyesinin oğlu olup baba­mın döşeğinde doğmuştur” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Ey Abd b. Zem'a, bu çocuk senin kardeşindir" dedi, ardından "çocuk (doğduğu) döşeğe aittir. Zina eden erkeğe de mahrumi­yet düşer" buyurdu. Sonra Hz. Peygamber (sav) çocuğun Utbe'ye benzediğini görünce eşi Sevde bt. Zem'a'ya "ey Sevde! Bundan sonra sen de Abdurrahman'ın yanında örtünü üzerine al, örtün" buyurdu. Abdurrahman, bu vakitten sonra vefat edinceye kadar, Sevde'yi örtüsüz olarak görmedi.


    Öneri Formu
25153 B006749 Buhari, Feraiz, 18

Bize Musa, ona Ebu Avâne, ona Mansur, ona İbrahim, ona da Esved şöyle rivayet etmiştir: Âişe (r.anha), Berîre'yi satın alıp azat etmek iste­di, sahipleri de onun velâyetinin kendilerine ait olmasını şart koştular. Âişe “ey Allah'ın Rasulü, Berîre'yi hürriyete kavuşturmak için sa­tın almak istedim. Ancak sahipleri onun velâyetinin kendilerine ait olmasını şart koşuyorlar” dedi. Rasulullah (sav) "sen onu alıp azat et. Velâyet hakkı ancak azat eden kimseye aittir" yahut "sen bedelini ver" buyurdu. Râvî der ki: Bunun üzerine Âişe, Berîre'yi satın alıp azat etti. Berîre hür olunca (nikâhının feshi veya devamı hususunda) serbest bırakıldı, o da o kendini tercih etti (boşandı) ve “bana şu kadar mal verilmiş olsa bile artık ben onunla beraber olmam” dedi. Esved der ki: Kocası hürdü. Ancak Esved'in bu sözünde inkita (sened itibarı ile kopukluk) vardır. İbn Abbâs'ın “ben onu gördüm, köle idi” sözü daha doğrudur.


    Öneri Formu
25162 B006754 Buhari, Feraiz, 20

Bize Hafs b. Ömer, ona Hemmâm, ona Nâfi, ona da İbn Ömer (r.anhuma) şöyle demiştir: Âişe, Berîre'yi satın almak istedi de Peygamber'e (sav) “Berîre'nin sahipleri, velâyet hakkının kendilerine ait olmasını şart koşuyorlar” dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav) "Velâyet hakkı ancak azat edene aittir" bu­yurdu.


    Öneri Formu
25173 B006759 Buhari, Feraiz, 23

Bize Kuteybe b. Saîd, ona Leys, ona İbn Şihab, ona Urve, ona da Aişe (r.anha) şöyle demiştir: Sa'd b. Ebu Vakkas ile Abd b. Zem'a bir erkek çocuğun nesebi hakkında münakaşa ettiler. Bunun üzerine Sa'd: "Ey Allah'ın Rasulü! Bu çocuk kardeşim Utbe b. Ebu Vakkas'ın çocuğudur. Bunun nesebinin kendisine ilhak edilmesini bana vasiyet etmiştir. Bakınız nasıl da ona benziyor" dedi. Abd b. Zem'a ise şöyle dedi: "Bu benim kardeşimdir, babamın döşeği üzerinde babamın cariyesinden doğmuştur" dedi. Rasulullah (sav): "Çocuğun kime benzediğine bakınca, onun Utbe'ye çok benzediğini gördü ve "Ey Abd, o, sana aittir. Çocuk (doğduğu) döşek sahibinindir. Zina edene de mahrumiyet vardır. Ey Sevde bt. Zem’a, Artık sen de Abdurrahman'ın yanında örtün" buyurdu. Abdurrahman da artık bir daha Sevde'yi görmedi.


    Öneri Formu
25681 B006765 Buhari, Feraiz, 28

Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Ebu Zinâd, ona Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin (ra)rivayet ettiğine göre Rasûlullah sav) şöyle buyurmuştur: "İki kadın, yanlarında erkek çocukları olduğu bir sırada, bir kurt geldi ve çocuklardan birini kapıp gitti. Bunun üzerine kadınlardan biri arkadaşına “kurt senin çocuğunu götürdü” dedi. Diğer kadın da “hayır, senin çocuğunu götürdü” dedi. Bunun üzerine davalarını Davud'a (as) arz ettiler. O da çocuğun büyük kadının olduğuna hükmetti. Bu iki kadın oradan çıktıktan sonra Davud'un oğlu Süleyman'a (as) gidip durumu ona bildirdiler. Süleyman (as) “bana bir bıçak getirin de çocuğu iki kadın arasında paylaştı­rayım” dedi. Bunun üzerine küçük kadın “aman öyle yapma! Allah sana merhamet etsin! Çocuk bu ka­dınındır” dedi. Bunun üzerine Süleyman çocuğun, küçük kadının çocuğu olduğuna hükmetti." Ebu Hureyre der ki: Vallahi ben "Sikkîn" kelimesini o güne kadar hiç işitmemiştim. Biz bıçağa sâdece "Müdye" diyorduk.


    Öneri Formu
25972 B006769 Buhari, Feraiz, 30


    Öneri Formu
25179 B006763 Buhari, Feraiz, 25


    Öneri Formu
27094 B006799 Buhari, Hudûd, 13