وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهَا قَالَتْ مَا رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُصَلِّى سُبْحَةَ الضُّحَى قَطُّ وَإِنِّى لأُسَبِّحُهَا وَإِنْ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَيَدَعُ الْعَمَلَ وَهُوَ يُحِبُّ أَنْ يَعْمَلَهُ خَشْيَةَ أَنْ يَعْمَلَ بِهِ النَّاسُ فَيُفْرَضَ عَلَيْهِمْ .
Bize Malik, ona İbn Şihâb, ona Urve b. ez-Zübeyr, ona da Nebi’nin (sav) zevcesi Âişe şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah’ı (sav) hiçbir zaman kuşluk namazı kılarken görmedim. Bununla birlikte ben onu (devamlı) kılıyorum. Şüphesiz Rasulullah (sav) yapmayı arzu ettiği halde bir ameli, insanlar da (kendisine uyarak) o ameli işler ve bu sebeple onlara farz kılınır korkusu ile terk ederdi."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35218, MU000361
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهَا قَالَتْ مَا رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُصَلِّى سُبْحَةَ الضُّحَى قَطُّ وَإِنِّى لأُسَبِّحُهَا وَإِنْ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَيَدَعُ الْعَمَلَ وَهُوَ يُحِبُّ أَنْ يَعْمَلَهُ خَشْيَةَ أَنْ يَعْمَلَ بِهِ النَّاسُ فَيُفْرَضَ عَلَيْهِمْ .
Tercemesi:
Bize Malik, ona İbn Şihâb, ona Urve b. ez-Zübeyr, ona da Nebi’nin (sav) zevcesi Âişe şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah’ı (sav) hiçbir zaman kuşluk namazı kılarken görmedim. Bununla birlikte ben onu (devamlı) kılıyorum. Şüphesiz Rasulullah (sav) yapmayı arzu ettiği halde bir ameli, insanlar da (kendisine uyarak) o ameli işler ve bu sebeple onlara farz kılınır korkusu ile terk ederdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 361, 1/51
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Nafile namazlar, Duha/Kuşluk Namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35287, MU000430
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ يَعْقِدُ الشَّيْطَانُ عَلَى قَافِيَةِ رَأْسِ أَحَدِكُمْ إِذَا هُوَ نَامَ ثَلاَثَ عُقَدٍ يَضْرِبُ مَكَانَ كُلِّ عُقْدَةٍ عَلَيْكَ لَيْلٌ طَوِيلٌ فَارْقُدْ فَإِنِ اسْتَيْقَظَ فَذَكَرَ اللَّهَ انْحَلَّتْ عُقْدَةٌ فَإِنْ تَوَضَّأَ انْحَلَّتْ عُقْدَةٌ فَإِنْ صَلَّى انْحَلَّتْ عُقَدُهُ فَأَصْبَحَ نَشِيطًا طَيِّبَ النَّفْسِ وَإِلاَّ أَصْبَحَ خَبِيثَ النَّفْسِ كَسْلاَنَ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona Ebu’z-Zinâd, ona el-A‘rec, ona da Ebu Hureyre’nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Sizden biriniz uyuduğu zaman şeytan onun ense köküne üç düğüm atar, her bir düğüm yerinde ona: Önünde uzunca bir gece var, uyu, der. Biriniz (buna rağmen) uyanıp Allah’ı anarsa bir düğüm çözülür, abdest alırsa bir diğer düğüm çözülür, namaz kılarsa öbür düğüm de çözülür. Böylelikle o kişi dinç ve gönlü hoş sabahı eder. Aksi takdirde canı sıkkın ve tembel olarak sabahlar.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 430, 1/59
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Davud A'rec Abdurrahman b. Hürmüz (Abdurrahman b. Hürmüz)
3. Ebu Zinad Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi (Abdullah b. Zekvan)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, gece namazı ve kılınışı
Şeytan, uykudaki kimseye üç düğüm atması
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ اللَّهُمَّ لاَ تَجْعَلْ قَبْرِى وَثَنًا يُعْبَدُ اشْتَدَّ غَضَبُ اللَّهِ عَلَى قَوْمٍ اتَّخَذُوا قُبُورَ أَنْبِيَائِهِمْ مَسَاجِدَ .
Bana, Malik, ona Zeyd b. Eslem, ona da Ata b. Yesar’ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Allah’ım, kabrimi, kendisine ibadet edilen bir put kılma! Nebilerinin kabirlerini mescitler haline getiren kavme Allah’ın gazabı pek şiddetli olur."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35276, MU000419
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ اللَّهُمَّ لاَ تَجْعَلْ قَبْرِى وَثَنًا يُعْبَدُ اشْتَدَّ غَضَبُ اللَّهِ عَلَى قَوْمٍ اتَّخَذُوا قُبُورَ أَنْبِيَائِهِمْ مَسَاجِدَ .
Tercemesi:
Bana, Malik, ona Zeyd b. Eslem, ona da Ata b. Yesar’ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Allah’ım, kabrimi, kendisine ibadet edilen bir put kılma! Nebilerinin kabirlerini mescitler haline getiren kavme Allah’ın gazabı pek şiddetli olur."
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
اللَّهُمَّ لاَ تَجْعَلْ قَبْرِى وَثَنًا يُعْبَدُ
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 419, 1/58
Senetler:
0. Mürsel (Mürsel)
1. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
Konular:
Allah İnancı, kızması / gazabı/ buğzetmesi ve sebepleri
Kabir, Türbe, kabirlerin / türbelerin mescid haline getirilmesi
Kabir, üzerinde oturma, vs'nin yasak olması
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35191, MU000334
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ أَنَّهُ سَأَلَ سَالِمَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ هَلْ يُجْمَعُ بَيْنَ الظُّهْرِ وَالْعَصْرِ فِى السَّفَرِ فَقَالَ نَعَمْ لاَ بَأْسَ بِذَلِكَ أَلَمْ تَرَ إِلَى صَلاَةِ النَّاسِ بِعَرَفَةَ
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona da İbn Şihâb’ın rivayet ettiğine göre, o Salim b. Abdullah’a: Yolculuk esnasında öğle ve ikindiyi cem‘ ile kılınır mı diye sormuş. Salim de: Evet, bunda bir sakınca yoktur. İnsanların Arafat’ta nasıl namaz kıldıklarını görmüyor musun? dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 334, 1/49
Senetler:
1. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, cem'i
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35197, MU000340
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَالِمِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ رَكِبَ إِلَى رِيمٍ فَقَصَرَ الصَّلاَةَ فِى مَسِيرِهِ ذَلِكَ . قَالَ مَالِكٌ وَذَلِكَ نَحْوٌ مِنْ أَرْبَعَةِ بُرُدٍ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona Salim b. Abdullah, ona babasının rivayet ettiğine göre o Rim’e gitmek üzere binmişti. Bu yolculuğu sırasında namazı kısaltarak kıldı.
Malik: Bu mesafe yaklaşık dört berid eder.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 340, 1/49
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, seferde namazları kısaltmak
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَزِيدَ اللَّيْثِىِّ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَدِىِّ بْنِ الْخِيَارِ أَنَّهُ قَالَ بَيْنَمَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جَالِسٌ بَيْنَ ظَهْرَانَىِ النَّاسِ إِذْ جَاءَهُ رَجُلٌ فَسَارَّهُ فَلَمْ يُدْرَ مَا سَارَّهُ بِهِ حَتَّى جَهَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَإِذَا هُوَ يَسْتَأْذِنُهُ فِى قَتْلِ رَجُلٍ مِنَ الْمُنَافِقِينَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حِينَ جَهَرَ أَلَيْسَ يَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللَّهِ. فَقَالَ الرَّجُلُ بَلَى وَلاَ شَهَادَةَ لَهُ . فَقَالَ أَلَيْسَ يُصَلِّى . قَالَ بَلَى وَلاَ صَلاَةَ لَهُ . فَقَالَ صلى الله عليه وسلم أُولَئِكَ الَّذِينَ نَهَانِى اللَّهُ عَنْهُمْ
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35275, MU000418
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَزِيدَ اللَّيْثِىِّ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَدِىِّ بْنِ الْخِيَارِ أَنَّهُ قَالَ بَيْنَمَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جَالِسٌ بَيْنَ ظَهْرَانَىِ النَّاسِ إِذْ جَاءَهُ رَجُلٌ فَسَارَّهُ فَلَمْ يُدْرَ مَا سَارَّهُ بِهِ حَتَّى جَهَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَإِذَا هُوَ يَسْتَأْذِنُهُ فِى قَتْلِ رَجُلٍ مِنَ الْمُنَافِقِينَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حِينَ جَهَرَ أَلَيْسَ يَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللَّهِ. فَقَالَ الرَّجُلُ بَلَى وَلاَ شَهَادَةَ لَهُ . فَقَالَ أَلَيْسَ يُصَلِّى . قَالَ بَلَى وَلاَ صَلاَةَ لَهُ . فَقَالَ صلى الله عليه وسلم أُولَئِكَ الَّذِينَ نَهَانِى اللَّهُ عَنْهُمْ
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona Ata b. Yezid el-Leysî, ona da Ubeydullah b. Adiy b. el-Hiyâr’ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) insanlar arasında oturmakta iken bir adam gelerek gizlice ona bir şeyler söyledi. Rasulullah (sav) açıkça söyleyinceye kadar, ona ne söylediği bilinemedi. Meğer adam ondan münafıklardan bir adamı öldürmek için izin istemiş. Bunun üzerine Rasulullah (sav) sesini yükselttiği vakit: “O adam Allah’tan başka hiçbir ilah olmadığına, Muhammed’in Allah’ın Rasulü olduğuna şahitlik etmiyor mu” buyurdu. Adam: Ediyor ama onun şahitliği yok (gibi)dir, dedi. Allah Rasulü: “Namaz kılmıyor mu” diye sordu. Adam: Kılıyor ama onun namazı sayılmaz (samimi değil), dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav): “İşte, Allah bana böylelerini öldürmeyi yasakladı” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 418, 1/57
Senetler:
()
Konular:
İbadet, Namaz
KTB, NAMAZ,
Namaz, Dindeki Yeri, Müslüman Üzerindeki Etkisi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35280, MU000423
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ مَسْعُودٍ قَالَ لإِنْسَانٍ إِنَّكَ فِى زَمَانٍ كَثِيرٌ فُقَهَاؤُهُ قَلِيلٌ قُرَّاؤُهُ تُحْفَظُ فِيهِ حُدُودُ الْقُرْآنِ وَتُضَيَّعُ حُرُوفُهُ قَلِيلٌ مَنْ يَسْأَلُ كَثِيرٌ مَنْ يُعْطِى يُطِيلُونَ فِيهِ الصَّلاَةَ وَيَقْصُرُونَ الْخُطْبَةَ يُبَدُّونَ أَعْمَالَهُمْ قَبْلَ أَهْوَائِهِمْ وَسَيَأْتِى عَلَى النَّاسِ زَمَانٌ قَلِيلٌ فُقَهَاؤُهُ كَثِيرٌ قُرَّاؤُهُ يُحْفَظُ فِيهِ حُرُوفُ الْقُرْآنِ وَتُضَيَّعُ حُدُودُهُ كَثِيرٌ مَنْ يَسْأَلُ قَلِيلٌ مَنْ يُعْطِى يُطِيلُونَ فِيهِ الْخُطْبَةَ وَيَقْصُرُونَ الصَّلاَةَ يُبَدُّونَ فِيهِ أَهْوَاءَهُمْ قَبْلَ أَعْمَالِهِمْ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik rivayet etti, ona da Yahya b. Said’in rivayet ettiğine göre Abdullah b. Mesud bir kişiye: Sen fukahası çok, kurrası (iyice Kur’ân okuyucuları) sayıca az olmakla birlikte, Kur’ân’ın sınırlarının korunduğu, harflerinin hakkını vererek okuyanın az olduğu, isteyeni/dileyeni az, vereni çok, namazı uzunca kılıp, hutbeyi kısa kesen, amellerini hevâlarının önüne geçiren kimselerin de çok olduğu bir zamanda yaşıyorsun. İnsanların üzerine öyle bir zaman gelecek ki fukahası az, Kur’ân okuyucuları sayıca çok, Kur’ân harfleri hakkıyla okunmakla birlikte, hadlerinin (sınırlarının) kaybedildiği, soranın/dilenenin çok, verenin az olduğu, hutbeyi uzun tuttukları halde namazı kısa kesen, hevâlarını amellerinin önüne geçirenlerin (çok) olduğu bir zamanda yaşıyorsun.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 423, 1/58
Senetler:
()
Konular:
Hutbe, hutbenin kısa okunması
İbadet, Namaz
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35283, MU000426
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ بَلَغَهُ عَنْ عَامِرِ بْنِ سَعْدِ بْنِ أَبِى وَقَّاصٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ قَالَ كَانَ رَجُلاَنِ أَخَوَانِ فَهَلَكَ أَحَدُهُمَا قَبْلَ صَاحِبِهِ بِأَرْبَعِينَ لَيْلَةً فَذُكِرَتْ فَضِيلَةُ الأَوَّلِ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ أَلَمْ يَكُنِ الآخَرُ مُسْلِمًا. قَالُوا بَلَى يَا رَسُولَ اللَّهِ وَكَانَ لاَ بَأْسَ بِهِ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَمَا يُدْرِيكُمْ مَا بَلَغَتْ بِهِ صَلاَتُهُ إِنَّمَا مَثَلُ الصَّلاَةِ كَمَثَلِ نَهْرٍ غَمْرٍ عَذْبٍ بِبَابِ أَحَدِكُمْ يَقْتَحِمُ فِيهِ كُلَّ يَوْمٍ خَمْسَ مَرَّاتٍ فَمَا تَرَوْنَ ذَلِكَ يُبْقِى مِنْ دَرَنِهِ فَإِنَّكُمْ لاَ تَدْرُونَ مَا بَلَغَتْ بِهِ صَلاَتُهُ.
Tercemesi:
O bana, ona Malik’in rivayet ettiğine göre kendisine Âmir b. Sa‘d b. Ebu Vakkas, ona da babasının şöyle dediği haberi ulaşmıştır: İki kardeş vardı, bunlardan birisi diğerinden kırk gün önce vefat etti, Rasulullah’ın(sav) huzurunda birincisinin fazileti söz konusu edilince, Rasulullah (sav): “Peki, diğeri Müslüman değil miydi?” diye sordu. Ashab: Müslümandı, ey Allah’ın Rasulü, fena bir kişi de sayılmazdı, dediler. Bunun üzerine Rasulullah (sav): “Onun namazının kendisini hangi mertebeye ulaştırdığını nereden bilebilirsiniz ki? Şüphesiz namazın misali, birinizin kapısının önünden geçen ve her gün içinde beş defa yıkandığı derin, suyu tatlı bir nehire benzer. Ne dersiniz? Böyle yapınca kirinden bir şey kalır mı? Sizler, o kişinin namazının kendisini hangi mertebeye ulaştırdığını bilemezsiniz” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 426, 1/58
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Dindeki Yeri, Müslüman Üzerindeki Etkisi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35284, MU000427
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ بَلَغَهُ أَنَّ عَطَاءَ بْنَ يَسَارٍ كَانَ إِذَا مَرَّ عَلَيْهِ بَعْضُ مَنْ يَبِيعُ فِى الْمَسْجِدِ دَعَاهُ فَسَأَلَهُ مَا مَعَكَ وَمَا تُرِيدُ فَإِنْ أَخْبَرَهُ أَنَّهُ يُرِيدُ أَنْ يَبِيعَهُ قَالَ عَلَيْكَ بِسُوقِ الدُّنْيَا وَإِنَّمَا هَذَا سُوقُ الآخِرَةِ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik’in rivayet ettiğine göre kendisine şu rivayet ulaşmıştır: Abdullah b. Yesâr’ın yanından mescitte bir şeyler satan birisi geçecek olursa, onu çağırır, ona: Beraberinde ne var ve sen ne istiyorsun, diye sorardı. Eğer beraberindeki o şeyi satmak istediğini söylerse, ona: Onun için sana dünya pazarını tavsiye ederim. Çünkü burası yalnızca âhiret pazarıdır, derdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 427, 1/59
Senetler:
()
Konular:
Cami, Mescit, amacı dışında kullanılması
Çarşı, alışveriş yerleri, pazarlar
İbadethane, Camii, mescitlerde ibadete teşvik
KTB, NAMAZ,
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَمِّهِ أَبِى سُهَيْلِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ سَمِعَ طَلْحَةَ بْنَ عُبَيْدِ اللَّهِ يَقُولُ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْ أَهْلِ نَجْدٍ ثَائِرُ الرَّأْسِ يُسْمَعُ دَوِىُّ صَوْتِهِ وَلاَ نَفْقَهُ مَا يَقُولُ حَتَّى دَنَا فَإِذَا هُوَ يَسْأَلُ عَنِ الإِسْلاَمِ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَمْسُ صَلَوَاتٍ فِى الْيَوْمِ وَاللَّيْلَةِ. قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهُنَّ قَالَ لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَصِيَامُ شَهْرِ رَمَضَانَ. قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهُ قَالَ لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ . قَالَ وَذَكَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الزَّكَاةَ . فَقَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهَا قَالَ لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ. قَالَ فَأَدْبَرَ الرَّجُلُ وَهُوَ يَقُولُ وَاللَّهِ لاَ أَزِيدُ عَلَى هَذَا وَلاَ أَنْقُصُ مِنْهُ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَفْلَحَ الرَّجُلُ إِنْ صَدَقَ.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35286, MU000429
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَمِّهِ أَبِى سُهَيْلِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ سَمِعَ طَلْحَةَ بْنَ عُبَيْدِ اللَّهِ يَقُولُ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْ أَهْلِ نَجْدٍ ثَائِرُ الرَّأْسِ يُسْمَعُ دَوِىُّ صَوْتِهِ وَلاَ نَفْقَهُ مَا يَقُولُ حَتَّى دَنَا فَإِذَا هُوَ يَسْأَلُ عَنِ الإِسْلاَمِ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَمْسُ صَلَوَاتٍ فِى الْيَوْمِ وَاللَّيْلَةِ. قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهُنَّ قَالَ لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَصِيَامُ شَهْرِ رَمَضَانَ. قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهُ قَالَ لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ . قَالَ وَذَكَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الزَّكَاةَ . فَقَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهَا قَالَ لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ. قَالَ فَأَدْبَرَ الرَّجُلُ وَهُوَ يَقُولُ وَاللَّهِ لاَ أَزِيدُ عَلَى هَذَا وَلاَ أَنْقُصُ مِنْهُ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَفْلَحَ الرَّجُلُ إِنْ صَدَقَ.
Tercemesi:
Bana Yahya, ona Malik, ona amcası Ebu Süheyl b. Malik, ona babasının rivayet ettiğine göre o, Talha b. Ubeydullah’ı şöyle derken dinlemiştir: Saçı sakalı birbirine karışmış, sesinin yankısı işitilmekle birlikte ne söylediğini anlamadığımız Necid ahalisinden bir adam Rasulullah’a (sav) geldi. Nihayet yaklaşınca onun İslam hakkında soru sorduğunu gördük. Rasulullah (sav) ona: “Bir gün ve gecede beş vakit namaz var” buyurdu. Adam: Onlardan başkası ile yükümlü müyüm dedi. Allah Rasulü: “Nafile kılma halin müstesna, hayır” buyurdu. Rasulullah (sav): “Bir de ramazan ayı orucu var” buyurdu. Adam: Üzerime ondan başka bir yükümlülük var mı, dedi. Allah Rasulü: “Nafile kılmak halin müstesna, hayır” buyurdu. (Talha b. Ubeydullah) dedi ki: Rasulullah (sav) zekâtı da söz konusu edince, adam: Onun dışında üzerime bir yükümlülük var mı, dedi. Allah Rasulü: “Nafile sadaka vermen dışında hayır” buyurdu. Adam: Vallahi, ne bunlara bir şey eklerim, ne de bunlardan bir şey eksiltirim diyerek arkasını dönüp gitti. Rasulullah (sav) da: “Eğer söylediğine sadakatle bağlı kalırsa, bu adam gerçekten kurtulmuştur” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 429, 1/59
Senetler:
()
Konular:
İslam, İslamın Şartları
KTB, NAMAZ,