Bize Ebu’l-Muğire, ona el-Evzâî, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona da Ebu Kılâbe, Abdullah b. Mesud'dan rivayet etti:
"İlmi (aranızdan) alınmadan öğreniniz. İlmin alınması, ilim ehlinin gitmesi demektir. Aşırıya kaçmaktan, işin derinliğine inmeye kalkışmaktan, bidat ortaya çıkarmaktan çokça sakının ve siz eskiye sarılmaya bakın."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36750, DM000144
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْمُغِيرَةِ حَدَّثَنَا الأَوْزَاعِىُّ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ قَالَ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْعُودٍ :
" تَعَلَّمُوا الْعِلْمَ قَبْلَ أَنْ يُقْبَضَ ، وَقَبْضُهُ أَنْ يَذْهَبَ أَهْلُهُ ، أَلاَ وَإِيَّاكُمْ وَالتَّنَطُّعَ وَالتَّعَمُّقَ وَالتَّبَدُّعَ ، وَعَلَيْكُمْ بِالْعَتِيقِ."
Tercemesi:
Bize Ebu’l-Muğire, ona el-Evzâî, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona da Ebu Kılâbe, Abdullah b. Mesud'dan rivayet etti:
"İlmi (aranızdan) alınmadan öğreniniz. İlmin alınması, ilim ehlinin gitmesi demektir. Aşırıya kaçmaktan, işin derinliğine inmeye kalkışmaktan, bidat ortaya çıkarmaktan çokça sakının ve siz eskiye sarılmaya bakın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 19, 1/251
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
3. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
4. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
5. Ebu Muğîra Abdülkuddüs b. Haccâc el-Havlânî (Abdulkuddüs b. Haccâc)
Konular:
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Bilgi, alimin/ilmin önemi
Bilgi, Cehalet, cehalet ve yaygınlaşması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36742, DM000136
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ أنبأنا أَحْمَدُ بْنُ بَشِيرٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ جَعْفَرِ بْنِ إِيَاسٍ قَالَ قُلْتُ لِسَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ : مَا لَكَ لاَ تَقُولُ فِى الطَّلاَقِ شَيْئاً؟ قَالَ : مَا مِنْهُ شَىْءٌ إِلاَّ قَدْ سَأَلْتُ عَنْهُ ، وَلَكِنِّى أَكْرَهُ أُنْ أَحِلَّ حَرَاماً أَوْ أُحَرِّمَ حَلاَلاً.
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Saîd haber verip (dedi ki) bize Ahmed b. Beşîr haber verip (dedi ki) bize Şu'be, Ca'fer b. İyâs'dan, onun şöyle dediğini rivayet etti; Sa'îd b. Cübeyr'e dedim ki; "Sana ne oluyor da talâk konusunda hiçbir şey söylemiyorsun?". Şöyle cevap verdi: "Ondan hiçbir şey yoktur ki onu (benden öncekilere) sormuş olmayayım. Fakat (yine de) bir haramı helâl veya bir helali haram yapmayı kerîh görüyor, (bundan korkuyorum)".
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 19, 1/248
Senetler:
1. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
2. Ebu Bişr Cafer b. Ebu Vahşiyye el-Yeşkuri (Cafer b. İyas)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Ebu Bekir Ahmed b. Beşir el-Kuraşi (Ahmed b. Beşir)
5. Ebu Said Abdullah b. Saîd el-Kindî (Abdullah b. Saîd b. Husayn b. Adî)
Konular:
Bilgi, faydalı olanına talip olmak
Bilgi, Öğrenilmesi, Öğretilmesi
Bilgi, öğrenmek için ehline soru sorma
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36743, DM000137
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ عَطَاءِ بْنِ السَّائِبِ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ أَبِى لَيْلَى يَقُولُ : لَقَدْ أَدْرَكْتُ فِى هَذَا الْمَسْجِدِ عِشْرِينَ وَمِائَةً مِنَ الأَنْصَارِ وَمَا مِنْهُمْ أَحَدٌ يُحَدِّثُ بِحَدِيثٍ إِلاَّ وَدَّ أَنَّ أَخَاهُ كَفَاهُ الْحَدِيثَ ، وَلاَ يُسْأَلُ عَنْ فُتْيَا إِلاَّ وَدَّ أَنَّ أَخَاهُ كَفَاهُ الْفُتْيَا.
Tercemesi:
Bize Ebû Nuaym haber verip (dedi ki) bize Sufyân, Atâ İbnu's-Sâ'ib'den, onun şöyle dediğini rivayet etti: Abdurrah-man b. Ebî Leyla'yı, şöyle derken işittim: "Şu camide yüzyirmi ensara kavuştum. Onlardan hadis rivayet eden hiç kimse yoktu ki, bu rivayet (görevini) (din) kardeşinin kendisinden almasını arzu etmiş olmasın. (Onlardan birine de) bir fetva sorulmazdı ki, fetva verme (görev ve mesuliyetini), (din) kardeşinin kendisinden almasını arzu etmiş olmasın! "
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 19, 1/248
Senetler:
1. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
2. Ebu Zeyd Ata b. Saib es-Sekafî (Ata b. Saib b. Malik)
3. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
4. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
Konular:
Bilgi, Bilgi ve Ahlak
Bilgi, Öğrenilmesi, Öğretilmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36744, DM000138
Hadis:
حَدَّثَنَا يُوسُفُ بْنُ يَعْقُوبَ الصَّفَّارُ حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ عَنْ دَاوُدَ قَالَ : سَأَلْتُ الشَّعْبِىَّ كَيْفَ كُنْتُمْ تَصْنَعُونَ إِذَا سُئِلْتُمْ؟ قَالَ : عَلَى الْخَبِيرِ وَقَعْتَ ، كَانَ إِذَا سُئِلَ الرَّجُلُ قَالَ لِصَاحِبِهِ أَفْتِهِمْ ، فَلاَ يَزَالُ حَتَّى يَرْجِعَ إِلَى الأَوَّلِ.
Tercemesi:
Bize Yûsuf b. Ya'kûb es-Saffâr rivayet edip (dedi ki) bize Ebû Bekr, Dâvûd'dan, onun şöyle dediğini rivayet etti: eş-Şa'bî'ye; "Size bir şey sorulduğunda nasıl yapardınız?" diye sordum. Şöyle cevap verdi: "Tam bilene düştün! (Şöyle yapılırdı). Adama (bir şey) sorulduğu zaman, o arkadaşına; "Şunlara fetva ver!" derdi. Bu durum, (her sorulan kimse, meseleyi yanındakine havale ederek) ilk (sorulan kimseye) dönünceye kadar devam ederdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 19, 1/249
Senetler:
1. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
2. Ebu Bekir Davud b. Ebu Hind el-Kuşeyrî (Davud b. Dinar b. Azafir)
3. Ebu Bekir b. Ayyaş el-Esedî (Ebu Bekir b. Ayyaş b. Salim)
4. Ebu Yakub Yusuf b. Yakub es-Saffar (Yusuf b. Yakub)
Konular:
Bilgi, Bilgi ve Ahlak
Yargı, fetva
Bize Muhammed b. Kudâme, ona Ebu Üsâme, ona da Mis'ar der ki: Ma'n b. Abdurrahman bana bir kitap çıkarıp, bunun babasının yazısıyla (yazılmış bir kitap olduğuna) yemin etti. Onda yazılana göre Abdullah (b. Mesud) şöyle demiştir:
Kendisinden başka ilah olmayana and olsun ki, dinde aşırıya gidenlere karşı Rasulullah'tan (sav) daha şiddetlisini görmedim. Yine onlara karşı Ebu Bekir'den daha şiddetlisini de görmedim. Şimdi Ömer'e bakıyorum da onlara en çok korku salanın o olduğunu görüyorum.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36746, DM000140
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ قُدَامَةَ أَخْبَرَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنْ مِسْعَرٍ قَالَ : أَخْرَجَ إِلَىَّ مَعْنُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ كِتَاباً فَحَلَفَ لِى بِاللَّهِ إِنَّهُ خَطُّ أَبِيهِ ، فَإِذَا فِيهِ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ : وَالَّذِى لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ مَا رَأَيْتُ أَحَداً كَانَ أَشَدَّ عَلَى الْمُتَنَطِّعِينَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- وَمَا رَأَيْتُ أَحَداً كَانَ أَشَدَّ عَلَيْهِمْ مِنْ أَبِى بَكْرٍ ، وَإِنِّى لأَرَى عُمَرَ كَانَ أَشَدَّ خَوْفاً عَلَيْهِمْ أَوْ لَهُمْ.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kudâme, ona Ebu Üsâme, ona da Mis'ar der ki: Ma'n b. Abdurrahman bana bir kitap çıkarıp, bunun babasının yazısıyla (yazılmış bir kitap olduğuna) yemin etti. Onda yazılana göre Abdullah (b. Mesud) şöyle demiştir:
Kendisinden başka ilah olmayana and olsun ki, dinde aşırıya gidenlere karşı Rasulullah'tan (sav) daha şiddetlisini görmedim. Yine onlara karşı Ebu Bekir'den daha şiddetlisini de görmedim. Şimdi Ömer'e bakıyorum da onlara en çok korku salanın o olduğunu görüyorum.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 19, 1/249
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Abdurrahman b. Abdullah el-Hüzeli (Abdurrahman b. Abdullah b. Mesud)
3. Ma'n b. Abdurrahman el-Hüzelî (Abdülmelik b. Ma'n b. Abdurrahman b. Abdullah)
4. Ebu Seleme Misar b. Kidam el-Âmirî (Misar b. Kidam b. Zuheyr b. Ubeyde b. Haris)
5. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Kudame el-Messîsî (Muhammed b. Kudame b. A'yen b. Misver)
Konular:
Amel, amellerde itidali elden bırakmamak, aşırı gitmemek
Din, kemale Ermesi
Açıklama: Meymun b. Mihran ile Hz. Ebu Bekir arasında inkıta' vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36769, DM000163
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّلْتِ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ عَنْ جَعْفَرِ بْنِ بُرْقَانَ حَدَّثَنَا مَيْمُونُ بْنُ مِهْرَانَ قَالَ : كَانَ أَبُو بَكْرٍ إِذَا وَرَدَ عَلَيْهِ الْخَصْمُ نَظَرَ فِى كِتَابِ اللَّهِ ، فَإِنْ وَجَدَ فِيهِ مَا يَقْضِى بَيْنَهُمْ قَضَى بِهِ ، وَإِنْ لَمْ يَكُنْ فِى الْكِتَابِ وَعَلِمَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- فِى ذَلِكَ الأَمْرِ سُنَّةً قَضَى بِهِ ، فَإِنْ أَعْيَاهُ خَرَجَ فَسَأَلَ الْمُسْلِمِينَ وَقَالَ : أَتَانِى كَذَا وَكَذَا فَهَلْ عَلِمْتُمْ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَضَى فِى ذَلِكَ بِقَضَاءٍ؟ فَرُبَّمَا اجْتَمَعَ إِلَيْهِ النَّفَرُ كُلُّهُمْ يَذْكُرُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- فِيهِ قَضَاءً ، فَيَقُولُ أَبُو بَكْرٍ : الْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِى جَعَلَ فِينَا مَنْ يَحْفَظُ عَلَى نَبِيِّنَا. فَإِنْ أَعْيَاهُ أَنْ يَجِدَ فِيهِ سُنَّةً مِنَ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- جَمَعَ رُءُوسَ النَّاسِ وَخِيَارَهُمْ فَاسْتَشَارَهُمْ ، فَإِنْ أَجْمَعَ رَأْيُهُمْ عَلَى أَمْرٍ قَضَى بِهِ.
Tercemesi:
Bize Muhammed İbnu's-Salt haber verip (dedi ki) bize Züheyr, Ca'fer b. Burkân'dan rivayet etti (ki, o şöyle demiş:) Bize Meymûn b. Mihrân rivayet edip dedi ki; Ebû Bekr, kendisine davacılar geldiği zaman, (meselelerinin halli için) Allah'ın Kitâbı'na bakardı.
Şayet onda, (davacıların) aralarında hükmedeceği şeyi bulursa bununla hüküm verirdi. Eğer (meselenin hükmü) Kitab'da olmaz ve bu işte Resûlullah'dan -salallahu aleyhi ve sellem- bir sünnet bilirse bundan hüküm verirdi. Eğer (bu iş) onu çaresiz bırakırsa çıkar, müs-lümanlara sorar ve derdi ki; "Bana şöyle şöyle (bir mesele) geldi. Biliyor musunuz, Resûlullah -salallahu aleyhi ve sellem- bu konuda bir hüküm vermiş mi?". Çoğu kere bütün topluluk yanına toplanır, o konuda Resûlullah'dan -salallahu aleyhi ve sellem-bir hüküm zikrederdi.
Bunun üzerine Ebû Bekr şöyle derdi: "İçimize, peygamberimizden (gelen bilgileri) muhafaza eden kimseleri koyan Allah'a hamdolsun!". Şayet o konuda, Resûlullah'dan -salallahu aleyhi ve sellem- (gelen) bir sünnet bulmak da onu çaresiz bırakırsa, halkın ileri gelenlerini ve seçkinlerini toplar, onlarla istişare ederdi. Bunla:çın görüşleri bir işte birleşince bununla hüküm verirdi.
Açıklama:
Meymun b. Mihran ile Hz. Ebu Bekir arasında inkıta' vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 20, 1/262
Senetler:
1. Ebu Bekir es-Sıddîk (Abdullah b. Osman b. Amir b. Amr b. Ka'b)
2. Ebu Eyyüb Meymun b. Mihran el-Cezerî (Meymun b. Mihran)
3. Ebu Abdullah Cafer b. Burkan el-Kilabî (Cafer b. Burkân)
4. Züheyr b. Muaviye el-Cu'fî (Züheyr b. Muaviye b. Hadîc b. Rahîl b. Züheyr b. Hayseme)
5. Ebu Cafer Muhammed b. Salt el-Esedi (Muhammed b. Salt b. Haccac)
Konular:
Bilgi, Kur'an ve Sünnet bilgisi
İctihad, takip edilecek sıra
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36747, DM000141
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا زَمْعَةُ بْنُ صَالِحٍ عَنْ عُثْمَانَ بْنِ حَاضِرٍ الأَزْدِىِّ قَالَ : دَخَلْتُ عَلَى ابْنِ عَبَّاسٍ فَقُلْتُ : أَوْصِنِى. فَقَالَ : نَعَمْ ، عَلَيْكَ بِتَقْوَى اللَّهِ وَالاِسْتِقَامَةِ ، اتَّبِعْ وَلاَ تَبْتَدِعْ.
Tercemesi:
Bize Ebû Nuaym haber verip (dedi ki) bize Zem1 a b. Salih, Osman b. Hâzır el-Ezdî'den, onun şöyle dediğini rivayet etti: İbn Abbâs'm huzuruna girip; "Bana tavsiyede bulunun" dedim. Şöyle karşılık verdi: "Peki! Allah'dan korkmalı, doğru yol (istikâmet) üzere olmalısın. (Sünnete) uy, bid'at işleme!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 19, 1/250
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Hâdır Osman b. Hâdır el-Ezdî (Osman b. Hâdır)
3. Ebu Vehb Zem'a b. Salih el-Yemanî (Zem'a b. Salih)
4. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
Konular:
Sünnet, sünnete uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36748, DM000142
Hadis:
أَخْبَرَنَا مَخْلَدُ بْنُ مَالِكٍ بن جابر أنبأنا النَّضْرُ بْنُ شُمَيْلٍ عَنِ ابْنِ عَوْنٍ عَنِ ابْنِ سِيرِينَ قَالَ : كَانُوا يَرَوْنَ أَنَّهُ عَلَى الطَّرِيقِ مَا كَانَ عَلَى الأَثَرِ.
Tercemesi:
Bize Mahled b. Hâlid b. Mâlik haber verip (dedi ki) bize en-Nadr b. Şumeyyil, İbn Avn'dan, (o da) İbn Şîrînden (naklen) haber verdi (ki İbn Sîrin) şöyle dedi: (Sahabe ve diğer ilk müslümanlar) sünnet üzere olanın (doğru) yol üzere olduğu görüşünde idiler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 19, 1/251
Senetler:
1. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
2. Ebu Avn Abdullah b. Avn el-Müzenî (Abdullah b. Avn b. Ertabân)
3. Ebu Hasan Nadr b. Şümeyl el-Mazinî (Nadr b. Şümeyl b. Hareşe)
4. Mahled b. Malik el-Cemmal (Mahled b. Malik b. Cabir)
Konular:
Sünnet, sünnete uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36749, DM000143
Hadis:
أَخْبَرَنَا يُوسُفُ بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا أَزْهَرُ عَنِ ابْنِ عَوْنٍ عَنِ ابْنِ سِيرِينَ قَالَ : مَا دَامَ عَلَى الأَثَرِ فَهُوَ عَلَى الطَّرِيقِ.
Tercemesi:
Bize Yûsuf b. Musa haber verip (dedi ki) bize Ezher, İbn Avn'dan, (o da) İbn Sîrin'den (naklen) rivayet etti (ki ibn Sîrin) şöyle dedi: (Kişi) sünnet üzere olduğu sürece (doğru) yol üzerindedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 19, 1/251
Senetler:
1. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
2. Ebu Avn Abdullah b. Avn el-Müzenî (Abdullah b. Avn b. Ertabân)
3. Ebu Bekir Ezher b. Sa'd el-Bâhilî (Ezher b. Sa'd)
4. Ebu Ğassan Yusuf b. Musa et-Testurî (Yusuf b. Musa)
Konular:
Sünnet, sünnete uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36810, DM000204
Hadis:
أَخْبَرَنَا حَجَّاجٌ الْبَصْرِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ الْهُذَلِىُّ عَنِ الشَّعْبِىِّ قَالَ : شَهِدْتُ شُرَيْحاً وَجَاءَهُ رَجُلٌ مِنْ مُرَادٍ فَقَالَ : يَا أَبَا أُمَيَّةَ مَا دِيَةُ الأَصَابِعِ؟ قَالَ : عَشْرٌ عَشْرٌ. قَالَ : سُبْحَانَ اللَّهِ أَسَوَاءٌ هَاتَانِ؟ جَمَعَ بَيْنَ الْخِنْصِرِ وَالإِبْهَامِ. فَقَالَ شُرَيْحٌ : يَا سُبْحَانَ اللَّهِ أَسَوَاءٌ أُذُنُكَ وَيَدُكَ؟ فَإِنَّ الأُذُنَ يُوَارِيهَا الشَّعْرُ وَالْكُمَّةُ وَالْعِمَامَةُ ، فِيهَا نِصْفُ الدِّيَةِ ، وَفِى الْيَدِ نِصْفُ الدِّيَةِ ، وَيْحَكَ إِنَّ السُّنَّةَ سَبَقَتْ قِيَاسَكُمْ ، فَاتَّبِعْ وَلاَ تَبْتَدِعْ ، فَإِنَّكَ لَنْ تَضِلَّ مَا أَخَذْتَ بِالأَثَرِ. قَالَ أَبُو بَكْرٍ فَقَالَ لِىَ الشَّعْبِىُّ : يَا هُذَلِىُّ لَوْ أَنَّ أَحْنَفَكُمْ قُتِلَ وَهَذَا الصَّبِىُّ فِى مَهْدِهِ أَكَانَ دِيَتُهُمَا سَوَاءً؟ قُلْتُ : نَعَمْ. قَالَ : فَأَيْنَ الْقِيَاسُ.
Tercemesi:
Bize Haccâc el-Basrı haber verip (dedi ki) bize Ebû Bekr el-Huzelî, eş-Şa'bî'den, onun şöyle dediğini rivayet etti; Şureyh'm yanında idim, ona Murâd'h bir adam geldi ve şöyle dedi: "Ebû Umeyye! Parmakların diyeti nedir?" "(Her parmak için) onar, onar (deve)" karşılığını verdi. (Adam); "Allah Allah! Şu ikisi -serçe parmağıyla baş parmağını birleştirmişti- bir mi?" dedi. Bunun üzerine Şureyh şöyle dedi: "Allah Allah! Kulağınla elin bir mi? Çünkü kulağı saç, yuvarlak başlık ve sarık örter. Onda da yarım diyet, elde de yarım diyet vardır. Yazıklar olsun sana! Muhakkak ki sünnet sizin kıyasınızı geçmiştir. Binaenaleyh (sünnete) uy, bid'at işleme! Zira sen "eser"e (yani Hz. Peygamber -salallahu aleyhi ve sellem- ve sahabeden -radıyallahu anhum- gelen esaslara) tutunduğun sürece sapıtmazsın." Ebû Bekr dedi ki; sonra eş-Şa'bî bana şöyle dedi: "Hüzelî! Şayet sizin Ahnef iniz (yanı en akıllı adamınız) ve beşiğindeki şu bebek Öl-dürülse, bunların diyeti bir olur mu?", "Evet" dedim. "Peki kıyas nerede?" dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 22, 1/283
Senetler:
1. Ebu Ümeyye Şurayh b. Haris el-Kadî (Şurayh b. Haris b. Kays b. Cehm)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Ebu Bekir Selma b. Abdullah el-Hüzeli (Selma b. Abdullah b. Selma)
4. Haccâc b. Nusayr el-Fesâtîtî (Haccâc b. Nusayr)
Konular:
İctihad, Kıyas, hüküm koymada kullanılması
Sünnet, sünnete uymak