Giriş

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Gunder, ona Şu'be; (T) Bize Muhammed b. Müsenna ve İbn Beşşar, o ikisine Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona da Said b. İbrahim, Muhammed b. Amr b. Hasan b. Ali'nin şöyle dediğini rivayet etti: Haccac, Medine'ye gelince Cabir b. Abdullah'a (namaz vakitlerini) sorduk, bize şöyle cevap verdi: "Rasulullah (sav) öğle namazını sıcağın en şiddetli olduğu vakitte, ikindi namazını güneş hâlâ parlak iken, akşam namazını güneş battığında (hemen) kılardı. Yatsı namazını ise, bazen geciktirir, kimi zaman ise erken kıldırırdı. Cemaatin toplandığını görürse erken kıldırır, henüz toplanmadıklarını görürse geciktirirdi. Sabah namazını, onlar –ya da Nebi (sav) - alacakaranlıkta kılar(lar)dı."


    Öneri Formu
5366 M001460 Müslim, Mesâcid ve Mevziu's Salat, 233

Bize Halef b. Hişam, ona Hammad b. Zeyd; (T) Bana Ebu Rabî ez-Zehrânî ve Ebu Kamil el-Cahderî, onlara Hammad, ona Ebu İmran el-Cevnî, ona Abdullah b. Samit, ona da Ebu Zer şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) bana 'namazı (ilk) vaktinden çok sonraya kadar geciktiren yahut da namazı öldürürcesine geç vakte bırakan yöneticiler iş başına geldiği zaman tavrın ne olacak' buyurdu. (Ebu Zer) der ki: Ben 'Bana ne emir buyurursun' dedim. Hz. Peygamber (sav) 'sen namazı vaktinde kıl, onlarla birlikte namaza gittiğinde de yine namaz kıl. Bu kıldığın, senin için bir nafile olur' buyurdu." [Halef rivayetinde vaktinden (sonraya) lafzını zikretmedi.]


    Öneri Formu
5371 M001465 Müslim, Mesâcid ve Mevziu's Salat, 238

Bize Asım b. Nadr et-Teymî, ona Halid b. Haris, ona Şu'be, ona Ebu Ne'âme, ona Abdullah b. Samit, ona da Ebu Zer'in şöyle rivayet ettiğine göre, Allah Rasulü (sav) şöyle buyurmuştur: "Namazı vaktinden sonraya geciktiren bir topluluk arasında kalacağınız zaman haliniz –ya da senin halin- nasıl olacak? Bu durumda sen namazını vaktinde kıl. Sonra namaz için kamet getirilirse (ve sen hala oradaysan) onlarla birlikte de namaz kıl. Bu, sana ilave bir hayır olur."


    Öneri Formu
5380 M001470 Müslim, Mesâcid ve Mevziu's Salat, 243

Bize Ebu Bekir b. İshak, ona Ebu Yeman, ona Şuayb, ona Zührî, ona Said ve Ebu Seleme, onlara da Ebu Hureyre Hz. Peygamber'den, Abdula'lâ'nın Mamer'den rivayet ettiği hadisin aynısını nakletmiştir. Ancak bu rivayette "yirmi beş parça (sevap) ile" ifadesi zikredilmiştir.


    Öneri Formu
5422 M001474 Müslim, Mesâcid ve Mevziu's Salat, 246

Bize Harun b. Abdullah ve Muhammed b. Hatim, o ikisine Haccac b. Muhammed, ona da İbn Cüreyc, Ömer b. Ata b. Ebu Huvar'ın şöyle dediğni rivayet etmiştir: Kendisi, Nafi' b. Cübeyr b. Mutim ile oturmakta iken, Cuheynelilerin azadlısı ve Zeyd b. Zebban'ın damadı olan Ebu Abdullah yanlarından geçti. Nafi' onu çağırdı ve Ebu Hureyre'den Rasulullah'ın (sav) şu hadisini işittiğini söyledi: "İmam ile kılınan bir namaz, kişinin tek başına kıldığı bir namazdan yirmi beş kat daha faziletlidir."


    Öneri Formu
5431 M001476 Müslim, Mesâcid ve Mevziu's Salat, 248

Bize Ebu Ğassân el-Misma'î, ona Muaz – b. Hişam-, ona babası (Hişam b. Sember), ona da Matar (b. Tahmân), Ebu Âliye el-Berrâ'nın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Abdullah b. es-Samit'e: 'Cuma günleri bazı emirlerin (yöneticilerin) arkasında namazı kılıyoruz ama onlar namazı geciktiriyorlar.' dedim. Bunun üzerine (Abdullah) acıtacak şekilde uyluğuma vurdu ve: Ben de Ebu Zer'e bu konuyu sormuştum. O da benim uyluğuma vurmuştu ve şöyle demişti: "Ben Rasulullah'a (sav) bu konuyu sordum. 'iz namazı vaktinde kılınız. Onlarla (yöneticilerle) kıldığınız namazı da nafile sayınız' buyurdu." [Hadisin ravisi Abdullah'ın şöyle dediğini söylemiştir: Bana anlatıldığına göre Rasulullah da (sav) Ebu Zer'in uyluğuna vurmuş.]


    Öneri Formu
5384 M001471 Müslim, Mesâcid ve Mevziu's Salat, 244

Bize Züheyr b. Harb ve Muhammed b. Müsenna, o ikisine Yahya, ona Ubeydullah, ona Nafi', ona da İbn Ömer'in rivayet ettiğine göre, Nebi (sav) şöyle buyurdu: "Kişinin cemaatle kıldığı namazı tek başına kıldığı namaza göre (sevap/fazilet açısından) yirmi yedi derece daha üstündür."


    Öneri Formu
5435 M001478 Müslim, Mesâcid ve Mevziu's Salat, 250

Bize Züheyr b. Harb, Ebu Küreyb ve İshak b. İbrahim, onlara Veki', ona Cafer b. Burkan, ona Yezid b. Asam, ona da Ebu Hureyre, Peygamber'den (sav) bu hadisin benzerini rivayet etmiştir. [Hadisin metni şöyledir: "İçimden öyle geçiyor ki, genç delikanlılarıma emredeyim, bana odun demetleri hazırlasınlar. Sonra bir adamı insanlara namaz kıldırmakla görevlendireyim, ardından (namaza gelmeyip evlerinde oturanların) evlerini, içindekilerle birlikte yakayım."]


    Öneri Formu
5451 M001484 Müslim, Mesâcid ve Mevziu's Salat, 253

Bize Kuteybe b. Said, İshak b. İbrahim, Süveyd b. Said ve Yakub ed-Devrakî, onlara Mervan el-Fezarî, -Kuteybe (hocasıyla rivayet ilişkisini ifade etmek için) 'haddesenâ el-Fezarî' dedi- ona Ubeydullah b. Esam ona da Yezid b. el-Asam, Ebu Hureyre'nin şöyle dediğini rivayet etti: Nebi'ye (sav) gözleri görmeyen bir adam geldi ve: 'Ey Allah'ın Elçisi, Beni mescide götürecek bir rehberim yok.' diyerek evinde namaz kılmak için Hz. Peygamber'den (sav) ruhsat istedi. Rasulullah da (sav) ona izin verdi. Ancak adam uzaklaşınca onu tekrar çağırdı ve: "Namaz için okunan ezanı duyuyor musun?" diye sordu. Adam: 'evet' deyince Allah Rasulü (sav); "O halde çağrıya uy (Mescide gel)." buyurdu.


    Öneri Formu
5454 M001486 Müslim, Mesâcid ve Mevziu's Salat, 255


    Öneri Formu
5437 M001479 Müslim, Mesâcid ve Mevziu's Salat, 250