40 Kayıt Bulundu.
Açıklama: İsnadın bütünü için bk. D001926.
Bize Mahled b. Halid, ona Abdurrezzak, ona Mamer, ona Amr b. Müslim, ona İkrime ve ona da -zannediyorum-Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre bulunduğu halde alınıp saklanan yitik bir deve hakkında Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Ceza olarak o deve ile bir benzeri daha verilir."
Açıklama: Hadisteki ifade, kayıp malları bulan birinin, onu asıl sahibine vermek konusunda titiz davranmasını sağlamak ve kendi zimmetine geçirmekten kaçınmasını temin etmek amacını taşımaktadır. İslâm hukukçularına göre de bulan kişi deveyi helâk edecek olsa, ceza olarak iki mislini değil, sadece değerini ödemesi gerekir. Rivayete göre Hz. Ömer, bu hadisin hükmünü uygulamış, ancak bu cezanın getirdiği zorluk sebebiyle insanların kayıp deveyi koruma altına almaktan kaçındıkları ve bu yüzden daha çok devenin telef olduğu görülünce Hz. Osman döneminde bu uygulamadan vazgeçilmiştir.
Bize Mahled b. Halid, ona Abdurrezzak, ona Mamer, ona ez-Zührî, ona Salim, ona da İbn Ömer (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Kendisine Hz. Aişe'nin (ra), Hicr'in bir kısmı Kâbe'ye dahildir dediği haber verilmişti. Bunun üzerine İbn Ömer şöyle dedi: Vallahi, biliyorum Aişe bunu Rasulullah'tan (sav) duymuştur. Yine biliyorum ki Rasulullah (sav) Kâbe'nin, Hz. İbrahim tarafından atılan temelleri üzerinde olmadığı için bu iki rükne istilâmı terk etmiştir. Halk da bu yüzden Hicr'in dışından tavaf yapmaktadırlar."
Açıklama: Hicr; Kâbe’nin kuzey cephesinde, Irakî ve Şamî rükünler arsında bulunan ve yarım daire şeklinde bir duvarla çevrili olan yerdir. Rivayete göre Hz. İsmail buraya defnedilmiştir. Hz. Peygamber 35 yaşında iken, Kureyş Kâbe’yi yeniden bina etmiş, ancak malî imkânsızlık yüzünden binayı Hz. İbrahim’in yaptığı genişlikte tutmamışlar, Hicr bölgesini Kâbe’nin dışında bırakmışlardı. Hicr bölgesinin Kâbe’ye dahil olması hasebiyle tavaf, bunun dışından yapılmalıdır.
Bize Mahled b. Halid ve İbn Ebu Halef -benzer lafızlarla-, onlara Süfyan, ona ez-Zührî, ona Ebu Seleme ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim inanarak ve (karşılığını Allah'tan) bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır. Her kim inanarak ve (karşılığını Allah'tan) bekleyerek Kadir gecesini ibadetle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır." [Ebû Davud dedi ki: Bu hadisi aynı şekilde Yahya b. Ebu Kesir ve Muhammed b. Amr da Ebu Seleme'den rivayet etmiştir.]
Bize Mahled b. Halid ve İbn Ebu Halef -benzer lafızlarla-, onlara Süfyan, ona ez-Zührî, ona Ebu Seleme ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim inanarak ve (karşılığını Allah'tan) bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır. Her kim inanarak ve (karşılığını Allah'tan) bekleyerek Kadir gecesini ibadetle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır." [Ebû Davud dedi ki: Bu hadisi aynı şekilde Yahya b. Ebu Kesir ve Muhammed b. Amr da Ebu Seleme'den rivayet etmiştir.]