11 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe, ona Abdürrahim b. Süleyman, ona Yezid b. Ebu Ziyad, ona Ebu Fâhite, ona Hübeyre b. Yerîm, ona da Hz. Ali şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'a (sav), erişi (dokumada dikey/yukarıdan aşağıya doğru atılan ip) veya argacı (dokumada yatay/enlemesine arılan ip) som ipekten olan bir elbise hediye edildi. O (sav) da bana gönderdi. Bunun üzerine ben onun (sav) yanına giderek, “Yâ Rasulallah! Bu elbiseyi ne yapayım? Onu giyeyim mi?” dedim. “Hayır, ama onu başörtüsü yap ve Fatımalar arasında taksim et” buyurdu."
Açıklama: سَدَاهَا:Erişi, dokuma tezgâhlarında boyuna, uzunlamasına atılan iplik لَحْمَتُهَا:Argaç, argıç veya argeç, dokuma tezgâhlarında enine atılan iplik ya da atkı.
Bize Abîde b. Humeyd, ona da Süveyr b. Ebu Fâhite, babası (Ebu Fâhite)'nin şöyle anlattığını rivayet etmiştir: Ebu Musa el-Eş’ari, Hz. Ali’nin hastalanan oğlu Hasan’ı ziyarete gitmişti. Hz. Ali içeri girince 'Ey Ebu Musa! Hasta ziyareti için mi yoksa normal bir ziyaret için mi geldin?' diye sorunca, Ebu Musa 'Hayır, bilakis hasta ziyareti için geldim ey müminlerin emiri!' dedi. Bunun üzerine Hz. Ali, ben (bu konuda) Hz. Peygamber’in (sav) şöyle buyurduğunu duydum dedi: "Hasta olan bir Müslümanı ziyaret eden her bir kimse için, yetmiş bin melek sabahtan akşama kadar duâ ve istiğfar eder. Ve Allah o kimse için cennette bir harif tahsis eder." [Hadisin râvisi (Fâhite’nin babası) şu açıklamayı yapmıştır: Hz. Ali’ye 'Ey müminlerin emiri! Harif nedir?' diye sorduk. O da 'Hurma ağaçlarını sulayan deredir' cevabını verdi.]
Açıklama: hadis hasendir, fakat daha önce 612 de geçtiği gibi sahihtir, bu isnad Sevr b. Ebi Fahate'den dolayı zayıftır.
Bize Ahmed b. Menî, ona Hüseyin b. Muhammed, ona İsrail, ona da Süveyr b. Ebu Fâhite, babasının şöyle anlattığını rivayet etmiştir: Hz. Ali, elimden tuttu ve haydi birlikte hasta olan (oğlum) Hasan'ı ziyarete gidelim dedi. Oraya vardığımızda, yanında Ebu Musa'ya rast geldik. Hz. Ali 'Ey Ebu Musa! Sadece ziyaret için mi geldin, yoksa hasta ziyareti için mi?' diye sorduğunda, Ebu Musa 'Hayır, hasta ziyareti için geldim' dedi. Bunun üzerine Ali, Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu duydum diyerek, şu hadisi nakletti: "Hasta olan bir müslümanı sabahleyin ziyaret eden her bir müslüman için, yetmiş bin melek akşama kadar bağışlanması için dua eder. Eğer akşam vakti ziyaret ederse, yine yetmiş bin melek o kimsenin bağışlanması için sabaha kadar dua ederler. Ayrıca o kimse için cennette hazırlanmış meyveler vardır." [Ebu İsa (et-Tirmizî) hadis hakkında şu değerlendirmede bulunmuştur: Bu, hasen garip bir hadistir. Bu hadis Hz. Ali’den değişik yollarla da rivayet edilmiştir. Hadisi bazı raviler mevkuf olarak rivayet etmiş, Hz. Peygamber’e (sav) nispet etmemişlerdir. Seneddeki Ebu Fâhite’nin ismi Saîd b. İlâka'dır.]
Bize Ali b. Sa’id el-Kindî, ona Abdurrahim b. Süleyman, ona İsrail (b.Yunûs), ona Süveyr (b. Ebû Fatihe Said) , ona babası (Ebû Fatihe Said b. İlaka) Hz. Ali’nin şöyle anlattığını rivayet etti: “Hz. Peygamber (sav), Kisra’nın kendisine gönderdiği hediyeyi kabul etmişti. Devlet başkanları kendisine hediye gönderirlerdi de onları kabul ederdi.” [Tirmizî der ki: Bu konuda Câbir’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen garibtir. Hadisin senedinde adı geçen Süveyr, İbn ebu Fâhite olup, adı ismi Sa’id b. İlâka’dır. Süveyr; Ebu Cehm künyesiyle anılır.]