96 Kayıt Bulundu.
					
					
					
					
				 Giriş
            
			
			
                       
           
            
			
            
            
			
	
			
			
	
			
				
					 Giriş
				
			
			
	
            
        
Bana Yunus b. Abdüla'lâ es-Sadâfî, ona İbn Vehb, ona Amr b. Haris, ona Bekir b. Sevâde, ona Abdurrahman b. Cübeyr, ona da Abdullah b. Amr b. el-Âs şöyle rivayet etmiştir: "Nebi (sav), Aziz ve Celil Allah'ın Hz. İbrahim’in (as) söylediğini zikrettiği 'Rabbim çünkü onlar insanlardan birçoğunu saptırdılar. Artık kim bana uyarsa işte o bendendir' (İbrahim, 14/36) ayetini ve İsa'nın (as) söylediği 'Eğer onları azap edersen şüphe yok ki onlar senin kullarındır ve eğer onların günahlarını bağışlarsan, yine şüphe yok ki sen sen Aziz’sin, Hakim'sin' (Maide,5/118) ayetini okudu, sonra da ellerini kaldırarak 'Allah’ım, ümmetim! ümmetim!' deyip ağladı. Bunun üzerine Aziz ve Celil Allah şöyle buyurdu: Ey Cebrail, -Rabbin her şeyi bilendir- Muhammed’e git ve ona 'neden ağlıyorsun?' diye sor. Cebrail (as) Hz. Peygamber'e (sav) gelip sordu, Rasulullah da (sav) ona olanı haber verdi. –elbette Allah (cc) her şeyi bilendir.- Bunun üzerine Yüce Allah 'Ey Cebrail, Muhammed'e git ve ona söyle: Biz ümmetin hususunda seni hoşnut edeceğiz ve hoşuna gitmeyecek bir hal göstermeyeceğiz' buyurdu."
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Ömer b. Yunus el-Yemâmî, ona İkrime b. Ammâr, ona Ebu Zümeyl, ona da Abdullah b. Abbas, Ömer b. Hattâb'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Allah'ın Nebî'si (sav) müşriklere şöyle bir baktı, onlar bin kişi, ashabı ise üç yüz on küsür kişi idi. Bunun üzerine Allah'ın Nebî'si (sav) kıbleye yöneldi, ardından ellerini kaldırdı ve şöyle diyerek Rabbine yakarmaya başladı: 'Allah'ım! Bana olan vadini yerine getir. Allah'ım! Bana vadettiğini ver. Allah'ım! Müslümanlardan oluşan şu topluluğu helak edecek olursan, yeryüzünde artık sana ibadet edilmez.' Omuzlarından elbisesi düşene dek, ellerini kaldırmış ve kıbleye yönelmiş vaziyette Rabbine yakarmaya devam etti. Hemen Ebu Bekir gelip elbisesine aldı ve omuzlarına koydu. Ardından Hz. Peygamber'e dokunup 'Ey Allah'ın Nebî'si! Rabbine yakarman yeter. Şüphesiz O, sana olan vadini yerine getirecektir' dedi. Bunun üzerine Allah (cc) (Hani siz Rabbinizden yardım istiyordunuz. O da sizin duanıza peş peşe gelen bin melekle destekleyerek icabet etmişti) ayetini indirdi (Enfâl, 8/9) ve Allah (cc) onları meleklerle destekledi." [Tirmizî hadis hakkında şu değerlendirmelerde bulunmuştur: Bu hadis, hasen-sahih-garib bir rivayettir. Hz. Ömer'den gelen bu rivayeti, sadece İkrime b. Ammâr'ın, Ebu Zümeyl'den rivayetiyle biliyoruz. Ebu Zümeyl'in adı Simâk el-Hanefî'dir. Bu olay da Bedir günü gerçekleşmiştir.]
Bize Muhammed b. Abdullah b. Bezî, ona Fadl b. Süleyman, ona Ebu Hâzım, ona da Sehl b. Sa'd şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) ile birlikteydik. O (sav) hendek kazıyor, biz de toprağını taşıyorduk. Bu durumda Rasulullah (sav) 'Allah'ım, hayat ancak ahiret hayatıdır, Ensâr ve Muhâcirlerini bağışla' beytini söylüyordu." [Tirmizî der ki: Bu hadis bu şekliyle hasen sahih garibtir. Ebu Hazım'ın ismi Seleme b. Dinar el A'rec ez- Zahid'dir. Tirmizî der ki: Bu konuda Enes b. Mâlik'den de hadis rivayet edilmiştir.]
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ لَا عَيْشَ إِلَّا عَيْشُ الْآخِرَهْ
Bize Muhammed b. Müsenna ve İbn Beşşâr, -lafız İbnü’l-Müsenna'ya aittir- onlara Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona Muaviye b. Kurra, ona da Enes b. Malik'in naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Ey Allah'ım! Ahiret hayatından başka hayat yoktur. O halde Sen Ensar ve Muhacire mağfiret eyle."
Bize Yahya b. Yahya ve Şeyban b. Ferruh, onlara Abdulvâris, ona Ebu Teyyah’ın anlattığına göre Enes b. Malik şöyle demiştir: "Ashab, Rasulullah (sav) yanlarında iken kaside okuyor, şöyle diyorlardı: Ey Allah'ım! Ahiret hayrından başka hayır yoktur. O halde Sen Ensar ve Muhacir'e yardım eyle." [Şeyban rivayetinde 'yardım eyle' lafzı yerine 'mağfiret eyle' ifadesi yer almaktadır.]
Bize Muhammed b. el-Müsennâ ve İbn Beşşâr -lafız İbn Müsennâ’ya aittir- onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu’be, ona Muaviye b. Kurra, ona da Enes b. Malik’in naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Ey Allah’ım, ahiret hayatından başka hayat yoktur. O halde Sen Ensar ve Muhacir’i bağışla."