273 Kayıt Bulundu.
Açıklama: Hadiste geçen Halûk kelimesi, "Za'ferân ve daha başka kokuların terkibiyle elde dilen, renk olarak da sarı-kırmızı tonun hâkim olduğu bir esans" şeklinde tanımlanmıştır (İbnu'l-Esîr, en-Nihâye, II, 71). Yine aynı hadisteki "Çocuğun sütünü bozmak" ifadesiyle, kişinin küçük bebeği olan hanımıyla ilişkiye girmesi kastedilmektedir. Çünkü cisî ilişkide bulunduğu hanımın tekrar hâmile kalması ve sonuçta sütünün bozulması, hatta çekilmesi ihtimali vardır. Bu da çocuğun bozulması anlamına gelir, denilmiştir.
Ebû Davud şöyle dedi: Hüseyin b. Hureys el-Mervezî şu notu yazıp bana gönderdi: Bize el-Fadl b. Musa, ona el-Hüseyin b. Vâkıd, ona Umare b. Ebu Hafsa, ona İkrime, ona da İbn Abbas (ra) rivayet etmiştir: Bir adam Hz. Peygamber'e geldi ve karım, kendisine uzanan hiçbir eli geri çevirmiyor dedi. Hz. Peygamber de "boşa onu!" dedi. Bu sefer adam ama nefsimin onun peşinden gidebileceğinden korkuyorum dedi. O zaman Rasulullah (sav); "Öyleyse ondan faydalan!” buyurdu
Açıklama: “Kendisine uzanan hiçbir eli geri çevirmiyor” cümlesi iki manaya hamledilmiştir. Birine göre; kadın namusunu korumuyor, fuhuş yapıyor. Diğerine göre de kadın ailenin malını yeterince korumuyor, kim isterse veriyor demektir. Bu görüşlerin her ikisi de tenkide açıktır. Kadın eğer fâhişe idiyse, Hz. Peygamber’in “onunla evliliğine devam et” demesi makul değildir. Kaldı ki bu durumda Hz. Peygamber’in ona ya iftira cezasını vermesi ya da mulâane ahkâmını uygulaması gerekirdi. İkinci ihtimale göre kadının çok cömert biri olduğu, ne bulursa dağıttığı, her isteyene verdiği düşünülecek olursa, şüphesiz cömertlik boşanmayı gerektiren bir kusur değildir, aksine bir fazilettir. Dolayısıyla bundan dolayı Hz. Peygamber’in “karını boşa!” demesi de makul değildir. Bu ifâde ile kadında bulunan gayri ciddilik, ahlakî gevşeklik, herkesle senli-benli olabilen yapısının, bir kadında bulunması gereken vakar ve ağırbaşlılığın onda bulunmadığının kastedilmiş olması da muhtemeldir. Bu hadîsi tahric edenlerden biri olan Nesaî, “Râvilerden biri bunu İbn Abbas'a ref' etti, diğeri ref' etmedi. Bu hadîs sâbit değildir” demiştir. Bu değerlendirmenin de ciddiye alınması gerekir.
Ve onlar ki, iffetlerini korurlar;
Ancak eşleri ve ellerinin sahip olduğu (câriyeleri) hariç. (Bunlarla ilişkilerden dolayı) kınanmış değillerdir.
Bize Kuteybe, ona Süfyan, ona Zührî, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman, ona da Ebu Mesud şöyle haber vermiştir: Rasulullah (sav) köpek satarak, zina ederek ve kahinlik, falcılık yaparak para kazanmayı yasaklamıştır.