29 Kayıt Bulundu.
Açıklama: Yukarıda İbrahim en-Nehai namazda teşmit edenin namaza yeniden başlaması gerektiğini söylerken burada maruf olanı yaptığını ifade etmesi çelişkidir. Merfu rivayette Hz. Peygamber teşmitte bulunan şahsa bunu tekrarlamaması konusunda uyarmakla birlikte namazının iadesini emretmemiştir. Bu açıdan Hz. Peygamber'in bu uyarısını uygun bir dil ile teşmitte bulunana ifade etmek yeterlidir. Namazda konuşmanın hükmünün namazın iadesidir. Ancak İbrahim en-Nehai bu dua cümlesinin namazda yapılan dualardan addetmiş olması Hz. Peygamber'in teşmitin dünya kelamı olduğu ifadesini tahsis etmez. Namazın iadesi gerekmese de namazda teşmitte getirilmez.
Açıklama: Rivayetin ravileri sikadır ve mütabileri vardır. 1.Namazda aksırana "yerhamukellah" demek dünya kelamıdır, Bu sebeble teşmitte bulunulmaz. 2.Namazda hata yapanı namaz bittikten sonra uygun bir dil ile yanlışını düzeltmek gerekir. 3.Namazda tesbih, tekbir ve Kuran dışında başka sünnette bilinen dualar dışında dünya kelamı doğru değildir.
Açıklama: Ebu Yahya Fuleyh b. Süleymân saduk çok hata yapan bir ravidir.(Zehebî, Siyer, XIII, 399)
Bize Sadaka, ona İbn Uleyye ve Yahya b. Said, onlara Haccâc es-Savvâf, ona Yahya, ona Hilal, ona Atâ, ona da Muaviye bu hadisin bir benzerini rivayet etti.
Bize Ebu Muğire, ona Evzâî, ona Yahya, ona Hilal b. Ebu Meymune, ona Atâ b. Yesâr, ona da Muaviye b. Hakem es-Sülemî şöyle rivayet etmiştir: “Ben Rasulullah (sav) ile beraber namaz kılarken içimizden bir adam aksırdı. Ben de 'Yerhamükallah/Allah sana rahmet etsin' demiş bulundum. Bunun üzerine oradaki herkes dik dik bana baktılar. Ben 'Vah bana! Niye öyle bakıyorsunuz?' deyince insanlar bu defa (vah vah edercesine) elleriyle baldırlarına vurdular. Beni susturmaya çalıştıklarını görünce 'Niye beni susturmaya çalışıyorsunuz, ne oldu ki?' diye sordum ama yine de sustum. Rasulullah (sav) namazı bitirince -babam ve annem üzerine yemin ederim ki ne öncesinde ne de sonra O’ndan daha güzel bir eğitimci gördüm- bana vurmadı, beni azarlamadı ve bana kötü söz söylemedi. Sadece şöyle buyurdu: “Bizim bu namazımızda insan kelamı edilmesi uygun değildir. Bilakis namaz tesbih, tekbir ve Kur’an okumaktan ibarettir.”
Bize Sadaka, ona İbn Uleyye ve Yahya b. Saîd, onlara Haccâc es-Savvâf, ona Yahya, ona Hilal, ona Atâ, ona da Muâviye bu hadisin bir benzerini nakletmiştir.