34 Kayıt Bulundu.
Bize Ali b. Haşrem, ona İsa b. Yunus, ona A'meş, ona İbrahim, ona Alkame, ona da Abdullah şöyle rivayet etmiştir: Medine'deki bir tarlada Hz. Peygamber'le (sav) birlikte idim. Rasûlullah (sav) bir ağaç dalına yaslanmıştı. O sırada Yahudilerden bir grup oradan geçiyordu. İçlerinden biri, 'Ona ruh hakkında sorun' dedi. Bazıları ise, 'Hayır sormayın, çünkü size hoşlanmayacağınız şeyler söyleyebilir' dediler. Sonunda Hz. Peygamber'e (sav) 'Ey Ebu'l-Kâsım! Bize ruhtan bahset' dediler. Hz Peygamber bir müddet durup bekledi ve başını gökyüzüne doğru kaldırdı. O sırada kendisine vahiy geldiğini anlamıştım. Nihayet vahiy hali kalktı. Sonra şu âyeti okudu: "Sana ruh hakkında soru sorarlar. De ki: Ruhun ne olduğunu ancak Rabbim bilir, size ise pek az bilgi verilmiştir (el-İsra, 17/85)." Ebu İsa [Tirmizî] "Bu, 'Hasen-sahih' bir hadistir" demiştir.
Açıklama: 'Hasen-Sahih' gibi birleşik sıhhat değerlendirmeleri Tirmizî'nin Sünen'inde çokca yer almaktadır. Ancak tam olarak hangi anlama geldiği konusunda hadis alimleri arasında ihtilafa sebep olmuştur. “Hadis iki tarikten rivayet edilmiş olup birine göre sahih, diğerine göre hasen seviyesindedir” şeklindeki açıklamanın tercih edildiği kaydedilmiştir. Ayrıntılı bilgi için bkz. Mücteba Uğur, "Hasen" maddesi, DİA, İstanbul, 1997, 16/374-375.
Bize Muhammed b. Ubeyd b. Meymûn, ona İsa b. Yunus, ona el-A'meş, ona İbrahim, ona Alkame, ona da İbn Mesûd (ra) şöyle rivayet etmiştir: Medine'deki bir tarlada Hz. Peygamber'le (sav) birlikte idim. Rasûlullah (sav) bir ağaç dalına yaslanmıştı. O sırada Yahudilerden bir grup oradan geçiyordu, içlerinden biri, 'Ona ruh hakkında sorun' dedi. Bazıları ise, 'Hayır sormayın, çünkü size hoşlanmayacağınız şeyler söyleyebilir' dediler. Sonunda onun yanına gelip, 'Ey Ebu'l-Kâsım! Bize ruhtan bahset' dediler. Hz Peygamber bir müddet durup bekledi. O sırada kendisine vahiy geldiğini anlamıştım. Biraz geri durdum, nihayet vahiy hali kalktı. Sonra şu âyeti okudu: "Sana ruh hakkında soru sorarlar. De ki: Ruhun ne olduğunu ancak Rabbim bilir, size ise pek az bilgi verilmiştir.(el-İsra, 17/85)".
Açıklama: Elbani bu hadisn zayıf olduğunu ifade ettikten sonra merfu kısmının ise sahih olduğunu belirtmiştir
Açıklama: Nasıruddin el-Elbani merfu kısım (إِنَّ أَرْوَاحَ الْمُؤْمِنِينَ فِى طَيْرٍ خُضْرٍ تَعْلُقُ فِى شَجَرِ الْجَنَّةِ ) dışında kalan kısmın zayıf olduğunu ifade etmiştir.
Açıklama: Nasıruddin el-Elbani merfu kısım (إِنَّ أَرْوَاحَ الْمُؤْمِنِينَ فِى طَيْرٍ خُضْرٍ تَعْلُقُ فِى شَجَرِ الْجَنَّةِ ) dışında kalan kısmın zayıf olduğunu ifade etmiştir.
Açıklama: Nasıruddin el-Elbani merfu kısım (إِنَّ أَرْوَاحَ الْمُؤْمِنِينَ فِى طَيْرٍ خُضْرٍ تَعْلُقُ فِى شَجَرِ الْجَنَّةِ ) dışında kalan kısmın zayıf olduğunu ifade etmiştir.