1631 Kayıt Bulundu.
Bize Ahmed b. Mansur b. Seyyar, ona Osman b. Ömer, ona Şu‘be, ona Ebu Cafer el-Medenî, ona Umare b. Huzeyme b. Sabit, ona Osman b. Huneyf’in rivayet ettiğine göre gözü görmeyen bir adam Nebi’ye (sav) gelerek: Allah’a bana afiyet vermesi için dua et, dedi. Rasulullah (sav): "Dilersen senin için bunu erteleyeyim, böylesi senin için daha hayırlıdır. Dilersen de dua ederim", buyurdu. Adam: Dua buyur, dedi. Rasulullah (sav) o adama güzel bir şekilde abdest almasını, iki rekat namaz kılmasını ve şu duayı yapmasını emretti: “Allah’ım, ben senden rahmet nebisi Muhammed adına istiyor ve sana yöneliyorum, Ey Muhammed, ben senin ile bu ihtiyacımın görülmesi için Rabbime yöneldim. Allah’ım, benim bu ihtiyacımı gör. Allah’ım, sen onu benim hakkımda şefaatçi kıl.”
Bize Süfyan b. Veki', ona İsmail b. Muhammed b. Cuhâde, ona Abdülcebbar b. Abbas, ona da Ebu İshak es-Sebiî, ona Ebu Müslim Eğar (b. Abdullah)-şahadet ederim ki- Ebu Hureyre ve Ebu Said el-Hudrî (r.anhüma)-şehadet ederek- Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Kim, Allah’tan başka ilah yoktur ve Allah büyüktür, derse; Allah onu doğrulayarak: - 'Benden başka ilah yoktur, ben büyüğüm' buyurur. Kul: 'Allah’tan başka ilah yoktur, O tektir.', dediğinde, Allah, (o kulunu tasdik ederek) - 'Benden başka ilah yoktur, ben tekim' buyurur. Kul: 'Allah’tan başka ilah yoktur, O tektir; onun ortağı yoktur' derse Allah: 'Benden başka ilah yoktur Ben tekim ve ortağım yoktur' der. Kul: 'Allah’tan başka ilah yoktur. Mülk de O’nun, hamd de O’nundur', dediğinde Allah: 'Benden başka ilah yoktur, hamd de benimdir, mülk de benimdir' buyurur. Kul: 'Allah’tan başka ilah yoktur, güç kudret yalnız Allah’ındır', dediği zaman Allah; 'Benden başka ilah yoktur, kuvvet ve kudret ancak benimdir, benimledir' buyurur. Rasulullah (sav) şöyle buyururdu; "Bu duaları bir kimse hastalığında söyler de sonra ölürse, cehennem ateşi onu yiyemez ( ona dokunmaz)" buyurdu. (Tirmizî): Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi Şube, ona Ebu İshak, ona Eğar, ona Ebu Müslim, ona da Ebu Hureyre ve Ebu Saîd (r.anhüma) isnadıyla mana olarak bir benzerini merfu olmaksızın rivâyet etmektedir. Bize Bündar, ona Muhammed b. Cafer, ona Şube’den gelen isnadla da rivayet bu hadis rivayet edildi.
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Yahya, ona A'meş, ona Şakîk, ona da Ümmü Seleme'nin rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Hastanın yanında bulunduğunuz zaman hayır söyleyiniz. Çünkü melekler sizin söylediklerinize amin derler.” Ebu Seleme vefat ettiği zaman, 'Ya Rasulallah! nasıl dua edeceğim' diye sordum. O (Hz. Peygamber) bana; “Allah'ım! Beni ve onu bağışla! Onun arkasından bana güzel bir halef (eş) ver, diye dua et.” dedi. Allah (cc) da bana ondan daha hayırlı bir eş verdi, (ki) o, Muhammed'dir (sav).
Bize Yahya b. Musa, Abd b. Humeyd ve daha pek çok kişi -hadisin manası aynı olmak üzere-, onlara Abdürrezzâk, ona Yunus b. Süleym, ona Zührî, ona Urve b. Zübeyr, ona Abdurrahman b. Abdulkârî, ona da Ömer b. Hattâb (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamberʼe (sav) vahiy geldiğinde yüzünün tarafında arı vızıltısı gibi bir ses işitilirdi. (Yine) bir gün kendisine vahiy gelmişti. Biz de (yanında) bir süre bekledik. Bu hal ondan gidince kıbleye yöneldi, ellerini kaldırdı ve 'Allah'ım, bizlere verdiğin hayırlarını arttır; azaltma! Bizlere ikram et; rezil-rüsvâ eyleme! Bizlere ver; bizi mahrum bırakma! Bizleri seç; başkalarını değil! Bizi senden razı kıl; sen de bizden razı ol' şeklinde dua etti. Ardından, 'Bana on ayet indirildi, kim onların gereğini yaparsa cennete girer' buyurdu. Sonra, 'Müminler kurtuluşa ermişlerdir' (Müminûn, 23/1) ayetini devamındaki on ayetin sonuna kadar okudu.' Bize Muhammed b. Ebân, ona Abdürrezzâk, ona Yunus b. Süleym, ona Yunus b. Yezid, ona da Zührî, bu isnadın benzeri ile ve aynı manaya gelecek şekilde hadisi rivayet etti. Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, ilk hadisten daha sahihtir. Bize İshak b. Mansur, ona Ahmed b. Hanbel, Ali b. el-Medînî ve İshak b. İbrahim, onlara Abdürrezzâk, ona Yunus b. Süleym, ona Yunus b. Yezid ona da Zührî, bu hadisi rivayet etmiştir. Ebu İsa [Tirmizî], 'Abdürrezzâk'tan erken dönemde bu hadisi işitenler/sema edenler, senedde Yunus b. Yezid'i zikretmektedirler. Abdürrezzâk'tan bu hadisi rivayet edenlerden bazıları ise senedde Yunus b. Yezid'e yer vermemişlerdir. Yunus b. Yezid'i zikredenlerin rivayetleri daha sahihtir. Çünkü Abdürrezzâk, Yunus b. Yezid'i bu hadisin senedinde bazen zikretmiş, bazen de zikretmemiştir. (Abdürrezzâk) Yunus'u, senedde zikretmediğinde rivayet mürsel (munkatı) olmaktadırʼ demiştir.
Bize Kuteybe, ona Ebu’l-Ahvas, ona Ebu İshak, ona da Ali b. Rebî’a’ şunu anlatmıştır: Bir gün Ali’ye binmesi için bir binek getirildiğini gördüm. Ayağını üzengiye koydu ve üç kez “Bismillah” dedi. Bineğin sırtına yerleşince “Elhamdülillah” dedi ve “Bize (bu nimeti veren) Allah’ı tenzih ve tesbih ederiz. Yoksa biz bunlara güç yetiremezdik. Muhakkak ki biz Rabbimize döneceğiz.” (Zuhruf, 43/13-14) ayetini okudu. Sonra üç defa “Elhamdülillah”, üç defa “Allahuekber” dedi. Ve “Ey Rabbim. Sen’i tenzih ederim. Ben kendime zulmettim. Beni bağışla. Günahları senden başka bağışlayacak yoktur” (Kasas, 28/16) ayetini okudu. Ardından güldü. Ben ‘Ey müminlerin emiri, neye güldünüz?’ diye sordum. Şöyle dedi: Allah Resulü’nü (sav) şimdi yaptığım gibi yaparken görmüştüm. Ardından gülmüştü. Ben ‘Neye güldünüz Ey Allah’ın Resulü’ diye sormuştum. Şöyle buyurmuştu: "Rabbin, kulunun ‘Ey Rabbim günahlarımı bağışla, günahları senden başka bağışlayan yoktur’ demesinden hoşlanır." Tirmizî şöyle demiştir: Bu konuda İbn Ömer’den (r.ahuma) de hadis rivayet edilmiştir. Tirmizî şöyle demiştir: Bu hadis hasen-sahihtir.
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللهم أيد أو أعز الإسلام بأحد العمرين
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ افْتَحْ لِى أَبْوَابَ رَحْمَتِكَ