2134 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Ebu Bekir el-Mukaddemî, ona Haramî b. Umâre, ona Ebu Halde b. Dinâr, ona da Enes b. Malik şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) hava aşırı soğuk olduğunda namazı erken kıldırır, hava aşırı sıcak olduğunda ise namazı serin bir vakitte kıldırırdı. Ravi dedi ki: Enes cuma namazını kastetti. Yunus b. Bükeyr şöyle dedi: Bize Ebu Halde hadisi rivayet ederken 'Cuma' lafzını zikretmedi. Bişr b. Sabir şöyle dedi: Ebu Halde bize hadisi rivayet etti ve şöyle dedi: Emir (Yönetici) bize cuma namazını kıldırdıktan sonra Enes'e 'Rasulullah (sav) öğle namazını nasıl kılardı' diye sordu.
Bize İbrahim b. Münzir, ona Velid, ona Ebu Amr, ona İshak b. Abdullah b. Ebu Talha, ona da Enes b. Malik (ra) şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) zamanında bir sene kıtlık oldu. Böyle bir zamanda Rasulullah (sav) cuma günü minberde hutbe irad ederken bir bedevi ayağa kalktı ve 'Ya Rasulallah! Hayvanlar helak oldu. Çoluk çocuk perişan. Bizim için Allah'a dua etsen!' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) ellerini kaldırdı ve (dua etti). Bu esnada gökyüzünde tek bir bulut parçası bile yoktu. Bana can veren Allah'a yemin ederim ki ellerini indirmemişti ki gökyüzünü dağlar gibi bulutlar sardı ve Rasulullah (sav) daha minberden inmeden yağmurun, onun sakalından aşağı doğru döküldüğünü gördüm. O gün, ertesi gün, ondan sonraki gün ve diğer cumaya kadar takip eden günlerde yağmur yağmaya devam etti. (Diğer cuma gelince) o bedevi veya başka biri ayağa kalktı ve 'Ya Rasulallah! Binalar çöktü. Hayvanlar boğuldu. Bizim için Allah'a dua etsen!' dedi. Rasulullah (sav) ellerini kaldırdı ve "Allah'ım! Çevremizdeki yerlere yağdır; bizim üzerimize yağdırma!" diye dua etti. Bu esnada Rasulullah (sav) eliyle bulutlardan her nereye işaret etse orası açılıyordu. Öyle ki Medine seması, etrafı bulutlarla kapalı ortası açık bir alan haline geldi ve bu yağmurlar sebebiyle vadide yani (Medine vadilerinden biri olan) Kanat Vadisi'nde bir ay boyunca su aktı. Nitekim etraftaki herhangi bir yerden gelen herkes, bol yağmur yağdığından bahsetti.
Bize Kuteybe, ona Süfyân b. Uyeyne, ona Amr b. Dînâr, ona Atâ, ona Safvân b. Ya'lâ b. Ümeyye, ona babası (Ya'lâ b. Ümeyye) şöyle rivayet etmiştir: Ben Hz. Peygamber'i (sav), minberde, "Onlar cehennem bekçisine: “Ey Mâlik! Ne olur, Rabbine yalvar da canımızı alsın, işimizi bitirsin!” diye feryat edecekler. O da: “Hayır, siz burada devamlı kalacaksınız!” diye karşılık verecek." (Zuhruf, 77) ayetini okurken işittim. Bu konuda Ebu Hureyre, Câbir ve Semüre'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa der ki: Ya'lâ b. Ümeyye hadisi, hasen-sahih-garib bir hadis olup İbn Uyeyne'nin hadisidir. İlim ehlinden bir topluluk, imamın hutbede herhangi bir Kur'an ayetini okuyabileceği (görüşünü) tercih etmişlerdir. Şâfiî, “imam hutbe verdiğinde hutbesinde Kur'ân'dan bir ayet okumazsa hutbeyi tekrarlar” demiştir.
Bize Mahmud b. Halid, ona Velid b. Müslim, ona Ebu Amr el-Evzâî, ona İshak b. Abdullah'ın söylediğine göre Enes b. Malik (ra) şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) zamanında bir sene kıtlık oldu. Böyle bir zamanda Rasulullah (sav) cuma günü minberde hutbe irad ederken bir bedevi ayağa kalktı ve 'Ya Rasulallah! Hayvanlar helak oldu. Çoluk çocuk perişan. Bizim için Allah'a dua etsen!' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) ellerini kaldırdı ve (dua etti). Bu esnada gökyüzünde tek bir bulut parçası bile yoktu. Bana can veren Allah'a yemin ederim ki ellerini indirmemişti ki gökyüzünü dağlar gibi bulutlar sardı ve Rasulullah (sav) daha minberden inmeden yağmurun, onun sakalından aşağı doğru döküldüğünü gördüm. O gün, ertesi gün, ondan sonraki gün ve diğer cumaya kadar takip eden günlerde yağmur yağmaya devam etti. (Diğer cuma gelince) o bedevi veya başka biri ayağa kalktı ve 'Ya Rasulallah! binalar çöktü. Hayvanlar boğuldu. Bizim için Allah'a dua etsen!' dedi. Rasulullah (sav) ellerini kaldırdı ve "Allah'ım! Çevremizdeki yerlere yağdır; bizim üzerimize yağdırma!" diye dua etti. Bu esnada Rasulullah (sav) eliyle bulutlardan her nereye işaret etse orası açılıyordu. Öyle ki Medine seması, etrafı bulutlarla kapalı ortası açık bir alan haline geldi ve vadide sular aktı. Nitekim etraftaki herhangi bir yerden gelen herkes, bol yağmur yağdığından bahsetti.