Giriş

Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Ebu Amir el-Akdî, ona Züheyr -b. Muhammed-, ona Abdullah b. Muhammed b. Akîl, ona da Muâz b. Rifâa, babasının şöyle dediğini rivayet etti: Ebubekir es-Sıddık, minber üzerinde ayağa kalktı, ağladı ve şöyle dedi: 'Rasulullah (sav), hicretin ilk yılı bu minber üzerinde ayağa kalkıp ağladı ve şöyle buyurdu: "Allah’tan affedilmeyi ve afiyet içerisinde olmayı isteyiniz. Çünkü hiç kimseye imandan sonra afiyetten daha hayırlı bir şey verilmedi." (Tirmizî) şöyle dedi: Ebubekir'den (ra) rivayet edilen bu hadis bu isnadıyla gariptir [ferd-i nisbidir].


    Öneri Formu
21229 T003558 Tirmizi, Daavât, 105

Bize Abdülvaris b. Abdussamed, ona babası [Abdussamed b. Abdulvâris], ona da Muhammed b. Salim, Sabit [b. Eslem] el-Bünanî'nin (kendisine) şöyle dediğini rivayet etti: 'Ey Muhammed [b. Salim]! Bir yerin ağrıdığında elini ağrının olduğu yere bırak ve şöyle dua et: 'Bismillâh! Bu ağrım sebebiyle çektiğim ızdırabın şerrinden Allah’ın güç ve kudretine sığınırım. Sonra elini (ordan) kaldır. Sonra aynı şeyi tek sayılı [üç-beş defa] olarak tekrar et. Çünkü Enes b. Malik, "Rasulullah'ın (sav) bu şekilde buyurduğunu" bize rivayet etti.' (Tirmizî): Bu isnadla bu hadis hasen-garibtir. Muhammed b. Sâlim, Basralı bir hadis alimidir.


    Öneri Formu
21288 T003588 Tirmizi, Daavât, 125

Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu’be, ona Amr b. Mürra, ona Abdullah b. Seleme’nin naklettiğine göre Ali [ra] şöyle demiştir: Ben rahatsızlandım, Rasulullah (sav) bana uğradı. O esnada 'Allah’ım ecelim geldi ise canımı alarak beni rahatlat. Eğer ecelim sonra gelecek ise beni (bu hastalıktan kurtar ve) ayağa kaldır. Eğer bu benim bir imtihanım ise bana sabır ver.” diye dua ediyordum. Bunun üzerine Rasulullah (sav) “Nasıl dua ettin?” dedi. (Ravi) Dedi ki: Ali [ra] söylediklerini Rasulullah’a (sav) tekrarladı. Bunun üzerine Rasulullah (sav) ayağı ile onu dürttü ve “Allah’ım, ona afiyet ver -yahut da şifa ver-” diye dua etti.” Burada şüphe eden Şu’be’dir. Ali [ra] dedi ki: 'Bir daha o hastalığa hiç tutulmadım.' Ebu İsa şöyle dedi: Bu hadis hasen-sahihtir.


    Öneri Formu
21241 T003564 Tirmizi, Daavât, 111

Bize Muhammed b. Sabbâh, ona Süfyan b. Uyeyne, ona Zührî, ona da İbn Ebu Hizâme), ona da Ebu Huzâme şöyle rivayet etti: Rasulullah'a (sav) şöyle soruldu: "Yâ Rasulallah, kullandığımız ilaçlar, okuduğumuz rukyeler, korunmak için yaptığımız bir takım şeyler Allah'ın kaderinden bir şeyi savabilir mi, ne dersiniz'' diye sordu. Peygamber (sav), ''onlar da Allah'ın kaderindendir'' buyurdu.


    Öneri Formu
32101 İM003437 İbn Mâce, Tıb, 1

Bize Ebubekir b. Ebu Şeybe, ona Süfyan [b. Uyeyne], ona Abdurabbih [b. Said], ona Amra [bt. Abdurrahman], ona da Aişe şöyle rivayet etmiştir: Nebi (sav) [şehadet] parmağına biraz tükürüğünü bulaştırarak hastaya şöyle derdi: "Allah'ın ismiyle, şu birimizin tükürüğü ile karışmış beldemizin toprağıdır. Rabbimizin izniyle, bununla hasta­mıza şifa olması niyetiyle."


    Öneri Formu
32669 İM003521 İbn Mâce, Tıb, 36

Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Üsame (T) Bize İshak b. İbrahim, ona İsa b. Yunus, onlara Hişam şu isnadla [babası, ona da Aişe (r.anha)] lafız olarak benzerini [Rasulullah (sav) (şifa amacıyla hastaya) şu rukyeyi okurmuş : "Ey insanların Rabbi! Rahatsızlığı gider. Şifa senin elindedir. Onu senden başka çözecek (giderecek) yoktur."] rivayet etti.


    Öneri Formu
282370 M005713-2 Müslim, Tıb, 15.

Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ile Ebu Küreyb -lafız Ebu Küreyb'e aittir- o ikisine İbn Nümeyr, ona Hişam, ona babası, o da Aişe'nin (r.anha) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) (şifa amacıyla hastaya) şu rukyeyi okurmuş : "Ey insanların Rabbi! Rahatsızlığı gider. Şifa senin elindedir. Onu senden başka çözecek (giderecek) yoktur."


    Öneri Formu
282371 M005712-2 Müslim, Selam, 49

Bize Ebubekir b. Ebu Şeybe, Züheyr b. Harb ve İbn Ebu Ömer - hadisin lafzı İbn Ömer'e aittir-, ona Süfyan (b. Uyeyne), ona Abdurabbih b. Said, ona Amra (bt. Abdurrahman), ona da Aişe’nin (r.anha) rivayet ettiğine göre; Rasulullah (sav) birisi herhangi bir yerinden rahatsızlığını ifade ettiğinde yahut o şahısta yara veya yaralanma bulunduğunda (Peygamber sav) parmağı ile şöyle yapar­dı: Süfyan b. Uyeyne, şehâdet parmağını yere değdirip kaldırdı. "Allah'ın adıyla! Şu birimizin tükürüğü ile karışmış beldemizin toprağıdır. Rabbimizin izniyle, bununla hasta­mız şifalanır." İbn Ebu Şeybe, 'يُشْفَى /şifalanır'; Züheyr ise, ' لِيُشْفَى سَقِيمُنَا /hastamızın şifa olması için' şeklinde rivayet ettiler.


    Öneri Formu
282372 M005719-2 Müslim, Selam, 54

Bize Ebubekir b. Ebu Şeybe, Züheyr b. Harb ve İbn Ebu Ömer - hadisin lafzı İbn Ömer'e aittir-, ona Süfyan (b. Uyeyne), ona Abdurabbih b. Said, ona Amra (bt. Abdurrahman), ona da Aişe’nin (r.anha) rivayet ettiğine göre; Rasulullah (sav) birisi herhangi bir yerinden rahatsızlığını ifade ettiğinde yahut o şahısta yara veya yaralanma bulunduğunda (Peygamber sav) parmağı ile şöyle yapar­dı: Süfyan b. Uyeyne, şehâdet parmağını yere değdirip kaldırdı. "Allah'ın adıyla! Şu birimizin tükürüğü ile karışmış beldemizin toprağıdır. Rabbimizin izniyle, bununla hasta­mız şifalanır." İbn Ebu Şeybe, 'يُشْفَى /şifalanır'; Züheyr ise, ' لِيُشْفَى سَقِيمُنَا /hastamızın şifa olması için' şeklinde rivayet ettiler.


    Öneri Formu
282373 M005719-3 Müslim, Selam, 54

Bize Kuteybe b. Said, ona Hatim b. İsmail, ona Ca'd b. Abdurrahman, ona da Saib b. Yezid şöyle rivayet etti: Teyzem beni Peygamber'e (sav) götürdü ve 'Ey Allah’ın Rasulü! kız kardeşimin oğlunun ağrısı var (rahatsız)' dedi. "Bunun üzerine O (sav) başımı sıvazladı ve benim için bereket dua buyurdu. Sonra Rasulullah (sav) abdest aldı; ben de abdest aldığı sudan geriye kalanı içtim ve O'nun (sav) ardına durdum ve iki küreği arasındaki Peygamberlik mührüne baktım, keklik yumurtası büyüklüğündeydi." Ebu İsa dedi ki; Zirr: (Keklik) yumurtası demektir. Ebu İsa dedi ki; Bu konuda Selman, Kurre b. İyas el-Müzeni, Câbir b. Semure, Ebu Rimse, Büreyde el-Eslemi, Abdullah b. Sercis Amr b. Ahtab ve Ebu Saîd’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu isnadıyla hadis, hasen-sahih-garibtir.


    Öneri Formu
21758 T003643 Tirmizi, Menâkıb, 11