Giriş

Bize Ubeydullah b. Musa, ona Süfyan (es-Sevrî), ona Alkame b. Mersed, ona (Süleyman) b. Büreyde ona da babası (Büreyde b. Husayb ) şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) her namaz için abdest alırdı. Mekke'nin fethedildiği gün namazları tek bir abdestle kıldı ve mestleri üzerine mesh etti. Hz. Ömer, Rasulullah'a (sav) 'Seni daha önce yapmadığın bir şeyi yaparken gördüm' deyince Rasulullah (sav) 'Ey Ömer! Bunu bilerek yaptım (özellikle böyle yaptım)' buyurdu." Ebu Muhammed (Dârimî) der ki: Rasulullah'ın (sav) bu uygulaması Allah tealanın "Namaza kalktığınızda yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi ve kollarınızı yıkayın, başınıza meshedin ve topuklara kadar da ayaklarınızı yıkayın." (Maide 5/6) ayetindeki emrin abdestli olanlara değil abdesti olmayanlara yönelik olduğunu göstermektedir. Yine Rasulullah'ın (sav) "Abdest yalnızca abdesti bozan bir şeyden dolayı gerekli olur" sözü de bu kapsamdadır. Allah en iyi bilendir.


    Öneri Formu
38770 DM000685 Darimi, Taharet, 3

Bize Zekeriyya b. Adiyy, ona Ubeydullah b. Amr, Abdullah b. Muhammed b. Akîl'den, ona da Rubeyyi bt. Muavviz b. Afra şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bizim evimize gelirdi. Ben de bizim bir müd ve bir müddün üçte biri veya dörtte biri (yaklaşık bir litre) hacme sahip su kabımızı alır, O'na su dökerdim. Hz. Peygamber (sav) de üçer üçer (yıkayarak) abdest alırdı."


    Öneri Formu
38801 DM000717 Darimi, Taharet, 23

Bize Ubeydullah b. Saîd, ona Ebu Amir el-Akadî, ona Kesîr b. Zeyd, ona Rubeyh b. Abdurrahman b. Ebu Saîd el-Hudrî, ona babası (Abdurrahman b. Ebu Saîd), ona da dedesi (Ebu Saîd el-Hudrî) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah'ın ismini zikretmeyen (besmele çekmeyen) kimsenin abdesti yoktur."


    Öneri Formu
38802 DM000718 Darimi, Taharet, 24

Bize Ahmed b. Hâlid, ona Muhammed b. İshâk, ona (Muhammed b. Şihab) ez-Zührî, ona Âizullah b. Abdullah, ona da Ebu Hüreyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Ebu Hüreyre Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken işitmiştir: "İstinşâk yapan (burnuna su çeken) kimse, burnunu sümkürerek temizlesin. Taşla taharet alan kimse de taşların sayısını tekli yapsın."


    Öneri Formu
38814 DM000730 Darimi, Taharet, 31

Bize Ebu Nuaym, ona Yunus, Ebu İshak (es-Sebiî), ona da Abdu Hayr şöyle rivayet etmiştir: Hz. Ali'yi abdest alırken gördüm. O, ayakkabılarının üzerine kapsama mesh yaptı, sonra da şöyle dedi: "Şayet sizin benim, yaptığımı gördüğünüz gibi, Rasulullah'ın (sav) yaptığını görmüş olmasaydım, ayakların altının meshe dilmesinin, üstlerinin mesh edilmesinden daha uygun olacağını düşünürdüm." Ebu Muhammed der ki: Bu hadis, "...başınızı meshedin ve ayaklarınızı da topuklara kadar (yıkayın)" ayetiyle neshedilmiştir.


    Öneri Formu
38826 DM000742 Darimi, Taharet, 42

Bize Ahmed b. Halid el-Vehbî, ona Muhammed b. İshak, ona Abdullah b. Ebu Bekir, ona Urve (b. Zübeyr), ona Mervân b. Hakem, ona da Busre bt. Safvân'ın rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Cinsel organına dokunan kimse abdest alsın." Ebu Muhammed (ed-Dârimi) der ki: Cinsel organa dokunma ile ilgili en sağlam rivayet budur. Dokunanın abdest alması gerektiği görüşü de daha doğrudur.


    Öneri Formu
38836 DM000752 Darimi, Taharet, 49

Bize Hasan b. Ahmed el-Harrânî, ona Muhammed b. Seleme, ona Muhammed b. İshak, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Culâh (b. Abdullah), ona Abdullah b. Saîd el-Mahzûmî, ona Muğira b. Ebu Burde, ona babası (Ebu Bürde b. Ebu Musa), ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle rivayet etti: "Müdlic oğullarından bir grup adam Rasulullah'a (sav) geldi ve 'Ya Rasulullah! Bizler (geçimini denizcilikle sağlayan veya balık tutmak için denize açılan) şu denizin ahalisiyiz. Sal üzerinde avcılık yaparız. Bu sebeple bir-iki gün, üç-dört gün denize açılırız. Yanımıza da dudaklarımız için (yani içmek için) biraz tatlı su alırız. Bu (tatlı su) ile abdest alırsak, canlarımızın (tehlikeye düşmesinden) korkuyoruz. Şayet canlarımızı tercih eder ve deniz (suyundan) abdest alırsak, bundan dolayı da gönüllerimizde (huzursuzluk) hissediyor ve onun temiz olmamasından korkuyoruz' dediler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Deniz suyundan abdest alınız. Çünkü onun suyu temiz, ölüsü de helaldir' buyurdu."


    Öneri Formu
38898 DM000755 Darimi, Taharet, 52

Bize Ahmed b. Hâlid, ona Muhammed b. İshâk, ona da Nâfi, (Abdullah) b. Ömer'in şöyle dediğini rivayet etti: "Cünüb ya da hayızlı olmadıkça kadının abdest suyunun artığını (kullanmakta) hiçbir mahzur yoktur."


    Öneri Formu
39782 DM001095 Darimi, Taharet, 106

Bize Hakem b. Mübârek, ona Mâlik (b. Enes), ona İshâk b. Abdullah b. Ebu Talha, ona Humeyde bt. Ubeyd b. Rifâa, ona da Ebu Katâde'nin oğlu ile evli olan Kebşe bt. Ka'b b. Mâlik şöyle rivayet etti: Ebu Katâde, Kebşe'nin yanına girdi, o da ona abdest suyu döktü. O sırada bir kedi su içmeye geldi. Bunun üzerine Ebu Katâde su kabını kedinin içebilmesi için eğdi, kedi de içti. Kebşe (sözüne devamla) der ki: Ebu Katâde benim baktığımı gördü ve “yeğenim, hayret mi ediyorsun?” dedi. Ben de “evet” dedim. Bunun üzerine Ebu Katâde “Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur” dedi: "Şüphesiz o (kedi) pis değildir. O ancak sizin etrafınızda dolaşan erkek ve dişi varlıklardandır."


    Öneri Formu
38906 DM000763 Darimi, Taharet, 57

Bize Süleyman b. Harb, ona Hammâd b. Zeyd, ona da Kesîr b. Şinzîr şöyle rivayet etmiştir: Hasan el-Basrî'ye “hayızlı bir kadının içmiş olduğu suyun kalan kısmıyla ile abdest alınır mı?” diye soruldu, o da bunun üzerine güldü ve 'evet (alınır)' dedi.


    Öneri Formu
39799 DM001112 Darimi, Taharet, 107