Giriş

Bize İsmail b. Tevbe, ona Ziyâd b. Abdullah, ona da Fazl b. Mübeşşir şöyle demiştir: "Cabir b. Abdullah'ın namazları tek bir abdestle kıldığını gördüm ve 'Niçin böyle yapıyorsun?' diye sordum. O da 'Rasulullah'ı (sav) böyle yaparken gördüm. Ben de Rasulullah'ın (sav) yaptığı gibi yapıyorum.' dedi."


    Öneri Formu
9877 İM000511 İbn Mâce, Tahâret, 72

Bize Yahya b. Saîd, ona Mes'ûd b. Ali, ona İkrime, ona da Sa'd şöyle dedi: "Abdest aldığın zaman, abdestini bozmadığın müddetçe onunla (dilediğin kadar) namaz kıl!" Hz. Ali (ra) ise şöyle dedi: "Namaza kalktığınız zaman yüzünüzü ve ellerinizi yıkayın!"


    Öneri Formu
96117 MŞ000303 Musannef-i İbn Ebi Şeybe, Taharat, 30

Bize Ebû Muaviye, ona el-A'meş, ona Ebû Salih, ona da Ebû Hureyre (ra) Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivâyet etti: "Her kim güzelce abdest alır sonra da Cuma namazına gider, (ön tarafa) yaklaşır, susar ve (hutbeyi) dinlerse, o günle gelecek cuma arasında ve bu (bir haftaya) üç gün daha ilave edilerek işlediği (küçük) günahları bağışlanır. Camide çakıl taşlarını elleyen de lağiv (gereksiz şeylerle uğraşmış) yapmış olur."


    Öneri Formu
104508 MŞ005065 Musannef-i İbn Ebi Şeybe, Salavat, 324

Bize Ebû Davud, ona Şu'be, ona el-A'meş şöyle rivâyet etti: Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu Ebû Hureyre'nin (ra) rivâyet ettiğini Zekvân'dan işittim: "İnsan güzelce abdestini alır sonra da başka hiçbir amacı olmadan namaza giderse, attığı her adımdan dolayı Allah onu bir derece yükseltir yahut onun bir hatasını siler."


    Öneri Formu
136512 TM002536 Tayâlisî, Müsned, II, 725

Bize Ebû'l-Abbas Muhammed b. Yakub, ona Muhammed b. İshak es-Sağânî, ona Ravh b. Ubâde, ona Şu'be rivâyet etti. Bize Ebû Bekir b. İshak, ona Muhammed b. Gâlib, ona Ebû'l-Velîd ile Ebû Amr Muhammed b. Kesîr rivâyet ettiler ve onlar da bize Şu'be rivâyet etti dediler. Yine bize Ahmed b. Cafer el-Katîî, ona Abdullah b. Ahmed b. Hanbel, ona babası, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona el-A'meş, ona Salim b. Ebî'l-Ca'd, ona da Sevbân (ra) Rasûlullah'ın şöyle buyurduğunu rivâyet etti: "Dosdoğru olunuz! Ancak bunu tam olarak yapamazsınız. Fakat bilin ki dininizin en hayırlı (ameli) namazdır. Devamlı abdestli olmaya ancak mü'min olan gayret gösterir."


    Öneri Formu
188729 NM000452 Hakim, el-Müstedrek, I, 190 (1/130)

Bize Ebû'l-Abbas Muhammed b. Yakub, ona Üseyd b. Asım, ona el-Hüseyin b. Hafs, ona da Süfyan rivâyet etti. Yine bize el-Hüseyin b. el-HJasan b. Eyyub, ona Ebû Yahya b. Ebî Meserre, ona Hallâd b. Yahya, ona Ebû'l-Fadl b. İbrahim, ona Cafer b. Muhammed b. el-Hüseyin, ona Yahya b. Yahya, ona Vekî', ona Süfyan, ona Mansur, ona Salim b. Ebî'l-Ca'd, ona da Sevbân (ra), Rasûlullah'ın (sav) şpöyle buyurduğunu rivâyet etti: "Dosdoğru olunuz! Ancak bunu tam olarak başaramazsınız. Fakat bilin ki amellerinizin en hayırlısı namazdır. Devamlı abdestli olmaya da nacak (kâmil) mü'min gayret gösterir." Bu rivâyet, Buharî ve Müslim'in şartlarına göre sahih bir hadistir, ancak onlar bunu tahric etmediler. Bunun ve bunun gibi hadislerin gizli bir kusuru (illet) olduğunu da bilmiyorum. Ancak Ebû Hilâl el-Eş'arî bu rivâyet konusunda vehme düşmüştür, Ebû Muâviye üzerinde vehmetmiştir.


    Öneri Formu
188731 NM000454 Hakim, el-Müstedrek, I, 191 (1/130)

Bize Ebû Bekiğr b. İshak el-Fakîh, ona Bağdat'ta el-Hüseyin b. Yesâr el-Hannât, ona Ebû Bilâl el-Eş'arî, ona Muhammed b. Hâzim, ona el-A'meş, ona Ebû Süfyan, ona Cabir (ra), Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivâyet etti: "Dosdoğru olunuz! Ancak yine de bunu tam olarak yapamazsınız. Bilin ki amellerinizin en hayırlısı namazdır. Sürekli abdestli olmaya ancak mü'min olan gayret eder."


    Öneri Formu
188732 NM000455 Hakim, el-Müstedrek, I, 192 (1/131)

Bana, Abdurrahman b. Bişr ile Abdullah b. Hâşim el-Abdî, onlara Bihz, ona Şu'be, ona en-Nu'mân b. Salim, ona Amr b. Evs, ona Anbese ona da Ümmü Habîbe (ra) Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivâyet etti: «Müslüman bir kul, uzuvlarına suyu tam olarak ulaştırıp abdest alır sonra da Allah için her gün namaz kılarsa...» râvî böyle diyerek önceki hadîsin benzerini rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
281107 M001697-2 Müslim, Salât'ül Müsâfirîn ve Kasruhâ, 103

Bize Ebû Zekeriye b. Ebî İshak, ona Ebû'l-Hasan Ahmed b. Muhammed b. Abdûs et-Tarâifî, ona Osman b. Saîd, ona İbn Bükeyr, ona Malik, ona el-Alâ b. Abdurrahman, ona babası, ona da Ebû Hureyre (ra), Rasûlullah'ın (sav) mezarlığa gidip şöyle söylediğini haber verdi: "Ey mü'minler kavminin yurdu, selam size! İnşallah biz de sizlere kavuşacağız. Kardeşlerimi görmeyi çok arzu ederdim." "- Ey Allah'ın rasûlü, biz senin kardeşlerin değil miyiz?" dediler. Buyurdu ki: "- Aksine siz benim ashabımsınız. Benim kardeşlerim ise, henüz dünyaya gelmediler, daha sonra gelecekler. Ben onları havuz başında hasretle bekleyeceğim." "- Ey Allah'ın rasûlü, ümmetinden senden sonra dünyaya gelecek olan insanları nasıl tanıyacaksın?" diye sorduklarında da şöyle karşılık verdi: "- Ne dersiniz? Bir adam, siyah ve duru bir sürüye karışan kendi sakar ve sekili atını tanımaz mı?" "- Tanır, ey Allah'ın rasûlü" dediler. Bunun üzerine Rasûlullah (sav) şunları söyledi: "- İşte kıyamet günü onlar da abdest azalarının parlaklığı ile sakar ve sekili atlar gibi gelecekler. Ben onları havuz başında hasretle bekleyeceğim. Başka bir sürüye karışan yabancı bir devenin sürüden kovulduğu gibi, insanlar benim havuzumdan kovulmazlar. Ben onlara, 'Hey, buraya gelin! Hey, buraya gelin!' diye sesleneceğim. Bana, 'Onlar senden sonra kendilerini değiştirdiler' denilecek. Bunun üzerine ben de, 'Öyleyse defolsunlar! Defolsunlar!' Defolsunlar!' diyeceğim." Bunu Şafiî de Malik'ten rivâyet etti. Ayrıca Müslim de Sahîh'in Maan'ın hadîsi olarak Malik'ten rivâyet etti. Nuaym el-Mücemmir'in Ebû Hureyre'den (ra) rivâyeti sabit olan ve "Abdestte kollarını yıkarken pazılareına kadar, ayaklarını yıkarken de baldırına kadar suyu ulaştırdığı" söylenen hadiste bize şöyle rivâyet edildi: Ebû Hureyre (ra), ben Rasûlullah'ın (sav) şöyle söylediğini işittim, dedi: "Kıyamet günü benim ümmetim, abdest azalarının parlaklığı sayesinde sakar ve sekili atlar gibi gelecekler. Dolayısıyla abdest azalarının parlaklığını büyütmeye gücü yeten, bunu yapsın!"


    Öneri Formu
197222 BMS000096 Beyhaki ,Ma’rifetu’s- Sunen Ve’l- Âsâr, I, 181

Bize Ebû Saîd ile Abdurrahman b. Muhammed es-Serrâc, onlara Ebû'l-Abbas, ona er-Rabî', ona eş-Şâfiî, ona Saîd b. Salim, ona Süfyan, ona Abdullah b. Muhammed b. Akîl, ona İbnu'l-Hanefiyye, ona da Hz. Ali'nin (ra) haber verdiğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurdu: "Namazın anahtarı abdesttir, başlangıcı tekbir, sonu da selamdır." Ebû Saîd'in rivâyetinde eş-Şâfiî şöyle dedi: "Namaza ancak tekbir ile başlanır ve ancak selam ile bitirilir. Her kim başlangıç tekbirinden selama kadar namazı bozacak bir şey yaparsa, namazı fasit olur. Bu hüküm, bu konuda Rasûlullah'dan (sav) bize rivâyet edilen hadise uygun düşmektedir."


    Öneri Formu
198149 BMS001021 Beyhaki ,Ma’rifetu’s- Sunen Ve’l- Âsâr, II, 107