51 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bizeِ Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona Ebu Nadr Mevla Ömer b. Ubeydullah, ona Ebu Mürre Mevla Ümmü Hani bt. Ebu Tâlib, ona da Ümmü Hani bt. Ebu Tâlib (r. anha) şöyle demiştir: Ben Mekke'nin fethedildiği yıl Rasulullah'ın (sav) yanına gittim ve O'nu yıkanırken buldum. Kızı Fâtıma da O'nu perde ile örtüyordu. Selam verdim. Hz. Peygamber (sav) "Bu kim?" diye sordu. Ben “Ebu Tâlib'in kızı Ümmü Hâni'yim” dedim. Rasulullah (sav) "hoşgeldin Ümmü Hâni" buyurdu. Yıkanmayı bitirince elbiseyi çapraz bir şekilde bağlamış olduğu halde tek bir elbise içinde sekiz rekat namaz kıldı. Namaz'dan sonra ben kendisine “ey Allah'ın Rasulü, kardeşim Ali, benim âmân verip güvence altına aldığım filancayı, Hubeyre'nin oğlu Falanca'yı öldüreceğini söylüyor” dedim. Rasulullah "ey Ümmü Hâni, senin âmân verdiğin kimseye biz de aman verdik" buyurdu. Bu olay kuşluk vaktinde idi.
Açıklama: Senin eman vermiş olman bizim eman vermemiz gibidir. bkz. Kastallani,İrşâdu's-Sâri, V, 237.
Bize Muhammed b. Yusuf, ona Süfyan, ona el-A'meş, ona Salim b. Ebu Ca'd, ona Küreyb ona da İbn Abbas'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber'in (sav) eşi Meymune (r. anha) şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) (önce) namaz abdesti gibi bir abdest aldı ancak ayaklarını yıkamadı. Avret mahallini ve oraya isabet eden yıkanacak şeyleri de yıkadı. Sonra (tepeden tırnağa) üzerine su döktü. Sonra ayaklarını (yıkandığı yerden) çıkarıp yıkadı. O'nun (sav) cünüplük nedeniyle yıkanması işte bu şekildedir."
Bize Ali b. Hucr ve Ahmed b. Muhammed b. Musa Merdeveyh, onlara Abdullah b. Mübarek, ona Ma'mer, ona Eş'as b. Abdullah, ona da Hasan (b. Yesar el-Basrî), Abdullah b. Muğaffel'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav), bir kişinin yıkandığı yere idrarını yapmasını yasakladı ve: 'Vesveselerin çoğu bu davranıştan kaynaklanır.' buyurdu" [(Tirmizî şöyle demiştir:) Bu konuda Rasulullah'ın (sav) bir sahâbîsinden daha rivayet vardır. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Bu, garîb bir hadistir. Bu hadisi merfu olarak sadece 'Eş’as el-A'mâ (Kör Eş'as) denilen Eş'as b. Abdullah’ın rivayeti ile biliyoruz. Âlimlerden bir grup banyo yapılan yere idrar yapmayı hoş görmemişler; vesveselerin çoğunun da bu davranıştan kaynaklandığını söylemişlerdir. Bir kısım âlim ise buna izin vermiştir; İbn Sirîn bunlardan biridir. Kendisine, vesveselerin çoğunun bu davranıştan kaynaklandığı söylenince, 'Rabbim Allah’tır, O’nun ortağı yoktur' karşılığını vermiştir. İbnü'l-Mübarek: Banyoda su akıp gidiyorsa idrar yapılabilir.' demiştir. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: İbnü'l-Mübarek'in bu görüşünü bize Ahmed b. Abde el-Âmülî, ona Hibban, ona da Abdullah b. Mübârek rivayet etmiştir.]
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Abdussamed, ona Şu'be, ona Ebu Bekir b. Hafs, ona da Ebu Seleme şöyle söylemiştir: Ben ve Aişe'nin (r.anha) erkek kardeşi birlikte Aişe'nin yanına girdik. Aişe'nin erkek kardeşi ona Nebi'nin (sav) gusül abdestini nasıl aldığını sordu. Hz. Aişe yaklaşık bir sâ' su alan bir kap istedi. Onunla yıkandı ve suyu başından aşağı döktü. (Ancak) bizimle kendisi arasında bir perde vardı. Ebu Abdullah (Buhârî) şöyle söylemiştir: Yezid b. Harun, Behz ve el-Cüddî'nin Şu'be'den naklettiklerine göre hadisteki ifade 'bir sâ' miktarı su alan' şeklindedir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Yezid b. Harun arasında inkita vardır.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Abdussamed, ona Şu'be, ona Ebu Bekir b. Hafs, ona da Ebu Seleme şöyle söylemiştir: Ben ve Aişe'nin (r.anha) erkek kardeşi birlikte Aişe'nin yanına girdik. Aişe'nin erkek kardeşi ona Nebi'nin (sav) gusül abdestini nasıl aldığını sordu. Hz. Aişe yaklaşık bir sâ' su alan bir kap istedi. Onunla yıkandı ve suyu başından aşağı döktü. (Ancak) bizimle kendisi arasında bir perde vardı. Ebu Abdullah (Buhârî) şöyle söylemiştir: Yezid b. Harun, Behz ve el-Cüddî'nin Şu'be'den naklettiklerine göre hadisteki ifade 'bir sâ' miktarı su alan' şeklindedir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Behz b. Esed arasında inkita vardır.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Abdussamed, ona Şu'be, ona Ebu Bekir b. Hafs, ona da Ebu Seleme şöyle söylemiştir: Ben ve Aişe'nin (r.anha) erkek kardeşi birlikte Aişe'nin yanına girdik. Aişe'nin erkek kardeşi ona Nebi'nin (sav) gusül abdestini nasıl aldığını sordu. Hz. Aişe yaklaşık bir sâ' su alan bir kap istedi. Onunla yıkandı ve suyu başından aşağı döktü. (Ancak) bizimle kendisi arasında bir perde vardı. Ebu Abdullah (Buhârî) şöyle söylemiştir: Yezid b. Harun, Behz ve el-Cüddî'nin Şu'be'den naklettiklerine göre hadisteki ifade 'bir sâ' miktarı su alan' şeklindedir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdülmelik b. İbrahim arasında inkita vardır.
Bize Abdân, ona Abdullah, ona Süfyân, ona A'meş, ona Salim b. Ebu Ca'd , ona Küreyb, ona İbn Abbas, ona da Meymûne (r.anha) şöyle söylemiştir: Nebi (sav) cünüplükten dolayı gusül abdesti alırken ben kendisini perdeledim. Rasulullah (sav) önce ellerini yıkadı, sonra sağ eliyle sol eline su döküp avret mahallini ve oraya değen necaseti yıkadı. Sonra elini duvara veya toprağa sürttü. Sonra namaz abdesti gibi abdest aldı. Ancak ayaklarını yıkamadı. Sonra vücuduna tepeden tırnağa su döktü. Sonra kenara çekilip ayaklarını yıkadı. Bu hadisi A'meş'ten rivayet etmekte Ebu Avâne ile İbn Fudayl Süfyan'a mütâbaat etmiştir. Her ikisinin mütâbaatı perdeleme kelimesinde olmuştur.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Vazzah b. Abdullah arasında inkita vardır.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Abdussamed, ona Şu'be, ona Ebu Bekir b. Hafs, ona da Ebu Seleme şöyle söylemiştir: Ben ve Aişe'nin (r.anha) erkek kardeşi birlikte Aişe'nin yanına girdik. Aişe'nin erkek kardeşi ona Nebi'nin (sav) gusül abdestini nasıl aldığını sordu. Hz. Aişe yaklaşık bir sâ' su alan bir kap istedi. Onunla yıkandı ve suyu başından aşağı döktü. (Ancak) bizimle kendisi arasında bir perde vardı. Ebu Abdullah (Buhârî) şöyle söylemiştir: Yezid b. Harun, Behz ve el-Cüddî'nin Şu'be'den naklettiklerine göre hadisteki ifade 'bir sâ' miktarı su alan' şeklindedir.
Bize Abdân, ona Abdullah, ona Süfyân, ona A'meş, ona Salim b. Ebu Ca'd , ona Küreyb, ona İbn Abbas, ona da Meymûne (r.anha) şöyle söylemiştir: Nebi (sav) cünüplükten dolayı gusül abdesti alırken ben kendisini perdeledim. Rasulullah (sav) önce ellerini yıkadı, sonra sağ eliyle sol eline su döküp avret mahallini ve oraya değen necaseti yıkadı. Sonra elini duvara veya toprağa sürttü. Sonra namaz abdesti gibi abdest aldı. Ancak ayaklarını yıkamadı. Sonra vücuduna tepeden tırnağa su döktü. Sonra kenara çekilip ayaklarını yıkadı. Bu hadisi A'meş'ten rivayet etmekte Ebu Avâne ile İbn Fudayl Süfyan'a mütâbaat etmiştir. Her ikisinin mütâbaatı perdeleme kelimesinde olmuştur.
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Ömer b. Ubeydullah'ın azatlısı Ebu Nadr, ona Ümmü Hâni bt. Ebu Tâlib'in azatlısı Ebu Murre, ona da Ümmü Hâni bt. Ebu Tâlib (ra) o şöyle söylemiştir: Ben fetih yılı Rasulullah'ın (sav) yanına gittim ve onu yıkanırken buldum. Fâtıma da onu perdeliyordu. Peygamber (sav), "Bu kimdir?" diye sordu. Ben de “Ümmü Hâni'yim” dedim.