Giriş

Bize Ebû Âmir, ona Fuleyh b. Süleyman, ona Nuaym b. Abdullah el-Mücemmir'in anlattığına göre; kendisi, mescidin üstünde bulunan Ebû Hureyre'nin (ra) çıkmıştı. O sırada Ebû Hureyre abdest alıyordu, kollarını kaldırıp bana doğru döndü ve dedi ki: Ben Rasûlullah'ın (sav) şöyle dediğini işittim: "Kıyamet günü benim ümmetim, abdest izlerinin parlaklığı ile sakar ve sekili atlar gibi olacaklar. Dolayısıyla abdest uzuvlarının parlaklığını büyütmeye gücü yeten, bunu yapsın!" Râvî Nuaym dedi ki: Buradaki "Abdest uzuvlarının parlaklığını büyütmeye gücü yeten, bunu yapsın!" cümlesi Rasûlullah'ın (sav) sözü müdür, yoksa Ebû Hureyre'ye mi aittir bilemiyorum."


Açıklama: Hadis sahihtir. فُلَيْحُ بْنُ سُلَيْمَانَ Füleyh b. Süleym hakkında söylenen kelam mevcuttur. Diğer raviler sikadır.

    Öneri Formu
45145 HM008394 İbn Hanbel, II, 334

Bize Abdürrezzâk, ona Ma'mer, ona Câfer b. Burkân, ona da Abdullah b. Mesûd şöyle demiştir: "Her gelecek şey yakındır. Şunu iyi bilin ki, uzak olan şey (gelmeyecek olan) gelmez. Allah, kimsenin acele etmesiyle acele etmez. İnsanların işi için de hafif davranmaz. Allah bir şey murad eder, insanlar başka şeyler diler, ama insanların hoşuna gitmese de Allah’ın dilediği olur. Allah’ın uzak kıldığını kimse yakınlaştıramaz, Allah’ın yakın kıldığını da kimse uzaklaştıramaz. Allah’ın izni olmadan hiçbir şey gerçekleşmez. Sözlerin en doğrusu Allah’ın Kitabı, en güzel yol, Muhammed Rasulullah’ın yoludur. İşlerin en kötüsü, sonradan ortaya çıkarılanlardır. Her sonradan çıkarılan şey bidattir. Her bidat sapıklıktır." Ma‘mer der ki: Câfer dışındaki bir râvî, İbn Mesûd’dan şunu da rivayet etti: "Kalbe yerleşen şeylerin en hayırlısı yakîn (kesin iman), Zenginliğin en hayırlısı ise gönül zenginliği, İlmin en hayırlısı fayda veren, Hidayetin en hayırlısı ise kendisine uyulandır. Az ama kâfi olan, çok olup da oyalayandan hayırlıdır. Sizden her biri nihayetinde dört arşınlık bir yere konacaktır. İnsanları usandırmayın ve bıktırmayın. Zira her nefsin bir dinçlik ve atılganlık vakti, bir de usanma ve yüz çevirme vakti vardır. Dikkat edin! En kötü rivayet, yalan rivayettir. Dikkat edin! Yalan, günaha götürür, günah da ateşe götürür. Doğruluğa sarılın! Çünkü doğruluk, iyiliğe; iyilik de cennete götürür. Dikkat edin, Bu iki özellik zamanla alışkanlığa dönüşür ve kişi doğru söyledikçe Allah katında sıddîk olarak, yalan söyledikçe de kâzib olarak yazılır. Şunu iyi bilin ki yalan, ister ciddi ister şaka olsun, hiçbir şekilde helâl değildir. Hatta biriniz çocuğuna bir şey vaat edip de onu yerine getirmezse bu bile yalandır." "Ehli kitaptan hiçbir şey sormayın! Çünkü onlar üzerine zaman geçti, kalpleri katılaştı ve dinlerinde bidatlar ortaya çıkardılar. Ama ille de onlara soru soracaksanız, söyledikleri şey Kitabınıza uygunsa alın, muhalifse ondan uzak durun ve o konuda sükut edin. Evlerin en küçüğü, içinde Allah’ın Kitabı’ndan hiçbir şey bulunmayan evdir. Bu tür bir ev, içinde oturanı olmayan harabe gibidir. Şunu iyi bilin ki, şeytan, içinde Bakara Suresi okunan evden çıkar."


    Öneri Formu
88479 MA020198 Musannef-i Abdurrezzak, XI, 159

Bize Muhammed b. Mansur (el-Huzaî), ona Süfyan (es-Sevrî), ona Ömer b. Said (b. Mesruk b. Hamza), ona Eşas b. Ebu Şa'sa (el-Muharibî), ona da babası (Ebu Şa'sa Süleym b. Esved el-Muharibî) şöyle rivayet etmiştir: "Bir keresinde Ebu Hureyre'yi görmüştüm. Bu arada bir adam ezan okunduktan sonra mescide uğradı fakat içeri girip namaz kılmaksızın geçip gitti. Bunun üzerine Ebu Hureyre, (Bu adam ezan okunduktan sonra mescide geldiği halde namaz kılmadan gittiği için) Ebu'l-Kasım'ın (sav) uygulamasına aykırı hareket etmiş oldu, dedi."


    Öneri Formu
22537 N000684 Nesai, Ezan, 40

Bize Muhammed b. Sabbah, ona Süfyan b. Uyeyne, ona Muhammed b. Amr b. Alkame, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Ateşte pişen bir şeyden (onu yemenizden) dolayı abdest alın." İbn Abbas (bu sözü duyduğunda): 'Kaynamış sudan (böyle bir suyla abdest almamdan) dolayı da mı abdest alacağım?' deyince, Ebu Hureyre: 'Ey kardeşimin oğlu, Rasulullah'ın (sav) bir sözünü işittiğin zaman ona karşı (kafana göre) örnekler getirme' karşılığını verdi.


    Öneri Formu
9839 İM000485 İbn Mâce, Tahâret, 65

Bize Said b. Ebu Meryem, ona Muhammed b. Ebu Cafer, ona Zeyd b. Eslem, ona da babası (Eslem el-Adevî) şöyle rivayet etmiştir: "Ömer b. Hattab (ra), rüküne (Hacer-i Esved’e) hitaben 'Vallahi çok iyi biliyorum ki sen bir taşsın. Ne zarar verebilirsin, ne de fayda. Eğer Nebi’yi (sav), seni istilâm ederken (selamlarken) görmemiş olsaydım, ben de seni istilâm etmezdim' dedi ve Hacer-i Esved’i istilâm etti. Ardından 'Şimdi bizim (istilâmdan sonra) bu remele (hızlı yürüyüşe) ne ihtiyacımız var ki? Bizler böyle yaparak müşriklere güç gösterisinde bulunmuştuk. Şu an Allah onları helâk etmiş bulunuyor' dedi, sonra 'Ancak bu Nebi’nin (sav) yapmış olduğu bir şeydir. Bu sebeple biz onu terk etmek istemiyoruz' diye ekledi."


    Öneri Formu
10596 B001605 Buhari, Hac, 57


    Öneri Formu
17088 B005479 Buhari, Zebaih ve's-Sayd, 5