1051 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Hâlid, ona Züheyr, ona Humeyd, ona da Enes'in rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Namazda saflarınızı düzgün tutunuz. Çünkü ben sizleri arkamdan da görürüm." Yine Enes: Bizim her birimiz kendi omuzunu arkadaşının omuzuna, ayağını da arkadaşının ayağına yapıştırırdı, dedi.
Açıklama: Namazda düzen ve disiplinin önemine dikkat çeken bu rivayet, hem namazda nasıl saf tutulacağı hem de Allah Resûlü’nün (sav) hasâisine dair bilgi ihtiva etmektedir.
Bize Ahmed b. Ebu Recâ, ona Muâviye b. Amr, ona Zâide b. Kudâme, ona Humeyd et-Tavîl, ona da Enes şöyle rivayet etmiştir: Bir defa namaz eda edilmişti. Rasulullah (sav) yüzünü bizden tarafa döndürdü ve: "Namazda saflarınızı düzeltiniz ve birbirinize sımsıkı yapışınız. Çünkü ben sizleri sırtımın arkasından da görürüm" buyurdu.
Bize Yahya b. Bükeyr, ona Yakub b. Abdurrahman, ona Ebu Hâzım, ona da Sehl b. Sa'd (ra) şöyle rivayet etmiştir: Bir kadın Hz. Peygamber'e (sav) bir bürde (hırka) getirmişti. -Sehl, yanındakilere dönerek "bürde nedir bilir misiniz" diye sordu. kendisine "evet yeni dokunmuş ve kenarları kesilmemiş kumaştır" cevabı verildi.- Kadın "Ey Allah'ın Rasûlü, bu hırkayı size giydirmek üzere kendim elimle dokudum" dedi. Hz. Peygamber (sav) ihtiyaç duyarak o hırkayı aldı, ardından onu gömlek olarak giyinip yanımıza geldi. Topluluktan bir kimse"Ey Allah'ın rasûlü, o hırkayı bana giydirseniz ya" dedi. Hz. Peygamber (sav) "olur" diyerek meclisin bitiminde odasına gitti, hırkayı çıkarıp o adama yolladı. Bunun üzerine mecliste bulunan topluluk "güzel bir iş yapmadın, Hz. Peygamber'in isteyen hiç bir kimseyi eli boş göndermediğini bildiğin halde O'ndan bu hırkayı istedin" diye adama serzenişte bulundular. Adam da "Vallahi ben o hırkayı, öleceğim günde benim kefenim olsun diye istedim" dedi. Sehl der ki: Gerçekten de o hırka o adamın kefeni oldu.
Bize Ahmed b. Salih, ona Abdullah b. Vehb, ona Amr, ona Ebu Nadr, ona Süleyman b. Yesar'ın naklettiğine göre Peygamber'in (sav) zevcesi Aişe (r.anha) şöyle demiştir: Ben, Rasulullah'ın (sav) abartılı ve küçük dili görünecek şekilde ağzını açarak kahkaha attığını hiç görmedim. O, sadece tebessüm ederdi. Bir bulut veya rüzgâr gördüğünde endişelenirdi ve endişesi yüzünden anlaşılırdı. Kendisine Ey Allah'ın elçisi! İnsanlar bulutu gördükleri zaman, yağmur yağacağını ümit ederek seviniyorlar, sen ise bir bulut görünce endişen yüzünden anlaşılıyor, niçin böyle oluyor? dedim. Bunun üzerine "Ey Aişe! Bunda bir azab bulunmadığına dair bana kim teminat verebilir ki? Geçmişte bir kavim şiddetli rüzgarla azaba maruz kalmıştır. Bir kavim de azabı (getiren bulutu uzaktan) görmüşler ve (Bakın bulut çıktı, yağmur yağacak!) (Ahkâf, 46/24) demişlerdi" buyurdu.
Bize Yahya b. Main, Hennâd b. Serî ve Osman b. Ebu Şeybe, onlara Abdüsselam b. Harb -hadisin lafzı Yahya'ya aittir-, ona Ebu Halid Yezid b. Abdurrahman Dâlânî, ona Katade, ona Ebu Âliye Rüfey' b. Mihrân, ona İbn Abbas şöyle demiştir: Rasulullah (sav) secde ediyor, nefes alışı duyulacak kadar uyuyor, sonra abdest almadan namaza devam ediyordu. Kendisine uyuduğun halde abdest almadan namaz kıldın, dediğimde. O (sav) şöyle buyurdu: "Abdest, sadece uzanarak uyuyan kişi için gereklidir." [Osman ve Hennâd (rivayetlerinde) "Çünkü insan, uzanarak uyuduğu zaman mafsalları gevşer" ibaresini ilave ettiler.] [Ebû Davud şöyle dedi: Abdest, uzanarak uyuyan kişi için gereklidir sözü münker bir hadisdir. Onu Katade'den, Yezid Dâlânî'den başkası rivayet etmemiştir. Hadisin baş tarafını İbn Abbas'tan bir topluluk rivayet etmiş ancak bu durumla alakalı hiçbir şey zikretmemişlerdir. İbn Abbas, Rasulullah (sav) korunmuştur, dedi. Hz. Aişe de Rasulullah'ın, benim gözlerim uyur, kalbim uyumaz dediğini nakletmiştir.] [Şube şöyle demiştir: Katade, Ebu Âliye'den dört hadis işitmiştir. Bunlar, Yunus b. Mettâ hadisi, İbn Ömer'den rivayet ettiği namazla ilgili hadis, kadılar üçtür hadisi, İbn Abbas'ın güvenilir kişiler bana bu hadisi nakletti. Onlardan biri ve en güvenilir olanı Hz. Ömer'dir diye başlayan hadisidir.] [Ebû Davud şöyle demiştir: Yezid Dâlânî'nin hadisini Ahmed b. Hanbel'e sordum. Yezid'in hadisini yadırgayarak beni azarladı ve Yezid Dâlânî'ye ne oluyor? Kendisini Katade'nin ashabı arasına mı sokuyor? diyerek onun hadisine önem vermemiştir.]
Bize Yahya b. Main, Hennâd b. Serî ve Osman b. Ebu Şeybe, onlara Abdüsselam b. Harb -hadisin lafzı Yahya'ya aittir-, ona Ebu Halid Yezid b. Abdurrahman Dâlânî, ona Katade, ona Ebu Âliye Rüfey' b. Mihrân, ona İbn Abbas şöyle demiştir: Rasulullah (sav) secde ediyor, nefes alışı duyulacak kadar uyuyor, sonra abdest almadan namaza devam ediyordu. Kendisine uyuduğun halde abdest almadan namaz kıldın, dediğimde. O (sav) şöyle buyurdu: "Abdest, sadece uzanarak uyuyan kişi için gereklidir." [Osman ve Hennâd (rivayetlerinde) "Çünkü insan, uzanarak uyuduğu zaman mafsalları gevşer" ibaresini ilave ettiler.] [Ebû Davud şöyle dedi: Abdest, uzanarak uyuyan kişi için gereklidir sözü münker bir hadisdir. Onu Katade'den, Yezid Dâlânî'den başkası rivayet etmemiştir. Hadisin baş tarafını İbn Abbas'tan bir topluluk rivayet etmiş ancak bu durumla alakalı hiçbir şey zikretmemişlerdir. İbn Abbas, Rasulullah (sav) korunmuştur, dedi. Hz. Aişe de Rasulullah'ın, benim gözlerim uyur, kalbim uyumaz dediğini nakletmiştir.] [Şube şöyle demiştir: Katade, Ebu Âliye'den dört hadis işitmiştir. Bunlar, Yunus b. Mettâ hadisi, İbn Ömer'den rivayet ettiği namazla ilgili hadis, kadılar üçtür hadisi, İbn Abbas'ın güvenilir kişiler bana bu hadisi nakletti. Onlardan biri ve en güvenilir olanı Hz. Ömer'dir diye başlayan hadisidir.] [Ebû Davud şöyle demiştir: Yezid Dâlânî'nin hadisini Ahmed b. Hanbel'e sordum. Yezid'in hadisini yadırgayarak beni azarladı ve Yezid Dâlânî'ye ne oluyor? Kendisini Katade'nin ashabı arasına mı sokuyor? diyerek onun hadisine önem vermemiştir.]