113 Kayıt Bulundu.
Bize Ali b. Abdullah, ona Yezid b. Harun, ona Muhammed b. Mutarrif, ona Zeyd b. Eslem, ona Ata b. Yesar, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Her kim namaz için mescide gidip gelirse, her gidip gelmesinde Allah ona cennetteki konağını hazırlar."
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Şebâbe, ona İbn Ebu Zi'b, ona el-Makburî, ona Saîd b. Yesâr, ona da Ebu Hüreyre Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Gurbetteki adam aile efradının yanına döndüğü zaman kendisinin dönüşüyle onlar nasıl seviniyorlarsa, Allah da mescidleri namaz ve zikir için vatan edinen (buralara devamlı giden) her müslüman adam (ın bu hali) için sevinir."
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe, ona da Âişe ve Abdullah b. Abbas şöyle demişlerdir: "Hz. Peygamber (sav) son hastalığında, ıstırabı arttığı zaman yanında bulunan çizgili kumaşı yüzüne örter, örtü onu bunalttığında da yüzünü açardı. İşte o hâlde iken, ehl-i kitabın yaptığı şeylerden ümmetini sakındırmak üzere “Allah'ın laneti Yahudilerin ve Hristiyanların üzerine olsun. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescitler edindiler” buyurdu."
Bize Ömer b. Hafs, ona babası (Ebu Ömer Hafs b. Gıyâs), ona el-A'meş, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hüreyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz ki münafıklara sabah ve yatsı namazından daha ağır gelen hiçbir namaz yoktur. İnsanlar bbu iki namazda bulunan fazileti bilselerdi, emekleyerek bile olsa mutlaka cemaate gelirlerdi. İçimden, müezzine emredeyim namaz için kamet getirsin sonra bir adama emredeyim o da insanlara namazda imamlık etsin sonra da ateşten meşaleler alarak cemaatle namaza gelmeyenlerin evlerini yakmayı düşündüm!."
Bize Mahmud b. Gaylân, ona Abdürrezzâk, ona Ma'mer, ona Zührî, ona Sâlim, ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) zamanında biz gençler mescitte uyurduk. Ebu İsa şöyle demiştir: İbn Ömer hadisi, hasen-sahih bir hadistir. Bir kısım ilim ehli, camide uyumaya ruhsat vermiştir. İbn Abbas ise ''Camileri gece kalınacak yahut gündüz uykusu uyunacak yerler haline getirmemek gerek'' demiştir. Bir kısım ilim ehli İbn Abbas'ın görüşünü esas almıştır.
Bize Amr b. Ali, ona Halid b. Haris, ona Şube, ona Said b. Müseyyeb, ona da Aişe'den (r.anha) rivayet edildiğine göre, Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Peygamberlerinin kabirlerini mescid haline getiren toplumlara Allah lanet eder."
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe, ona da Âişe ve Abdullah b. Abbas şöyle demişlerdir: "Hz. Peygamber (sav) son hastalığında, ıstırabı arttığı zaman yanında bulunan çizgili kumaşı yüzüne örter, örtü onu bunalttığında da yüzünü açardı. İşte o hâlde iken, ehl-i kitabın yaptığı şeylerden ümmetini sakındırmak üzere “Allah'ın laneti Yahudilerin ve Hristiyanların üzerine olsun. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescitler edindiler” buyurdu."
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe, ona da Âişe ve Abdullah b. Abbas şöyle demişlerdir: "Hz. Peygamber (sav) son hastalığında, ıstırabı arttığı zaman yanında bulunan çizgili kumaşı yüzüne örter, örtü onu bunalttığında da yüzünü açardı. İşte o hâlde iken, ehl-i kitabın yaptığı şeylerden ümmetini sakındırmak üzere “Allah'ın laneti Yahudilerin ve Hristiyanların üzerine olsun. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescitler edindiler” buyurdu."
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe, ona da Âişe ve Abdullah b. Abbas şöyle demişlerdir: "Hz. Peygamber (sav) son hastalığında, ıstırabı arttığı zaman yanında bulunan çizgili kumaşı yüzüne örter, örtü onu bunalttığında da yüzünü açardı. İşte o hâlde iken, ehl-i kitabın yaptığı şeylerden ümmetini sakındırmak üzere “Allah'ın laneti Yahudilerin ve Hristiyanların üzerine olsun. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescitler edindiler” buyurdu."