411 Kayıt Bulundu.
Bize Adem b. Ebu İyas, ona Şu'be, ona Humeyd et-Tavîl, Enes b. Mâlik'in şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Peygamber (sav) çarşıda iken birisi, 'Yâ Ebe’l-Kâsım!' diye seslendi. Nebi (sav) o kişiye dönüp baktı. O kişi ben şuna seslendim dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Benim ismimi verin, künyemi kullanmayın." buyurdu.
Bize Musa b. İsmail, ona Ebu Avâne (Vazzah b. Abdullah), ona Ebu Husayn (Osman b. Asım), ona Ebu Salih (Zekvan es-Semmâm), ona da Ebu Hureyre (Abdurrahman b. Sahr) Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir: "Benim ismimi isim olarak koyabilirsiniz; ancak künyemle künyelenmeyiniz. Beni rüyasında gören (gerçekten) beni görmüştür. Zira şeytan, benim suretime bürünemez. Benim adıma bilerek yalan söyleyen de ateşteki yerine hazırlansın."
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Abdullah b. Berrâd El-Eş'arî ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Üsâme, ona Büreyd, ona Ebu Bürde, ona Ebu Musa şöyle demiştir: "Bir oğlum dünyaya geldi. Onu Hz. Peygamber'e (sav) getirdim. O, oğluma İbrahim adını verdi ve bir hurmayı çiğneyerek çocuğun damağını bununla ovdu."
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Abdullah b. Berrâd El-Eş'arî ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Üsâme, ona Büreyd, ona Ebu Bürde, ona Ebu Musa şöyle demiştir: "Bir oğlum dünyaya geldi de onu Hz. Peygamber'e (sav) getirdim. O, oğluma İbrahim adını verdi ve bir hurmayı çiğneyerek çocuğun damağını bununla ovdu."
Bize Ebu Ali er-Runbârî, ona Muhammed b. Bekr, ona Ebu Davud, ona Ebu Şeybe'nin oğulları Osman ve Ebu Bekir, onlara Ebu Üsame, ona Fıtr, ona Munzir, ona Muhammed b. el-Hanefiyye, ona Ali (ra) şöyle demiştir: "Ey Allah'ın Rasulü (sav), senden sonra bir oğlum olursa, ona senin ismini verebilir miyim? Onun senin künyen ile künyelendirebilir miyim? dedim. Hz. Peygamber 'evet' dedi." [Ebu Bekir, 'Ali Peygamber'e (sav) dedi' ifadesini zikretmedi]
Bize Ebu Salih Hakem b. Musa, ona Şuayb -yâni İbn İshak-, ona Hişam b. Urve, ona Urve b. Zübeyr ile Fatıma bint. Münzir b. Zübeyr şöyle demişlerdir: Esma bint. Ebu Bekir, Abdullah b. Zübeyr'e hamile iken hicret etti. Kuba'ya geldiğinde Abdullah'ı orada doğurdu. Doğumdan sonra hurmayı ezip bebeğin damağına sürmesi için bebeği Rasulullah'a (sav) getirdi. "Rasulullah (sav) çocuğu ondan alarak kucağına aldı. Sonra kuru hurma getirmelerini istedi." Hz. Aişe, 'Biz hurma ararken bir müddet orada kaldık.' demiştir. Sonra "Rasulullah (sav) hurmayı çiğnedi ve onu çocuğun ağzına koydu." Bebeğin midesine ilk giren şey Rasulullah'ın (sav) tükürüğü oldu. Sonra Esma şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) çocuğu eliyle sıvazlayıp dua etti ve ona Abdullah ismini verdi." Daha sonra Abdullah yedi veya sekiz yaşında iken Rasulullah'a (sav) biat etmeye geldi. Bunu ondan babası Zübeyr talep etmişti. "Rasulullah (sav) onun kendine doğru geldiğini görünce tebessüm etti, Abdullah da ona biat etti."