حدثنا أحمد بن رشديد، فال: ثنا عمرو بن خلد الحراني، قال: ثنا ابن لهيعة، عن وهب بن عبدالله ،، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بن عَمْرٍو، قال: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: ليصل أحدكم وثوبه على أنفه، فإن ذلك خطم الشيطان.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
188073, MK13787
Hadis:
حدثنا أحمد بن رشديد، فال: ثنا عمرو بن خلد الحراني، قال: ثنا ابن لهيعة، عن وهب بن عبدالله ،، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بن عَمْرٍو، قال: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: ليصل أحدكم وثوبه على أنفه، فإن ذلك خطم الشيطان.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Namaz, namazı kabul olmayanlar
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
حدثنا عبد الله بن محمد قال حدثنا عمرو بن طلحة قال حدثنا أسباط عن سماك بن حرب عن عكرمة عن بن عباس قال جاءت فأرة فأخذت تجر الفتيلة فذهبت الجارية تزجرها فقال النبي صلى الله عليه وسلم : دعيها فجاءت بها فألقتها على الخمرة التي كان قاعدا عليها فاحترق منها مثل موضع درهم فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم إذا نمتم فأطفئوا سرجكم فان الشيطان يدل مثل هذه فتحرقكم
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166361, EM001222
Hadis:
حدثنا عبد الله بن محمد قال حدثنا عمرو بن طلحة قال حدثنا أسباط عن سماك بن حرب عن عكرمة عن بن عباس قال جاءت فأرة فأخذت تجر الفتيلة فذهبت الجارية تزجرها فقال النبي صلى الله عليه وسلم : دعيها فجاءت بها فألقتها على الخمرة التي كان قاعدا عليها فاحترق منها مثل موضع درهم فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم إذا نمتم فأطفئوا سرجكم فان الشيطان يدل مثل هذه فتحرقكم
Tercemesi:
— İbni Abbas (Radiyailahu anhüma) 'dan rivayet edildiğine göre, şöyle anlatmıştır:
— Bir fare gelip lâmba fitilini çekmeye başladı. Hizmetçi cariye de onu engellemeye koyuldu. Bunun üzerine Peygamber (Saüdkıhü Aleyhi ve Sellem): .
«Bırak onu!» buyurdu. Sonra o fare ateşli fitili getirip Hz. Peygamberin üzerinde oturmuş olduğu seccadenin üstüne bıraktı. Böylece seccadeden bir para yeri kadar yandı. Bu olay üzerine Peygamber,SallaUaJıü Aleyhi ve Sellem) göyle buyurdu:
«Uyuyacağınız zaman lâmbalarınızı söndürünüz; çünkü Şeytan "bunun gibi hareket eder de, sizi yakar.»[1178]
Bu Hadîs-i Şerîf'i aynı senedlerle Ebû Davud rivayet etmiştir. Kita-bu'l-Edeb, hadis ; 5247. Bundan önceki hadîse ve açıklamasına bakılsın.[1179]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1222, /927
Senetler:
()
Konular:
Kaplar, korunması
Kültürel hayat, kapların ağzını örtmek
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
حدثنا عارم قال حدثنا حماد بن سلمة قال حدثنا حبيب المعلم عن عطاء بن أبي رباح عن جابر عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : كفوا صبيانكم حتى تذهب فحمة أو فورة العشاء ساعة تهب الشياطين
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166376, EM001231
Hadis:
حدثنا عارم قال حدثنا حماد بن سلمة قال حدثنا حبيب المعلم عن عطاء بن أبي رباح عن جابر عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : كفوا صبيانكم حتى تذهب فحمة أو فورة العشاء ساعة تهب الشياطين
Tercemesi:
— Cabir'den, Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir :
«Gecenin karanlığı, yahut şiddeti geçinceye kadar çocuklarımızı (evden çıkmaktan) menediniz. Bu bir zamandır ki, (bu vakitte) şeytanlar dağılıp harekete geçer.»[1196]
Bildiğimiz ve bilemediğimiz bazı maddî ve manevî zararlar sebebiyle, bundan önceki Hadîs İ Şerifin mânâsına uygun olarak Özellikle çocukların gece karanlığında dışarı bırakılmamdan tavsiye buyurulmaktadır.[1197]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1231, /931
Senetler:
()
Konular:
Aile, aile içinde çocuklarla ilişkiler
Çocuk, hak ve sorumlulukları
Çocuk, korunması, gece dışarı bırakmamak
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Zihin İnşası, gece tasavvuru
حدثنا عبد الله بن صالح وعبد الله بن يوسف قالا حدثنا الليث قال حدثني يزيد بن الهاد عن عمر بن علي بن حسين عن النبي صلى الله عليه وسلم قال بن الهاد وحدثني شرحبيل عن جابر أنه سمع من رسول الله يقول : أقلوا الخروج بعد هدوء فإن لله خلقا يبثهم فإذا سمعتم نباح الكلاب أو نهاق الحمير فاستعيذوا بالله من الشيطان
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166383, EM001235
Hadis:
حدثنا عبد الله بن صالح وعبد الله بن يوسف قالا حدثنا الليث قال حدثني يزيد بن الهاد عن عمر بن علي بن حسين عن النبي صلى الله عليه وسلم قال بن الهاد وحدثني شرحبيل عن جابر أنه سمع من رسول الله يقول : أقلوا الخروج بعد هدوء فإن لله خلقا يبثهم فإذا سمعتم نباح الكلاب أو نهاق الحمير فاستعيذوا بالله من الشيطان
Tercemesi:
— Ömer ibni Ali ibni Hüseyin, Peygamber (SallaîUkhü Aleyhi ve Sellem)'den rivayet ettiği, gibi, Câbir de, Resûlüllah (Salkttâhü Aleyhi Selîtrn)'in şöyle buyurduğunu işitmiştir :
«Gece, lıashrdiktan (el'ayak çekildikten) sonra sokağa çıkışı azaltınız; çünkü Allah'ın etrafa yaydığı yaratıkları (zararlı mahlûkatı) vardır. Bir de köpeklerin havlamasını yahut eşeklerin anırmasını (geceleyin) işittiğiniz zaman Şeytan'dan AHah'a. sığınınız.»[1204]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1235, /933
Senetler:
()
Konular:
Hayvanlar, Eşek ile ilgili her şey
İstiaze, Horoz ötmesi, Eşek anırması duyulunca Allah'a sığınmak
Köpek, köpek bulunan eve melekler girmez
Kültürel Hayat, hadislerden kültürümüze
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Zihin İnşası, gece tasavvuru
حدثنا شهاب بن معمر قال حدثنا حماد بن سلمة عن محمد بن عمرو عن أبي سلمة عن أبي هريرة قال : رأى رسول الله صلى الله عليه وسلم رجلا يتبع حمامة قال شيطان يتبع شيطانة
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166536, EM001300
Hadis:
حدثنا شهاب بن معمر قال حدثنا حماد بن سلمة عن محمد بن عمرو عن أبي سلمة عن أبي هريرة قال : رأى رسول الله صلى الله عليه وسلم رجلا يتبع حمامة قال شيطان يتبع شيطانة
Tercemesi:
— Ebû Hüreyre'den rivayet edildiğine göre, demiştir ki : Resûlül-lah (Sallalîahü Aleyhi ve Sellem) bir adam gördü, bir güvercini kovalıyor. Şöyle buyurdu: «geytan, şeytanı kovalıyor.»[1334]
Haclîs-İ Şerîf, güvercin emsali kuşlarla oynamanın, onları yakalayıp öldürmenin İyi bir iş olmadığını göstermektedir. Onun için bunu yapan insan ile İnsanı bu bos işe cazibesiyle sürükleyen hayvan birer şeytan olarak vasıflandırılarak, buna benzer hareketlerden sakınmamıza işaret buyurulu-yor. Kuş uçurtup damlar üzerinde kovalayarak, evlerin camlarını kırmaya ve insanları rahatsız etmeye sebep olmak hep hoş olmayan hareketlerdir.[1335]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1300, /973
Senetler:
()
Konular:
Hayvanlar, güvercin
Hayvanlar, hayvanlar hakkında övgü ve yergi
Hayvanlar, kuş beslemek, öldürmek
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
حدثنا محمد بن محبوب قال حدثنا عبد الواحد قال حدثنا عاصم الأحول عن شميط أو سميط عن أبي الأحوص قال قال عبد الله : النوم عند الذكر من الشيطان ان شئتم فجربوا إذا أخذ أحدكم مضجعه وأراد أن ينام فليذكر الله عز وجل
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166345, EM001208
Hadis:
حدثنا محمد بن محبوب قال حدثنا عبد الواحد قال حدثنا عاصم الأحول عن شميط أو سميط عن أبي الأحوص قال قال عبد الله : النوم عند الذكر من الشيطان ان شئتم فجربوا إذا أخذ أحدكم مضجعه وأراد أن ينام فليذكر الله عز وجل
Tercemesi:
— (329-s.) Abdullah şöyle demiştir:
— Zikir anında uyku Şeytandandır; dilerseniz deneyiniz. Sizden biriniz yatağına girip de uyumak istediği zaman Azız ve Celîî olan Allah'ı zikretsin.[1149]
Allah Tealâ Hazretlerinin azamet ve kudretini hatırlayarak onu zikretmek ve teşbihte bulunmak en büyük bir ibadettir. Böyle hayırlı bir işte bulunurken İnsana uyku gelmesi, ancak Şeytanın müdahalesi İle olur. Onun için ibâdetler nefsin yorgun ve neş'esiz bulunduğu anlarda yapılmamalı, şayet imkân varsa ibâdetlere istek duyulan zamanlar tercih edilmelidir. Farz ibâdetler gibi, muayyen zamanlarda yapılması gerekenler için kendi hudutları dahilinde en uygun anlar aranır ve edâ edilirler. Bunların başka zamanlara bırakılması caiz değildir.
İşte İnsan uymak maksadıyle yatağına girdiği zaman Allah'ı anar ve onu zikrederse, Şeytanın tasallutundan kurtulmuş olur. (Bu haber için başka bir kaynak bulunamamıştır.).[1150]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1208, /915
Senetler:
()
Konular:
Dua, uyumadan önce okunacak, dua, ayet vs.
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Zikir, mahlukatın Allah'ı zikretmesi
حدثنا أبو نعيم قال حدثنا سفيان عن عطاء عن أبيه عن عبد الله بن عمرو عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : خلتان لا يحصيهما رجل مسلم إلا دخل الجنة وهما يسير ومن يعمل بهما قليل قيل وما هما يا رسول الله قال يكبر أحدكم في دبر كل صلاة عشرا ويحمد عشرا ويسبح عشرا فذلك خمسون ومائة على اللسان وألف وخمسمائة في الميزان فرأيت النبي صلى الله عليه وسلم يعدهن بيده وإذا أوى إلى فراشه سبحه وحمده وكبره فتلك مائة على اللسان وألف في الميزان فأيكم يعمل في اليوم والليلة ألفين وخمسمائة سيئة قيل يا رسول الله كيف لا يحصيهما قال يأتي أحدكم الشيطان في صلاته فيذكره حاجة كذا وكذا فلا يذكره
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166354, EM001216
Hadis:
حدثنا أبو نعيم قال حدثنا سفيان عن عطاء عن أبيه عن عبد الله بن عمرو عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : خلتان لا يحصيهما رجل مسلم إلا دخل الجنة وهما يسير ومن يعمل بهما قليل قيل وما هما يا رسول الله قال يكبر أحدكم في دبر كل صلاة عشرا ويحمد عشرا ويسبح عشرا فذلك خمسون ومائة على اللسان وألف وخمسمائة في الميزان فرأيت النبي صلى الله عليه وسلم يعدهن بيده وإذا أوى إلى فراشه سبحه وحمده وكبره فتلك مائة على اللسان وألف في الميزان فأيكم يعمل في اليوم والليلة ألفين وخمسمائة سيئة قيل يا رسول الله كيف لا يحصيهما قال يأتي أحدكم الشيطان في صلاته فيذكره حاجة كذا وكذا فلا يذكره
Tercemesi:
— Abdullah ibni Amr'dan rivayet edildiğine göre, Peygamber şöyle buyurmuştur:
«îki hasletvardır ki, onlara devam eden her müslünıan a Şartı muhakkak Ccnnet'e girer. Bu iki şey kolaydır, fakat bunları işleyip yapan azdır.»»
Soruldu:
— Ya Resûlallah, bu iki şey nedir? Peygamber buyurdu :
«Sizden her biriniz her (beş vakit farz) namaz arkasında on defa tekbîr getirir (ihlâs ve anlayışla Allahu Ekber = Aİlah iher şeyden yücedir, söyler). On defa hamd eder (Elhamdü lillâh = Her çeşit Övgü bütünü ile Âllalh'a mahsustur, der). On defa da Teşbih eder (Sübhanellah — AllaSı bütün noksanlıklardan münezzehtir, der). Bu söyleyişler dilde yüz ellidir; tartıda ise (sevab itibariyle on misli olarak) bin foeşyüzdür.»
Râvi demiştir ki':
— Peygamber (Salla!iahü Aleyhi ve Seltem)'m eliyle bunları saydığını gördüm.
«{İkinci haslet) : (Sizden biriniz) yatağına girdiği jt&vnof) (otuz üç kere) ıtesbîh eder, (otuz üç kere) hamd eder ve (otuz dört kere) tekbîr getirir. Bunlar dilde yüz adettir. (Amel defterinde ve) tartıda ise bin adet ihüsenedir. Sizden îhanginiz bir gündüz ve bir gecede iki bin beşyüz günalı işler? (Bu kadar sevaba her gün kavuşan kimse, elbette cennet'e girer).
Soruldu:
— Ey Allah'ın Resulü, nasıl olur da insan bunlara devam etmez, (bu teşbihleri her gün getirmez) ? Peygamber buyurdu:
«Sizden birinize namazında Şeytan gelip on» şu ve bu işi hatırlatır da bunu ıona hatırlatmaz.»[1166]
Her gün kılınmakta olan 5 vakit farz namazların arkasında 33'er defa teşbih, hamd ve tekbîr getirilmesine ve ayrıca tekbirin 34 defa olmak şar-tiyle zikir sayısının 100 adet olmasına dair sahih Hadîs-i Şerifler vardır. Öteden beri de namazlarımızda bu şekilde ezkâra devam edilmektedir. Burada farklı olarak zikîr sayılan onar adede İndirilmiştir ki, bu miktar, zikrin yapılması gereken en az sayısıdır. Devamlı olarak bu-şeküde teşbihlere devam etmek de sünnettir. Bir namaz sonunda onar adetten üç zikir sayısı otuz eder. Bu sayı günde kılınan beş vakit namaz sayısı ile çarpılırsa, günde yüz eilİ adet sevab eder. Cenab-ı Hak her haseneye (sevaba) on kat mükâfat verdiğine göre, yüz elli sayısı onla çarpılınca bin beşyüz sevab olur. Âhirette insanların amelleri tartıldığı zaman bu miktar hesaba geçer.
Her gece yatarken bu zikirleri metinde gösterildiği gibi, yüz defa getiren kimsenin yüz sevabına karşılık on misli mükâfat kİ, bin sevab verilir. Böylece namazlardan bin beşyüz ve gece teşbihinden de bin olmak üzere her gün İki bin beşyüz hasene kazanılmış olur. işte biri namazların sonunda ve diğeri yatarken edilen bu iki hasletten ibaret teşbihlere devamlı bulunan kimsenin her gün iki bin beş yüz seyyİesi (günahı) bulunamayacağı cihetle Cennet'e girer. Çünkü iyilikleri kötülüklerinden fazladır. Tabiî ki, hak ve hukukla ilgili günahlarla büyük günahlar bu hükmün dışında kalır. Zaten gereği gibi, Alİah'dan korkarak 5 vakit namazını kılan ve her gün bunlara devam eden Allah'ın emirlerine aykırı büyük günahlar işleyemez, başkasının hak ve hukukuna tecavüz edemez, kimseye zulüm yapamaz. Yapan varsa, ibâdetlerini ihlâs ve takva üzere yerine getirmemiş, gösterişte bulunmuş ve sırf şekilden ibaret namaz kılmış demektir. Böyle ibâdetler de makbul olmaz.
Abdullah ibni Amr kimdir? :
Amr İbnİ'l-As'ın oğlu olan Abdullah,, Kureyş kabilesinden-dir ve künyesi Ebû Muhammed 'dir. Babası İle aralarında 12 yaş farkı vardır. Babasından önce islâm'ı kabul ettiği söylenir. Okuma yazma bilen âlim, fâzıl ve hafız kimse idi. Peygamber (Saüallahü Aleyhi ve Seilem) den hadîslerini yazmak için izin istemiş, Peygamber de ona İzin vermişti. Demişti ki :
— Ya Resûlallah! Rıza ve gazap halinde senden her İşittiğimi yazayım mı?
Peygamber de :
«Evet, yaz! Çünkü ben hakdan başka bir şey söylemem.»
Buyurmuştu. Ebû Hüreyre (Radiyaliahu anh) anlatır :
— Abdullah ibni Amr 'dan başka, benden daha ziyade Peygamber (Sallaliahü Aleyhi ve Sellemy\x\ Kadîsini ezberleyen olmamıştır. Zira o, hem kalbi İle ezberliyordu ve hem de yazıyordu. Ben ise, yalnız kalbimle ezberliyordum. Hadîsleri yazmak için Peygamberden izin istemiş, Peygamber (Sallallahü Aleyhi ye Sellefn) de ona izin vermişti.
Abdullah, devamlı oruç tutar ve gecelen ibâdet ederek uyumazdı. Bu ahlâkından dolayı babası onu Peygamber'e şikâyet etmiş ve bunun üzerine Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Seliem), Abdullah'a şöyle bu' yurmuştu :
«Gözlerinin sende (uyku) hakkı var, ailenin sende thakkı var, zevcetfîit sende hakkı var. Gece namaz için kalk ve uyu. Oruç tut ve iftar et. Her aydan üç gün oruç tut; bu şekilde oruç seneyi oruç tutmak gibidir.»
Hicretin 65. yılında 72 yaşında vefat etmiştir. Şam, Tâif ve Mısır'da vefat ettiği görüşleri vardır. (Radiyaiiahuanh)[1167]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1216, /921
Senetler:
()
Konular:
Cennet, Sevkeden İşler, Sözler, Davranışlar
Dua, Namazda ve ardından yapılan
Şeytan, ibadette vesvese vermesi
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Zikir, mahlukatın Allah'ı zikretmesi
حدثنا عبد الله بن صالح قال حدثني الليث قال حدثني خالد بن يزيد عن سعيد بن أبي هلال عن سعيد بن زياد عن جابر بن عبد الله عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : أقلوا الخروج بعد هدوء فإن لله دواب يبثهن فمن سمع نباح الكلب أو نهاق حمار فليستعذ بالله من الشيطان الرجيم فإنهم يرون ما لا ترون
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166380, EM001233
Hadis:
حدثنا عبد الله بن صالح قال حدثني الليث قال حدثني خالد بن يزيد عن سعيد بن أبي هلال عن سعيد بن زياد عن جابر بن عبد الله عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : أقلوا الخروج بعد هدوء فإن لله دواب يبثهن فمن سمع نباح الكلب أو نهاق حمار فليستعذ بالله من الشيطان الرجيم فإنهم يرون ما لا ترون
Tercemesi:
— Cabir. ibni Abdullah'dan rivayet edildiğine göre, Peygamber (Sallatiahü Aleyh1 ve Selle m) şöyle buyurmuştur:
«Gece sükûnetinden sonra, (evden dışarı) çıkmayı azaltınız. Çünlkü Allah'ın Mr takım yaratıkları vardır ki, onları (bu vakitte) öteye beriye yayar. Kim de köpek havlamasını yahut eşek anırmasını işitirse, koğulmuş bulunan Şeytan'dan Allah'a sığınsın. Zira bu hayvanlar sizin görmediğinizi görürler, hissederler.»[1200]
Gece lüzumsuz yere dışarı çıkmamak ve bilhassa çocukları dışarı bırakmamakla ilgili Hadîs-r Şerifler 1230, 1231 sayılarda geçmişti. Burada ziyade olarak köpek havlaması ile eşek anırmasına karşı takınılacak tavır beyan edilmektedir. Hayvanlarda bazı duygular vardır ki, insanlarda bu ince duygu mevcut değildir, Görme, koku alma, işitme ve hissetme gibi...' İnsanlardan önce bazı tehlikeleri sezebilirler ve bu tehlikelere karşı ses ve hareketleri İle mukabele ederler. Bu bakımdan bir nevi alarm mahiyetinde olan köpek havlaması ile eşek anırması halinde Şeytan şerrinden ve zararlı hallerden Allah'a sığınmak gerekir. Bir rivayette de Allah'a siğınma-lar, geceleyin olan havlama ve anırışlar içindir.[1201]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1233, /931
Senetler:
()
Konular:
Hayvanlar, Eşek ile ilgili her şey
İstiaze, Horoz ötmesi, Eşek anırması duyulunca Allah'a sığınmak
Köpek, köpek bulunan eve melekler girmez
Kültürel Hayat, hadislerden kültürümüze
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Zihin İnşası, gece tasavvuru
حدثنا عبد الله بن صالح قال حدثني الليث قال حدثني جعفر بن ربيعة عن عبد الرحمن بن هرمز عن أبي هريرة عن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال : إذا سمعتم صياح الديكة من الليل فإنها رأت ملكا فسلوا الله من فضله وإذا سمعتم نهاق الحمير من الليل فإنها رأت شيطانا فتعوذوا بالله من الشيطان
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166385, EM001236
Hadis:
حدثنا عبد الله بن صالح قال حدثني الليث قال حدثني جعفر بن ربيعة عن عبد الرحمن بن هرمز عن أبي هريرة عن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال : إذا سمعتم صياح الديكة من الليل فإنها رأت ملكا فسلوا الله من فضله وإذا سمعتم نهاق الحمير من الليل فإنها رأت شيطانا فتعوذوا بالله من الشيطان
Tercemesi:
— Ebû Hüreyre'den rivayet edildiğine göre, Resûlüllah (Salİallahü Aleyhi ve Setfem) şöyle buyurdu:
«Geceleyin horozların ötüşünü işittiğiniz zaman, Allah'ın ihsanından (dua ederek) isteyiniz; çünkü bunlar bir melek görmüşlerdir. Geceleyin eşeklerin anırışım işittiğiniz zaman da, Şeytan'm kötülüğünden Allah'a sığınınız; çünkü onlar bir Şeytan görmüşlerdir.»[1206]
Cenab-ı' Hak horozlarda bir özellik yaratmıştır. Gecenin muayyen saatinde ve gündüzün belirli vaktinde öterler. Bunu 6a gecelerin uzamasına ve kısalmasına göre ayarlarlar. Hele bazı horozların ölüşü hiç şaşmaz. Bu ötüşler manevî bir tesirin, bir Melek'in gözükmesiyle meydana geldiği için bu anda edilecek dualara melek de âmîn der ve böylece onun âmîn demeşine uygun düşecek dualar da makbul clur. Onun İçin horoz Ötüşü İşi-tüdİği zaman Allah Tealâ'nın geniş hazinelerinden ve bol rahmetinden istemeyi Peygamber'İmiz bize tavsiye buyurmaktadır. Eşekler de geceleyin zararlı varlıklar görmeleri sebebiyle anırdıklarından, onların kötülüğünden Allah'a sığınmak gerekir.
Ayrıca horozlarda şu vasıflar vardır kİ, bunlar insanlarda mevcuttur : Güzel ses, cömertlik; öyle ki, kendisi yemeyip etrafındaki tavuklara yedirecek kadar... Eşini kıskanmak, erken kalkıp davranmak ve idareci durumda olmak gibi.[1207]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1236, /933
Senetler:
()
Konular:
İstiaze, Horoz ötmesi, Eşek anırması duyulunca Allah'a sığınmak
Kültürel Hayat, hadislerden kültürümüze
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Zihin İnşası, gece tasavvuru
حدثنا أصبغ قال أخبرني بن وهب قال أخبرني عمرو أن بكيرا حدثه : أن أم علقمة أخبرته أن بنات أخي عائشة ختن فقيل لعائشة ألا ندعو لهن من يلهبهن قالت بلى فأرسلت إلى عدي فأتاهن فمرت عائشة في البيت فرأته يتغنى ويحرك رأسه طربا وكان ذا شعر كثير فقالت أف شيطان أخرجوه أخرجوه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166410, EM001247
Hadis:
حدثنا أصبغ قال أخبرني بن وهب قال أخبرني عمرو أن بكيرا حدثه : أن أم علقمة أخبرته أن بنات أخي عائشة ختن فقيل لعائشة ألا ندعو لهن من يلهبهن قالت بلى فأرسلت إلى عدي فأتاهن فمرت عائشة في البيت فرأته يتغنى ويحرك رأسه طربا وكان ذا شعر كثير فقالت أف شيطان أخرجوه أخرجوه
Tercemesi:
Ümmü Alkame haber vermiştir ki, Hz. Âişe'nin erkek kardeşinin kızları sünnet edildiler de, Hz. Âişe'ye şöyle söylendi :
— Bu çocukları eğlendirecek bir kimseyi çağırsak? Hz. Âişe :
— Evet, dedi de Adiyy'e haber gönderdi. Adiyy de çocuklara gitti. Sonra Âişe (Radiyalİahuanha) eve uğradı da, adamı şarkı söyleyip, neş'e-den başını sallıyor gördü. — Adam çok şiir biliyordu. — Bunun üzerine Âişe :
— Öf, bu bir Şeytan! Çıkarın onu, çıkarın onu, dedi.[1228]
Tİrmizî, ibni Mace ve Ebû Davud hazretlerinin Cihad bahsinde tahriç ettikleri Hadîs-İ Şerifin son kısmında şöyle buyurulmaktadır:
«Müslüman kişinin her eğlendiği gev bâtıldır; ajıcak şunlar bundan müstesnadır: Oltu ile atış yapması (silâh kullanma taliminde bulunması), atına (veya harp vasıtalarına) hareket ve çeviklik öğretmesi, hanımı ile eğlenip oynaşması. Çünkü bunlar, hak olan şeylerdendirler.»
Bu Hadîs-İ Şerifin açıklamasında deniliyor ki, dinî ve ilmî bir fayda kazandırmayan, üstelik insanı önemli görevlerinden alıkoyan ve boşuna zaman harcanmasına sebep olan eğlence ve oyunların hepsi bâtıldır. Bu oyunlar zararlarına göre de haram veya mekruh olurlar. Hz. Âişe 'nin de tutumu gösteriyor ki, çocukları eğlendirmek için eğlence tertip etmekte esasen sakınca yoksa da, bu eğlencenin yapılış şeklinde aşırılık ve münasebetsizlik görülmesi halinde bunda hayır yoktur. Nitekim gördüğü manzaraya hoşlanmadığından bu eğlenceye son vermiştir. (Tîrmizî : Kitabu'l-Cihad, Hadîs : 1637 ye; İbni Mace: Kitabuİ-Cihad, Hadîs: 2811 ve; Ebû Davud: Kitabu'l-Cihad, Hadîs : 2513)
Metindeki haber için başka bir kaynak .bulunamamıştır.[1229]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1247, /941
Senetler:
()
Konular:
EĞLENCE KÜLTÜRÜ
Eğlence, Şarkı, şarkıcılık, çalgı aletleri
Eğlence, şölen
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Sünnet etmek, çocukları, İslam'a girenleri vs.
Sünnet etmek, kızları