91 Kayıt Bulundu.
Bize Yahya b. Yahya, ona Hüşeym, ona Ebu Bişr, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas (r.anhuma) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) Medine'ye geldi ve Yahudilerin aşure günü oruç tuttuklarını gördü. Yahudilere bunun sebebi sorulunca şöyle cevap verdiler: 'Bu, Allah'ın Firavun'a karşı Musa'ya ve İsrail oğullarına zafer ihsan ettiği gündür. Bundan dolayı biz, tazim için o günü oruçlu geçiririz.' Nebî (sav) bunun üzerine 'Bizler, Musa'ya sizden daha lâyığız' dedi ve (ashabına) o günde oruç tutmalarını emretti."
Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyân, ona Eyyûb, ona Abdullah b. Said b. Cübeyr, ona babası (Said b. Cübeyr), ona da İbn Abbas (r.anhuma) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) Medine'ye geldi ve Yahudilerin aşure gününde oruç tuttuklarını gördü. Hz. Peygamber (sav) onlara 'Oruç tuttuğunuz bugün de nedir?' diye sordu. Onlar da cevaben 'Bu, Allah'ın Musa'yı ve kavmini kurtarıp Firavun'u ve kavmini boğduğu büyük bir gündür. Musa şükretmek için o günü oruçlu geçirdi. Biz de (bu sebeple) o gün oruç tutarız' dediler. Bunun üzerine Nebî (sav) 'Bizler, Musa'ya (uymaya) sizden daha hak sahibi ve daha layığızdır' dedi ve o günün oruçlu geçirilmesini emretti."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Amr en-Nakıd, onlara Haşim b. Kasım, ona Şeybân, ona Hilâl b. Ebu Humeyd, ona Urve b. Zübeyir, ona da Aişe şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) (vefatı ile neticelendiği için) ayağa kalkamadığı hastalığı esnasında “Allah Yahudilerle Hristiyanlara lanet etsin. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescit edindiler” dedi. Aişe der ki: Eğer bu durum olmasaydı, Hz. Peygamber'in kabri açıkta bırakılacaktı, ancak kabrinin mescit edinilmesinden korkuldu." [İbn Ebu Şeybe'nin rivayetinde; “eğer bu olmasa” ibaresi yer almakta olup “Aişe dedi…” ifadesini zikredilmemiştir.]
Açıklama: sened ile tercümeye bakılması lazım
Bana Harun b. Said el-Eylî ve Harmele b. Yahya, onlara İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ubeydullah b. Abdullah’ın rivayet ettiğine göre Âişe ve Abdullah b. Abbas şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) son hastalığında, ıstırabı arttığı zaman yanında bulunan çizgili kumaşı yüzüne örter, örtü onu bunalttığında da yüzünü açardı. İşte o hâlde iken, “Allah'ın laneti Yahudilerin ve Hristiyanların üzerine olsun. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescitler edindiler” buyurarak ümmetini onların yaptığını yapmamaları için uyarıyordu."
Bize Musa b. İsmail, ona Ebu Avane, ona Hilal, ona Urve, ona da Aişe (r.anha) şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) bir daha kalkmadığı hastalığına yakalandığı zaman “Allah, Yahudi ve Hristiyanlar'ı rahmetinden uzak kılsın! Bunlar Peygamberlerinin kabirlerini mescit edindiler” buyurdu." Aişe der ki: Böyle bir endişe olmayaydı, Rasulullah'ın kabri açıkta bırakılırdı. Ama Peygamber bundan endişe etti. Veya, O'nun kabrinin bir mescid edinilmesinden endişe edildi. Hilal der ki: Urve b. Zübeyr bana (Ebu Amra) lakabını verdi, halbuki benim hiç çocuğum olmadı. Bize Muhammed b. Mukatil, ona Abdullah, ona Ebu Bekir b. Ayyâş, ona da Süfyan et-Temmâr, Hz. Peygamber'in (sav) kabrini yerden biraz yükseltilmiş halde gördüğünü rivayet etmiştir. Bize Ferve, ona Ali, ona Hişam b. Urve, ona da babası (Urve b. Zübeyr) şöyle demiştir: Velid b. Abdilmelik zamanında Peygamber'in (sav) gömülü bulunduğu hücrenin bir duvarı yıkılınca, bunu tamir etmeye çalıştılar. Bu sırada dizine kadar baldırı ile beraber bir ayak göründü. Bu ayak, Peygamber'in (sav) ayağıdır zannederek, oradakiler korkup ağlamaya başladılar. Ve aralarında hücrenin asli durumunu bilen bir kimse de bulamamışlardı. Nihayet Urve b. Zübeyr, oradakilere hitaben “Allah'a yemin ederim ki, bu ayak Peygamber'in (sav) değil, Hz. Ömer'in (ra) ayağıdır” dedi.
Bize Sehl b. Hammâd, ona Şu'be, ona Ebu Bişr, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) Medine'ye hicret etti. Yahûdîler de aşûrâ günü oruç tutuyorlardı. Nebî (sav) onlara (bu orucu) sordu. Onlar da 'Bu, Musa'nın Firavun'a karşı üstün geldiği gündür' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav), müminlere 'Sizler Musa'ya (saygı göstermeye) daha lâyıksınız. Aşûrâ günü (siz de) oruç tutun' buyurdu."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Amr en-Nakıd, onlara Haşim b. Kasım, ona Şeybân, ona Hilâl b. Ebu Humeyd, ona Urve b. Zübeyir, ona da Aişe şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) (vefatı ile neticelendiği için) ayağa kalkamadığı hastalığı esnasında “Allah Yahudilerle Hristiyanlara lanet etsin. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescit edindiler” dedi. Aişe der ki: Eğer bu durum olmasaydı, Hz. Peygamber'in kabri açıkta bırakılacaktı, ancak kabrinin mescit edinilmesinden korkuldu." [İbn Ebu Şeybe'nin rivayetinde; “eğer bu olmasa” ibaresi yer almakta olup “Aişe dedi…” ifadesini zikredilmemiştir.]
Bana Harun b. Said el-Eylî ve Harmele b. Yahya, onlara İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ubeydullah b. Abdullah’ın rivayet ettiğine göre Âişe ve Abdullah b. Abbas şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) son hastalığında, ıstırabı arttığı zaman yanında bulunan çizgili kumaşı yüzüne örter, örtü onu bunalttığında da yüzünü açardı. İşte o hâlde iken, “Allah'ın laneti Yahudilerin ve Hristiyanların üzerine olsun. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescitler edindiler” buyurarak ümmetini onların yaptığını yapmamaları için uyarıyordu."
Bana Harun b. Said el-Eylî ve Harmele b. Yahya, onlara İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ubeydullah b. Abdullah’ın rivayet ettiğine göre Âişe ve Abdullah b. Abbas şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) son hastalığında, ıstırabı arttığı zaman yanında bulunan çizgili kumaşı yüzüne örter, örtü onu bunalttığında da yüzünü açardı. İşte o hâlde iken, “Allah'ın laneti Yahudilerin ve Hristiyanların üzerine olsun. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescitler edindiler” buyurarak ümmetini onların yaptığını yapmamaları için uyarıyordu."
Bana Harun b. Said el-Eylî ve Harmele b. Yahya, onlara İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ubeydullah b. Abdullah’ın rivayet ettiğine göre Âişe ve Abdullah b. Abbas şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) son hastalığında, ıstırabı arttığı zaman yanında bulunan çizgili kumaşı yüzüne örter, örtü onu bunalttığında da yüzünü açardı. İşte o hâlde iken, “Allah'ın laneti Yahudilerin ve Hristiyanların üzerine olsun. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescitler edindiler” buyurarak ümmetini onların yaptığını yapmamaları için uyarıyordu."