471 Kayıt Bulundu.
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir ve Ebu Muaviye, onlara el-A'meş, ona Mücahid, ona da İbn Ömer, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kadınlara geceleyin mescitlere (gitmeleri hususunda) izin verin." İbn Ömer'in oğlu vallahi, onlara izin vermeyiz. Onlar bunu fesat (ve aldatma vesilesi) edinirler. Vallahi, onlara izin vermeyiz dedi. İbn Ömer ise oğluna (üç kere) lanet edip öfkelendi ve şöyle dedi: Rasulullah (sav), "onlara izin verin" buyurdu diyorum, sen ise onlara izin vermeyiz diyorsun.
Bize İshak b. İbrahim, ona Cerir, ona Mansur, ona Mücahid, ona Tâvus, ona da İbn Abbas (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Ramazan'da sefere çıkıp Usfân mevkiine varıncaya kadar orucunu bozmadı. Burada su dolu bir kap isteyip gündüz vakti insanlar görsün diye onu içti ve orucunu bozdu. Ardından Mekke'ye girdi. İbn Abbas (r.anhuma) der ki: Rasulullah'ın (sav) (seferde) oruç tuttuğu da oldu, tutmadığı da. İsteyen oruç tutar, isteyen de tutmaz.
Bize Yahya b. Süleyman, ona İbn Vehb, ona Ömer b. Muhammed, ona da Hafs b. Âsım şöyle rivayet etmiştir: İbn Ömer (r.anhumâ) sefere çıktığı bir sırada şöyle dedi: Nebi (sav) ile birlikte yolculuk yaptım. Yolculuk sırasında onun namazın sünnetlerini kıldığını görmedim. Şanı Yüce Allah da: "And olsun ki, sizin için Rasulullah’da güzel bir örnek vardır" (Ahzab, 21) buyurmuştur.
Bize Ahmed b. Sinan, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Malik b. Enes, ona Ebu Bekr b. Ömer b. Abdurrahman b. Abdullah b. Ömer b. el-Hattab, ona da Said b. Yesar şöyle demiştir: İbn Ömer ile birlikte bir seferdeydim, biraz arkada kalıp vitri kıldım, bana “neden geciktin?” dedi. Ben de “vitir kıldım” dedim. Bana “peki, senin için Rasulullah (sav) uyulacak güzel örnek değil midir?” dedi. Ben “elbette öyledir” dedim. Bunun üzerine “Rasulullah (sav) devesi üzerinde vitir namazını kılardı” dedi.
Bize Yakub b. İbrahim, ona İbn Uleyye, ona Eyyub, ona da Nâfi şöyle rivâyet etmiştir: İbn Ömer’in (r.anhumâ) oğlu Abdullah b. Abdullah içeri girdi, o sırada (hac yolculuğu için hazırlanan) bineği de evin içinde idi. Abdullah (babasına) “bu yıl insanlar arasında bir savaş olacağından dolayı, ben senin Kâbe’ye varmana engel olacaklarından endişe ediyorum. Keşke kalıp gitmesen” dedi. Bunun üzerine Abdullah b. Ömer “Rasulullah (sav), umre yapmak üzere yola çıktı, Kureyş kâfirleri O'nun Kabe'ye varmasına engel oldular. Eğer Kabe'ye varmama engel olunursa ben de Rasulullah’ın yaptığı gibi yaparım” dedi, sonra da "And olsun Allah’ın Rasulü’nde sizin için uyulacak güzel bir örnek vardır" (Ahzab, 21) ayetini okudu ve “ben umre ile birlikte bir hac yapmayı kendime vacip kıldığıma (niyet ettiğime) sizi şahit tutuyorum” dedi. (Oğlu Abdullah) der ki: Sonra Mekke’ye geldi, her ikisi için bir tek tavaf yaptı.
Bize Kuteybe, ona el-Leys, ona da Nâfi şöyle rivayet etmiştir: İbn Ömer (r.anhumâ) Haccac’ın İbn Zübeyir’i kuşatma altına aldığı sene hac yapmak istedi. Ona “insanlar arasında bir savaş var, bu sebeple onların seni (hac etmekten) alıkoymalarından korkarız” denilince, O da "And olsun ki sizin için Allah’ın Rasulü’nde güzel bir örnek vardır" (Ahzab, 21) ayetini okuyp sonra da “o zaman ben de Rasulullah’ın (sav) yaptığı gibi yaparım. Ben kendim için umre yapmayı vacip kıldığıma sizi aynıdır. Sizi umrem ile birlikte bir haccı yapmayı da kendime vacip kıldığıma şahit tutarım” dedi ve Kudeyd’den satın aldığı bir hayvanı hedy (kurbanlık) olarak beraberinde götürdü. Bundan fazla da bir şey yapmadı ve Kurban Bayramı gününe kadar kurban kesmedi, ihram yasaklarına uyup ne traş oldu, ne de saçlarını kısalttı. Kurban Bayramı günü kurbanını kesti, saçlarını tıraş etti ve ilk yaptığı tavafın hem hac hem de umre tavafı yerine geçtiğine hükmetti. İbn Ömer (r.anhumâ) “İşte Rasulullah (sav) da böyle yapmıştı” dedi.
Bize Vekî, ona Süfyân, ona Abdullah b. Muhammed b. Akîl, ona Rubeyyi bt. Muavviz b. Afra şöyle nakletti: Resulullah (sav) bizim yanımıza gelmişti, kendisine su kabı getirdik ve abdest aldı, (her uzvunu) üçer kere yıkadı, başını arka tarafından başlayarak iki kere mesh etti ve parmaklarını kulaklarına soktu (meshetti).
Bize Hasan, ona İbn Lehîa, ona Muhammed b. Aclân, ona Abdullah b. Muhammed b. Akîl b. Ebî Tâlib, ona da Rubeyyi bint Muavviz b. Afra şöyle nakletti: Rasulullah'ı (sav) abdest alırken gördüm, başını, saç başlangıcı yerlere kadar ellerini öne ve arkaya götürerek mesh etti, zülüf/favori yerlerini, ayrıca kulaklarını dışı ve içiyle beraber mesh etti.
Bize Yunus, ona Leys, ona Muhammed b. Aclân, ona Abdullah b. Muhammed b. Akîl b. Ebî Tâlib, ona da Rubeyyi bint Muavviz b. Afra şöyle nakletti: O (Rubeyyi bint Muavviz b. Afra), Rasulullah (sav) abdest alırken yanındaydı; Rasulullah (sav) başını, ön tarafından itibaren saç biten yerlerden başlayarak tümünü mesh etti, şaçlarının şeklini bozmadı.