299 Kayıt Bulundu.
Bize Kurrân b. Temmâm, ona Muhammed b. Aclân, ona Saîd b. Ebu Saîd, ona da Ebu Hüreyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Sizden biriniz bir meclise girdiği zaman selam versin. Eğer oturmak isterse otursun ve kalktığında da yine selam versin. Çünkü ilk selam, son selamdan daha faziletli değildir."
Açıklama: İsnadı kavîdir.
Bize Yahya, ona İbn Aclân, ona Saîd, ona da Ebu Hüreyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: “Sizden herhangi biriniz bir meclise geldiği zaman selam versin. Eğer oturmak isterse otursun. Sonra kalkıp ayrılmak istediğinde, meclistekiler oturmaya devam etseler bile yine selam versin. İçeri girerken verilen) ilk selam, (ayrılırken verilen) son selamdan daha evla değildir."
Açıklama: İsnad kavîdir. Muhammed b. Aclân'ın on küsür hadisini Müslim şevâhid bölümünde rivâyet etmiştir. Sünen sahipleri de onun hadislerini rivâyet etmektedirler. Kendisi sadûk la be'se bihidir.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Abdullah b. Nümeyr ve Ebu Üsâme, onlara Ubeydullah b. Ömer, ona Hubeyb b. Abdurrahman, ona Hafs b. Âsım, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre; Rasulullah (sav) iki tür giyim şeklini yasaklamıştır. Bunlardan birincisi, sammâ şeklinde (tek kumaşla) sarınmak, diğeri ise [altında bir iç giysisi olmadan] üzerinde tek elbise varken avret yeri görünecek şekilde dizlerini dikip oturmak.
Açıklama: Hadiste yasaklanan birinci giyim şekli olan sammâ tarzında bürünmeye (iştimal-i sammâ), iki farklı anlam verilmiştir. Bunlarda biri, kişinin elini ve kolunu çıkacak bir aralık bırakmadan tek bir elbiseyle/kumaşla vücudunu sarmasıdır. Bu tarz bir giyinmenin yasaklanmasının sebebi ihtiyaç halinde kişinin elini ve kolunu kullanmada zorlanacak olmasıdır. Diğer anlamı ise, kişinin tek bir kumaşla sarındıktan sonra kumaşın bir tarafını kaldırıp omuzlarından birisinin üstüne atmasıdır. Daha ziyade fakihlerin tercih ettiği bu anlama göre kişi elbiseye bu şekilde büründüğü takdirde bedeninin bir tarafı hatta avret mahalli açıkta kalacaktır. Bu sebeple yasaklanmıştır.
Bize İbnü's-Serh ve Mahled b. Halid, o ikisine Süfyan, ona Muhammed b. Münkedir, ona Ebu Hureyre'den hadisi işiten bir kişi, ona da Ebu Hureyre, Hz Peygamber'den (sav) şöyle nakletmiştir: "Biriniz güneşte iken (Mahled gölgede iken demiştir) gölge çekilip bir kısmı güneşte bir kısmı da gölgede kalırsa, oradan hemen kalksın."
Açıklama: Senedde haberi Hz. Ebu Hureyre'den duyduğu belirtilen kişi bilinmediği için sened/rivayet munkatı'dır.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Abdullah b. Nümeyr ve Ebu Üsâme, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Hubeyb b. Abdurrahman, ona Hafs b. Âsım, ona da Ebu Hüreyre'nin rivayet ettiğine göre "Rasulullah (sav) iki tür giyim tarzını yasaklamıştır: Birincisi bütün vücudu el ve kolları bile örtecek şekilde sımsıkı giyinmek; ikincisi de tek örtüye bürünüp avret yeri görünecek şekilde kabaları üzerinde dizlerini dikerek oturmak."
Bize Amr b. Râfi', ona Cerir, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona babası, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Bir kişi yerinden kalkıp oraya (geri) döndüğünde, (daha önce oturduğu) yere oturmaya başkalarından daha fazla hak sahibidir."
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona Süheyl b. Ebu Sâlih şöyle rivayet etmiştir: Babamın (Ebu Sâlih es-Semmân) yanında oturuyordum. Yanında bir oğlan çocuğu vardı. Bir ara çocuk gidip geri geldi. Bunun üzerine babam Ebu Hüreyre vasıtasıyla Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "Bir kişi yerinden kalkıp (meclise) geri dönerse (daha önce) oturduğu yere oturmaya daha hak sahibidir."
Bize Hâşim ve Ebu Kamil, onlara Züheyr, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona babası (Ebu Salih es-Semmân) ona da Ebu Hüreyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Bir adam bulunduğu meclisten kalkar sonra oraya geri dönerse, (daha önce) oturduğu yere oturmaya daha hak sahibidir."