162 Kayıt Bulundu.
Bize Mahmud, ona Ebu Üsâme, ona Hişâm, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Esma bt. Ebu Bekir şöyle dedi: "Zübeyr benimle evlendiğinde yeryüzünde maldan, köleden hiçbir şeyi yoktu, dünyalık olarak sadece su çekici bir deve ile bir atı vardı. Atına yemini ben bulup verirdim ve ben sulardım. Dağarcığını ben diker, hamurunu ben yoğururdum. Yalnız ekmek yapmayı beceremezdim. Onu da Ensâr'dan komşularım olan kadınlar yapıverirlerdi. Bunlar (komşuluk hakkını gözeten) sadakatli, iyi kadınlardı. Ben, Rasûlullah'ın (sav) Zübeyr'e vermiş olduğu hurmalıktan başımın üstünde hurma çekirdeği taşırdım. Bu hurmalık, benim evimden bir fersahın üçte ikisi kadar uzaklıkta idi. Bir gün, başımda hurma çekirdeği yüklü olarak evime gelirken yolda Rasûlullah'a (sav) rastladım. Yanında Ensâr'dan birtakım kimseler de vardı. Rasûlullah (sav) beni çağırdı, beni terkisine almak için deveyi çöktürmek amacıyla 'Ih, ıh' dedi. Fakat ben erkeklerle beraber yolculuk etmekten utandım. Ayrıca Zübeyr'i ve onun kıskançlığını da hatırladım. Zübeyr insanların en kıskancı idi. Rasûlullah (sav) benim utandığımı anladı ve devesini sürüp gitti. Sonra Zübeyr'in yanına geldiğimde, ona; "— Bugün Rasûlullah (sav), başımda hurma çekirdeği taşırken bana rastladı. Yanında sahâbîlerinden bir cemâat de vardı. Beni bindirmek için devesini çökertmek istedi. Fakat ben utandım, aynı zamanda senin kıskançlığını da hatırladım" dedim. Bunun üzerine Zübeyr, "— Vallâhi senin hurma çekirdeği taşıman, bana Rasûlullah (sav) ile birlikte deveye binmenden daha ağır geldi" dedi. Esma dedi ki: "Ben, bu yükü, babam Ebû Bekir'in bana at seyisliği yapacak bir hizmetçiyi göndermesine kadar çektim. Babam (hizmetçi göndermekle) sanki beni cariyelikten âzâd etmişti."
Bize İsmail, ona Malik, ona Ebu'z-Zinad, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'den rivayet etmiştir: "Zandan sakının. Zira zan, sözün en yalanıdır. Birbirinizin kusurlarını araştırmayınız, birbirinizle çekişmeyiniz; birbirinize sırt dönmeyiniz; birbirinize haset etmeyiniz; birbirinize buğzetmeyiniz. Ey Allah'ın kulları! Kardeş olunuz."
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona İbn Şihab, ona da Enes b. Malik'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Birbirinize kin gütmeyiniz, birbirinize haset etmeyiniz, birbirinize sırt dönmeyiniz. Ey Allah'ın kulları! Kardeş olunuz. Bir müslümanın, müslüman kardeşine üç günden fazla küs durması helal değildir."
Bize Abdulcebbar b. Alâi el-Attar ve Said b. Abdurrahman, onlara Süfyan b. Uyeyne , ona Zuhri, ona da Enes, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Birbirinizle ilgiyi kesmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin, birbirinize kin beslemeyin, kıskançlık yapmayın, Allah’ın kulları! kardeş olunuz. Müslümanın, Müslüman kardeşine üç günden fazla dargın durması helal değildir." [ Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bu konuda Ebû Bekir es Sıddık, Zübeyr b. Avvam, İbn Mes’ûd ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir.]
Allah'ın kullarından dilediğine (peygamberlik) ihsan etmesini kıskandıkları için Allah'ın indirdiğini (Kur'an'ı) inkâr ederek kendilerini harcamaları ne kötü bir şeydir! Böylece onlar, gazap üstüne gazaba uğradılar. Ayrıca kâfirler için alçaltıcı bir azap vardır.