125 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bize Kuteybe, ona İbn Lehîa, ona Yezîd b. Ebu Habîb, ona Amr b. Velîd, ona da Abdullah b. Amr şöyle demiştir: "Ben Hz. Peygamber'e (sav) 'Ey Allah’ın Rasulü! Vahiy gelirken bir şey hissediyor musun?' diye sordum, Hz. Peygamber (sav) 'Evet, (önce) zincir sesine benzer sesler duyarım, sonra o esnada susarım. Bana her vahiy geldiğinde, mutlaka canımın çıkacağını hissederim' buyurdu."
Açıklama: Bu isnad, İbn Lehia'nın su-i hıfz olmasından dolayı zayıftır.
Bize Kuteybe b. Said, ona Cerir, ona Muğira, ona da İbrahim şöyle rivayet etti: Alkame “Ben, Kur'ân'ı iki senede okudum (öğrendim)” demiştir Hâris ise, “Kur'ân okumak kolay, onun vahiy (süreci) ise daha zordur” dedi.
Bize Muhammed b. Râfi', ona Abdürrezzak, ona Mamer, ona ez-Zührî, ona Urve, ona da Aişe (r.anha) "Rasulullah'a gelen vahyin başlangıcı..." diyerek hadisi Yunus'un rivayet ettiği gibi nakletmiş, ancak rivayetinde "vallahi, Allah seni asla hüzünlendirmez" ve "Hatice 'amcamın oğlu, kardeşinin oğlunu dinle' demiştir" ifadelerine yer vermiştir.
Bize Abdulmelik b. Şuayb b. Leys, ona babası (Şuayb b. Leys), ona dedesi (Leys b. Sa'd), ona Ukayl b. Halid, ona İbn Şihab, ona Urve b. Zübeyr, ona da Nebî'nin (sav) hanımı Aişe "Hz. Peygamber (sav) Hatice'nin yanına döndü. Korkudan titriyordu." demiş ve Yunus ile Mamer'in hadisine benzer şekilde rivayette bulunmuş, ancak rivayetin sadece bir kısmını anlatmıştır. Bununla birlikte, Yunus ile Mamer'in rivayetlerinin ilk kısmını "Rasulullah'a gelen vahyin başlangıcı sadık rüya şeklindeydi" cümlesini zikretmemiştir. Yunus "Vallahi, Allah seni asla hüzünlendirmez" sözüne mütabaatta bulunmuş ve Hatice'nin "Amcamın oğlu, kardeşinin oğlunu dinle" sözünü zikretmiştir.
Bize Musa b. İsmail, ona Ebu Avâne, ona Musa b. Ebu Aişe, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas, 'vahyi acele ile almak için dilini hareket ettirme' (Kıyame 75/16) ayeti hakkında şöyle rivayette bulundu: "Hz. Peygamber (sav), vahiy geldiğinde telaşlanır; (ezberlemek için ) dudaklarını oynatarak onu tekrar ederdi. İbn Abbas, 'Ben de, anlayasınız diye sizler için, Hz. peygamber'in (sav) dudaklarını hareket ettirdiği gibi hareket ettiriyorum' dedi. Said de, 'İbn Abbas'ın iki dudağını hareket ettirdiği gibi, ben de hareket ettiriyorum' dedi ve dudaklarını hareket ettirdi. (Hz. Peygamber'in bu tutumundan dolayı) Allahu teâlâ, 'Aceleyle vahyi almak için dilini hareket ettirme, onu bir araya getirmek ve okumak bize aittir' (Kıyame 75/16-17) ayetlerini indirdi. İbn Abbas (ayeti tefsir ederek) şöyle dedi: 'Yani Kur'ân'ın göğsünde toplanması (ezberlenmesi) ve onu okumanı sağlamak bize aittir. Onu okuduğumuzda okunuşuna tâbi ol' (Kıyame 75/18) ayeti indi. İbn Abbas (ayeti tefsir için) şöyle dedi: 'Yani onu dinle ve takip et. Sonra onu açıklamak da bize aittir. (Kıyame 75/19) ayeti indirildi. İbn Abbas da ayeti, 'Yani onu okumanı sağlamak bize aittir' şeklinde tefsir etti. Bundan sonra Rasulullah (sav), Cebrâil kendisine geldiğinde dinler, o gittiğinde ise onun okuduğu gibi okurdu."