60 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Abdurrezzak, ona İbn Cureyc, ona Ebu Zübeyr, ona da Cabir b. Abdullah, Hz. Peygamber'den (sav) naklen şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bize bir hutbe verdi ve hutbesinde, vefat edip bedenini tam olarak örtmeyen bir kefenle kefenlenip geceleyin gömülen ashabından olan birinden bahsetti. Ardından zorunluluk olmadıkça cenaze namazının kılınabilmesi için bir kişinin geceleyin gömülmesini yasakladı. Ayrıca Rasulullah (sav) 'Biriniz bir din kardeşini kefenlerse özenle kefenlesin' buyurdu."
Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona İsmail b. Ebu Halid, ona da Âmir şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'ı (sav) Ali, Fadl ve Üsâme b. Zeyd yıkadılar. Kabrine de onlar yerleştirdi. (Âmir devamla) 'Bana Murahhab ya da İbn Ebu Muharrab'ın dediğine göre, onlar beraberlerinde Abdurrahman b. Avf'ı da kabre almışlardı. Ali defin işini bitirince 'Kişinin (defin) işini ancak onun ailesi üstlenir' dedi'."
Bize Muhammed b. Sabbâh, ona Süfyan, ona İbn Halid, ona da Şa'bî, Ebu Murahhab'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Abdurrahman b. Avf da Nebî'nin (sav) kabrine inmişti. (Ebu Murahhab) 'Ben hala (kabirdeki) o dört kişiyi görür gibiyim' dedi."
Bize Muhammed b. Kesîr; (T) Bize Müslim b. İbrahim, ona Hemmâm, ona Katâde, ona Ebu Sıddîk, ona da İbn Ömer' şöyle rivayet etmiştir: "Nebi (sav), cenazeyi kabre koyduğunda 'Bismillahi ve alâ sünneti Rasulillahi sallallahu aleyhi ve sellem ( Allah’ın adıyla ve Rasulullah'ın (sav) sünneti üzere)' derdi." [Hadisin lafızları, Müslim'e aittir.]
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed, ona Şu'be, ona Ebu Bişr, ona da Said b. Cübeyr, İbn Abbas'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Bir adam devesinin üzerinden düşüp, boynunu kırarak vefat etmişti. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Onu su ve sidr otu ile yıkayınız. Başı ve yüzü dışarıda kalacak şekilde, iki parça bez ile de kefenleyiniz. Çünkü o, kıyamet günü telbiye getirerek diriltilecektir' buyurdu."
Bize Ubeydullah b. Muâz, ona babası, ona Şu'be, ona da Ebu İshak şöyle rivayet etmiştir: "Hâris, cenaze namazını Abdullah b. Yezid'in kıldırmasını vasiyet etmişti. Abdullah onun cenaze namazını kıldırdı, sonra onu ayakucu tarafından kabre yerleştirdi ve 'Bu yaptığım sünnettendir' dedi."
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Süfyan, ona Ebu İshak, ona da Naciye b. Ka'b, Ali'nin (as) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Nebi'ye (sav) 'Senin o yaşlı ve dalâletteki amcan öldü' dediğimde, 'Git, babanı göm. Sonra da yanıma gelinceye kadar hiçbir şey yapma' buyurdu. Ben de gidip onu gömdüm ve yanına geldim. Yıkanmamı söyledi ve benim için dua etti."
Bize Abdullah b. Mesleme el-Ka'nebî, ona Süleyman b. Muğîre, ona Humeyd b. Hilal, ona da Hişâm b. Âmir şöyle rivayet etmiştir: "Ensâr, Uhud gününde Rasulullah'a (sav) gelerek 'Biz (bu savaşta) yara aldık ve çok meşakkat çektik. Bize (kabirleri kazma konusunda) ne buyurursun? dediklerinde, Hz. Peygamber (sav) '(Kabirleri) kazın ve geniş tutun. Aynı kabre iki hatta üç kişiyi defnedin' buyurdu. Hangilerini (kıble yönünde) öne geçirelim? diye sorulunca 'Kur'an'ı daha çok bilenlerini' buyurdu." [(Hişâm) 'O gün babam Âmir de iki kişi ya da bir kişi ile defnedilmişti' dedi.]
Bize Ebu Salih el-Antâkî, Ebu İshak el-Fezârî, ona Sevrî, ona Eyyûb, ona da Humeyd b. Hilal hadisi bu isnadla ve önceki hadis ile aynı manada rivayet etmiştir. Ancak hadiste 'Derince kazınız' ibaresini de zikretmiştir."
Bize Musa b. İsmail, ona Cerîr, ona Humeyd b. Hilal, ona da Sa'd b. Hişâm b. Âmir bu hadisi rivayet etmiştir.