Giriş

Bize İshak b. İbrahim (b. Mahled), ona da Abdürrezzak (b. Hemmam b. Nafi') bu isnadla benzer bir hadis rivayet etmiş, ancak bu hadisi Rasulullah'a (sav) ref (izafe) etmemiştir.


    Öneri Formu
26613 N004103 Nesai, Muharebe, 26

Bize Haris b. Miskin (b. Muhammed), -Ben dinlerken ona kıraat ediliyordu-, ona İbn Vehb (Abdullah b. Vehb b. Müslim), ona Abdurrahman b. Şurayh, ona Abdülkerim b. Haris (b. Yezid), ona Ebu Ubeyde b. Ukbe (Murra b. Ukbe b. Nafi'), ona Şurahbil b. Simt (b. Esved b. Cebele), ona da Selman el-Hayr (Selman el-Farisî)'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kim Allah yolunda bir gün bir gece nöbet tutarsa, ona bir ay oruç tutmuş ve bu ayın gecelerini ihya etmiş gibi sevap verilir. Kim de Allah yolunda nöbet tutarken ölürse ona da aynı sevap verilir. (Ölümünden kıyamet gününe kadar Rabbi katında) rızıklandırılır ve kabir azabından (veya kabirde Münker ve Nekir meleklerinin sorgusundan) emin olur.


    Öneri Formu
26749 N003169 Nesai, Cihâd, 39

Bize İshak (b. Mansur b. Behram), ona Muhammed b. Mübarek (b. Ya'la), ona Yahya b. Hamza (b. Vakıd), ona Yezid b. Ebu Meryem (Yezid b. Malik b. Rabî'a), ona Abaye b. Rafi' b. Hadic, ona da Ebu Abs (Abdurrahman b. Cebr b. Zeyd)'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kulun Allah yolunda tozlanan ayaklarına ateş dokunmayacaktır.


    Öneri Formu
28571 B002811 Buhari, Cihad, 16

Bize Kasım b. Kesir (b. Numan), ona Abdurrahman b. Şurayh, ona Ebu's-Sabbah Muhammed b. Sümeyr, ona da Ebu Ali el-Hemedanî (Sümame b. Şüfey)'nin rivayet ettiğine göre Ebu Rayhane, Rasulullah'la (sav) birlikte savaştayken, bir gece Rasulullah'ın (sav) "Cehennem ateşi Allah yolunda uykusuz kalan göze haram kılınmıştır. Cehennem ateşi Allah korkusundan dolayı yaş akıtan göze de haram kılınmıştır." buyurduğunu işitmiştir. Ebu Rayhane Rasulullah'ın (sav) ateşin yakmayacağı üçüncü bir gözden de söz ettiğini,ancak onu unuttuğunu söylemiştir. Ebu Şurey, üçüncü göz hakkında Rasulullah'ın (sav) "Ateş, Allah'ın bakılmasını yasakladığı şeylere bakmayan veya Allah yolunda (savaşırken) oyulan göze de haram kılınmıştır." buyurduğunu birisinden işittiğini belirtmiştir. Bize Hakem b. Mübarek, ona İbnü'd-Deraverdî, ona Salih b. Muhammed b. Zaide, ona Ömer b. Abdülaziz, ona da Ukbe b. Amir el-Cühenî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah ordunun başında nöbet tutan askere rahmetiyle muamele etsin." Abdullah ed-Darimî, Ömer b. Abdülaziz'in Ukbe b. Amir'le görüşmediğini söylemiştir.(Dolayısıyla ikinci rivayetin senedinde inkıta bulunmaktadır.)


    Öneri Formu
43813 DM002445 Darimi, Cihad, 11

Bize Yahya b. Yahya (b. Bekir b. Abdurrahman) ve Kuteybe b. Said (b. Cemil b. Tarif), onlara Ebu Avane (Vazzah b. Abdullah), ona Yahya, ona Ebu Avane, ona Esved b. Kays, ona da Cündeb b. Süfyan'ın rivayet ettiğine göre bir savaşta Rasulullah'ın (sav) parmağı kanamıştı. "Sen kanayan bir parmaksın. Senin başına gelenler Allah yolunda gelmektedir" buyurdu.


    Öneri Formu
2702 M004654 Müslim, Cihad ve Siyer, 112

Bize Ahmed b. Meni' (b. Abdurrahman), ona Yezid b. Harun (b. Zâzî b. Sabit), ona Muhammed b. İshak (b. Yesar b. Hıyar), ona da Abdullah b. Abdurrahman b. Ebu Hüseyin'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) "Allah bir ok sebebiyle üç kişiyi cennete koyar; (cihad edenlere yardımcı olmak gibi bir) hayır umarak o oku yapanı, (savaşta düşmana karşı) atanı ve (oku atacak olan kimsenin yanında durup ona) ok uzatanı." buyurmuş ve sözlerine şöyle devam etmiştir: "(Ok) atın. (Bineklerinize) binin. Ben sizin ok atmanızı bineklerinize binmenizden daha çok severim. Kişinin yayıyla ok atması, atının bakımını yapıp onu eğitmesi ve eşiyle hoşça vakit geçirmesi esaslı bir amacı olan şeylerdir. Bunun dışındakiler faydasız eğlencelerdir." Bize Ahmed b. Meni', ona Yezid b. Harun, ona Hişam ed-Destevâî, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ebu Sellam, ona Abdullah b. Ezrak, ona da Ukbe b. Amir el-Cühenî, bu hadisin bir benzerini Rasulullah'tan (sav) rivayet etmiştir. Ebu İsa (et-Tirmizî) bu konuda Ka'b b. Mürre, Amr b. Abese ve Abdullah b. Amr'dan rivayet edilen hadislerin de bulunduğunu söylemiş, bunun yanı sıra yukarıdaki hadisin hasen sahih olduğunu belirtmiştir.


    Öneri Formu
20439 T001637 Tirmizi, Fedailü'l-Cihad, 11

Bize Ebu Ammar Hüseyin b. Hureys (Hüseyin b. Hureys b. Hasan b. Sabit), ona da Velid b. Müslim'in rivayet ettiğine göre Yezid b. Ebu Meryem şöyle demiştir: Ben yürüyerek Cuma namazına giderken Abâye b. Rifâ'a b. Rafi' arkamdan geldi ve bana 'Müjdeler olsun! Attığın şu adımlar Allah yolunda atılmış adımlardır. Zira ben Ebu Abs'ten işittim ki Rasulullah (sav), "Allah yolunda ayakları tozlanan kimsenin ayaklarına Allah ateşi haram kılmıştır." buyurmuştur. Ebu İsa (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Bu hadis hasen garib sahih bir hadistir. Ebu Abs'ın adı Abudrrahman b. Cebr'dir. Diğer taraftan bu konuda Ebu Bekir'in ve Rasulullah'ın (sav) ashabından birinin rivayet ettiği hadisler de bulunmaktadır. Yine Ebu İsa (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Yezid b. Ebu Meryem Şamlı birisidir. Velid b. Müslim, Yahya b. Hamza ve Şamlı pek çok kişi ondan hadis rivayet etmiştir. Büreyde b. Ebu Meryem ise Kufelidir. Babası Rasulullah'ın (sav) ashabından olup adı Malik b. Rebî'a'dır. Büreyd b. Ebu Meryem, Enes b. Malik'ten hadis dinlemiş, Ebu İshak el-Hemedânî, Ata b. Saib, Yunus b. Ebu İshak ve Şu'be gibi isimler ondan pek çok hadis rivayet etmiştir. Yezîd b. ebî Meryem (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Ben Cuma namazına gitmekte iken Abaye b. Rifâa arkamdan yetişti ve dedi ki: Müjdeler olsun sana senin bu adımların Allah yolunda sayılır; Ebû Abs’den işittim şöyle diyordu: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Kimin Allah rızasını kazanma yolunda ayakları tozlanırsa o ayaklara Cehennem ateşi haramdır." Tirmizî: Bu hadis hasen garib sahihtir. Ebû Abs’ın ismi ise Abdurrahman b. Cebr’dir. Bu konuda Ebû Bekir ve Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabından bir adam tarafından da hadis rivâyet edilmiştir. Tirmizî: Büreyd b. ebî Meryem, Şamlı bir kimse olup kendisinden Velid b. Müslim Yahya b. Hamza ve Şamlı pek çok kimse hadis rivâyet etmiştir. Bir de Küfeli Büreyd b. ebû Meryem vardır ki bunun babası Peygamber (s.a.v.)’in ashabından olup ismi Mâlik b. Rabia’dır. Bu Büreyd b. ebî Meryem, Enes b. Mâlik’den hadis işitmiştir. Büreyd b. ebî Meryem’den; Ebû İshâk el Hemedânî, Atâ b. Sâib, Yunus b. ebî İshâk ve Şu’be pek çok hadis rivâyet etmişlerdir.


    Öneri Formu
20428 T001632 Tirmizi, Fedailü'l-Cihad, 7

Bize İbrahim b. Yakub (b. İshak), ona Haccac (b. Minhal), ona Hammad b. Seleme (b. Dinar), ona Yunus (b. Ubeyd b. Dinar), ona Hasan (el-Basrî), ona da (Abdullah) b. Ömer (b. Hattab)'ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) Rabb'inden (cc) şöyle nakletmiştir: "Kullarımdan herhangi bir kul benim rızamı kazanmak amacıyla Allah yolunda cihad etmek için yola çıkar ben de onu (cihadından sonra) geri döndürürsem elde ettiği ganimet ve sevapla geri döndürmeyi garanti ederim. Eğer (cihad ederken) canını alırsam onu affeder ve rahmetimle muamele ederim.


    Öneri Formu
26642 N003128 Nesai, Cihâd, 15

Bize Muhammed b. Said el-Huzâî, ona Abdül'alâ, ona Humeyd, ona da Enes (T) Bize Amr b. Zürâre, ona Ziyâd, ona Humeyd et-Tavîl, ona da Enes (ra) şöyle söylemiştir: Amcam Enes b. Nadr, Bedir savaşına katılamamıştı. Bundan dolayı Rasulullah'a (sav) hitaben şöyle dedi: 'Ey Allah'ın Rasulü! Müşriklerle yaptığın ilk savaşa katılamadım. Şayet Allah beni müşriklerle yapılacak bir savaşta bulundurursa neler yapacağımı elbette Allah görecektir.' Sonra Uhud günü gelip de Müslümanların safları bozulunca Müslümanları kastederek 'Allah'ım! Bunların yaptıklarından dolayı beni mazur görmeni dilerim.' Müşrikleri kastederek de; 'Bunların yaptıklarından da uzak olduğumu sana arz ederim.' dedi ve ilerledi sonra da Sa'd b. Muaz ile karşılaştı. Ona; 'Ey Sa'd! İstediğim cennettir. Nadr'ın Rabbine yemin ederim ki, Uhud'dan beri cennetin kokusunu alıyorum.' dedi. Sa'd Rasulullah'a (sav) 'Ey Allah'ın Rasulü! Ben Enes b. Nadr'ın yaptığını yapamadım.' dedi. Enes sözüne şöyle devam etti. İbn Nadr'ı bulduğumuzda şehit olmuştu. Bedeninde seksenden fazla kılıç, süngü ve ok yarası vardı. Onu, öldürülmüş ve müşrikler tarafından müsle yapılmış (burun ve kulakları kesilmiş) bir vaziyette bulduk. Onu kimse tanıyamadı, sadece kız kardeşi parmak uçlarından tanıdı. Yine Enes şöyle devam etti: Biz şu ayetin İbn Nadr ve benzeri durumda olanlar için indiğini düşünüyoruz veya zannediyoruz: 'Müminlerden öyle kimseler vardır ki, Allah'a verdikleri sözde dururlar. İşte onlardan kimi, sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimi de (şehitliği) beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde (sözlerini) değiştirmemişlerdir.' (Ahzab-33/23)


    Öneri Formu
28543 B002805 Buhari, Cihad, 12

Bize Muhammed b. Said el-Huzâî, ona Abdül'alâ, ona Humeyd, ona da Enes (T) Bize Amr b. Zürâre, ona Ziyâd, ona Humeyd et-Tavîl, ona da Enes (ra) şöyle söylemiştir: Amcam Enes b. Nadr, Bedir savaşına katılamamıştı. Bundan dolayı Rasulullah'a (sav) hitaben şöyle dedi: 'Ey Allah'ın Rasulü! Müşriklerle yaptığın ilk savaşa katılamadım. Şayet Allah beni müşriklerle yapılacak bir savaşta bulundurursa neler yapacağımı elbette Allah görecektir.' dedi. Sonra Uhud günü gelip de Müslümanlar'ın safları bozulunca Müslümanları kastederek 'Allah'ım! Bunların yaptıklarından dolayı beni mazur görmeni dilerim.' Müşrikleri kastederek de; 'Bunların yaptıklarından da uzak olduğumu sana arz ederim.' dedi ve ilerledi sonra da Sa'd b. Muaz ile karşılaştı. Ona; 'Ey Sa'd! İstediğim cennettir. Kabe'nin Rabbine yemin ederim ki, Uhud'dan beri cennetin kokusunu alıyorum.' dedi. Sa'd Rasulullah'a (sav) 'Ey Allah'ın Rasulü! Ben Enes b. Nadr'ın yaptığını yapamadım.' dedi. Enes sözüne şöyle devam etti. İbn Nadr'ı bulduğumuzda şehit olmuştu. Bedeninde seksenden fazla kılıç, süngü ve ok yarası vardı. Onu, öldürülmüş ve müşrikler tarafından müsle yapılmış (burun ve kulakları kesilmiş) bir vaziyette bulduk. Onu kimse tanıyamadı, sadece kız kardeşi parmak uçlarından tanıdı. Yine Enes şöyle devam etti: Biz şu ayetin İbn Nadr ve benzeri durumda olanlar için indiğini düşünüyoruz veya zannediyoruz: 'Müminlerden öyle kimseler vardır ki, Allah'a verdikleri sözde dururlar. İşte onlardan kimi, sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimi de (şehitliği) beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde (sözlerini) değiştirmemişlerdir.' (Ahzab-33/23)


    Öneri Formu
280346 B002805-2 Buhari, Cihad, 12