453 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Fudayl, ona Haccac, ona Amr b. Şuayb, ona Zeynep es-Sehmiyye, ona da Aişe (r. anha), şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav) abdest alır, sonra (eşini) öper, sonra [yeniden] abdest almadan namaz kılardı.
Açıklama: Hadis mütabileriyle birlikte sahihtir.
Bize Kuteybe b. Said, ona Abdülaziz b. Muhammed, ona Amr b. Ebu Amr, ona Muğira b. Ebu Rafi', ona da Rasulullah'ın (sav) mevlası Ebu Rafi' (ra), Hz. Peygamber'e (sav) pişirilmiş koyun kürek kemiği eti getirildiğini, Hz. Peygamber'in onu yediğini, sonra bir (damla) suya dokunmaksızın (abdest almaksızın) namaz kılmaya kalktığını gördüğünü rivayet etti.
Bize Veki', ona A'meş, ona İbrahim, ona Esved, ona da Aişe r. anha) şöyle rivayet etti: Hz. Peygamber (sav) uyur hatta uyurken (hafiften) horlardı da sonra kalkıp abdest almadan namaz kılardı.
Bize Yahya b. Said, ona A'meş, ona Şakîk, ona da Huzeyfe (ra) şöyle rivayet etti: Hz. Peygamber'le (sav) yoldaydık, yanımdan uzaklaştı ve bir topluluğun çöplerini attığı yere geldi. Ben de kendisinden uzaklaşmak istediğimde, benim yaklaşıp (kendisine siper olmamı) istedi. Geri gelip sırtına kadar yaklaştım (ve ona siper oldum.) O ayakta bevletti. Sonra benden su istedi ve abdest aldı ve mestleri üzerine de mesh etti.
Bize Veki', ona A'meş, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Urve b. Zübeyr, ona da Aişe (r. anha) şöyle rivayet etti: Rasu1ullah (sav) hanımlarından birini öptü, sonra abdest almadan namaz kılmak için çıktı. Urve [teyzesi] Aişe'ye bu kişi senden başka kim olabilir ki? deyince Aişe güldü.
Bize Yahya b. Said, ona Cafer b. Muhammmed, ona babası, ona Ali b. Hüseyin, ona Zeynep bint. Ümmü Seleme, ona da Ümmü Seleme (r.anha), şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) kürek kemiği etinden yedi; Bilal gelip [kendisini namaza çağırınca], abdest almadan namaz kılmaya çıktı.
Bize Veki', ona Süfyan, ona Ebu Avn Muhammed b. Ubeydullah es-Sekafî, ona da Abdullah b. Şeddad şöyle rivayet etti: Ebu Hüreyre'yi Mervan'a hadis naklederken işittim, ona dedi ki: Ateşte pişen yiyecekleri (yedikten sonra) abdest alın! Bunun üzerine Mervan, bir kişiyi Ümmü Seleme'ye (r.anha) gönderip bunu sordu. O da dedi ki: Rasullullah (sav) benim yanımdayken kürek kemiği etinden yedi, sonra [yeniden abdest almak için] suya dokunmadan namaz kılmaya çıktı. Babam dedi ki: Süfyan, Ebu Avn'dan sadece bu hadisi [sema yoluyla aldı] işitmiştir.
Bize Ahmed b. Haccac, ona Abdülaziz b. Muhammed, ona da Muhammed b. Tahla şöy dedi: Ebu Seleme'ye, 'Süt baban Süleym ateşte pişirilen şeyleri (yediğinde) abdest almıyor' deyince, o, Süleym'in göğsüne vurdu ve şöyle dedi: Hz. Peygamber'in eşi Ümmü Seleme'nin, Rasulullah'ın (sav) ateşte pişirilen şeyleri (yediğinde) abdest aldığına şahitlik yaptığına ben şahidim.'
Bize YAhya b. Said, ona Hişam, ona babası, ona da Büsre bt. Safvan'ın Rasulullah'ın (sav) şöyle dediğini rivayet etti: "Kim cinsel organına dokunursa abdest almadan namaz kılmasın!" Abdullah, babam (Ahmed b. Hanbel'in) kitabında kendi el yazısıyla şu rivayeti buldum dedi: Bize Ebu Yeman, ona Şuayb, ona Zührî, ona Abdullah b. Ebu Bekir b. Hazm el-Ensârî, ona da Urve b. Zübeyr şöyle rivayet etti: Mervan, Medine emirliği döneminde, 'bir kişi elini cinsel organına götürerek dokunursa abdest alması gerektiğini' söylerdi. Ben bunu reddettim ve 'bir kişi ona dokunduğu zaman abdest alması gerekmez' dedim. Bunun üzerine Mervan, bana Büsre bt. Safvan, Rasulullah'ın (sav), abdest almayı gerektiren şeylerden bahsettiğini ve 'kim cinsel organına dokunursa abdest alsın' dediğini duyduğunu nakletti. Urve dedi ki, ben bu konuda Mervân'la münakaşaya devam ettim. O da korumalarından birisini çağırdı ve bu konuda naklettiği rivayeti sorması için Büsre'ye gönderdi. Büsre de ona Mervan'ın naklettiği rivayetin benzerini bildirdi.
Ali b. Abdurrahman b. Mehdî, ona Malik, ona Ebu Nadr mevla Ömer b. Ubeydullah, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Hz. Peygamber'in (sav) hanımı Hz. Âişe (r. anha) şöyle demiştir: Rasulullah'ın (sav) önünde, ayaklarım onun kıblesine gelecek şekilde yatarak uyurdum, secde edeceği zaman bana dokunurdu, ben de ayaklarımı toplardım ve ayağa kalktığı zaman tekrar uzatırdım. O zamanlarda evlerde lamba yoktu.