9 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Cafer, ona Mamer, ona Abdürrezzak, ona Zührî, ona Ali b. Hüseyin, ona da (Abdullah) İbn Abbas şöyle haber vermiştir: "Hz. Peygamber (sav) ashabından bir toplulukla otururken [-Abdürrezzak Ensar'dan bir topluluk demiştir-] büyük bir yıldız kaydı ve parladı. Hz. Peygamber (sav) 'Cahiliye döneminde böyle bir yıldız kaydığında ne derdiniz?' diye sordu. Ashap 'önemli biri doğdu veya öldü diye yorumlardık' dediler. (Abdürrezzak der ki:) Zührî'ye 'Cahiliye'de böyle yıldız kayar mıydı?' diye sordum. O da 'evet kayardı ancak Hz. Peygamber (sav) peygamber olarak gönderildikten sonra arttı' dedi. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:" "Yıldızlar, birisinin ölümünden veya doğumundan dolayı kaymaz. Fakat ismi yüce olan Rabbimiz bir işe karar verdiğinde arş taşıyan melekler tesbih ederler. Daha sonra sırasıyla sema ehli tesbih çekerler. Ta ki bu tesbih dünya semasına ulaşır ve sonra sema ehli arşı taşıyan meleklerden sonra gelenlerden bilgi isterler. Onlar da arşı taşıyan meleklere 'Rabbiniz ne buyuruyor' diye sorarlar. Onlar da haberi iletirler. Böylece haber her sema ehlinden bir sonrakine intikal eder. Ta ki bizim şu semamıza kadar haber gelir. Cinler de o haberi kaparlarken bu yıldızlarla taşlanırlar. Taşıdıkları haber aslında hak haberdir. Fakat onlar haberi çarpıtıp ona eklemeler yaparlar." [Abdürrezzak "Cinler kaparlar ve taşlanırlar" demiştir.]
Açıklama: İsnadı Şeyhân'ın şartlarına göre sahihtir.
Bize Hasan b. Ali el-Hulvânî ve Abd b. Humeyd, onlara Yakub b. İbrahim b. Sa'd, ona babası (İbrahim b. Sa'd), ona Salih, ona İbn Şihab, ona Ali b. Hüseyin, ona Abdullah b. Abbas, ona da Hz. Peygamber'in ashabından ensarlı bir zatşöyle haber vermiştir: "Sahabe bir gece Rasulullah (sav) ile birlikte otururlarken bir yıldız kaydı ve ortalık aydınlandı. Bunun üzerine Rasulullah (sav) onlara 'böyle yıldız kaydığında cahiliye döneminde derdiniz' diye sordu. 'Allah ve Rasulü bilir. Biz bu gece büyük bir adam doğdu ve bu gece büyük bir adam öldü derdik' dediler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:" "Yıldızlar, birisinin ölümünden veya doğumundan dolayı kaymaz. Fakat ismi yüce olan Rabbimiz bir işe karar verdiğinde arşı taşıyan melekler tesbih ederler. Daha sonra sırasıyla sema ehli tesbih çekerler. Ta ki bu tesbih dünya semasına ulaşır. Sonra Arşı taşıyan meleklerin peşinden gelenler, arşı taşıyan meleklere 'Rabbiniz ne buyuruyor' diye sorarlar. Sema ehli de haberi birbirlerine iletirler. Ta ki haber bizim şu semamıza kadar gelir. Cinler de işitilen bu haberi kaparak onu dostlarına aktarırlar ve bu yıldızla taşlanırlar. Onların getirdiği haber haktır. Lakin onlar ona yalan karıştırırlar ve eklemede bulunurlar."
Açıklama: hasen li-gayrihi, bu isnad İbn Amir Salebi'nin oğlu olan Abdulalâ'nın zayıflığından dolayı zayıftır.