Giriş

Bize Ebu Nuaym, ona Ömer b. Zer; (T) Bize Muhammed b. Mukatil, ona Abdullah b. Mübarek, ona Ömer b. Zer, ona Mücahid, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle rivayet etti:
Rasulullah'la (sav) birlikte evine girdim. Bir kap içinde süt buldu. Dedi ki; "Ey Ebu Hirr! Suffe ehline git, onları bana çağır." Hemen onların yanına geldim ve kendilerini çağırdım. Onlar da geldiler ve Rasulullah'ın huzuruna girmek için izin istediler. O da kendilerine izin verdi, onlar da içeri girdiler.


    Öneri Formu
281961 B006246-2 Buhari, İsti'zan, 14

Bize Müsedded, ona Yahya, ona İbn Cüreyc, ona Ata, ona da Ubeyd b. Umeyr rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Ebu Musa el-Eş'arî (ra), Ömer'in (ra) huzuruna girmek için üç defa izin istedi. Sanki onu meşgul buldu da o nedenle geri döndü. Ömer (ra) meşguliyeti bitince; 'Abdullah b. Kays'ın sesini duymadım mı? Kendisine izin verin.' dedi. Hemen Ebu Musa çağırıldı. Ömer (ra); 'Seni böyle davranmaya sevk eden şey neddir?' diye sordu. Ebu Musa (ra) dedi ki; 'Bizlere bu şekilde davranmamız yani izin verilmeyince geri dönmemiz emredilirdi.' Bunun üzerine Ömer (ra); 'Bu konuya dair bana bir delil getir yoksa sana şöyle şöyle yaparım.' dedi. Ebu Musa (ra) hemen ensarın bulunduğu bir meclise gitti ve içlerinde bu konuda bilgisi olan birinin olup olmadığını sordu. Onlar da dediler ki; 'Böylesine meşhur olan bu meseleye dair ancak en küçüğümüz şahitlik eder.' Bunun üzerine Ebu Said (ra) kalkıp gitti ve Ömer'e; 'Bizlere bu şekilde davranmamız yani izin verilmeyince geri dönmemiz emredilirdi.' dedi. Bunun üzerine Ömer (ra); 'Rasulullah'ın (sav) buyruklarından biri bana kapalı kalmış? Öyle ya! Demek çarşı pazar alış veriş, beni oyalamış!"


    Öneri Formu
281962 B007353-2 Buhari, İ'tisâm, 22

Bize Abdullah b. Muhammed, ona Ebu Âmir, ona İbrahim b. Nâfi', ona Hasan, ona Tavus, ona da Ebu Hüreyre şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) cimri ile cömert kimsenin durumunu, üzerinde demirden cübbe olan iki adamın durumuna benzetmiştir. Bu cübbe onların ellerini göğüslerine ve köprücük kemiklerine doğru sıkıştırmaktadır. Cömert kimse her sadaka verdiğinde cübbe genişler ve (ayak) izlerini silecek şekilde büyür. Cimri kimse her sadaka vermeye yeltendiğinde cübbesi daralır ve cübbenin her halkası olduğu yere iyice yapışır."
Ebu Hüreyre dedi ki: Ben, Rasulullah'ı (sav) yakasını işaret ederken gördüm, o şöyle diyordu: "Eğer sen onun cübbesini genişletmeye çalıştığını ve genişletemediğini görseydin (bu duruma şaşırırdın)."
İbn Tavus babasından, o da Ebu Zinad'dan o da A'rec'den yapmış olduğu rivayette 'iki cübbe' sözüyle ona mütabaat etmiştir.
Hanzala Tavus'tan o da Ebu Hüreyre'den 'iki cübbe' sözünü işitmiştir.
Cafer b. Rabîa da A'rec'den 'iki cübbe' sö­zünü nakletmiştir.


Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır; Abdullah b. Tavus ile Buhari arasında inkıta' vardır.

    Öneri Formu
282016 B005797-2 Buhari, Libâs, 9

Bize Abdullah b. Muhammed, ona Ebu Âmir, ona İbrahim b. Nâfi', ona Hasan, ona Tavus, ona da Ebu Hüreyre şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) cimri ile cömert kimsenin durumunu, üzerinde demirden cübbe olan iki adamın durumuna benzetmiştir. Bu cübbe onların ellerini göğüslerine ve köprücük kemiklerine doğru sıkıştırmaktadır. Cömert kimse her sadaka verdiğinde cübbe genişler ve (ayak) izlerini silecek şekilde büyür. Cimri kimse her sadaka vermeye yeltendiğinde cübbesi daralır ve cübbenin her halkası olduğu yere iyice yapışır."
Ebu Hüreyre dedi ki: Ben, Rasulullah'ı (sav) yakasını işaret ederken gördüm, o şöyle diyordu: "Eğer sen onun cübbesini genişletmeye çalıştığını ve genişletemediğini görseydin (bu duruma şaşırırdın)."
İbn Tavus babasından, o da Ebu Zinad'dan o da A'rec'den yapmış olduğu rivayette 'iki cübbe' sözüyle ona mütabaat etmiştir.
Hanzala Tavus'tan o da Ebu Hüreyre'den 'iki cübbe' sözünü işitmiştir.
Cafer b. Rabîa da A'rec'den 'iki cübbe' sö­zünü nakletmiştir.


Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır; Buhari ile Ebu Zinad arasında inkıta' vardır.

    Öneri Formu
282017 B005797-3 Buhari, Libâs, 9

Bize Abdullah b. Muhammed, ona Ebu Âmir, ona İbrahim b. Nâfi', ona Hasan, ona Tavus, ona da Ebu Hüreyre şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) cimri ile cömert kimsenin durumunu, üzerinde demirden cübbe olan iki adamın durumuna benzetmiştir. Bu cübbe onların ellerini göğüslerine ve köprücük kemiklerine doğru sıkıştırmaktadır. Cömert kimse her sadaka verdiğinde cübbe genişler ve (ayak) izlerini silecek şekilde büyür. Cimri kimse her sadaka vermeye yeltendiğinde cübbesi daralır ve cübbenin her halkası olduğu yere iyice yapışır."
Ebu Hüreyre dedi ki: Ben, Rasulullah'ı (sav) yakasını işaret ederken gördüm, o şöyle diyordu: "Eğer sen onun cübbesini genişletmeye çalıştığını ve genişletemediğini görseydin (bu duruma şaşırırdın)."
İbn Tavus babasından, o da Ebu Zinad'dan o da A'rec'den yapmış olduğu rivayette 'iki cübbe' sözüyle ona mütabaat etmiştir.
Hanzala Tavus'tan o da Ebu Hüreyre'den 'iki cübbe' sözünü işitmiştir.
Cafer b. Rabîa da A'rec'den 'iki cübbe' sö­zünü nakletmiştir.


Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır; Hanzala ile Buhari arasında inkıta' vardır.

    Öneri Formu
282018 B005797-4 Buhari, Libâs, 9

Bize Abdullah b. Muhammed, ona Ebu Âmir, ona İbrahim b. Nâfi', ona Hasan, ona Tavus, ona da Ebu Hüreyre şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) cimri ile cömert kimsenin durumunu, üzerinde demirden cübbe olan iki adamın durumuna benzetmiştir. Bu cübbe onların ellerini göğüslerine ve köprücük kemiklerine doğru sıkıştırmaktadır. Cömert kimse her sadaka verdiğinde cübbe genişler ve (ayak) izlerini silecek şekilde büyür. Cimri kimse her sadaka vermeye yeltendiğinde cübbesi daralır ve cübbenin her halkası olduğu yere iyice yapışır."
Ebu Hüreyre dedi ki: Ben, Rasulullah'ı (sav) yakasını işaret ederken gördüm, o şöyle diyordu: "Eğer sen onun cübbesini genişletmeye çalıştığını ve genişletemediğini görseydin (bu duruma şaşırırdın)."
İbn Tavus babasından, o da Ebu Zinad'dan o da A'rec'den yapmış olduğu rivayette 'iki cübbe' sözüyle ona mütabaat etmiştir.
Hanzala Tavus'tan o da Ebu Hüreyre'den 'iki cübbe' sözünü işitmiştir.
Cafer b. Rabîa da A'rec'den 'iki cübbe' sö­zünü nakletmiştir.


Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır; Cafer b. Hayyan ile Buhari arasında inkıta' vardır.

    Öneri Formu
282019 B005797-5 Buhari, Libâs, 9

Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan, ona Yezid b. Husayfe, ona Büsr b. Saîd, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Ensarın oturduğu meclislerden birindeydim. Birden Ebu Musa çıkageldi. Korkmuş gibiydi. Dedi ki; 'Ömer'in huzuruna girmek için üç kez izin istedim. Bana izin verilmedi. Ben de geri döndüm. Ömer; 'Seni bizden engelleyen şey nedir?' diye sordu. 'Üç kez izin istedim, bana izin verilmedi, ben de döndüm. Zira Rasulullah (sav); 'Biriniz üç kez izin ister de kendisine izin verilmezse geri dönsün.' buyurdu.' dedim. Bunun üzerine Ömer; 'Vallahi, bu hadisle ilgili mutlaka bir delil getireceksin.' dedi. Aranızda bu hadisi Hz. Peygamber'den (sav) duyan biri var mı?' Bunun üzerine Übey b. Ka'b; 'Seninle birlikte ancak bu topluluğun en küçüğü kalkıp gelebilir.' dedi. Oradaki topluluğun en küçüğü bendim. Onunla birlikte kalkıp Ömer'e gittik. Ardından Ömer'e, Hz. Peygamber'in (sav) bunu söylediğini haber verdim."
İbn Mübarek dedi ki: Bana bu hadisi, İbn Uyeyne, ona Büsr, ona da Ebu Said (ra) rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
281967 B006245-2 Buhari, İsti'zan, 13

Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan, ona Yezid b. Husayfe, ona Büsr b. Saîd, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Ensarın oturduğu meclislerden birindeydim. Birden Ebu Musa çıkageldi. Korkmuş gibiydi. Dedi ki; 'Ömer'in huzuruna girmek için üç kez izin istedim. Bana izin verilmedi. Ben de geri döndüm. Ömer; 'Seni bizden engelleyen şey nedir?' diye sordu. 'Üç kez izin istedim, bana izin verilmedi, ben de döndüm. Zira Rasulullah (sav); 'Biriniz üç kez izin ister de kendisine izin verilmezse geri dönsün.' buyurdu.' dedim. Bunun üzerine Ömer; 'Vallahi, bu hadisle ilgili mutlaka bir delil getireceksin.' dedi. Aranızda bu hadisi Hz. Peygamber'den (sav) duyan biri var mı?' Bunun üzerine Übey b. Ka'b; 'Seninle birlikte ancak bu topluluğun en küçüğü kalkıp gelebilir.' dedi. Oradaki topluluğun en küçüğü bendim. Onunla birlikte kalkıp Ömer'e gittik. Ardından Ömer'e, Hz. Peygamber'in (sav) bunu söylediğini haber verdim."
İbn Mübarek dedi ki: Bana bu hadisi, İbn Uyeyne, ona Büsr, ona da Ebu Said (ra) rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
281968 B006245-3 Buhari, İsti'zan, 13

Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan, ona Yezid b. Husayfe, ona Büsr b. Saîd, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Ensarın oturduğu meclislerden birindeydim. Birden Ebu Musa çıkageldi. Korkmuş gibiydi. Dedi ki; 'Ömer'in huzuruna girmek için üç kez izin istedim. Bana izin verilmedi. Ben de geri döndüm. Ömer; 'Seni bizden engelleyen şey nedir?' diye sordu. 'Üç kez izin istedim, bana izin verilmedi, ben de döndüm. Zira Rasulullah (sav); 'Biriniz üç kez izin ister de kendisine izin verilmezse geri dönsün.' buyurdu.' dedim. Bunun üzerine Ömer; 'Vallahi, bu hadisle ilgili mutlaka bir delil getireceksin.' dedi. Aranızda bu hadisi Hz. Peygamber'den (sav) duyan biri var mı?' Bunun üzerine Übey b. Ka'b; 'Seninle birlikte ancak bu topluluğun en küçüğü kalkıp gelebilir.' dedi. Oradaki topluluğun en küçüğü bendim. Onunla birlikte kalkıp Ömer'e gittik. Ardından Ömer'e, Hz. Peygamber'in (sav) bunu söylediğini haber verdim."
İbn Mübarek dedi ki: Bana bu hadisi, İbn Uyeyne, ona Büsr, ona da Ebu Said (ra) rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
281969 B006245-4 Buhari, İsti'zan, 13

Bize Muhammed b. Yusuf, ona Sufyân, ona İsmail, eş-Şa'bî, ona da Mesrûk, Aişe'nin (r.anha) “her kim Hz. Muhammed'in (sav) bir şeyi gizlediğini rivayet ederse....” dediğini; (T)
Yine bize Muhammed, ona Ebu Amir el-Akadî, Şu'be, ona İsmail, eş-Şa'bî, ona da Mesrûk, Aişe'nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etmiştir:

"Her kim sana, Hz. Peygamber'in (sav) vahiyden herhangi bir şeyi gizlediğini rivayet ederse, sen onu tasdik etme. Çünkü Yüce Allah 'Ey peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et! Eğer bunu yapmazsan O’nun mesajını iletmemiş olursun' (Mâide, 67/5) buyuruyor."


    Öneri Formu
282071 B007531-2 Buhari, Tevhid, 46