11724 Kayıt Bulundu.
Bize Abdân, ona babası (Adem b. Ebu İyas), ona Şu'be, ona Katâde, ona Saîd b. Müseyyeb, ona İbn Ömer, ona da babasının (Ömer b. Hattab) (r.anhüma) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Ölen kişi, kendisi için yakılan ağıt sebebiyle kabrinde azap görür."
Abdüla'lâ, bu hadis ile aynı içerikte olmak üzere; "Bize Yezîd b. Zürey', ona Saîd b. Müseyyeb, ona Katâde" diyerek başka bir rivayet nakletmiştir.
Âdem'in Şu'be'den naklettiği rivayet ise şöyledir: "Ölen kişi, kendisi için yakılan ağıt sebebiyle azap görür.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Adem b. Ebu İyas arasında inkita vardır.
Bize Abdân, ona babası (Adem b. Ebu İyas), ona Şu'be, ona Katâde, ona Saîd b. Müseyyeb, ona İbn Ömer, ona da babasının (Ömer b. Hattab) (r.anhüma) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Ölen kişi, kendisi için yakılan ağıt sebebiyle kabrinde azap görür."
Abdüla'lâ, bu hadis ile aynı içerikte olmak üzere; "Bize Yezîd b. Zürey', ona Saîd b. Müseyyeb, ona Katâde" diyerek başka bir rivayet nakletmiştir.
Âdem'in Şu'be'den naklettiği rivayet ise şöyledir: "Ölen kişi, kendisi için yakılan ağıt sebebiyle azap görür."
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdula'la b. Hammad arasında inkita vardır.
Bize Ebu Hamza, ona el-A'meş, ona Amr, ona da İbn Ebu Leyla şöyle söylemiştir: Ben, Kays ve Sehl (ra) ile beraberdim. Onlar, 'Bizler Hz. Peygamber (sav) ile beraberdik' dediler.
Bize Zekeriyya, ona eş-Şa'bî, ona da İbn Ebu Leyla şöyle söylemiştir:
Ebu Mesud ve Kays, cenaze için ayağa kalkarlardı.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Muhammed b. Meymun arasında inkita vardır.
Bize Ebu Hamza, ona el-A'meş, ona Amr, ona da İbn Ebu Leyla şöyle söylemiştir: Ben, Kays ve Sehl (ra) ile beraberdim. Onlar, 'Bizler Hz. Peygamber (sav) ile beraberdik' dediler.
Bize Zekeriyya, ona eş-Şa'bî, ona da İbn Ebu Leyla şöyle söylemiştir:
Ebu Mesud ve Kays, cenaze için ayağa kalkarlardı.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Zekeriyya b. Ebu Zâide arasında inkita vardır.
Bize Müsedded, ona Hammâd b. Zeyd, ona Amr ve Eyyub, onlara Saîd b. Cübeyr, ona da ibn Abbas (ra) şöyle anlatmı:
Bir adam Arafat'ta Hz. Peygamber (sav) ile birlikte vakfe yapıyordu. Adam aniden devesinden düştü. -Râvî Eyyûb, deve onun boynunu kırdı (وقص) dedi, Amr ise deve onu derhal öldürdü (قصع) dedi-. Neticede adam hemen öldü. Bunun üzerine Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Onu su ve sidir ile yıkayın ve iki (ihram) bezi ile kefenleyin. Ona koku sürmeyin, başına da bez sarmayın. Çünkü o kıyamet gününde -Eyyûb telbiye okuyarak, dedi; Amr ise telbiye getirerek dedi- diriltilecektir."
Bize Hasan b. Abdülaziz, ona Yahya b. Hassan, ona Kureyş b. Hayyan, ona Sabit (b. Eslem), ona da Enes b. Malik (ra) şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) ile birlikte demirci olan Ebu Seyf'in yanına girdik. Ebu Seyf, İbrahim'in süt babasıydı. Rasulullah (sav), İbrahim'i aldı, onu öptü ve kokladı. Bundan sonra bir kere daha Ebu Seyf'in (evine) gittik. Bu defa İbrahim can veriyordu. Bunun üzerine Rasulullah (sav) ağlamaya başladı. Ardından Abdurrahman b. Avf (ra) 'Ey Allah'ın Rasulü! Sen de mi ağlıyorsun? deyince, Rasulullah (sav) da; "Ey İbn Avf! Bu merhamettendir" buyurdu. Sonra da ağlamaya devam etti. Ardından şöyle buyurdu: "Göz ağlar, kalp üzülür. Biz ise, Rabbimizin razı olacağı sözden başka bir söz söylemeyiz. Ey İbrahim! Bizler senin ayrılman sebebiyle üzüntülüyüz."
Bu hadisi Musa b. İsmail, Süleyman b. Mugîre'den; o da Sabit el-Bunânî'den, o da Enes b. Malik'ten (ra), o da Rasulullah'dan (sav) nakletmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Musa b. İsmail arasında inkita vardır.
Bize Abdân ve Muhammed, onlara Abdullah, ona Asım b. Süleyman, ona Ebu Osman, ona da Üsame b. Zeyd (ra) şöyle söylemiştir:
Rasulullah'ın (sav) kızı (Zeynep) Hz. Peygamber'e (sav): 'Oğlum ölüyor bize geliniz' diye haber gönderdi. Hz. Peygamber (sav) de kızına selam göndererek "Allah'ın aldığı ve verdiği her şey Allah'a aittir. Allah katında her şey için bir ömür belirlenmiştir. Ey kızım! Sabret ve bunun karşılığını ahirette bekle" diye cevap yolladı. Bu defa Zeynep, Hz. Peygamber'den (sav) mutlaka gelmesini istedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) kalktı ve yanında da Sa'd b. Ubâde, Muaz b. Cebel, Übeyy b. Ka'b, Zeyd b. Sabit ve bazı insanlarla birlikte Zeyneb'in evine geldi. Çocuk Rasulullah'ın (sav) kucağına verildi. Çocuk can vermek üzereydi. Ravi 'çocuğun bedeni sanki su kırbası (tulumu) gibiydi, dedi. Rasulullah'ın (sav) gözleri yaşlarla doldu, taştı. Sa'd b. Ubâde 'Ey Allah'ın Rasulü! Bu göz yaşı da nedir? dedi. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Bu, Allah'ın kullarının kalplerine yerleştirdiği merhamettir. Allah kullarından sadece merhametli olanlara merhamet eder."