1 Kayıt Bulundu.
Bana İbn Kesîr, ona Süfyân, ona babası (Said b. Mesrûk), ona İbn Ebu Nu'm, ona da Ebu Said (ra) şöyle söylemiştir:
Ali (ra), Rasulullah'a (sav) bir miktar altın gönderdi. Rasulullah (sav) da onu dört kişi yani Akra b. Hâbis el-Hanzalî el-Mücâşiî; Uyeyne b. Badr el-Fezârî, Benî Nebhân'dan bir adam olan Zeyd et-Tâî ve Benî Kilâb'dan bir adam olan Alkame b. Ulâse el-Âmirî arasında paylaştırdı. Kureyşliler ve Ensar bu duruma öfkelendiler ve şöyle dediler: 'Necran'ın ileri gelenlerine veriyor da bizim elimizi boş bırakıyor!' Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Ben onların kalplerini İslam'a ısındırmak istiyorum."
Ardından gözleri çökük, elmacık kemikleri çıkık, alnı dışa çıkmış, sakalı gür ve tıraşlı bir adam çıkageldi ve şöyle dedi: 'Ey Muhammed! Allah'tan kork!' Rasulullah:
"Ben Allah'a isyan edersem, Allah'a kim itaat eder? Allah beni yeryüzünde bir emanetçi kılmışken siz bana güvenmiyor musunuz?" buyurdu.
Bunun üzerine bir adam (ravi der ki: sanırım Halid b. Velid'di) Rasulullah'tan (sav) o adamı öldürmek için izin istedi, fakat Rasulullah izin vermedi. Adam uzaklaştıktan sonra Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Bunun soyundan ya da ardından bir kavim çıkacaktır. Onlar Kur'an okuyacaklar ama Kur'an gırtlaklarından aşağı (kalbe) inmeyecektir. Onlar okun yaydan çıkıp avın içinden geçip gitmesi gibi dinden çıkacaklardır. Müslümanları öldürürler, puta tapanları bırakırlar. Onlara yetişirsem, mutlaka onları Âd kavminin öldürüldüğü gibi öldürürüm."
Açıklama: Anlaşılabildiği kadarıyla rivayet muallaktır; Buhari ile Muhammed b. Kesîr arasında inkıta vardır.