Öneri Formu
Hadis Id, No:
13040, B001824
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ حَدَّثَنَا عُثْمَانُ - هُوَ ابْنُ مَوْهَبٍ - قَالَ أَخْبَرَنِى عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى قَتَادَةَ أَنَّ أَبَاهُ أَخْبَرَهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ حَاجًّا ، فَخَرَجُوا مَعَهُ فَصَرَفَ طَائِفَةً مِنْهُمْ ، فِيهِمْ أَبُو قَتَادَةَ فَقَالَ خُذُوا سَاحِلَ الْبَحْرِ حَتَّى نَلْتَقِىَ . فَأَخَذُوا سَاحِلَ الْبَحْرِ ، فَلَمَّا انْصَرَفُوا أَحْرَمُوا كُلُّهُمْ إِلاَّ أَبُو قَتَادَةَ لَمْ يُحْرِمْ ، فَبَيْنَمَا هُمْ يَسِيرُونَ إِذْ رَأَوْا حُمُرَ وَحْشٍ ، فَحَمَلَ أَبُو قَتَادَةَ عَلَى الْحُمُرِ ، فَعَقَرَ مِنْهَا أَتَانًا ، فَنَزَلُوا فَأَكَلُوا مِنْ لَحْمِهَا ، وَقَالُوا أَنَأْكُلُ لَحْمَ صَيْدٍ وَنَحْنُ مُحْرِمُونَ فَحَمَلْنَا مَا بَقِىَ مِنْ لَحْمِ الأَتَانِ ، فَلَمَّا أَتَوْا رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ ، إِنَّا كُنَّا أَحْرَمْنَا وَقَدْ كَانَ أَبُو قَتَادَةَ لَمْ يُحْرِمْ ، فَرَأَيْنَا حُمُرَ وَحْشٍ فَحَمَلَ عَلَيْهَا أَبُو قَتَادَةَ ، فَعَقَرَ مِنْهَا أَتَانًا ، فَنَزَلْنَا فَأَكَلْنَا مِنْ لَحْمِهَا ثُمَّ قُلْنَا أَنَأْكُلُ لَحْمَ صَيْدٍ وَنَحْنُ مُحْرِمُونَ فَحَمَلْنَا مَا بَقِىَ مِنْ لَحْمِهَا . قَالَ « مِنْكُمْ أَحَدٌ أَمَرَهُ أَنْ يَحْمِلَ عَلَيْهَا ، أَوْ أَشَارَ إِلَيْهَا » . قَالُوا لاَ . قَالَ « فَكُلُوا مَا بَقِىَ مِنْ لَحْمِهَا » .
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Ebu Avâne, ona Osman b. Mevheb, ona da Abdullah b. Ebu Katâde’nin rivâyet ettiğine göre babası (Haris b. Rib'i) kendisine şunu haber vermiştir: Rasulullah (sav) hac etmek üzere çıktı. Kendileri de onunla birlikte yola çıktılar. Allah Rasulü ashabı arasından aralarında Ebu Katâde’nin bulunduğu bir grubu ayırarak: “Sizinle kavuşuncaya kadar, siz deniz kıyısındaki yolu takip edin” buyurdu. Onlar da deniz kıyısını takip ettiler. Ayrılıp gittiklerinde hepsi ihrama girdikleri halde, Ebu Katâde ihrama girmemişti. Onlar yolda gitmekte iken ansızın bir yaban eşeği sürüsü gördüler. Ebu Katâde sürüye hamle yaptı, onlardan dişi bir yaban eşeğini vurup öldürdü. Sonra bineklerinden inip, o eşeğin etinden yediler ve: Bizler ihramlı olduğumuz halde bir av hayvanı eti mi yedik, dediler. Bunun üzerine biz de o dişi eşeğin kalan etini beraberimizde götürdük. Rasulullah’ın (sav) yanına vardıklarında: Ey Allah’ın Rasulü, biz ihrama girmiş idik ama Ebu Katâde ihrama girmemişti. Bir sürü yaban eşeği gördük, Ebu Katâde o sürüye bir hamle yaptı ve aralarından bir dişi eşeği vurup öldürdü, biz de bineklerimizden indik ve onun etinden yedikten sonra: İhramlı olduğumuz halde av hayvanı eti mi yiyoruz? dedik. Arkasından, etinden geri kalanını beraberimizde alıp getirdik. Allah Rasulü: “Aranızdan birisi o eşeğe hamle yapmasını emretti yahut onu işaret ederek ona gösterdi mi?” buyurdu. Onlar: Hayır, dediler. Allah Rasulü: “O halde, etinden geri kalanını yiyiniz” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cezâi's-Sayd 5, 1/548
Senetler:
1. Ebu Katade Haris b. Rib'î es-Sülemî (Haris b. Rib'î b. Beldeme es-Sülemî)
2. Ebu İbrahim Abdullah b. Ebu Katade el-Ensarî (Abdullah b. Haris)
3. Osman b. Mevhib el-Haşimi (Osman b. Mevhib)
4. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
5. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Yiyecekler, yaban eşeğinin eti