Öneri Formu
Hadis Id, No:
30915, B003950
Hadis:
حَدَّثَنِى أَحْمَدُ بْنُ عُثْمَانَ حَدَّثَنَا شُرَيْحُ بْنُ مَسْلَمَةَ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ يُوسُفَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ قَالَ حَدَّثَنِى عَمْرُو بْنُ مَيْمُونٍ أَنَّهُ سَمِعَ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ مَسْعُودٍ - رضى الله عنه - حَدَّثَ عَنْ سَعْدِ بْنِ مُعَاذٍ أَنَّهُ قَالَ كَانَ صَدِيقًا لأُمَيَّةَ بْنِ خَلَفٍ ، وَكَانَ أُمَيَّةُ إِذَا مَرَّ بِالْمَدِينَةِ نَزَلَ عَلَى سَعْدٍ ، وَكَانَ سَعْدٌ إِذَا مَرَّ بِمَكَّةَ نَزَلَ عَلَى أُمَيَّةَ ، فَلَمَّا قَدِمَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الْمَدِينَةَ انْطَلَقَ سَعْدٌ مُعْتَمِرًا ، فَنَزَلَ عَلَى أُمَيَّةَ بِمَكَّةَ ، فَقَالَ لأُمَيَّةَ انْظُرْ لِى سَاعَةَ خَلْوَةٍ لَعَلِّى أَنْ أَطُوفَ بِالْبَيْتِ . فَخَرَجَ بِهِ قَرِيبًا مِنْ نِصْفِ النَّهَارِ فَلَقِيَهُمَا أَبُو جَهْلٍ فَقَالَ يَا أَبَا صَفْوَانَ ، مَنْ هَذَا مَعَكَ فَقَالَ هَذَا سَعْدٌ . فَقَالَ لَهُ أَبُو جَهْلٍ أَلاَ أَرَاكَ تَطُوفُ بِمَكَّةَ آمِنًا ، وَقَدْ أَوَيْتُمُ الصُّبَاةَ ، وَزَعَمْتُمْ أَنَّكُمْ تَنْصُرُونَهُمْ وَتُعِينُونَهُمْ ، أَمَا وَاللَّهِ لَوْلاَ أَنَّكَ مَعَ أَبِى صَفْوَانَ مَا رَجَعْتَ إِلَى أَهْلِكَ سَالِمًا . فَقَالَ لَهُ سَعْدٌ وَرَفَعَ صَوْتَهُ عَلَيْهِ أَمَا وَاللَّهِ لَئِنْ مَنَعْتَنِى هَذَا لأَمْنَعَنَّكَ مَا هُوَ أَشَدُّ عَلَيْكَ مِنْهُ طَرِيقَكَ عَلَى الْمَدِينَةِ . فَقَالَ لَهُ أُمَيَّةُ لاَ تَرْفَعْ صَوْتَكَ يَا سَعْدُ عَلَى أَبِى الْحَكَمِ سَيِّدِ أَهْلِ الْوَادِى . فَقَالَ سَعْدٌ دَعْنَا عَنْكَ يَا أُمَيَّةُ ، فَوَاللَّهِ لَقَدْ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ إِنَّهُمْ قَاتِلُوكَ . قَالَ بِمَكَّةَ قَالَ لاَ أَدْرِى . فَفَزِعَ لِذَلِكَ أُمَيَّةُ فَزَعًا شَدِيدًا ، فَلَمَّا رَجَعَ أُمَيَّةُ إِلَى أَهْلِهِ قَالَ يَا أُمَّ صَفْوَانَ ، أَلَمْ تَرَىْ مَا قَالَ لِى سَعْدٌ قَالَتْ وَمَا قَالَ لَكَ قَالَ زَعَمَ أَنَّ مُحَمَّدًا أَخْبَرَهُمْ أَنَّهُمْ قَاتِلِىَّ ، فَقُلْتُ لَهُ بِمَكَّةَ قَالَ لاَ أَدْرِى . فَقَالَ أُمَيَّةُ وَاللَّهِ لاَ أَخْرُجُ مِنْ مَكَّةَ ، فَلَمَّا كَانَ يَوْمَ بَدْرٍ اسْتَنْفَرَ أَبُو جَهْلٍ النَّاسَ قَالَ أَدْرِكُوا عِيرَكُمْ . فَكَرِهَ أُمَيَّةُ أَنْ يَخْرُجَ ، فَأَتَاهُ أَبُو جَهْلٍ فَقَالَ يَا أَبَا صَفْوَانَ ، إِنَّكَ مَتَى مَا يَرَاكَ النَّاسُ قَدْ تَخَلَّفْتَ وَأَنْتَ سَيِّدُ أَهْلِ الْوَادِى تَخَلَّفُوا مَعَكَ ، فَلَمْ يَزَلْ بِهِ أَبُو جَهْلٍ حَتَّى قَالَ أَمَّا إِذْ غَلَبْتَنِى ، فَوَاللَّهِ لأَشْتَرِيَنَّ أَجْوَدَ بَعِيرٍ بِمَكَّةَ ثُمَّ قَالَ أُمَيَّةُ يَا أُمَّ صَفْوَانَ جَهِّزِينِى . فَقَالَتْ لَهُ يَا أَبَا صَفْوَانَ وَقَدْ نَسِيتَ مَا قَالَ لَكَ أَخُوكَ الْيَثْرِبِىُّ قَالَ لاَ ، مَا أُرِيدُ أَنْ أَجُوزَ مَعَهُمْ إِلاَّ قَرِيبًا . فَلَمَّا خَرَجَ أُمَيَّةُ أَخَذَ لاَ يَنْزِلُ مَنْزِلاً إِلاَّ عَقَلَ بَعِيرَهُ ، فَلَمْ يَزَلْ بِذَلِكَ حَتَّى قَتَلَهُ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ بِبَدْرٍ .
Tercemesi:
Bana Ahmed b. Osman, ona Şureyh b. Mesleme, ona İbrahim b. Yusuf, ona babası, ona Ebu İshak’ın şöyle dediğini rivayet etti: Bana Amr b. Meymun’un rivayet ettiğine göre o, Abdullah b. Mesud’u (rav) Sa’d b. Muâz’dan rivayet ettiğne göre kendisi Umeyye b. Halef ile arkadaştı. Umeyyen‘nin yolu Medine’ye düştükçe Sa’d’ın yanında konaklardı. Sa’d da Mekke’ye uğrayacak olursa Umeyye’ye misafir olurdu. Rasulullah (sav) Medine’ye gelince Sa’d umre yapmak üzere (Mekke’ye) gitti ve Mekke’de Umeyye’nin misafiri oldu. Umeyye’ye: (Kâbe’nin etrafının) tenha olacağı bir vakit tespit et de belki Kâbe’yi tavaf edebilirim, dedi. Günün ortasına yakın bir vakit onunla dışarı çıktı. Ebu Cehil ile karşılaştılar. (Umeyye’ye) hitaben: Ey Ebu Safvan, beraberindeki bu kişi kimdir? dedi. Umeyye: Bu Sa’d’dır dedi. Ebu Cehil ona: Sizler, o dinlerinden dönenleri barındırmış iken, senin de Mekke’de güven içinde tavaf ettiğini görüyorum. Üstelik sizler onlara yardım ettiğinizi, onları desteklediğinizi de söylüyorsunuz. Allah’a yemin olsun, eğer sen Ebu Safvan ile birlikte olmasaydın, esen olarak ailenin yanına dönemezdin, dedi. Bu sefer Sa’d ona karşı sesini yükselterek dedi ki: Vallahi, eğer sen benim yapmak istediğim bu işimi engelleyecek olursan, ben de senin için bundan daha ağır olan bir işte, senin (ticaret maksadıyla Şam’a gideceğin vakit) Medine yolu üzerindeki yolu takip etmene engel olurum, dedi. Bu sefer Umeyye ona: Ey Sa’d, sen bu vadinin efendisi Ebu’l-Hakem’e sesini yükseltme, dedi. Sa’d: Ey Umeyye, sen bunu bir kenara bırak, vallahi, ben Rasulullah’ı (sav) onların seni öldüreceklerini buyururken dinledim, dedi. Umeyye: Mekke’de mi? dedi. Sa’d: Bilemiyorum, dedi. Bundan ötürü Umeyye aşırı bir şekilde korktu. Umeyye hanımının yanına dönünce: Ey Ümm Safvan, Sa’d’ın bana neler söylediğini gördün mü, dedi. Hanımı: Sana ne dedi ki, diye sordu. O: Muhammed’in ashabına onların beni öldüreceklerini haber verdiğini iddia etti. Ben ona Mekke’de mi? diye sordum. O, bilmiyorum dedi. Bunun üzerine Umeyye: Vallahi, ben de Mekke’nin dışına çıkmayacağım, dedi. Bedir günü gelince Ebu Cehil insanların savaşa çıkmalarını isteyerek kervanınızı yetişip kurtarın, dedi. Umeyye dışarı çıkmak istemedi. Bunun için Ebu Cehil yanına geldi ve: Ey Ebu Safvan, sen bu vadi halkının efendisi olduğun halde insanlar senin savaştan geri kaldığını görecek olurlarsa onlar da seninle birlikte geri kalırlar, dedi. Ebu Cehil ona ısrarını sürdürdü. Sonunda Umeyye: Sen bu hususta bana baskın geldiğine göre, vallahi, ben de Mekke’deki en asil deveyi satın alacağım, dedi. Sonra Umeyye: Ey Safvan’ın annesi, benim için gerekli hazırlıkları yap, dedi. Hanımı ona: Ey Ebu Safvan, sen Yesribli kardeşinin sana söylediklerini unuttun mu deyince, Umeyye: Hayır, ama ben onlarla beraber uzağa değil ancak yakın bir yere kadar gitmek istiyorum, dedi. Umeyye savaşa çıkınca, her nerede konaklarsa, mutlaka devesini de (yakın bir yerde) bağlardı. O aynı şeyi, sonunda aziz ve celil Allah, Bedir’de onun canını alıncaya kadar devam ettirdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 2, 2/41
Senetler:
1. Ebu Amr Sa'd b. Muaz (Sa'd b. Muaz b. Numan b. İmruülkays b. Zeyd)
2. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
3. Ebu Abdullah Amr b. Meymun el-Evdî (Amr b. Meymun)
4. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
5. Yusuf b. İshak es-Sebi'i (Yusuf b. İshak b. Ebu İshak)
6. İbn Ebu İshak İbrahim b. Yusuf es-Sebi'î (İbrahim b. Yusuf b. İshak b. Amr b. Abdullah)
7. Şurayh b. Mesleme et-Tenûhî (Şurayh b. Mesleme)
8. Ahmed b. Osman el-Evdi (Ahmed b. Osman b. Hakim b. Zübyan)
Konular:
Bilgi, gaybdan haber verme
Kabilecilik, sahabe arasında
Siyer, Bedir gazvesi, öldürülen müşrikler
Tarihsel şahsiyetler, Ebu Cehil ve karısı
Tarihsel Şahsiyetler, Ümeyye b. Halef
Bize Muhammed b. Râfi, ona Süreyc, ona Fuleyh; (T) Bana Muhammed b. Hasan b. İbrahim, ona Babası, (Hasan b. İbrahim), ona Fuleyh b. Süleyman, ona Nâfi, ona da İbn Ömer (r.anhuma) şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) umre yapmak niyetiyle yola çıktı ancak Kureyş kâfirleri Rasulullah ile Kâbe arasına engel oldular. Bunun üzerine Rasulullah da Hudeybiye'de kurbanını kesip başını tıraş etti ve müşriklerle, gelecek sene, Mekke'de kılıç dışında silah taşımadan, Mekkeliler'in arzu ettikleri müddet kadar (yânî üç gün) kalarak umre yapmak şartları üzerine barış anlaşması yaptı. Hz. Peygamber barış anlaşmasında kararlaştırdığı gibi, Mekke'ye girip üç gün ikamet etti. Mekke'de üç gün ikametini tamamlayınca, Mekkeliler Rasulullah'ın Mekke'den çıkmasını söylediler. O da Mekke'den çıktı.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33673, B004252
Hadis:
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ رَافِعٍ حَدَّثَنَا سُرَيْجٌ حَدَّثَنَا فُلَيْحٌ ح وَحَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ الْحُسَيْنِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى حَدَّثَنَا فُلَيْحُ بْنُ سُلَيْمَانَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ - رضى الله عنهما أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ مُعْتَمِرًا ، فَحَالَ كُفَّارُ قُرَيْشٍ بَيْنَهُ وَبَيْنَ الْبَيْتِ ، فَنَحَرَ هَدْيَهُ ، وَحَلَقَ رَأْسَهُ بِالْحُدَيْبِيَةِ ، وَقَاضَاهُمْ عَلَى أَنْ يَعْتَمِرَ الْعَامَ الْمُقْبِلَ ، وَلاَ يَحْمِلَ سِلاَحًا عَلَيْهِمْ إِلاَّ سُيُوفًا ، وَلاَ يُقِيمَ بِهَا إِلاَّ مَا أَحَبُّوا ، فَاعْتَمَرَ مِنَ الْعَامِ الْمُقْبِلِ ، فَدَخَلَهَا كَمَا كَانَ صَالَحَهُمْ ، فَلَمَّا أَنْ أَقَامَ بِهَا ثَلاَثًا أَمَرُوهُ أَنْ يَخْرُجَ ، فَخَرَجَ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Râfi, ona Süreyc, ona Fuleyh; (T) Bana Muhammed b. Hasan b. İbrahim, ona Babası, (Hasan b. İbrahim), ona Fuleyh b. Süleyman, ona Nâfi, ona da İbn Ömer (r.anhuma) şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) umre yapmak niyetiyle yola çıktı ancak Kureyş kâfirleri Rasulullah ile Kâbe arasına engel oldular. Bunun üzerine Rasulullah da Hudeybiye'de kurbanını kesip başını tıraş etti ve müşriklerle, gelecek sene, Mekke'de kılıç dışında silah taşımadan, Mekkeliler'in arzu ettikleri müddet kadar (yânî üç gün) kalarak umre yapmak şartları üzerine barış anlaşması yaptı. Hz. Peygamber barış anlaşmasında kararlaştırdığı gibi, Mekke'ye girip üç gün ikamet etti. Mekke'de üç gün ikametini tamamlayınca, Mekkeliler Rasulullah'ın Mekke'den çıkmasını söylediler. O da Mekke'den çıktı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 43, 2/101
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ebu Yahya Füleyh b. Süleyman el-Eslemi (Abdülmelik b. Süleyman b. Râfi')
4. Ebu Ali Hüseyin b. İbrahim (Hüseyin b. İbrahim b. Hur b. Za'lân)
5. ibn İşkâb es-Sağîr (Muhammed b. Hüseyin b. İbrahim b. Hür)
Konular:
Siyer, Hudeybiye Anlaşması
Siyer, Hudeybiye Günü
Bize Muhammed b. Râfi, ona Süreyc, ona Fuleyh; (T) Bana Muhammed b. Hasan b. İbrahim, ona Babası, (Hasan b. İbrahim), ona Fuleyh b. Süleyman, ona Nâfi, ona da İbn Ömer (r.anhuma) şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) umre yapmak niyetiyle yola çıktı ancak Kureyş kâfirleri Rasulullah ile Kâbe arasına engel oldular. Bunun üzerine Rasulullah da Hudeybiye'de kurbanını kesip başını tıraş etti ve müşriklerle, gelecek sene, Mekke'de kılıç dışında silah taşımadan, Mekkeliler'in arzu ettikleri müddet kadar (yânî üç gün) kalarak umre yapmak şartları üzerine barış anlaşması yaptı. Hz. Peygamber barış anlaşmasında kararlaştırdığı gibi, Mekke'ye girip üç gün ikamet etti. Mekke'de üç gün ikametini tamamlayınca, Mekkeliler Rasulullah'ın Mekke'den çıkmasını söylediler. O da Mekke'den çıktı.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270807, B004252-2
Hadis:
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ رَافِعٍ حَدَّثَنَا سُرَيْجٌ حَدَّثَنَا فُلَيْحٌ ح وَحَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ الْحُسَيْنِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى حَدَّثَنَا فُلَيْحُ بْنُ سُلَيْمَانَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ - رضى الله عنهما أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ مُعْتَمِرًا ، فَحَالَ كُفَّارُ قُرَيْشٍ بَيْنَهُ وَبَيْنَ الْبَيْتِ ، فَنَحَرَ هَدْيَهُ ، وَحَلَقَ رَأْسَهُ بِالْحُدَيْبِيَةِ ، وَقَاضَاهُمْ عَلَى أَنْ يَعْتَمِرَ الْعَامَ الْمُقْبِلَ ، وَلاَ يَحْمِلَ سِلاَحًا عَلَيْهِمْ إِلاَّ سُيُوفًا ، وَلاَ يُقِيمَ بِهَا إِلاَّ مَا أَحَبُّوا ، فَاعْتَمَرَ مِنَ الْعَامِ الْمُقْبِلِ ، فَدَخَلَهَا كَمَا كَانَ صَالَحَهُمْ ، فَلَمَّا أَنْ أَقَامَ بِهَا ثَلاَثًا أَمَرُوهُ أَنْ يَخْرُجَ ، فَخَرَجَ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Râfi, ona Süreyc, ona Fuleyh; (T) Bana Muhammed b. Hasan b. İbrahim, ona Babası, (Hasan b. İbrahim), ona Fuleyh b. Süleyman, ona Nâfi, ona da İbn Ömer (r.anhuma) şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) umre yapmak niyetiyle yola çıktı ancak Kureyş kâfirleri Rasulullah ile Kâbe arasına engel oldular. Bunun üzerine Rasulullah da Hudeybiye'de kurbanını kesip başını tıraş etti ve müşriklerle, gelecek sene, Mekke'de kılıç dışında silah taşımadan, Mekkeliler'in arzu ettikleri müddet kadar (yânî üç gün) kalarak umre yapmak şartları üzerine barış anlaşması yaptı. Hz. Peygamber barış anlaşmasında kararlaştırdığı gibi, Mekke'ye girip üç gün ikamet etti. Mekke'de üç gün ikametini tamamlayınca, Mekkeliler Rasulullah'ın Mekke'den çıkmasını söylediler. O da Mekke'den çıktı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 4252, 2/101
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ebu Yahya Füleyh b. Süleyman el-Eslemi (Abdülmelik b. Süleyman b. Râfi')
4. Ebu Hüseyin Süreyc b. Numan el-Cevherî (Süreyc b. Numan b. Mervan)
5. Muhammed b. Râfi' el-Kuşeyrî (Muhammed b. Râfi' b. Sabur)
Konular:
Siyer, Hudeybiye Anlaşması
Siyer, Hudeybiye Günü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30908, B003949
Hadis:
حَدَّثَنِى عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا وَهْبٌ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ كُنْتُ إِلَى جَنْبِ زَيْدِ بْنِ أَرْقَمَ ، فَقِيلَ لَهُ كَمْ غَزَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم مِنْ غَزْوَةٍ قَالَ تِسْعَ عَشْرَةَ . قِيلَ كَمْ غَزَوْتَ أَنْتَ مَعَهُ قَالَ سَبْعَ عَشْرَةَ . قُلْتُ فَأَيُّهُمْ كَانَتْ أَوَّلَ قَالَ الْعُسَيْرَةُ أَوِ الْعُشَيْرُ . فَذَكَرْتُ لِقَتَادَةَ فَقَالَ الْعُشَيْرُ .
Tercemesi:
-.......Ebû İshâk Amr ibn. Abdillah es-Subey'î şöyle demiştir:
Ben Zeyd ibn Erkam'm yanında idim. Kendisine:
— Peygamber (S) gazalardan kaçında bizzat bulunup harbetti? diye soruldu.
Zeyd ibn Erkanı:
— Ondukuz gazada, diye cevâb verdi. Sonra Zeyd'e:
— Sen kaç gazada Peygamber'in beraberinde gaza ettin? denildi.
O da:
— Onyedi, dedi. Ben:
— Bunların hangisi ilk gaza idi? dedim. Zeyd ibn Erkam:
— Useyre yâhud Uşeyre gazası, dedi.
Râvî Şu'be: Ben Katâde'ye bu ismi zikrettim de, o "Uşeyr" şeklinde söyledi, demiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 1, 2/40
Senetler:
1. Ebu Amr Zeyd b. Erkam el-Ensarî (Zeyd b. Erkam b. Zeyd b. Kays b. Numan)
2. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Ebu Abbas Vehb b. Cerir el-Ezdi (Vehb b. Cerir b. Hazim b. Zeyd b. Abdullah b. Şuca')
5. Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed el-Cu'fî (Abdullah b. Muhammed b. Abdullah)
Konular:
Siyer, Hz. Peygamber, savaşlarının sayısı
حَدَّثَنِى يَحْيَى بْنُ بُكَيْرٍ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ كَعْبٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ كَعْبٍ قَالَ سَمِعْتُ كَعْبَ بْنَ مَالِكٍ - رضى الله عنه - يَقُولُ لَمْ أَتَخَلَّفْ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى غَزْوَةٍ غَزَاهَا إِلاَّ فِى غَزْوَةِ تَبُوكَ ، غَيْرَ أَنِّى تَخَلَّفْتُ عَنْ غَزْوَةِ بَدْرٍ ، وَلَمْ يُعَاتَبْ أَحَدٌ تَخَلَّفَ عَنْهَا ، إِنَّمَا خَرَجَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُرِيدُ عِيرَ قُرَيْشٍ ، حَتَّى جَمَعَ اللَّهُ بَيْنَهُمْ وَبَيْنَ عَدُوِّهِمْ عَلَى غَيْرِ مِيعَادٍ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30925, B003951
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى بْنُ بُكَيْرٍ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ كَعْبٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ كَعْبٍ قَالَ سَمِعْتُ كَعْبَ بْنَ مَالِكٍ - رضى الله عنه - يَقُولُ لَمْ أَتَخَلَّفْ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى غَزْوَةٍ غَزَاهَا إِلاَّ فِى غَزْوَةِ تَبُوكَ ، غَيْرَ أَنِّى تَخَلَّفْتُ عَنْ غَزْوَةِ بَدْرٍ ، وَلَمْ يُعَاتَبْ أَحَدٌ تَخَلَّفَ عَنْهَا ، إِنَّمَا خَرَجَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُرِيدُ عِيرَ قُرَيْشٍ ، حَتَّى جَمَعَ اللَّهُ بَيْنَهُمْ وَبَيْنَ عَدُوِّهِمْ عَلَى غَيْرِ مِيعَادٍ .
Tercemesi:
Abdullah ibn Ka'b şöyle demiştir: Ben babam Ka'b ibn Mâlik(R)'ten işittim, şöyle diyordu: Ben Tebûk gazasından başka Ra-sûlullah'ın yaptığı gazalardan hiçbirinde Rasûlullah'tan geri kalma^ dım, Şu kadar var ki, ben Bedir gazvesinde geri kalıp ona katılmadım. Fakat Bedir'den geri kalıp ona katılmayanlar itâb edilmedi. Çünkü Rasûlullah bu sefere ancak Kureyş kervanını karşılamak isteğiyle çıkmıştı. Nihayet Allah, müslümânlarla onların düşmanlarını, ummadıkları bir zamanda harbetmek üzere bir yere getirdi
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 3, 2/41
Senetler:
1. Ka'b b. Malik el-Ensarî (Ka'b b. Malik b. Ebu Ka'b b. Kayn b. Ka'b)
2. Abdullah b. Ka'b el-Ensarî (Abdullah b. Ka'b b. Malik b. Amr b. Kayn)
3. Abdurrahman b. Abdullah el-Ensarî (Abdurrahaman b. Abdullah b. Ka'b b. Malik)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
5. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
6. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
7. Yahya b. Bükeyr el-Kuraşî (Yahya b. Abdullah b. Bükeyr)
Konular:
Siyer, Bedir Savaşı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30935, B003953
Hadis:
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ حَوْشَبٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ حَدَّثَنَا خَالِدٌ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يَوْمَ بَدْرٍ « اللَّهُمَّ أَنْشُدُكَ عَهْدَكَ وَوَعْدَكَ ، اللَّهُمَّ إِنْ شِئْتَ لَمْ تُعْبَدْ » . فَأَخَذَ أَبُو بَكْرٍ بِيَدِهِ فَقَالَ حَسْبُكَ . فَخَرَجَ وَهْوَ يَقُولُ ( سَيُهْزَمُ الْجَمْعُ وَيُوَلُّونَ الدُّبُرَ ) .
Tercemesi:
-.......İbn Abbâs (R) şöyle demiştir: Peygamber (S) Bedir günü:
"Yâ Allah bize olan yardım ahdini ve zafer va'dini (bunların gerçekleşmesini) istiyorum. Yâ Allah, eğer (bu İslâm cemiyetinin helâ-kmı) istersen yeryüzünde artık ibâdet edilmeyecek" diye duâ etti.
Ebû Bekr, Peygamber'in elini tuttu da:
— Yâ Rasûlallah, bu duâ sana yeter, dedi. Akabinde Rasûlullah:
— "Yakında o cemiyet bozulacak, onlar arkalarını dönüp kaçacaklardır" (ei-Kamer: 45) âyetini okuyarak çadırdan dışarı çıktı
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 4, 2/42
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Menâzil Halid el-Hazzâ (Halid b. Mihran)
4. Ebu Muhammed Abdülvehhab b. Abdülmecid es-Sakafî (Abdulvehhab b. Abdulmecid b. Salt)
5. Ebu Sabit Muhammed b. Ubeydullah el-Kuraşî (Muhammed b. Ubeydullah b. Muhammed b. Zeyd)
Konular:
BEDİR GAZVESİ
Hz. Peygamber, duaları
KTB, DUA
Siyer, Bedir Savaşı
حَدَّثَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا إِسْرَائِيلُ عَنْ مُخَارِقٍ عَنْ طَارِقِ بْنِ شِهَابٍ قَالَ سَمِعْتُ ابْنَ مَسْعُودٍ يَقُولُ شَهِدْتُ مِنَ الْمِقْدَادِ بْنِ الأَسْوَدِ مَشْهَدًا ، لأَنْ أَكُونَ صَاحِبَهُ أَحَبُّ إِلَىَّ مِمَّا عُدِلَ بِهِ ، أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَهْوَ يَدْعُو عَلَى الْمُشْرِكِينَ فَقَالَ لاَ نَقُولُ كَمَا قَالَ قَوْمُ مُوسَى ( اذْهَبْ أَنْتَ وَرَبُّكَ فَقَاتِلاَ ) وَلَكِنَّا نُقَاتِلُ عَنْ يَمِينِكَ وَعَنْ شِمَالِكَ وَبَيْنَ يَدَيْكَ وَخَلْفَكَ . فَرَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَشْرَقَ وَجْهُهُ وَسَرَّهُ . يَعْنِى قَوْلَهُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30930, B003952
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا إِسْرَائِيلُ عَنْ مُخَارِقٍ عَنْ طَارِقِ بْنِ شِهَابٍ قَالَ سَمِعْتُ ابْنَ مَسْعُودٍ يَقُولُ شَهِدْتُ مِنَ الْمِقْدَادِ بْنِ الأَسْوَدِ مَشْهَدًا ، لأَنْ أَكُونَ صَاحِبَهُ أَحَبُّ إِلَىَّ مِمَّا عُدِلَ بِهِ ، أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَهْوَ يَدْعُو عَلَى الْمُشْرِكِينَ فَقَالَ لاَ نَقُولُ كَمَا قَالَ قَوْمُ مُوسَى ( اذْهَبْ أَنْتَ وَرَبُّكَ فَقَاتِلاَ ) وَلَكِنَّا نُقَاتِلُ عَنْ يَمِينِكَ وَعَنْ شِمَالِكَ وَبَيْنَ يَدَيْكَ وَخَلْفَكَ . فَرَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَشْرَقَ وَجْهُهُ وَسَرَّهُ . يَعْنِى قَوْلَهُ .
Tercemesi:
Târik ibn Şihâb (el-Becelî el-Ahmesî) şöyle demiştir: Ben İbn Mes'ûd(R)'dan işittim, o şöyle diyordu: Ben Mıkdâd ibnu'l-Esved'in ağzından gayet kesin bir söz söylediğine şâhid oldum ki, o sözün sahibi olmak bana, ona kıyâs olunabilen her kıymetli sözden daha sevimlidir. Mıkdâd, müşrikler üzerine hareket etmeye çağırıyor ve Peygamber'in huzuruna gelerek:
— Biz Mûsâ kavminin (Mûsâ Peygamber'e karşı) "Artık sen Rabb 'inle beraber git! Bu suretle ikiniz harb edin! Biz mutlakaa burada oturumlarız" (ei-Mâide:24) dedikleri gibi söylemeyiz. Lâkin biz senin sağında, solunda, önünde, arkanda düşmanla çarpışırız! dedi.
îbn Mes?ûd (R): Mıkdâd'ın bu (ateşli) sözü üzerine Peygam-ber(S)'in yüzünün parladığını ve Mıkdâd'm sözünün O'nu sevindirdiğini gördüm, demiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 4, 2/42
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Abdullah Tarık b. Şihâb el-Becelî (Tarık b. Şihâb b. Abduşems b. Seleme b. Hilâl b. Avf)
3. Muhârik b. Ebû Muhârik (Muhârik b. Halife b. Câbir)
4. Ebu Yusuf İsrail b. Yunus es-Sebîî (İsrail b. Yunus b. Ebu İshak)
5. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
Konular:
Önceki Ümmetler, Peygamberleri
Sahabe, Peygamber sevgisi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30942, B003955
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسْلِمٌ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنِ الْبَرَاءِ قَالَ اسْتُصْغِرْتُ أَنَا وَابْنُ عُمَرَ .
Tercemesi:
.......Bize Şu'be, Ebû İshâk'tan tahdîs etti ki, el-Berâibn Âzib (R): (Bedir harbi zamanında) ben ve İbn Umer küçük sayıldık, demiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 6, 2/42
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Ebu Amr Müslim b. İbrahim el-Ferahidi (Müslim b. İbrahim)
Konular:
Siyer, Bedir Savaşı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30953, B003956
Hadis:
حَدَّثَنِى مَحْمُودٌ حَدَّثَنَا وَهْبٌ عَنْ شُعْبَةَ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنِ الْبَرَاءِ قَالَ اسْتُصْغِرْتُ أَنَا وَابْنُ عُمَرَ يَوْمَ بَدْرٍ ، وَكَانَ الْمُهَاجِرُونَ يَوْمَ بَدْرٍ نَيِّفًا عَلَى سِتِّينَ ، وَالأَنْصَارُ نَيِّفًا وَأَرْبَعِينَ وَمِائَتَيْنِ .
Tercemesi:
Ve bana Mahmûd ibn Gaylân tahdîs etti: Bize Vehb ibn Cerîr, Ebû İshâk'tan tahdîs etti ki, el-Berâ ibn Âzib (R): Bedir harbi günü ben küçük sayıldım, İbn Umer de küçük sayıldı. Bedir günü Muhacirler altmış küsur kişi, Ensâr da ikiyüzkırk küsur kişi idiler, demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 6, 2/42
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Ebu Abbas Vehb b. Cerir el-Ezdi (Vehb b. Cerir b. Hazim b. Zeyd b. Abdullah b. Şuca')
5. Ebu Ahmed Mahmud b. Ğaylan el-Adevi (Mahmud b. Ğaylan)
Konular:
Ensar, Ensara kin beslemek
Siyer, Bedir Savaşı
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ خَالِدٍ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا أَبُو إِسْحَاقَ قَالَ سَمِعْتُ الْبَرَاءَ - رضى الله عنه - يَقُولُ حَدَّثَنِى أَصْحَابُ مُحَمَّدٍ صلى الله عليه وسلم مِمَّنْ شَهِدَ بَدْرًا أَنَّهُمْ كَانُوا عِدَّةَ أَصْحَابِ طَالُوتَ الَّذِينَ جَازُوا مَعَهُ النَّهَرَ ، بِضْعَةَ عَشَرَ وَثَلاَثَمِائَةٍ . قَالَ الْبَرَاءُ لاَ وَاللَّهِ مَا جَاوَزَ مَعَهُ النَّهَرَ إِلاَّ مُؤْمِنٌ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30958, B003957
Hadis:
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ خَالِدٍ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا أَبُو إِسْحَاقَ قَالَ سَمِعْتُ الْبَرَاءَ - رضى الله عنه - يَقُولُ حَدَّثَنِى أَصْحَابُ مُحَمَّدٍ صلى الله عليه وسلم مِمَّنْ شَهِدَ بَدْرًا أَنَّهُمْ كَانُوا عِدَّةَ أَصْحَابِ طَالُوتَ الَّذِينَ جَازُوا مَعَهُ النَّهَرَ ، بِضْعَةَ عَشَرَ وَثَلاَثَمِائَةٍ . قَالَ الْبَرَاءُ لاَ وَاللَّهِ مَا جَاوَزَ مَعَهُ النَّهَرَ إِلاَّ مُؤْمِنٌ .
Tercemesi:
-.......Ebû İshâk dedi ki: Ben eI-Berâ(R)'dan işittim, şöyle diyordu: Bana Bedir'de hazır bulunanlardan olan Muhammed'in sa-hâbîleri tahdîs ettiler ki, onlar, Tâlût'un Ürdün Nehri'ni kendisiyle beraber geçen sahâbîlerinin sayısı kadar, yânî üçyüzon küsur kışı ımişler.
el-Berâ (devamla): Hayır vallahi Tâlût ile beraber nehri yalnız mü'min olan geçti, demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 6, 2/42
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
3. Züheyr b. Muaviye el-Cu'fî (Züheyr b. Muaviye b. Hadîc b. Rahîl b. Züheyr b. Hayseme)
4. Amr b. Halid el-Harranî (Amr b. Halid b. Ferruh)
Konular:
Siyer, Bedir Savaşı