Giriş

Bize Muhammed b. Yusuf, ona Evzâî, ona Zührî, ona Saîd b. Müseyyeb, ve Urve b. Zübeyir, onlara da Hakîm b. Hizâm (ra) şöyle demiştir: Ben Rasulullah'tan (dünyalık mal) istedim, verdi, sonra yine istedim, yine verdi. Ardından şöyle buyurdu: "Ey Hakîm! Şu dünya malı, yeşil, tatlıdır. Her kim bu malı gönül tokluğu ile elde ederse ona bereketli kılınır. Her kim de açgözlülük ile elde ederse ondan bereket kaldırılır ve o kimse yedikçe doymayan kimse gibi olur. Veren el alan elden hayırlıdır." Hakîm der ki: Ben “ey Allah'ın Rasulü, Seni hak ile gönderen Allah'a yemin ederim ki, ben şu dünyadan ayrılıncaya kadar Senden sonra hiçbir kimsenin malına elimi uzatmayacağım” dedim. Daha Ebu Bekir, Beytu'l-mâl'daki payını vermek üzere Hakim'i çağırmış, fakat Hakim, Ebu Bekir'in ihsanından hiçbir şey kabul etmemiştir. Sonra Ömer de onu, hakkını vermek için çağırmış, ondan da hiçbir şey kabul etmemiştir. Bunun üzerine Ömer “ey Müslümanlar topluluğu! Ben , Allah'ın kendisine ayırdığı bu ganimet payını, Hakim'e sundum ama o almayı reddediyor” demiştir. Hakîm, Peygamber'den (sav) vefat edinceye kadar hiçbir kimseden bir şey almamıştır.


    Öneri Formu
26446 B002750 Buhari, Vesâyâ, 9

Bize Vehb b. Bakiyye, ona Halid, ona Süheyl –yani İbn Ebu Salih-, ona Said b. Yesar el-Ensarî, ona Zeyd b. Halid el-Cühenî, ona da Ebu Talha el-Ensarî rivayet etmiştir: Ben Hz. Peygamber'i (sav) şöyle derken işittim: "Melekler içerisinde köpek ve heykel bulunan eve girmezler." Zeyd b. Halid el-Cühenî bana hadi, Müminlerin annesi Aişe'ye (r. anha) gidip bunu ona soralım dedi. Sonra onun yanına gittik ve Ebu Talha bize Allah Rasulü'nden böyle bir hadis zikretti. Hz. Peygamber'i böyle derken duydun mu? diye sorduk. Hayır, ama size onun yaptığı şeyi anlatayım. Rasulullah (sav) gazvelerinden birine çıkmıştı. Ben onun savaştan dönmesini bekliyordum. Yünden dokunmuş bir yaygımız vardı, onu aldım ve tahtanın üzerine örttüm. Hz. Peygamber gelince onu karşıladım ve Ey Allah’ın Resulü! Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerine olsun. Seni aziz eden, sana ikram bahşeden Allah'a hamd olsun dedim. Hz. Peygamber (sav) eve baktı ve tahtanın üzerine örttüğüm örtüyü gördü. Bana bir cevap vermedi. Ama yüzünden hoşlanmadığını anlamıştım. Yaygının yanına gelip onu yırttı ve şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah bize rızık olarak verdiği şeyleri harcayarak taşları ve kerpiçleri giydirmemizi emretmedi." Hz. Aişe şöyle dedi: Ben de o yaygıyı kestim ve iki yastık yaptım. İçlerini hurma lifi ile doldurdum. Hz. Peygamber (sav) buna itiraz etmedi.


    Öneri Formu
31490 D004153 Ebu Davud, Libas, 45

Bize Muhammed b. Yusuf, ona Evzâî, ona İbn Şihâb, ona Saîd b. el-Müseyyeb ve Urve b. Zübeyir, onlara da Hakim b. Hızâm şöyle demiştir: Rasulullah'tan (sav) (dünyalık) istedim, bana verdi. Sonra yine istedim, verdi. Sonra yine istedim bana "ey Hakim! Şüphesiz bu mal, çekicidir, tatlıdır. Kim onu tok gözlülükle alırsa, ona bereket getirir. Kim de onu açgözlülükle alırsa, onun bereketini göremez ve o yiyip de doymayan kimse gibi olur. Veren el alan elden hayırlıdır" buyurdu.


    Öneri Formu
46379 DM002792 Darimi, Rikak, 37

Bize Muhammed b. Yusuf, ona Evzâî, ona İbn Şihâb, ona Saîd b. Müseyyeb ve Urve b. Zübeyir, onlara da Hakim b. Hızâm şöyle demiştir: Ben Rasulullah'tan (sav) (dünyalık) istedim, verdi. Sonra yine istedim, verdi. Sonra yine istedim bana: "Ey Hakim! Şüphesiz bu mal, çekicidir, tatlıdır. Kim onu tok gözlülükle alırsa, ona bereket getirir. Kim de onu açgözlülükle alırsa, onun bereketini göremez ve o yiyip de doymayan kimse gibi olur. Veren el alan elden hayırlıdır" buyurdu.


    Öneri Formu
272778 DM002792-2 Darimi, Rikak, 37

Bize Muhammed b. Yusuf, ona Evzâî, ona Zührî, ona Saîd b. Müseyyeb, ve Urve b. Zübeyir, onlara da Hakîm b. Hizâm (ra) şöyle demiştir: Ben Rasulullah'tan (dünyalık mal) istedim, verdi, sonra yine istedim, yine verdi. Ardından şöyle buyurdu: "Ey Hakîm! Şu dünya malı, yeşil, tatlıdır. Her kim bu malı gönül tokluğu ile elde ederse ona bereketli kılınır. Her kim de açgözlülük ile elde ederse ondan bereket kaldırılır ve o kimse yedikçe doymayan kimse gibi olur. Veren el alan elden hayırlıdır." Hakîm der ki: Ben “ey Allah'ın Rasulü, Seni hak ile gönderen Allah'a yemin ederim ki, ben şu dünyadan ayrılıncaya kadar Senden sonra hiçbir kimsenin malına elimi uzatmayacağım” dedim. Daha Ebu Bekir, Beytu'l-mâl'daki payını vermek üzere Hakim'i çağırmış, fakat Hakim, Ebu Bekir'in ihsanından hiçbir şey kabul etmemiştir. Sonra Ömer de onu, hakkını vermek için çağırmış, ondan da hiçbir şey kabul etmemiştir. Bunun üzerine Ömer “ey Müslümanlar topluluğu! Ben , Allah'ın kendisine ayırdığı bu ganimet payını, Hakim'e sundum ama o almayı reddediyor” demiştir. Hakîm, Peygamber'den (sav) vefat edinceye kadar hiçbir kimseden bir şey almamıştır.


    Öneri Formu
280338 B002750-2 Buhari, Vesâyâ, 9


    Öneri Formu
31486 D004149 Ebu Davud, Libas, 43


    Öneri Formu
31487 D004150 Ebu Davud, Libas, 43


    Öneri Formu
31491 D004154 Ebu Davud, Libas, 45


    Öneri Formu
31492 D004155 Ebu Davud, Libas, 45


    Öneri Formu
34322 B003596 Buhari, Menakıb, 25