Giriş

Bize Haccâc ve Ebu Kâmil, onlara Leys b. Sa'd, ona Saîd b. Ebu Saîd, ona da Ebu Şureyh el-Adevî şöyle rivayet etmiştir: Ben bizzat kulaklarım ve gözlerimle Rasulullah'ı (sav) şöyle derken işittim ve gördüm: "Kim Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsa komşusuna ikram etsin. Kim Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsa misafirine ihtimam (câize) göstersin.” (Ashâb) “Ey Allah'ın Rasulü câize nedir?’” diye sordular. Hz. Peygamber (sav) “Bir gün ve bir gece misafire ikramda bulunmakta ihtimam hassas davranmaktır göstermektir. Misafirlik ise üç gündür. Bu süreden sonra kimse ikram hususunda zorlanmaz, günlük yaşantısını giderdiği miktarlar oranında misafire ikramda bulunması gönüllü olarak yapılan sadaka gibidir. Kim Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsa ya hayır söylesin ya da sussun!" buyurdu.
Ebu Kâmil, '(Misafir) Ev sahibini zor durumda bırakıncaya kadar orada kalmaz' dedi.


    Öneri Formu
274599 HM016488-2 İbn Hanbel, IV, 31


    Öneri Formu
273868 D003028-2 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 26, 27


    Öneri Formu
274780 D003317-2 Ebu Davud, Eyman ve Nüzur, 23

Bize İbnü's-Serh ve İbn Ebu Halef, onlara Süfyan, ona Zührî, ona Urve, Ebu Humeyd es-Sâ'îdî’nin şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Peygamber (sav) Ezd kabilesinden İbnü'l-Lutbiyye adında bir adamı zekât memuru olarak tayin etmişti -ki İbnü's-Serh (bu zatın isminin) İbnü'l-Utbiyye olduğunu söylemiştir.- Bir süre sonra (adam zekât toplama işini bitirip) geldi ve 'Şu (mallar) sizindir, şu (mallar da) bana hediye edildi' dedi. Bunun üzerine Hz. PeygambDevlet me'murunun görevi sebebi ile hediye alması hesaba sebep olacak bir husus olduğu rivayetten anlaşılandır. Devletin belirlediği miktarı devlet adına almalıdır. Bunun dışında hediyeler alması bu görev sebebi ile olursa caiz değildir. Bu bir açıdan görevini suistimale açık bir konu olması sebebiyle bu yolla alınan mal haramdır.Bunu yapan me'mur devlet malından çalmış olup haindir. Bkz. İbn Raslan el-Makdisî, Ahmed b. Hüseyn b. Ali,Şerhü Sünen-i Ebî Dâvûd, Thk. Halid er-Rabat işrafında bir Komisyon (Mısır: Dâru'l-fellahnlil bahsi'l-ilmi ve't-türâs, 1437/2016), 12/558.er (sav) minbere çıkıp Allah’a hamd u sena ettikten sonra (şöyle) dedi:
"Bu memura ne oluyor, adamı (göreve) gönderiyoruz geliyor ve bu sizin bu da bana hediye edildi diyor. Annesinin veya babasının evinde olsaydı da (bir) baksaydı, kendisine bir hediye verilir miydi, yoksa verilmez miydi? Sizden zekât mallarından (haksız yere) bir şey alan kıyamet gününde, o malı da (omuzunda) getirir. Eğer o mal deve ise onun inleyip bağırması, inekse böğürmesi, koyunsa acı bir melemesi vardır." Hz. Peygamber (sav) sonra ellerini kaldırdı. Hatta biz koltuk altlarının bozumtırak rengini gördük. Sonra şöyle dedi:
"Allah'ım tebliğ ettim mi? Allah'ım tebliğ ettim mi?"


Açıklama: Devlet me'murunun görevi sebebi ile hediye alması hesaba sebep olacak bir husus olduğu rivayetten anlaşılandır. Devletin belirlediği miktarı devlet adına almalıdır. Bunun dışında hediyeler alması bu görev sebebi ile olursa caiz değildir. Bu bir açıdan görevini suistimale açık bir konu olması sebebiyle bu yolla alınan mal haramdır.Bunu yapan me'mur devlet malından çalmış olup haindir. Bkz. İbn Raslan el-Makdisî, Ahmed b. Hüseyn b. Ali,Şerhü Sünen-i Ebî Dâvûd, Thk. Halid er-Rabat işrafında bir Komisyon (Mısır: Dâru'l-fellahnlil bahsi'l-ilmi ve't-türâs, 1437/2016), 12/558. Diğer varyantlar: M004739; M004740; B002597; B006636; B006979; B007174; B007197; DM001711; DM002535; D002946.

    Öneri Formu
273627 D002946-2 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 10, 11

Bize Muhammed b. Beşşâr ve Muhammed b. Velîd, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Abdurrahman b. el-Esbahânî, ona da Abdullah b. Ma'kıl şöyle rivayet etmiştir:
"Ben (Kûfe) Mescidi'nde Ka'b b. Ucre'nin yanına oturdum ve ona (...Oruç, sadaka veya kurban olarak bir fidye gerekir) ayetini sordum. Ka'b 'Bu ayet benim hakkımda indirildi. (Ben umre için ihramda iken) başımda bir sıkıntım vardı. Bitler (başımdan) yüzüme dökülür vaziyette Rasulullah'ın (sav) yanına götürüldüm.' Rasulullah (bana) 'Meşakkatinin şu gördüğüm vaziyete ulaştığını sanmıyordum. Bir koyun bulabilir misin?' diye sordu. Ben 'Hayır' diye cevap verdim. Bunun üzerine (...Oruç, sadaka veya kurban olarak bir fidye gerekir) ayeti nazil oldu. Ka'b, ayette bahsedilen orucun üç gün, sadakanın her birine yarım sa' (bir avuç) olmak üzere altı fakire yiyecek vermek, kurbanın da bir koyun olduğunu söyledi."


    Öneri Formu
274427 İM003079-2 İbn Mâce, Menâsik, 86


    Öneri Formu
273681 D002975-2 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 18, 19


    Öneri Formu
274688 D003085-2 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 38, 40


    Öneri Formu
273682 D002975-3 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 18, 19


    Öneri Formu
273683 D002975-4 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 18, 19


    Öneri Formu
273684 D002975-5 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 18, 19