3653 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Seleme, ona (Abdurrahman) İbü’l-Kâsım, ona Mâlik (b. Enes), ona Rabîa (b. Ferruh), ona da Kâsım b. Muhammed, Peygamber’in (sav) hanımı Âişe’den rivayet etti. Âişe şöyle dedi:
Berîre hakkında üç hüküm gerçekleşmiştir:
Bu üç hükümden biri o âzat edilmiş ve kocası (ndan ayrılmak veya onunla kalmak) konusunda serbest bırakılmıştı.
(Diğeri) Hz. Peygamber (sav) (onun hakkında) “Velâ hakkı köleyi âzat edene aittir” buyurdu.
(Bir diğeri de) Hz. Peygamber (sav) (bir gün eve) girmişti. O sırada çömlekte et (yemeği) kaynamaktaydı. Onun önüne ekmek ve evde bulunan katıklardan biri kondu. Bunun üzerine Allah Rasûlu (sav):
– “Benim gördüğüm içinde et (yemeği) olan bir çömlek değil miydi?” diye sordu. Onlar da:
– Evet, yâ Rasûlallah. O Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, oysa siz sadaka yemiyorsunuz, diye cevap verdiler. Bunun üzerine Allah Rasûlu (sav):
– “O Berîre’ye sadaka, bizim için ise hediyedir” buyurdu.
Bana Muhammed b. Adem, ona Ebu Muaviye, ona Hişam, ona Abdurrahman b. el-Kasım, ona babası, Hz. Ayşe’nin şöyle anlattığını rivayet etti: Berîre ile ilgili üç durumdan üç şer’i hüküm çıktı: 1. Ailesi onu satmak istedi, fakat velâ (âzat olmaktan doğan hükmî akrabalık bağı) hakkının kendilerine ait olmasını şart koştu. Bu durumu Hz. Peygamber’e (sav) anlattım bana “Onu satın al ve âzad ediver. Velâ hakkı âzad edene aittir” buyurdu. 2. Berîre âzad edildi. Hz. peygamber (sav) onu kocasıyla evliliğine devam edip etmeme konusunda serbest bıraktı. O da (kocası ile evliğini devam ettirmeyi değil) kendi başına kalmayı tercih etti. 3. Berîre’ye bazı şeyler sadaka olarak getirilirdi de o da onlardan bir kısmını bize hediye ederdi. Bu durumu Hz. Peygamber'e (sav) aktardım. O da: “Onun verdiklerinden yiyiniz. Verilenler, Berîre’ye sadakadır fakat bize hediyedir” buyurdu.
Bize Amr b. Ali, ona Abdurrahman, ona Şu’be, ona el-Hakem, ona İbrahim, ona el-Esved, Hz. Ayşe’nin şöyle anlattığını rivayet etti: Berîre’yi satın almak istedim, fakat ailesi velâ (âzat olmaktan doğan hükmî akrabalık bağı) hakkının kendilerine ait olmasını şart koştu. Bu durumu Hz. Peygamber’e (sav) anlattım. O da “Onu satın al ve âzad et. Velâ hakkı âzad edene aittir” buyurdu. Daha sonra bir et getirildi ve “Bu, Berîre’ye sadaka olarak verilen ettendir” denildi. O zaman Hz. Peygamber (sav) “O et Berîre’ye sadakadır bize ise hediyedir” buyurdu. Hz. Peygamber (sav) Berîre’yi kocası ile evliliğine devam edip etmeme konusunda serbest bıraktı. Kocası (köle değil) hür bir kimseydi.