Bize Kuteybe b. Saîd, ona Bekir b. Mudar, ona İbnu’l-Hâd, ona Muhammed b. İbrahim, ona İsa b. Talha, ona da Ebû Hureyre, Rasûlullah;’ın (sav.) şöyle dediğini işittiğini rivâyet etti:
“Kul, öyle bir söz söyler ki, bu söz yüzden cehennemde doğu ile batı arası kadar uzak bir derinliğe düşer.”
Öneri Formu
Hadis Id, No:
129, M007481
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا بَكْرٌ - يَعْنِى ابْنَ مُضَرَ - عَنِ ابْنِ الْهَادِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عِيسَى بْنِ طَلْحَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ سَمِعَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « إِنَّ الْعَبْدَ لَيَتَكَلَّمُ بِالْكَلِمَةِ يَنْزِلُ بِهَا فِى النَّارِ أَبْعَدَ مَا بَيْنَ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ » .
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Saîd, ona Bekir b. Mudar, ona İbnu’l-Hâd, ona Muhammed b. İbrahim, ona İsa b. Talha, ona da Ebû Hureyre, Rasûlullah;’ın (sav.) şöyle dediğini işittiğini rivâyet etti:
“Kul, öyle bir söz söyler ki, bu söz yüzden cehennemde doğu ile batı arası kadar uzak bir derinliğe düşer.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zühd (ve'r-rikâk) 7481, /1219
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Muhammed İsa b. Talha el-Kuraşî (İsa b. Talha b. Ubeydullah b. Osman b. Amr)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. İbrahim et-Teymî el-Kuraşî (Muhammed b. İbrahim b. Hâris b. Hâlid)
4. Ebu Abdullah Yezid b. Hâd el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Üsame b. Hâd)
5. Bekir b. Mudar el-Kuraşî (Bekir b. Mudar b. Muhammed)
6. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Söz, Allah'ın rızasını veya gazabını celbeden
Söz, sözün sorumluluğu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
124, M007476
Hadis:
حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ حَفْصِ بْنِ غِيَاثٍ حَدَّثَنِى أَبِى عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ سُمَيْعٍ عَنْ مُسْلِمٍ الْبَطِينِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ سَمَّعَ سَمَّعَ اللَّهُ بِهِ وَمَنْ رَاءَى رَاءَى اللَّهُ بِهِ » .
Tercemesi:
Bize Ömer h. Hafs b. Gıyâs rivayet etti. (Dedi ki): Bana babam, İsmail b. Sümey'den, o da Müslim el-Batîn'den, o da Saîd b. Cübeyr'den, o da Ibni Abbâs'dan naklen rivayet etti. (Şöyle demiş) : Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem): «Her kim amelini işittirirse; Allah onu işittirir. Ve her kim riyâ yaparsa, Allah onun iç yüzünü meydana çıkarır.» buyurdular.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zühd (ve'r-rikâk) 7476, /1219
Senetler:
()
Konular:
İbadet, ibadetleri gösteriş için yapmak
وَحَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا الْمُلاَئِىُّ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بِهَذَا الإِسْنَادِ[عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ قَالَ سَمِعْتُ جُنْدُبًا الْعَلَقِىَّ]قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ يُسَمِّعْ يُسَمِّعِ اللَّهُ بِهِ وَمَنْ يُرَائِى يُرَائِى اللَّهُ بِهِ »] وَزَادَ وَلَمْ أَسْمَعْ أَحَدًا غَيْرَهُ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
126, M007478
Hadis:
وَحَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا الْمُلاَئِىُّ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بِهَذَا الإِسْنَادِ[عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ قَالَ سَمِعْتُ جُنْدُبًا الْعَلَقِىَّ]قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ يُسَمِّعْ يُسَمِّعِ اللَّهُ بِهِ وَمَنْ يُرَائِى يُرَائِى اللَّهُ بِهِ »] وَزَادَ وَلَمْ أَسْمَعْ أَحَدًا غَيْرَهُ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Mülâî rivayet etti. (Dedi ki): Bize Süfyân bu isnadla rivayet etti ve: «Ondan başka hiç bir kimseyi Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) buyurdu derken, işitmedim...» cümlesini ziyâde etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zühd (ve'r-rikâk) 7478, /1219
Senetler:
()
Konular:
İbadet, ibadetleri gösteriş için yapmak
Bize İshak b. İbrahim el-Hanzalî, ona Ebu Bekir el-Hanefî ve Abdülmelik b. Sabbâh, onlara Abdülhamid b. Cafer bu [ona babası (Cafer b. Abdullah), ona Mahmud b. Lebîd] isnatla rivayet etmiştir ki Osman b. Affân Mescid(-i Nebeviy)'i (yeniden) bina etmek istemiş fakat halk bunu hoş görmeyip onu olduğu gibi bırakmasını arzu etmişti. Bunun üzerine Osman, Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken işittiğini söylemiştir: "Kim Allah için bir mescit bina ederse, Allah da o kimseye cennette onun benzerini bina eder." Ancak onlar (Ebu Bekir el-Hanefî ve Abdülmelik b. Sabbâh) rivayetlerinde, "Allah da o kimseye cennette bir ev bina eder" ifadesini zikretmişlerdir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
120, M007472
Hadis:
وَحَدَّثَنَاهُ إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الْحَنْظَلِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ الْحَنَفِىُّ وَعَبْدُ الْمَلِكِ بْنُ الصَّبَّاحِ كِلاَهُمَا عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ جَعْفَرٍ بِهَذَا الإِسْنَادِ [حَدَّثَنِى أَبِى عَنْ مَحْمُودِ بْنِ لَبِيدٍ أَنَّ عُثْمَانَ بْنَ عَفَّانَ] أَرَادَ بِنَاءَ الْمَسْجِدِ فَكَرِهَ النَّاسُ ذَلِكَ وَأَحَبُّوا أَنْ يَدَعَهُ عَلَى هَيْئَتِهِ فَقَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « مَنْ بَنَى مَسْجِدًا لِلَّهِ بَنَى اللَّهُ لَهُ فِى الْجَنَّةِ مِثْلَهُ » ] غَيْرَ أَنَّ فِى حَدِيثِهِمَا « بَنَى اللَّهُ لَهُ بَيْتًا فِى الْجَنَّةِ » .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim el-Hanzalî, ona Ebu Bekir el-Hanefî ve Abdülmelik b. Sabbâh, onlara Abdülhamid b. Cafer bu [ona babası (Cafer b. Abdullah), ona Mahmud b. Lebîd] isnatla rivayet etmiştir ki Osman b. Affân Mescid(-i Nebeviy)'i (yeniden) bina etmek istemiş fakat halk bunu hoş görmeyip onu olduğu gibi bırakmasını arzu etmişti. Bunun üzerine Osman, Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken işittiğini söylemiştir: "Kim Allah için bir mescit bina ederse, Allah da o kimseye cennette onun benzerini bina eder." Ancak onlar (Ebu Bekir el-Hanefî ve Abdülmelik b. Sabbâh) rivayetlerinde, "Allah da o kimseye cennette bir ev bina eder" ifadesini zikretmişlerdir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zühd (ve'r-rikâk) 7472, /1218
Senetler:
1. Ebu Amr Osman b. Affân (Osman b. Affân b. Ebu Âs b. Ümeyye b. Abdüşems)
2. Ebu Nuaym Mahmud b. Lebid el-Eşheli (Mahmud b. Lebid b. Ukbe b. Rafi b. İmruülkays)
3. Ebu Abdülhamid Cafer b. Abdullah el-Ensari (Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
4. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
5. Abdülmelik b. Sabbah es-San'ani (Abdülmelik b. Sabbah)
6. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
İbadethane, mescitlerin inşası, bakımı ve onarımı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
119, M007471
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى كِلاَهُمَا عَنِ الضَّحَّاكِ - قَالَ ابْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ - أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنِى أَبِى عَنْ مَحْمُودِ بْنِ لَبِيدٍ أَنَّ عُثْمَانَ بْنَ عَفَّانَ أَرَادَ بِنَاءَ الْمَسْجِدِ فَكَرِهَ النَّاسُ ذَلِكَ وَأَحَبُّوا أَنْ يَدَعَهُ عَلَى هَيْئَتِهِ فَقَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « مَنْ بَنَى مَسْجِدًا لِلَّهِ بَنَى اللَّهُ لَهُ فِى الْجَنَّةِ مِثْلَهُ » .
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb ile Muhammed b. Müsennâ ikisi birden Dahhâk'den rivayet ettiler, İbnû Müsennâ dedi ki: Bize Dahhâk b. Mahled rivayet etti, (Dedi ki) : Bize Abdu'l-Hamîd b. Ca'fer haber verdi. (Dedi ki): Bana babam, Mahmud b. Lebid'den rivayet etti ki, Osman b. Affan mescidi bina etmek istemiş de, halk bunu hoş görmemiş, onu olduğu gibi bırakmasını istemişler. Bunun üzerine Osman : Ben Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'i: «Her kîm Allah için bir mescid bina ederse, Allah ona cennette bu mescidin mislini bina eder.» buyururken işittim, demiş.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zühd (ve'r-rikâk) 7471, /1217
Senetler:
()
Konular:
İbadethane, mescitlerin inşası, bakımı ve onarımı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
121, M007473
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَزُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ - وَاللَّفْظُ لأَبِى بَكْرٍ - قَالاَ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ وَهْبِ بْنِ كَيْسَانَ عَنْ عُبَيْدِ بْنِ عُمَيْرٍ اللَّيْثِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « بَيْنَا رَجُلٌ بِفَلاَةٍ مِنَ الأَرْضِ فَسَمِعَ صَوْتًا فِى سَحَابَةٍ اسْقِ حَدِيقَةَ فُلاَنٍ . فَتَنَحَّى ذَلِكَ السَّحَابُ فَأَفْرَغَ مَاءَهُ فِى حَرَّةٍ فَإِذَا شَرْجَةٌ مِنْ تِلْكَ الشِّرَاجِ قَدِ اسْتَوْعَبَتْ ذَلِكَ الْمَاءَ كُلَّهُ فَتَتَبَّعَ الْمَاءَ فَإِذَا رَجُلٌ قَائِمٌ فِى حَدِيقَتِهِ يُحَوِّلُ الْمَاءَ بِمِسْحَاتِهِ فَقَالَ لَهُ يَا عَبْدَ اللَّهِ مَا اسْمُكَ قَالَ فُلاَنٌ . لِلاِسْمِ الَّذِى سَمِعَ فِى السَّحَابَةِ فَقَالَ لَهُ يَا عَبْدَ اللَّهِ لِمَ تَسْأَلُنِى عَنِ اسْمِى فَقَالَ إِنِّى سَمِعْتُ صَوْتًا فِى السَّحَابِ الَّذِى هَذَا مَاؤُهُ يَقُولُ اسْقِ حَدِيقَةَ فُلاَنٍ لاِسْمِكَ فَمَا تَصْنَعُ فِيهَا قَالَ أَمَّا إِذَا قُلْتَ هَذَا فَإِنِّى أَنْظُرُ إِلَى مَا يَخْرُجُ مِنْهَا فَأَتَصَدَّقُ بِثُلُثِهِ وَآكُلُ أَنَا وَعِيَالِى ثُلُثًا وَأَرُدُّ فِيهَا ثُلُثَهُ » .
Tercemesi:
Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Züheyr b. Harb rivayet ettiler. Lâfız Ebû Bekr'indir. (Dediler ki) : Bize Yezid b. Harun rivayet etti. (Dedi ki) : Bize. Abdü'l-Aziz b. Ebî Seleme, Vehb b. Keysan'dan, o da Ubeyd b. Ümeyr El-Leysi'den, o da Ebû Hüreyre'den, o da Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem}'den naklen rivayet etti. Şöyle buyurmuşlar: «Bir adam sahra bir yerde iken bulut içinde: Filânın bahçesini sula! diye bîr ses işitmiş. Derken o bulut giderek suyunu bir taşlığa boşaltmış. Bir de ne görsün, o sel yollarından biri bu suyun hepsini almış. Adam suyu takib etmiş. Bakmış kî, bir adam kalkmış, bahçesinde suyu bel küreğiyle çeviriyor. Ona: — Ey Allah'ın kulu, senin adın nedir? dîye sormuş. O da: — Filândır, diyerek bulut içinden işittiği ismi söylemiş. O da buna: — Ey Allah'ın kulu, benim adımı niçin soruyorsun? demiş. Beriki: — Ben şu suyu indiren bulutta bîr ses işittim : Filânın bahçesini sula, diye senin İsmini söylüyordu. Bu bahçe hususunda ne yapıyorsun? demiş. Bahçe sahibi:
— Madem ki, böyle diyorsun (söyleyeyim). Ben bu bahçeden çıkana bakar da onun üçte birini tasadduk eder, üçte birini çoluk çocuğumla kendim yerim, üçte birini de bahçeye iade ederim, demiş.»
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zühd (ve'r-rikâk) 7473, /1218
Senetler:
()
Konular:
HZ.PEYGAMBER DÖNEMİNDEKİ ARAÇ-GEREÇLER
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَمْرٍو الأَشْعَثِىُّ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ حَرْبٍ - قَالَ سَعِيدٌ أَظُنُّهُ قَالَ ابْنُ الْحَارِثِ بْنِ أَبِى مُوسَى - قَالَ سَمِعْتُ سَلَمَةَ بْنَ كُهَيْلٍ قَالَ سَمِعْتُ جُنْدُبًا - وَلَمْ أَسْمَعْ أَحَدًا يَقُولُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم غَيْرَهُ - يَقُولُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ بِمِثْلِ حَدِيثِ الثَّوْرِىِّ [قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ يُسَمِّعْ يُسَمِّعِ اللَّهُ بِهِ وَمَنْ يُرَائِى يُرَائِى اللَّهُ بِهِ »] .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
127, M007479
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَمْرٍو الأَشْعَثِىُّ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ حَرْبٍ - قَالَ سَعِيدٌ أَظُنُّهُ قَالَ ابْنُ الْحَارِثِ بْنِ أَبِى مُوسَى - قَالَ سَمِعْتُ سَلَمَةَ بْنَ كُهَيْلٍ قَالَ سَمِعْتُ جُنْدُبًا - وَلَمْ أَسْمَعْ أَحَدًا يَقُولُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم غَيْرَهُ - يَقُولُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ بِمِثْلِ حَدِيثِ الثَّوْرِىِّ [قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ يُسَمِّعْ يُسَمِّعِ اللَّهُ بِهِ وَمَنْ يُرَائِى يُرَائِى اللَّهُ بِهِ »] .
Tercemesi:
Bize Saîd b. Amr El-Eş'asî rivayet etti. (Dedi ki): Bize Süfyan, Velid b. Harb'dan naklen haber verdi. (Saîd dedi ki: Zannederim îbnû Haris b. Ebî Musa dedi.) Demiş ki: Ben Seleme b. Küheyl'den dinledim. (Dedi ki) : Ben Cündep'den dinledim. (Ondan başka hiç bir kimseyi Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den dinledim derken işitmedim.) Ben (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken işittim diyordu. Râvi Sevr'in hadîsi gibi rivayet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zühd (ve'r-rikâk) 7479, /1219
Senetler:
()
Konular:
Hadis Rivayeti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
128, M007480
Hadis:
وَحَدَّثَنَاهُ ابْنُ أَبِى عُمَرَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنَا الصَّدُوقُ الأَمِينُ الْوَلِيدُ بْنُ حَرْبٍ بِهَذَا الإِسْنَادِ [ قَالَ سَعِيدٌ أَظُنُّهُ قَالَ ابْنُ الْحَارِثِ بْنِ أَبِى مُوسَى - قَالَ سَمِعْتُ سَلَمَةَ بْنَ كُهَيْلٍ قَالَ سَمِعْتُ جُنْدُبًا -]قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ يُسَمِّعْ يُسَمِّعِ اللَّهُ بِهِ وَمَنْ يُرَائِى يُرَائِى اللَّهُ بِهِ »].
Tercemesi:
Bize bu hadîsi İbni Ebî Ömer de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Süfyan rivayet etti. (Dedi ki) : Bize doğru söyleyen emniyetli Velid b. Harb bu isnadla rivayette bulundu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zühd (ve'r-rikâk) 7480, /1219
Senetler:
()
Konular:
Hadis Rivayeti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
131, M007483
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى وَأَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَمُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ وَأَبُو كُرَيْبٍ - وَاللَّفْظُ لأَبِى كُرَيْبٍ - قَالَ يَحْيَى وَإِسْحَاقُ أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآخَرُونَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ شَقِيقٍ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ قَالَ قِيلَ لَهُ أَلاَ تَدْخُلُ عَلَى عُثْمَانَ فَتُكَلِّمَهُ فَقَالَ أَتُرَوْنَ أَنِّى لاَ أُكَلِّمُهُ إِلاَّ أُسْمِعُكُمْ وَاللَّهِ لَقَدْ كَلَّمْتُهُ فِيمَا بَيْنِى وَبَيْنَهُ مَا دُونَ أَنْ أَفْتَتِحَ أَمْرًا لاَ أُحِبُّ أَنْ أَكُونَ أَوَّلَ مَنْ فَتَحَهُ وَلاَ أَقُولُ لأَحَدٍ يَكُونُ عَلَىَّ أَمِيرًا إِنَّهُ خَيْرُ النَّاسِ . بَعْدَ مَا سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « يُؤْتَى بِالرَّجُلِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ فَيُلْقَى فِى النَّارِ فَتَنْدَلِقُ أَقْتَابُ بَطْنِهِ فَيَدُورُ بِهَا كَمَا يَدُورُ الْحِمَارُ بِالرَّحَى فَيَجْتَمِعُ إِلَيْهِ أَهْلُ النَّارِ فَيَقُولُونَ يَا فُلاَنُ مَا لَكَ أَلَمْ تَكُنْ تَأْمُرُ بِالْمَعْرُوفِ وَتَنْهَى عَنِ الْمُنْكَرِ فَيَقُولُ بَلَى قَدْ كُنْتُ آمُرُ بِالْمَعْرُوفِ وَلاَ آتِيهِ وَأَنْهَى عَنِ الْمُنْكَرِ وَآتِيهِ » .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya ile Ebi Bekr b. Ebî Şeybe, Muhammed b. Abdillah b. Nümeyr, İshak b. İbrahim ve Ebû Küreyb rivayet ettiler, lâfız Ebû Küreyb'indir. (Yahya ile îshak: Ahberanâ; Ötekiler : Haddesenâ tâbirlerim kullandılar. Dediler ki) : Bize Ebû Muâviye rivayet etti. (Dedi ki) : Bize A'meş, Şakık'dan, o da Üsâme b. Zeyd'den naklen rivayet etti. (Demiş ki): Bana: Osman'ın yanına girsen de, onunla ko-nuşsan a! dediler. Ben de: Siz zannediyor musunuz ki, ben onunla yalnız size işittirdiklerimi konuşuyorum. Vallahi onunla ikimiz arasında ilk defa ben açmış olmayı istemediğim bir şey açmaksızın konuşmuşumdur. Ben Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'i:
«Kıyâmet gününde bir adam getirilerek cehenneme atılacak ve karnının barsaklan çıkacak. Onları eşeğin değirmen taşını döndürdüğü gibi döndürecek. Derken yanına cehennemlikler toplanacak ve : Ey fülân, sana ne oldu? Sen iyiliği emir, kötülüğü men etmez miydin? diyecekler. O da : Evet, iyiliği emrederdim. Ama yapmazdım. Kötülükten nehyederdım. Ama yapmazdım, diyecektir.» buyururken işittikten sonra, bana âmir olacak hiç bir kimse için, bu insanların en hayirlısıdır, demiyorum.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zühd (ve'r-rikâk) 7483, /1219
Senetler:
()
Konular:
Emr-i bi'l-maruf, Nehy-i ani'l-münker, iyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak
MÜSLÜMANLARIN BİRBİRLERİNE KARŞI ÖDEVLERİ
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller